Acun Ilcal demi ki...

Acuna hak vermemek olmaz.
Evlisiniz çocuğunuz var ve çalışmak zorundasınız.
Zorundasınız diyorum çünkü bebeşime daha iyi bir gelecek hazırlamak için.
Ama geleceğini garanti altına almak isterken bu günlerin tadını beraber çıkaramıyoruz. İlk diş çıkarışında ilk adımlarında benden uzaktaydı.
Sabah onu bırakıp işe gelmek akşamları hasretle bana sarılması inanın içimi çok burkuyo.
Maddi imkanlarım çok iyi olsaydı yarına güvenle bakabilseydim çalışmazdım.
Haa çocuğumun dışında başka bir sıkıntım yok. Ev işiymiş, yemekmiş bunlar hava civa. Ama anne olunca çalışmak çok zorr.

ben böyle düşünmüyorum nedense.:uhm:yani belki benimdir anormal olan bilmiyorumbenneyaptımki..yanımda diş çıkarmayışına,adım atamayışına üzülmek yerine;dişini çıkarabildiği,yürüyebildiği için seviniyordum gördüğüm zaman.yada tüm gün ondan uzak olduğuma üzülmektense;akşamları oğlumu gördüğümde,sağsalim eve dönebildiğim ve onu bıraktığım gibi bulabildiğim için şükrediyorum.
sakın yanlış anlama,laf sokmak falan değil niyetim.ama bence biraz bardağın dolu tarafınıda görmeliyiz.öyle veya böyle şartlar çalışmamızı gerektiriyorsa(maddi veya manevi nedenlerde) işin güzelliklerini görmeye çalışmalıyız.
 
ben böyle düşünmüyorum nedense.:uhm:yani belki benimdir anormal olan bilmiyorumbenneyaptımki..yanımda diş çıkarmayışına,adım atamayışına üzülmek yerine;dişini çıkarabildiği,yürüyebildiği için seviniyordum gördüğüm zaman.yada tüm gün ondan uzak olduğuma üzülmektense;akşamları oğlumu gördüğümde,sağsalim eve dönebildiğim ve onu bıraktığım gibi bulabildiğim için şükrediyorum.
sakın yanlış anlama,laf sokmak falan değil niyetim.ama bence biraz bardağın dolu tarafınıda görmeliyiz.öyle veya böyle şartlar çalışmamızı gerektiriyorsa(maddi veya manevi nedenlerde) işin güzelliklerini görmeye çalışmalıyız.

Burada çocuğunun yürüdüğünü görüp de sevinmeyen kimse olduğunu zannetmiyorum kro. Eminim ki tanık olsa da olmasa da haberdar olduğunda memnun olmuştur. Biz biraz içimizi döküyoruz. Elbette bardağın dolu tarafını gördüğümüz için hepimiz hala çalışma hayatındayız. Ama bugün bu adamın söylediklerinden yola çıkıp biraz da boş tarafından bakıp dertleşelim dedik.
Yoksa burdaki herkes hem çalışıp, hem yemeğini yapan hem de çocuğuna aslanlar gibi annelik yapan hatunlar.

Bi arkadaşım daha var kro sen bir örneksin. Öğretmen annesi olan çocuğa. Bir de o örnek. O Makine mühendisi. Benimle yaşıt. Ama annesi evde olmadığı için ona hala kırgın. Kendisi de çalışıyor, hırslı akıllı bir kız. Ama çocuk sahibi olmak istemiyor. Niye diyorum?
Ben eğer annem gibi çocuk büyüteceksem, herşeyine tanık olmayacaksam o zaman çocuk sahibi olmak istemiyorum. Çocuğum olursa asla çalışmayacağım. Ama şu anda çalışıyorum. O yüzden olmaz' diyor.

Bu da bir örnek...
İlerde bizim çocuğumuzun ne diyeceğini bilmiyoruz ki?
Belki senin söylediğini söyleyecekler
Belki onun söylediğini

Sen ne kadar iyi bir anne olduğunu iddia edersen et.
Bunu zaman gösterecek.
 
ben böyle düşünmüyorum nedense.:uhm:yani belki benimdir anormal olan bilmiyorumbenneyaptımki..yanımda diş çıkarmayışına,adım atamayışına üzülmek yerine;dişini çıkarabildiği,yürüyebildiği için seviniyordum gördüğüm zaman.yada tüm gün ondan uzak olduğuma üzülmektense;akşamları oğlumu gördüğümde,sağsalim eve dönebildiğim ve onu bıraktığım gibi bulabildiğim için şükrediyorum.
sakın yanlış anlama,laf sokmak falan değil niyetim.ama bence biraz bardağın dolu tarafınıda görmeliyiz.öyle veya böyle şartlar çalışmamızı gerektiriyorsa(maddi veya manevi nedenlerde) işin güzelliklerini görmeye çalışmalıyız.

