• Merhaba, Kadınlar Kulübü'ne ÜCRETSİZ üye olarak yorumlar ile katkıda bulunabilir veya aklınıza takılan soruları sorabilirsiniz.

Adnan Oktar gözaltına alındı

İşte herkes istediğini yazamıyor.. philly nin demek istediği bu...
bir konunun etrafından dolaşıp yazmak var bir de hem nalına hem mıhına vurup nokta atışlı yazmak var..
mevzuya temas edip doğruları ve gerçekleri yazamıyorsam boş yere de yazmanın bir anlamı yok.
Demem o ki herkes istediğini yazamıyor..
yoksa bir destan yazasım var.. kadınları hedef alan sistematik işleyen toplum mühendisliği hakkında :)))
Kadınları bir erkeğin/tarikatın/cemaatin gölgesine sığınmaya muhtaç bırakan.. eve hapseden..
Adnan Oktar denen adam sadece işbirlikçi net...
Kimse kurulu çarkı aklamaya çalışmasın...
Adnan oktari aklamaya calisan mi varki? Bugune kadar kimseden duymadim tutuklandigina uzulen. Kaldiki adnan oktarin ilk tutuklanmasi degilde bu.. tarih tekerrurden ibaretmis. Umarim bu defa aynisi olmaz.

Herseyin bi orta yolu neden olamasin? Tekrar secim konularini acmak istemiyorum bu konuda. Cunku herkesin her konuda baska fikri olabilir. Burda erdogana oy veren kadar vermeyen birinin yorumuda benim icin degerli. Hmm sen zaten bole dusunuyosun konusmaya bile gerek yok senle asla demiyorum...
 
Birde farkli gorusteyiz ya.. ha noldu simdi? Kimse kimsenin fikrini degistiremedi dogru.. muharrem incede sonucta secilseymis cok iyi seyler olmazmis. Adam secim aksamI sarhos olmus bu yuzden milleti bekletmis. Bu saygisizlik degilmidir? Neyse herkesin hatalari var bizlerinde sectigimiz adamlarinda.. tekrar tekrar ayni seyleri burda ateslemek sacma suanda. Dahada fazla offtopic olmak istemiyorum
 
Adnan oktari aklamaya calisan mi varki? Bugune kadar kimseden duymadim tutuklandigina uzulen. Kaldiki adnan oktarin ilk tutuklanmasi degilde bu.. tarih tekerrurden ibaretmis. Umarim bu defa aynisi olmaz.

Herseyin bi orta yolu neden olamasin? Tekrar secim konularini acmak istemiyorum bu konuda. Cunku herkesin her konuda baska fikri olabilir. Burda erdogana oy veren kadar vermeyen birinin yorumuda benim icin degerli. Hmm sen zaten bole dusunuyosun konusmaya bile gerek yok senle asla demiyorum...
Ortada azılı bir suçlu var.. istismarcı özgürlükleri kısıtlayıcı.. kadını aşağılayan ve bunu yıllardır alenice pervasızca yapan ve sergileyen...
neden şimdi ? Sorusu kilit bu noktada... yok izlemedeydi. Kanıt toplamak içindi.. suç üstüydü, bizim anlamayacağımız şeyler vardır, devletimizin bir bildiği var ki beklemiş vs söylemlerin hepsi aklama çabasıdır.. bu minvalde yapılan yorumlara dedim aklama çabası diye... lafım size değildi...
 
Ortada azılı bir suçlu var.. istismarcı özgürlükleri kısıtlayıcı.. kadını aşağılayan ve bunu yıllardır alenice pervasızca yapan ve sergileyen...
neden şimdi ? Sorusu kilit bu noktada... yok izlemedeydi. Kanıt toplamak içindi.. suç üstüydü, bizim anlamayacağımız şeyler vardır, devletimizin bir bildiği var ki beklemiş vs söylemlerin hepsi aklama çabasıdır.. bu minvalde yapılan yorumlara dedim aklama çabası diye... lafım size değildi...
Konuyla ilgili net birseyi kimse bilmiyoki.. sonucta internette okuyoruz haberlerde vs. Duyduklarimi yazdim ben mesela.. ya da en fazla fikir yurutebiliriz, asla isin ic yuzunu bilemeyiz. Neyse
 
