• Merhaba, Kadınlar Kulübü'ne ÜCRETSİZ üye olarak yorumlar ile katkıda bulunabilir veya aklınıza takılan soruları sorabilirsiniz.

Ahmet Atakan(22) başına atılan gaz fişeği sonucu hayatını kaybetti

Ahmet Atakan’ın ağabeyi Süleyman Atakan da, dedi ki;
“Kardeşimin ölümüyle ilgili çeşitli spekülasyonlar bulunuyor... Acımızın çok taze olması sebebiyle kardeşimin düşüş anına ilişkin görüntüleri çok fazla izleme fırsatı bulamadım...
Akrep aracının kardeşimin cesedinin yanından geçtikten sonra halkın onu görmesi, akrebin onu vurduğu izlenimini yaratmış olsa gerek. Herkesin oraya hücum edip, ‘akrep vurdu, polis vurdu’ şeklindeki söylemleri spekülasyona neden oldu... Kaos ve çok bilgi kirliliği var... Biz de net delillerle, bire bir görgü tanıkları ve kamera kayıtlarıyla bir şeylere ulaşmaya çalışıyoruz. Merak ettiğimiz, kardeşimin çivi gibi dümdüz bir şekilde aşağıya inmesi. Kardeşim atletik yapıda biriydi. Birileri yukarıda ona mı vurdu, yukarıda bir müdahaleye mi uğradı? Kardeşimin dengesini kaybedip düştüğüne inanmıyorum. Şu an araştırılıyor, ne oldu da düştü?”
Lütfen dikkat;
Attıkları “tweet”lerle ortalığı ayağa kaldırıp “Akrep vurdu, polis vurdu” yaygarası koparanların ve elbette Ahmet Atakan’dan bir “Gezi Şehidi”(!) çıkarmak isteyenlerin maskeleri bir defa daha düştü ve “gerçek” ortaya çıktı;
“Polis vurmadı, çatıdan düştü!”
Kesin olan bu!..
Artık nasıl düştü, polisin üzerine atmak için “güneş paneli”ni sökmek isterken dengesini mi kaybetti, yoksa “birisi mi itti” orasını bilemiyoruz...
Ama “düşerek öldüğü” kesin!..
 
Ahmet Atakan’ın ağabeyi Süleyman Atakan da, dedi ki;
“Kardeşimin ölümüyle ilgili çeşitli spekülasyonlar bulunuyor... Acımızın çok taze olması sebebiyle kardeşimin düşüş anına ilişkin görüntüleri çok fazla izleme fırsatı bulamadım...
Akrep aracının kardeşimin cesedinin yanından geçtikten sonra halkın onu görmesi, akrebin onu vurduğu izlenimini yaratmış olsa gerek. Herkesin oraya hücum edip, ‘akrep vurdu, polis vurdu’ şeklindeki söylemleri spekülasyona neden oldu... Kaos ve çok bilgi kirliliği var... Biz de net delillerle, bire bir görgü tanıkları ve kamera kayıtlarıyla bir şeylere ulaşmaya çalışıyoruz. Merak ettiğimiz, kardeşimin çivi gibi dümdüz bir şekilde aşağıya inmesi. Kardeşim atletik yapıda biriydi. Birileri yukarıda ona mı vurdu, yukarıda bir müdahaleye mi uğradı? Kardeşimin dengesini kaybedip düştüğüne inanmıyorum. Şu an araştırılıyor, ne oldu da düştü?”
Lütfen dikkat;
Attıkları “tweet”lerle ortalığı ayağa kaldırıp “Akrep vurdu, polis vurdu” yaygarası koparanların ve elbette Ahmet Atakan’dan bir “Gezi Şehidi”(!) çıkarmak isteyenlerin maskeleri bir defa daha düştü ve “gerçek” ortaya çıktı;
“Polis vurmadı, çatıdan düştü!”
Kesin olan bu!..
Artık nasıl düştü, polisin üzerine atmak için “güneş paneli”ni sökmek isterken dengesini mi kaybetti, yoksa “birisi mi itti” orasını bilemiyoruz...
Ama “düşerek öldüğü” kesin!..

bende okudum bunu ama anlamıyolar ki bu kadar gözlerine sokuyoruz görmemezlikten geliyolar!
 