Sende haklısın tabiki yanlış anlamam.
Belki ben çok duygusalım bilmiyorum.
Ama onun yanın da olamamak beni çok üzüyo.
Şükrediyorum tabiki allahıma sağlıklı sıhatli bir evlada sahip olduğum için.
Ama yazın haftada bir görüyorum oğlumu ve çok özlüyorum.
Şuan ne yapıyo yemeğini yedimi uyudumu. iş yerinde bütün gün beynimin içinde kurup duruyorum işte.
 
Ev hanımlarının yıpranmasından bahsedilince yazmadan edemedim.
Genelleme yapmadığımı ve çevremde gördüğüm bazı örnekleri verdiğimi söyleyim öncelikle.
1. Örnek-Kayınvalidem: Sabah 06,30 da kayınpederim kendi kalkıp işe gider. Kayınvalide öğlen 10,30-11.00e kadar uyur. Uyandıktan sonra şöyle üstün körü evin dağınığını toplayıp güne gider. Akşam gelir hemen ardından kayınpeder eve girer. Sonra kayınvalide iki yumurta kırar tamaaaam. Gün bitti.

2. Örnek-Yan Komşu: Aynı şekilde öğlene kadar uyuyan güzelimiz, elleri üşümesin diye ıspanağı bile bulaşık makinasından yıkar :1shok: , akşam eşi işten gelince adamcağıza camları sildirir, halıları yıkatır. Kendisi de bütün gün dantelini alıp sokakta gelen geçeni izleyerek dantel örer. Bu esnada iki küçük bebesi sokaklarda dolanır durur.

3. Örnek-Küçük Gelin: Küçük abimin eşi çalışmadığı dönemlerde (çalışmaya başladıktan sonrasını hiç anlatmıyorum) aynen diğerleri gibi öğlene kadar uyur, uyanıp eline dantelini alır TV de kadın programlarını izler bütün gün. Tembelliğinden kendisine bile yemek hazırlamayıp kıyı ekmeğin arasına azıcık peynir koyup karnını doyurur. Abim akşam işten gelince .....'cım bi makarna suyu koyuversene der.

Bu uç örnekleri bir kenara bırakırsak; (işte bu sefer genelleme yapıcam) ev hanımları kesinlikle çalışan bayanlar kadar yıpranamazlar. Ev hanımlarının bütün gün evde oturup canlarının sıkıldığı iddiasına da asla katılamayacağım. Gördüğüm ne kadar ev hanımı varsa o altın günü senin öbürü benim mütemadiyen gezen tipler. Bir arkadaşın bahsettiği gibi psikolojik sorunları varsa, o da kendileriyle ilgili bi problem. Bi de çalışsalar nolucak acaba.laelaelaelaelae
 

Burada çocuğunun yürüdüğünü görüp de sevinmeyen kimse olduğunu zannetmiyorum kro. Eminim ki tanık olsa da olmasa da haberdar olduğunda memnun olmuştur. Biz biraz içimizi döküyoruz. Elbette bardağın dolu tarafını gördüğümüz için hepimiz hala çalışma hayatındayız. Ama bugün bu adamın söylediklerinden yola çıkıp biraz da boş tarafından bakıp dertleşelim dedik.
Yoksa burdaki herkes hem çalışıp, hem yemeğini yapan hem de çocuğuna aslanlar gibi annelik yapan hatunlar.

Bi arkadaşım daha var kro sen bir örneksin. Öğretmen annesi olan çocuğa. Bir de o örnek. O Makine mühendisi. Benimle yaşıt. Ama annesi evde olmadığı için ona hala kırgın. Kendisi de çalışıyor, hırslı akıllı bir kız. Ama çocuk sahibi olmak istemiyor. Niye diyorum?
Ben eğer annem gibi çocuk büyüteceksem, herşeyine tanık olmayacaksam o zaman çocuk sahibi olmak istemiyorum. Çocuğum olursa asla çalışmayacağım. Ama şu anda çalışıyorum. O yüzden olmaz' diyor.

Bu da bir örnek...
İlerde bizim çocuğumuzun ne diyeceğini bilmiyoruz ki?
Belki senin söylediğini söyleyecekler
Belki onun söylediğini

Sen ne kadar iyi bir anne olduğunu iddia edersen et.
Bunu zaman gösterecek.