Birde farkli gorusteyiz ya.. ha noldu simdi? Kimse kimsenin fikrini degistiremedi dogru.. muharrem incede sonucta secilseymis cok iyi seyler olmazmis. Adam secim aksamI sarhos olmus bu yuzden milleti bekletmis. Bu saygisizlik degilmidir? Neyse herkesin hatalari var bizlerinde sectigimiz adamlarinda.. tekrar tekrar ayni seyleri burda ateslemek sacma suanda. Dahada fazla offtopic olmak istemiyorum
İyi de konu bu değil ki zaten... hükümet değişseydi bile bu adam yeni hükümetin sorumluluğu değil ki zaten.. yılların pisliği tortusu var... iyi kide değişmemiş diye sevinebilirim şimdi... Adnan hoca yeni hükümete yıkılacakmış demek...
yanlışı yanlışla kıyaslamayı doğru bulmuyorum...
Sarhoş oldu kısmına inanmayı denedim... ıhhh olmadı...:)))
 
İyi de konu bu değil ki zaten... hükümet değişseydi bile bu adam yeni hükümetin sorumluluğu değil ki zaten.. yılların pisliği tortusu var... iyi kide değişmemiş diye sevinebilirim şimdi... Adnan hoca yeni hükümete yıkılacakmış demek...
yanlışı yanlışla kıyaslamayı doğru bulmuyorum...
Sarhoş oldu kısmına inanmayı denedim... ıhhh olmadı...:)))
Sanirim levent gultekin acikladi bu sarhosluk meselesini.. sonradan ozur diledi..sebebi nedir bilemem.
Eski mevzular ele alindigi icin soyledim bunu.

Adnan oktar bu iktidardan cok once vardi. 99 yilinda tutuklanmisti adnan oktar. Yani bu meselede herseyi bu hukumete yikmak ne kadar adil olur bu durumda?
 
Konuyla ilgili net birseyi kimse bilmiyoki.. sonucta internette okuyoruz haberlerde vs. Duyduklarimi yazdim ben mesela.. ya da en fazla fikir yurutebiliriz, asla isin ic yuzunu bilemeyiz. Neyse
Ne olup bittiğini bize zaten gelip kimse açıklamaz sevgili tontriko...
Ne yapılır dersen ; okunur araştırılır takip edilir bağlantı kurulur. Önceki sayfalarda bir mesajım vardı. Bu tutuklama haberini okuyunca hafızama yeniden düşen.. olayı çözmek ve değerlendirmek için çok da alim olmaya gerek yok... son yıllarda kadın aleyhine işlenen suçların mahiyetine bakmak ve bu suçları ortadan kaldırmak ve suçluları cezalandırmak için hiç bir yasanın hayata geçirilmemiş olmasına bakmak yeterli... kadına karşı işlenen her türlü suça göz yumuldu. Suçluların sırtı sıvazlandı... her türlü ayak oyunlarında kadınlar kullanıldı.. şantaj kasetlerinden belli değil mi ? Doğudaki aşiret kızları ile bu adamın erkek kedilerinin evlilik vaadi ile bağlantıya geçtiği bu kayıtlarla tehdit edildikleri hususunda yargıya intikal eden dosyalar var.. ve hatta bu kızların kendini kurtarmak için mafyadan medet umdukları ve kasetlerin el değiştirdiği var... Peker efendinin takipçilerine bir Baktımda geçen gün... gerçekten ilginç ...
 
Ne olup bittiğini bize zaten gelip kimse açıklamaz sevgili tontriko...
Ne yapılır dersen ; okunur araştırılır takip edilir bağlantı kurulur. Önceki sayfalarda bir mesajım vardı. Bu tutuklama haberini okuyunca hafızama yeniden düşen.. olayı çözmek ve değerlendirmek için çok da alim olmaya gerek yok... son yıllarda kadın aleyhine işlenen suçların mahiyetine bakmak ve bu suçları ortadan kaldırmak ve suçluları cezalandırmak için hiç bir yasanın hayata geçirilmemiş olmasına bakmak yeterli... kadına karşı işlenen her türlü suça göz yumuldu. Suçluların sırtı sıvazlandı... her türlü ayak oyunlarında kadınlar kullanıldı.. şantaj kasetlerinden belli değil mi ? Doğudaki aşiret kızları ile bu adamın erkek kedilerinin evlilik vaadi ile bağlantıya geçtiği bu kayıtlarla tehdit edildikleri hususunda yargıya intikal eden dosyalar var.. ve hatta bu kızların kendini kurtarmak için mafyadan medet umdukları ve kasetlerin el değiştirdiği var... Peker efendinin takipçilerine bir Baktımda geçen gün... gerçekten ilginç ...
Zaten birine yazdim burda.. bu yargi kafami karistiriyo benim, cezalar tatmin edici degil bu birincisi. Bu yuzden suc islemekte basit oluyo. Bir olay oluyo diyorumki tamam yargi isini yapmis.. sonra baska bi adam agir bi suc isliyor.. adam serbest.. normal degil. Tutarsizlik var.
 