Öyle anlaşılıyor ki;
Sadece “Sünni Müslümanlar”ın değil, “Alevi çocuklar”ın ölümü de kimsenin umurunda değil!..
Herhalde biliyorsunuz;
“Gezi eylemleri”nde hayatını kaybeden Ethem Sarısülük, Ali İsmail Korkmaz ve Mehmet Ayvalıtaş adlı gençler birer “Alevi” idi...
Önceki gün Hatay’da hayatını kaybeden Ahmet Atakan’ın da “Alevi” olması, akıllara şu soruları getiriyor:
“Alevileri kim kullanıyor?.. Alevi gençlerin eylem alanlarına sürülmesi ile Esad arasında bir bağlantı var mı?.. Birileri; bölgede bir Alevi-Sünni çatışması mı tezgâhlamaya çalışıyor?..”
Bence, Alevi gençlerin “nasıl öldükleri” değil de “ne için öldükleri” üzerinde durulmalıdır!..
Öyle ya;
Bu gençler “piknik”ten veya “kütüphane”den dönerken değil, “eylem esnasında” ölmüşlerdir!..
Meselâ Ahmet Atakan’ın ölümü...
Biliyorsunuz;
“Tivitır-cıvıtır dünyası”nda “Ahmet Atakan’ın ölümü”nden ziyade, onu “polisin öldürdüğü” iddiası dolaşıma sokulmuş ve böylece bir “Gezi şehidi”(!) daha çıkarılmaya çalışılmıştır!..
Oysa, herkes biliyor ki;
“Ahmet Atakan’ın ölümü ile “polis”in uzaktan-yakından ilgisi yoktur...
Daha önceki bir eylemde polise “LPG tüpü, taş ve tuğla” atan grubun içinde yer aldığı tesbit edilen Ahmet Atakan, önceki gün de yine polise “güneş paneli” atmak isterken “çatıdan düşerek” ölmüştür!..
Artık “dengesini kaybederek” mi düştü, yoksa “birisi mi itti” orası meçhul!..
Kesin olan şu ki;
“Çatıdan düşerek öldü!”
 
bende okudum bunu ama anlamıyolar ki bu kadar gözlerine sokuyoruz görmemezlikten geliyolar!

Cunku kraldan cok kralcilar.Abisi olayi ozetlerken onlar kendilerine daha kolayini bulmuslar.Hep polisi hedef gosterme amaclari.
Sürekli suçlanıyorlar. Sürekli hedef gösteriliyor, eleştiriliyorlar..
Hatta hakarete maruz kalıyorlar..
Biber gazı sıktığı için.. Göstericilere su sıktığı için..
Sonuçta bu olaylar sırasında, bazı göstericiler öldüğü için.
Oysa biber gazı niye sıkılıyor?
Keyif olsun diye mi?
Polis müdürü masasına geçiyor, “Bugün gidin Taksim’de biraz biber gazı sıkın da gelin” diye mi görevlendirme yapıyor?
“Stoklarımızda çok su var. TOMA’larla gidin, insanların üzerine biraz sıkın, gelin” mi deniliyor?
Tabii ki hayır..
Adam çatıdan düşüyor..
“Polis öldürdü” diye, milletvekilinden tabip odası başkanına kadar, aklınıza kim geliyorsa, hepsi suçlama yapıyor..
Hukuki tanımlaması ile “iftira ediyor”lar..
Bir tek kişiye, “iftira suçu”ndan soruşturma açılıyor mu.
“Şikayet”te bulunuluyor mu?
Hayır..
Niye?
Polis, niçin pasif tavır içinde?
Daha önemlisi..
Polis niçin kendisini, “gösterileri dağıtma” amacına odaklamış?
Polisin tek görevi, “suçu önleme” değil.,.
Aynı zamanda, suçluları savcılığa teslim etme..
Ama Gezi isyanları ile birlikte, poliste garip bir tavır var..
“Göstericileri dağıtma” psikozuna girmişler..

Karşınızdaki çapulcular, insanların gelip geçtikleri yolları, trafiğe kapatıyorlar mı?
Kapatıyorlar.
Alın gözaltına..
Toplantı ve Gösteri Yürüyüşü ile ilgili değil..
Kamu malına zarar verme. Trafiği kesme.. Yollara barikat kurma. Polise direnme.. Polisi yaralama suçundan..
Bakalım, tekrarlanıyor mu, bu gösteriler.. Devam ediyor mu, istismarlar..
Devam ediyor mu, damdan düşenin, polis tarafından öldürüldüğü iftiraları..
 
O çok kesin(!) bilgilerde bi hata olmasın?!Güneş paneli öyle elle sökülebilen birşey değil,kaldırılıp atılabilecek birşey hiç değil...Hani bir de biz konuşurken sürekli orada mıydın?orada mıydın?diye soruluyor ya...Bu çok kesin bilgileri paylaşanlar orada mıydı acaba?
 