Zaten birine yazdim burda.. bu yargi kafami karistiriyo benim, cezalar tatmin edici degil bu birincisi. Bu yuzden suc islemekte basit oluyo. Bir olay oluyo diyorumki tamam yargi isini yapmis.. sonra baska bi adam agir bi suc isliyor.. adam serbest.. normal degil. Tutarsizlik var.
Yargı tamamen işlevsiz ya da tek taraflı işliyor da diyebiliriz. Ama benim asıl meselem bu ülkedeki açık ya da kapalı farketmeksizin kadının aleyhine olan bir yapılanmanın gittikçe korkunç bir hal alması..

Kadın cinsiyle ilgili bir süredir sosyopolitik bir program yürütüldüğünü düşünüyor ve Kadınların toplum içindeki varlığını sistematik olarak taciz ederek kadın cinsine özel bir güvenlik zaafiyeti yaratılmaya çalışılıyor. Öyle tahmin ediyorum ki halka açık alanlarda darp, taciz, tecavüz ve sansasyon yaratan olaylardan etkilenip psikolojik olarak 'güvenlik' kaygısını ön plana çekerek bir erkeğin gölgesinde yaşamayı kabullenen kadın sayısında epey artış var. Pek çok kadının da kendi cinsini küçülten gayrı ahlaki yaşam tarzıyla alet olduğu bu projede ısrarla kadını metalaştıran, birbiriyle rekabete sokan medyanın da rolü...
Örneğin ; Kız bir dönem sevgili olduğu, Akp'nin kurulmasında aktif rol oynayan Hayati Yazıcı'nın öz yeğeni olduğunu sonradan öğrendiği şahıs tarafından senelerce ailesinin telefon ve internet hatlarından gizlice girilip elde edilen mahrem görüntülerle taciz ve tehdit edilmiş. Defalarca hakkında somut belgelerle suç duyurusunda bulunulan şahıs bir şekilde aklanıp serbest bırakılmış. Kız öldükten sonra bile medyaya 'uyuşturucu bağımlısı sevgilisiyle yaşadığı sorunlar yüzünden intihar ettiği' şeklinde servis edildi konu.

Anadolu'nun muhtelif bölgelerinde iletişim frekanslarının çoğalmasıyla, başkasıyla nişanlanıp evlense bile geçmiş telekomünikasyon kayıtlarıyla eski sevgilileri tarafından taciz edilen, üzerlerindeki aile baskısı artırılıp kuşatılan kız çocuklarıyla ilgili adli merciilere sayısız başvuru var mesela. Büyük çoğunluğu yasal yollardan uğradığı zorbalığa dair sonuç alamayıp intihar ediyor... ya da aile tarafından infaz ediliyor... şansı varsa evlatlıktan red ediliyor ...

Üniversite mezunu olduğu halde liyakatsız siyasi hesaplarla yandaşa kapatılan kadrolarda iş bulamayan, kendi başına ayakta durmak, gelirini sağlamak isteyen bayanlara yönelik gazetelerdeki iş ilanlarına bakıyorum bazen.... daha doğrusu çalıştığım zamanlarda bir şekilde kayıt olmuşum ve hala bildirim geliyor. Bakıyorum bende ne arıyorlar diye ... Hemen hemen hepsi ofis ortamında rahat çalışma olanağı sunan yönetici asistanlığıyla ilgili ilanlar . bu tip bayanların onlarcasının iş vaadiyle 'deneme süresi' boyunca bedava ayak işleri gördürülüp, istisnasız hepsinin işveren tarafından tacize uğradığına ve deneme süresinin sonunda işine son verilip yenisinin alındığına dair hukukçu arkadaşlarımdan onlarca hikaye dinledim.. burada da konu açılıyor zaten biliyorsun..

Bütün bu olanlara dikkat kesilince bir toplum mühendisliğinin varlığıyla ilgili şaşırtıcı sistematiği görebiliyorum..

Ortada 'her nedense' kadın cinsinin psikolojik profilini değiştirmeyi gerektirecek bir dönüşüm operasyonu var ve tehdit oluşturan en büyük unsur konuyla ilgili kendi ayakları üzerinde durmak isteyen, güçlü 'kadın' profili. Bu profili gerektiğinde marjinalize edilmiş rol modellerle, tacizlerle, mahrumiyetlerle yıpratıp, esareti güvenlik zaafiyetiyle bu kesimden gelen bir 'talep' haline getirmeye çalışan bir operasyon var.

Kadına karşı demeyelim de, 'savunmasız' olana gerektiğinde çok basit düzenlemelerle sağlanabilecek güvenlik tedbirlerinin sağlanmayışının altında 'amatörlük', 'bilinçsizlik', 'basiretsizlik' gibi yetersizliklerin çok ötesinde bir sistematik var. O yüzden, önceki hafta bir genç kıza yönelik işlenmiş cinayet sadece ona yönelik değil, bu toplumda söz sahibi olmaya çalışan tüm kadınlara, evladını okutarak ona sosyal güvence sağlamaya çalışan tüm Kız Evlat sahiplerine yönelik işlenmiştir bence...

Velhasıl kelam yemişim Adnan hocayı... ne hesapları varsa görsünler...

Beni bizim yani kadınların geleceği korkutuyor bu ara fazlaca...

Bugün 'mini bile olmayan eteği' yüzünden belediye otobüsünde ahlaksızca aşağılanıp teşhir edilen, karakola çekilen, yarın belki sokakta saçı görünerek dolaşmaya cesaret ettiği için yüzüne karaçarşaflı bir hemcinsi tarafından kezzap atılacak kızlarımız için, herşey için daha geç olmadan biz ne yapabiliriz sorusuna cevap bulmamız lazım acilen ..

Çocuğum bile yokken bendeki bu endişeyi de anlamak da ayrı bir başlık konusu olsun ...
iyi geceler herkese:)))
 
Yargı tamamen işlevsiz ya da tek taraflı işliyor da diyebiliriz. Ama benim asıl meselem bu ülkedeki açık ya da kapalı farketmeksizin kadının aleyhine olan bir yapılanmanın gittikçe korkunç bir hal alması..

Kadın cinsiyle ilgili bir süredir sosyopolitik bir program yürütüldüğünü düşünüyor ve Kadınların toplum içindeki varlığını sistematik olarak taciz ederek kadın cinsine özel bir güvenlik zaafiyeti yaratılmaya çalışılıyor. Öyle tahmin ediyorum ki halka açık alanlarda darp, taciz, tecavüz ve sansasyon yaratan olaylardan etkilenip psikolojik olarak 'güvenlik' kaygısını ön plana çekerek bir erkeğin gölgesinde yaşamayı kabullenen kadın sayısında epey artış var. Pek çok kadının da kendi cinsini küçülten gayrı ahlaki yaşam tarzıyla alet olduğu bu projede ısrarla kadını metalaştıran, birbiriyle rekabete sokan medyanın da rolü...
Örneğin ; Kız bir dönem sevgili olduğu, Akp'nin kurulmasında aktif rol oynayan Hayati Yazıcı'nın öz yeğeni olduğunu sonradan öğrendiği şahıs tarafından senelerce ailesinin telefon ve internet hatlarından gizlice girilip elde edilen mahrem görüntülerle taciz ve tehdit edilmiş. Defalarca hakkında somut belgelerle suç duyurusunda bulunulan şahıs bir şekilde aklanıp serbest bırakılmış. Kız öldükten sonra bile medyaya 'uyuşturucu bağımlısı sevgilisiyle yaşadığı sorunlar yüzünden intihar ettiği' şeklinde servis edildi konu.

Anadolu'nun muhtelif bölgelerinde iletişim frekanslarının çoğalmasıyla, başkasıyla nişanlanıp evlense bile geçmiş telekomünikasyon kayıtlarıyla eski sevgilileri tarafından taciz edilen, üzerlerindeki aile baskısı artırılıp kuşatılan kız çocuklarıyla ilgili adli merciilere sayısız başvuru var mesela. Büyük çoğunluğu yasal yollardan uğradığı zorbalığa dair sonuç alamayıp intihar ediyor... ya da aile tarafından infaz ediliyor... şansı varsa evlatlıktan red ediliyor ...

Üniversite mezunu olduğu halde liyakatsız siyasi hesaplarla yandaşa kapatılan kadrolarda iş bulamayan, kendi başına ayakta durmak, gelirini sağlamak isteyen bayanlara yönelik gazetelerdeki iş ilanlarına bakıyorum bazen.... daha doğrusu çalıştığım zamanlarda bir şekilde kayıt olmuşum ve hala bildirim geliyor. Bakıyorum bende ne arıyorlar diye ... Hemen hemen hepsi ofis ortamında rahat çalışma olanağı sunan yönetici asistanlığıyla ilgili ilanlar . bu tip bayanların onlarcasının iş vaadiyle 'deneme süresi' boyunca bedava ayak işleri gördürülüp, istisnasız hepsinin işveren tarafından tacize uğradığına ve deneme süresinin sonunda işine son verilip yenisinin alındığına dair hukukçu arkadaşlarımdan onlarca hikaye dinledim.. burada da konu açılıyor zaten biliyorsun..