O çok kesin(!) bilgilerde bi hata olmasın?!Güneş paneli öyle elle sökülebilen birşey değil,kaldırılıp atılabilecek birşey hiç değil...Hani bir de biz konuşurken sürekli orada mıydın?orada mıydın?diye soruluyor ya...Bu çok kesin bilgileri paylaşanlar orada mıydı acaba?

abisi bile böyle söylerken sna noluyo .ayrıca elle sökmeye çalıştığını nerden biliyosun
 
Son düzenleme:
Hmm yanında elektrikli metal testeresiyle,lokma anahtarı setiyle filan eyleme gidiyorduysa demek ki...

haha ne alaka ya o kadarda değil onu çıkarmak ya da parçalamak için o kadar alete gerek yok bnce.ama yapamayıp kendini attı herlde sonunda taş niyetine.keşke malzeme götrseymiş yanında haklısın bak tüh..
 
haha ne alaka ya o kadarda değil onu çıkarmak ya da parçalamak için o kadar alete gerek yok bnce.ama yapamayıp kendini attı herlde sonunda taş niyetine.keşke malzeme götrseymiş yanında haklısın bak tüh..
Ne alaka filan değil hangi aletlerin gerektiğini söylüyorum işte
 
Dini inançlara küfür ettiği için ölmeyi hak etti yani öyle mi? Üzülmeyelim tef çalalım arkasından !!!Hatta tüm ateistlerin kafasını tekbir getirerek kesmeli!

Bakın arkadaşlar saygısızlık olarak görmüş ve sinirlenmiş olabilirsiniz ancak bir insanın ölümüne oh olsun demek ağır vicdansızlıktır ki bu insan henüz 22 yaşında..Yaşaması,görmesi,öğrenmesi gereken onca şey varken!! Ayıptır,yazıktır yapmayın etmeyin..

Bir çok arkadaş çatıdan düştüğü konusunda kesin konuşmuş ancak internette çelişkili bilgiler var henüz bir kesinlik söz konusu değil!
 
Dha önce bu işte çalıştın heralde .Damda ne işi varmış demiyo kmse ya normal bişymiş gibi

Canim ne isi olacak gececek olan polis konvoyuna cicek atmak icin sira bekliyordu:))
Evet cok yazik olmus pisi pisine oldu.Geçmişte sağ-sol diye sokağa döktükleri gençliğimizi, şimdi de CHP’nin desteğiyle, Alevi-Sünni çatışmasına sürüklemek istiyorlar.
Uzaktan kumandalı bu eylemler aracılığıyla, karanlık odaklar ve onların içerideki maşaların gençleri sokağa dökmeyi amaçliyorlar.Gencler cabuk galeyana gelir iste bunu kullaniyorlar.

“(Polis öldürdü) diye yalan haberlerle sokağı savaş alanına çevirenler, gerçek ortaya çıkınca, vermiş oldukları tahribat ve rahatsızlıktan dolayı özür dilediler mi acaba? Sözde zulme uğradıkları için ortalığı yakıp yıkanlar, sokağa dökülme gerekçelerinin bir safsatadan ibaret olduğunu anladıklarında yüzleri kızarmış mıdır? Her şey bir tarafa, arkadaşlarının ölümüne sevinen, onun cansız bedenini bile bir tahrik unsuruna dönüştürenler, acaba insanlıklarından utandı mı?


Konya Barosu avukatlarından Hasip Şenalp, Gezi olaylarını kullanan medya ve sermaye organlarının birer kaos lobisi olduğunu belirterek, “Bu tür olayların hepsini değerlendirip yeni kaoslar çıkarmak peşindedirler. Ceza kanununda Türkiye Cumhuriyeti Devleti ve Milleti aleyhine yapılan bir hareket olarak değerlendirilip bunlarla ilgili vatana ihanetten dava açılmalıdır” .

”“HİÇ BULAMAZSA KENDİ ARKADAŞLARINI ÖLDÜRÜRLER”

Avukat Hasip Şenalp, kendisinin 68 kuşağından olduğunu anımsatarak, “1968 yılında Marksist komünistler hiç bulamazsa kendi arkadaşlarını öldürüp sonrada o arkadaşlarının cenazelerini ‘Faşistler, sağcılar öldürdü’ diyerek taşırlardı. Bu solun yeni bir oyunu değildir. Bu Türkiye’de her an tekrarlanan bir olaydır. Daima bir olayı olduğundan farklı göstermek veya kendileri yapıp başkalarının üzerlerine mal etmek noktasındaki hareketin devamıdır” dedi.



Öyle anlaşılıyor ki;

Birileri; bölgede bir Alevi-Sünni çatışması mı tezgâhlamaya çalışıyor?..”
Bence, Alevi gençlerin “nasıl öldükleri” değil de “ne için öldükleri” üzerinde durulmalıdır!..
 
Son düzenleme:
Back