Bütün bu olanlara dikkat kesilince bir toplum mühendisliğinin varlığıyla ilgili şaşırtıcı sistematiği görebiliyorum..

Ortada 'her nedense' kadın cinsinin psikolojik profilini değiştirmeyi gerektirecek bir dönüşüm operasyonu var ve tehdit oluşturan en büyük unsur konuyla ilgili kendi ayakları üzerinde durmak isteyen, güçlü 'kadın' profili. Bu profili gerektiğinde marjinalize edilmiş rol modellerle, tacizlerle, mahrumiyetlerle yıpratıp, esareti güvenlik zaafiyetiyle bu kesimden gelen bir 'talep' haline getirmeye çalışan bir operasyon var.

Kadına karşı demeyelim de, 'savunmasız' olana gerektiğinde çok basit düzenlemelerle sağlanabilecek güvenlik tedbirlerinin sağlanmayışının altında 'amatörlük', 'bilinçsizlik', 'basiretsizlik' gibi yetersizliklerin çok ötesinde bir sistematik var. O yüzden, önceki hafta bir genç kıza yönelik işlenmiş cinayet sadece ona yönelik değil, bu toplumda söz sahibi olmaya çalışan tüm kadınlara, evladını okutarak ona sosyal güvence sağlamaya çalışan tüm Kız Evlat sahiplerine yönelik işlenmiştir bence...

Velhasıl kelam yemişim Adnan hocayı... ne hesapları varsa görsünler...

Beni bizim yani kadınların geleceği korkutuyor bu ara fazlaca...

Bugün 'mini bile olmayan eteği' yüzünden belediye otobüsünde ahlaksızca aşağılanıp teşhir edilen, karakola çekilen, yarın belki sokakta saçı görünerek dolaşmaya cesaret ettiği için yüzüne karaçarşaflı bir hemcinsi tarafından kezzap atılacak kızlarımız için, herşey için daha geç olmadan biz ne yapabiliriz sorusuna cevap bulmamız lazım acilen ..

Çocuğum bile yokken bendeki bu endişeyi de anlamak da ayrı bir başlık konusu olsun ...
iyi geceler herkese:)))

Ah be canım, sen yaz hep olur mu. Çok doğal kaygıların ama bunu çoğu olmayan sen , ben değil, bizim yaşımızda üç çocuğu olan ve bunların en az bırı kız olan hemcinslerimiz düşünmüyor. Zannediyorlar ki, çocukları kendılerıne benzeyecek.. ama kazın ayağa hiç öyle değil, kendi öz çocuklarının rahat yaşayamayacağı, kendilerin gençliği kadar bile özgür olmadıkları bir geleceğe gidebiliriz , farkında değiller ya da bilerek yapıyorlar... böyle bir arkadasım var, aile ile kendını 180 derece farklı, annesine her dönem yalvarıyor anlatıyor bak bu Burdur su şudur diye, ama annesi güya onu çok sevmesine rağmen onun hayatına zarar verecek gurupları ve kararları destekliyor...
 
Yargı tamamen işlevsiz ya da tek taraflı işliyor da diyebiliriz. Ama benim asıl meselem bu ülkedeki açık ya da kapalı farketmeksizin kadının aleyhine olan bir yapılanmanın gittikçe korkunç bir hal alması..

Kadın cinsiyle ilgili bir süredir sosyopolitik bir program yürütüldüğünü düşünüyor ve Kadınların toplum içindeki varlığını sistematik olarak taciz ederek kadın cinsine özel bir güvenlik zaafiyeti yaratılmaya çalışılıyor. Öyle tahmin ediyorum ki halka açık alanlarda darp, taciz, tecavüz ve sansasyon yaratan olaylardan etkilenip psikolojik olarak 'güvenlik' kaygısını ön plana çekerek bir erkeğin gölgesinde yaşamayı kabullenen kadın sayısında epey artış var. Pek çok kadının da kendi cinsini küçülten gayrı ahlaki yaşam tarzıyla alet olduğu bu projede ısrarla kadını metalaştıran, birbiriyle rekabete sokan medyanın da rolü...
Örneğin ; Kız bir dönem sevgili olduğu, Akp'nin kurulmasında aktif rol oynayan Hayati Yazıcı'nın öz yeğeni olduğunu sonradan öğrendiği şahıs tarafından senelerce ailesinin telefon ve internet hatlarından gizlice girilip elde edilen mahrem görüntülerle taciz ve tehdit edilmiş. Defalarca hakkında somut belgelerle suç duyurusunda bulunulan şahıs bir şekilde aklanıp serbest bırakılmış. Kız öldükten sonra bile medyaya 'uyuşturucu bağımlısı sevgilisiyle yaşadığı sorunlar yüzünden intihar ettiği' şeklinde servis edildi konu.

Anadolu'nun muhtelif bölgelerinde iletişim frekanslarının çoğalmasıyla, başkasıyla nişanlanıp evlense bile geçmiş telekomünikasyon kayıtlarıyla eski sevgilileri tarafından taciz edilen, üzerlerindeki aile baskısı artırılıp kuşatılan kız çocuklarıyla ilgili adli merciilere sayısız başvuru var mesela. Büyük çoğunluğu yasal yollardan uğradığı zorbalığa dair sonuç alamayıp intihar ediyor... ya da aile tarafından infaz ediliyor... şansı varsa evlatlıktan red ediliyor ...

Üniversite mezunu olduğu halde liyakatsız siyasi hesaplarla yandaşa kapatılan kadrolarda iş bulamayan, kendi başına ayakta durmak, gelirini sağlamak isteyen bayanlara yönelik gazetelerdeki iş ilanlarına bakıyorum bazen.... daha doğrusu çalıştığım zamanlarda bir şekilde kayıt olmuşum ve hala bildirim geliyor. Bakıyorum bende ne arıyorlar diye ... Hemen hemen hepsi ofis ortamında rahat çalışma olanağı sunan yönetici asistanlığıyla ilgili ilanlar . bu tip bayanların onlarcasının iş vaadiyle 'deneme süresi' boyunca bedava ayak işleri gördürülüp, istisnasız hepsinin işveren tarafından tacize uğradığına ve deneme süresinin sonunda işine son verilip yenisinin alındığına dair hukukçu arkadaşlarımdan onlarca hikaye dinledim.. burada da konu açılıyor zaten biliyorsun..

Bütün bu olanlara dikkat kesilince bir toplum mühendisliğinin varlığıyla ilgili şaşırtıcı sistematiği görebiliyorum..

Ortada 'her nedense' kadın cinsinin psikolojik profilini değiştirmeyi gerektirecek bir dönüşüm operasyonu var ve tehdit oluşturan en büyük unsur konuyla ilgili kendi ayakları üzerinde durmak isteyen, güçlü 'kadın' profili. Bu profili gerektiğinde marjinalize edilmiş rol modellerle, tacizlerle, mahrumiyetlerle yıpratıp, esareti güvenlik zaafiyetiyle bu kesimden gelen bir 'talep' haline getirmeye çalışan bir operasyon var.

Kadına karşı demeyelim de, 'savunmasız' olana gerektiğinde çok basit düzenlemelerle sağlanabilecek güvenlik tedbirlerinin sağlanmayışının altında 'amatörlük', 'bilinçsizlik', 'basiretsizlik' gibi yetersizliklerin çok ötesinde bir sistematik var. O yüzden, önceki hafta bir genç kıza yönelik işlenmiş cinayet sadece ona yönelik değil, bu toplumda söz sahibi olmaya çalışan tüm kadınlara, evladını okutarak ona sosyal güvence sağlamaya çalışan tüm Kız Evlat sahiplerine yönelik işlenmiştir bence...

Velhasıl kelam yemişim Adnan hocayı... ne hesapları varsa görsünler...

Beni bizim yani kadınların geleceği korkutuyor bu ara fazlaca...

Bugün 'mini bile olmayan eteği' yüzünden belediye otobüsünde ahlaksızca aşağılanıp teşhir edilen, karakola çekilen, yarın belki sokakta saçı görünerek dolaşmaya cesaret ettiği için yüzüne karaçarşaflı bir hemcinsi tarafından kezzap atılacak kızlarımız için, herşey için daha geç olmadan biz ne yapabiliriz sorusuna cevap bulmamız lazım acilen ..

Çocuğum bile yokken bendeki bu endişeyi de anlamak da ayrı bir başlık konusu olsun ...
iyi geceler herkese:)))
Kalemine...yüreğine saglık...Zevkle okuyorum yazdıklarını hem bunlar daha zevklı...
 
Yargı tamamen işlevsiz ya da tek taraflı işliyor da diyebiliriz. Ama benim asıl meselem bu ülkedeki açık ya da kapalı farketmeksizin kadının aleyhine olan bir yapılanmanın gittikçe korkunç bir hal alması..

Kadın cinsiyle ilgili bir süredir sosyopolitik bir program yürütüldüğünü düşünüyor ve Kadınların toplum içindeki varlığını sistematik olarak taciz ederek kadın cinsine özel bir güvenlik zaafiyeti yaratılmaya çalışılıyor. Öyle tahmin ediyorum ki halka açık alanlarda darp, taciz, tecavüz ve sansasyon yaratan olaylardan etkilenip psikolojik olarak 'güvenlik' kaygısını ön plana çekerek bir erkeğin gölgesinde yaşamayı kabullenen kadın sayısında epey artış var. Pek çok kadının da kendi cinsini küçülten gayrı ahlaki yaşam tarzıyla alet olduğu bu projede ısrarla kadını metalaştıran, birbiriyle rekabete sokan medyanın da rolü...
Örneğin ; Kız bir dönem sevgili olduğu, Akp'nin kurulmasında aktif rol oynayan Hayati Yazıcı'nın öz yeğeni olduğunu sonradan öğrendiği şahıs tarafından senelerce ailesinin telefon ve internet hatlarından gizlice girilip elde edilen mahrem görüntülerle taciz ve tehdit edilmiş. Defalarca hakkında somut belgelerle suç duyurusunda bulunulan şahıs bir şekilde aklanıp serbest bırakılmış. Kız öldükten sonra bile medyaya 'uyuşturucu bağımlısı sevgilisiyle yaşadığı sorunlar yüzünden intihar ettiği' şeklinde servis edildi konu.

Anadolu'nun muhtelif bölgelerinde iletişim frekanslarının çoğalmasıyla, başkasıyla nişanlanıp evlense bile geçmiş telekomünikasyon kayıtlarıyla eski sevgilileri tarafından taciz edilen, üzerlerindeki aile baskısı artırılıp kuşatılan kız çocuklarıyla ilgili adli merciilere sayısız başvuru var mesela. Büyük çoğunluğu yasal yollardan uğradığı zorbalığa dair sonuç alamayıp intihar ediyor... ya da aile tarafından infaz ediliyor... şansı varsa evlatlıktan red ediliyor ...

Üniversite mezunu olduğu halde liyakatsız siyasi hesaplarla yandaşa kapatılan kadrolarda iş bulamayan, kendi başına ayakta durmak, gelirini sağlamak isteyen bayanlara yönelik gazetelerdeki iş ilanlarına bakıyorum bazen.... daha doğrusu çalıştığım zamanlarda bir şekilde kayıt olmuşum ve hala bildirim geliyor. Bakıyorum bende ne arıyorlar diye ... Hemen hemen hepsi ofis ortamında rahat çalışma olanağı sunan yönetici asistanlığıyla ilgili ilanlar . bu tip bayanların onlarcasının iş vaadiyle 'deneme süresi' boyunca bedava ayak işleri gördürülüp, istisnasız hepsinin işveren tarafından tacize uğradığına ve deneme süresinin sonunda işine son verilip yenisinin alındığına dair hukukçu arkadaşlarımdan onlarca hikaye dinledim.. burada da konu açılıyor zaten biliyorsun..

Bütün bu olanlara dikkat kesilince bir toplum mühendisliğinin varlığıyla ilgili şaşırtıcı sistematiği görebiliyorum..

Ortada 'her nedense' kadın cinsinin psikolojik profilini değiştirmeyi gerektirecek bir dönüşüm operasyonu var ve tehdit oluşturan en büyük unsur konuyla ilgili kendi ayakları üzerinde durmak isteyen, güçlü 'kadın' profili. Bu profili gerektiğinde marjinalize edilmiş rol modellerle, tacizlerle, mahrumiyetlerle yıpratıp, esareti güvenlik zaafiyetiyle bu kesimden gelen bir 'talep' haline getirmeye çalışan bir operasyon var.

Kadına karşı demeyelim de, 'savunmasız' olana gerektiğinde çok basit düzenlemelerle sağlanabilecek güvenlik tedbirlerinin sağlanmayışının altında 'amatörlük', 'bilinçsizlik', 'basiretsizlik' gibi yetersizliklerin çok ötesinde bir sistematik var. O yüzden, önceki hafta bir genç kıza yönelik işlenmiş cinayet sadece ona yönelik değil, bu toplumda söz sahibi olmaya çalışan tüm kadınlara, evladını okutarak ona sosyal güvence sağlamaya çalışan tüm Kız Evlat sahiplerine yönelik işlenmiştir bence...

Velhasıl kelam yemişim Adnan hocayı... ne hesapları varsa görsünler...

Beni bizim yani kadınların geleceği korkutuyor bu ara fazlaca...

Bugün 'mini bile olmayan eteği' yüzünden belediye otobüsünde ahlaksızca aşağılanıp teşhir edilen, karakola çekilen, yarın belki sokakta saçı görünerek dolaşmaya cesaret ettiği için yüzüne karaçarşaflı bir hemcinsi tarafından kezzap atılacak kızlarımız için, herşey için daha geç olmadan biz ne yapabiliriz sorusuna cevap bulmamız lazım acilen ..

Çocuğum bile yokken bendeki bu endişeyi de anlamak da ayrı bir başlık konusu olsun ...
iyi geceler herkese:)))

Yazdıklarınızı keyifle okuyordum taki bu satırları görene kadar. Neden bu kadar nefret dolusunuz? Çarşafın içindeki de insan, mini kıyafetin içindeki.

Siz "kara" çarşaflıları elinde kezzapla mı dolaşıyor sanıyorsunuz? Kıstasımız bu ise, ben bundan 25 26 sene önce çarşaf giyiyor diye üzerine yumurta, domates fırlatılan insanlar tanıyorum. Hepsi aynı zihniyet.

Velhasıl kimse kimseyi ne sevmeyi biliyor ne de saygı duymayı..
 
Son düzenleme:
Yazdıklarınızı keyifle okuyordum taki bu satırları görene kadar. Neden bu kadar nefret dolusunuz? Çarşafın içindeki de insan, mini kıyafetin içindeki.

Siz "kara" çarşaflıları elinde kezzapla mı dolaşıyor sanıyorsunuz? Kıstasımız bu ise, ben bundan 25 26 sene önce çarşaf giyiyor diye üzerine yumurta, domates fırlatılan insanlar tanıyorum. Hepsi aynı zihniyet.

Velhasıl kimse kimseyi ne sevmeyi biliyor ne de saygı duymayı..
Valla bu kara carsaf olayina ben de karsiyim. Bu kadar terorun arttigi bir ortamda, carsafin altinda kadin mi var, erkek mi var, canli intihar bombacisi mi var, kim var belli degil. Carsafli gordugumde uzak duruyorum. Islamin dogdugu yerde Suudi Araplar bile carsaf kitapta yok demeye basladilar. Adam gibi ortunmek de basi acik kadinin kiyafet secimi gibi kisiligin aynasi bence. Nasreddin Hoca ne demis? Ye kurkum ye.. Seni tanimayan kisi once ne giydigine bakar ve bir fikir edinir. Her kiyafete herkes saygi duymaz, buna inanmak asiri iyimserlik olur, saygi duymak zorunda da degil. Kimse kimseye terbiyesizlik etmesin yeter..
 
Valla bu kara carsaf olayina ben de karsiyim. Bu kadar terorun arttigi bir ortamda, carsafin altinda kadin mi var, erkek mi var, canli intihar bombacisi mi var, kim var belli degil. Carsafli gordugumde uzak duruyorum. Islamin dogdugu yerde Suudi Araplar bile carsaf kitapta yok demeye basladilar. Adam gibi ortunmek de basi acik kadinin kiyafet secimi gibi kisiligin aynasi bence. Nasreddin Hoca ne demis? Ye kurkum ye.. Seni tanimayan kisi once ne giydigine bakar ve bir fikir edinir. Her kiyafete herkes saygi duymaz, buna inanmak asiri iyimserlik olur, saygi duymak zorunda da degil. Kimse kimseye terbiyesizlik etmesin yeter..
Bilmediğiniz için öyle davranıyorsunuz hatta bunun adı biraz "önyargı", ben de çarşaflıyım. Çarşaftan kilom bile anlaşılır, çok zayıfsın az kilo al derler hep. Ben nasıl altında bişey saklayabilirim ki?

Bu bir tercih meselesi. Ben bu kıyafetle rahat ediyorsam saygı duyulmalı. Şu da bir gerçek ki; insanlar benden uzak duracak diye kimliğimden ve inanışımdan taviz vermem. Uzak durmak isterseniz sizin kararınız :)
 
Back