çok sevgili vede aynı zamanda ukela anlayışı kıt krdi hanımŞeniz
ben kimse sevinmiyo bi ben seviniyorummu dedim:mymeka:tabiri caizse "tecavüz kaçınılmassa zevk almasını bilcen" hesabı madem çalışmak zorundayız o zaman kaçırdıklarımıza üzüleceğimize sevinilecek şeyleri görmeliyiz demek istedim...:1closedeyes:
ayrıca çok doğru söylüyosun,ilerde çocuklarımız ne der bilemeyiz.belkide çocuğu için işi bırakan anneye çocuğu ilerde;"bırakmasaydın anne.daha rahat büyürdüm belkide.istediklerimi daha rahat alırdınız.
çalışmadında ne oldu.bana iyi bi örnekmi oldun,bütün gün evde zaman öldüren bi kadın oldun" da diyebilir.(terside mümkün tabi)
yani şekerim bu işler hiç belli olmaz hakkatende.
ben yaradana sığınıp, elimden geleni yapıp mümkünse çalışan anne olma taraftarıyım:dilcikar:
(itinayla muhalefete turp sıkılırtatlicadiarzu)
 
çok sevgili vede aynı zamanda ukela anlayışı kıt krdi hanımŞeniz
ben kimse sevinmiyo bi ben seviniyorummu dedim:mymeka:tabiri caizse "tecavüz kaçınılmassa zevk almasını bilcen" hesabı madem çalışmak zorundayız o zaman kaçırdıklarımıza üzüleceğimize sevinilecek şeyleri görmeliyiz demek istedim...:1closedeyes:
ayrıca çok doğru söylüyosun,ilerde çocuklarımız ne der bilemeyiz.belkide çocuğu için işi bırakan anneye çocuğu ilerde;"bırakmasaydın anne.daha rahat büyürdüm belkide.istediklerimi daha rahat alırdınız.
çalışmadında ne oldu.bana iyi bi örnekmi oldun,bütün gün evde zaman öldüren bi kadın oldun" da diyebilir.(terside mümkün tabi)
yani şekerim bu işler hiç belli olmaz hakkatende.
ben yaradana sığınıp, elimden geleni yapıp mümkünse çalışan anne olma taraftarıyım:dilcikar:
(itinayla muhalefete turp sıkılırtatlicadiarzu)


Benim anlamadığım da şu neden çalışan kadının karşılığı 'evde zaman öldüren' kadın oluyor? Ha çalışmayan kadın 11'de uyanıp, alışverişe çıkan, evi ile eşi ile ilgilenmeyen hayatını öldüren kadın demek değildir ki her zaman. formları başından beri okursan benim taraftar olduğum kadının çalışması ama part time çalışması ya da daha esnek çalışması hususu.
Ben de çalışan kadınım ben de mümkünse hep çalışan kadın olmak isterim. Ama burda 'çalışma' fiilini tartışıyoruz ama ısrarla rijit örneklere sığınıyorsunuz kronick anım.
Fiziki şartların yıpratmadığı, kadının kadın olarak kaldığı, daha az yıpratan işler olsa özlemimizi dile getirip, şartlara hep beraber iç geçirip işimize kaldığımız yerden devam ediyoruz:kahve:

Bu arada yine bi kötü haber:
Prof. Dr. Bingür Sönmez, son yıllarda kadınlarda kadınlarda kalp krizinin erkekler kadar arttığını söyledi. Bunun sebebinin, stres, kadınların erkek gibi fiziki koşullarda yaşaması ve kadınlık hormonlarını kullanmaması olduğunu söyledi. Kadınlar erkek gibi çalışıyor, sigara içiyor, stresli ortamda bulunuyor, doğurmuyor ve emzirmiyor. Kadını en çok koruyan östrojen hormonunu artık kullanmıyor. Lütfen kadınlar biraz kadın gibi yaşayın, stresli işlerden uzak durun ve bu hormonunuzu kullanın diyor.

Doğa da kadının bu şekilde çalışmasını istemiyor kardeşim.
Ben bingür hocayı ve acun'u arkama aldım ya artık sırtım yere gelmez:dance:
 
Benim anlamadığım da şu neden çalışan kadının karşılığı 'evde zaman öldüren' kadın oluyor? Ha çalışmayan kadın 11'de uyanıp, alışverişe çıkan, evi ile eşi ile ilgilenmeyen hayatını öldüren kadın demek değildir ki her zaman. formları başından beri okursan benim taraftar olduğum kadının çalışması ama part time çalışması ya da daha esnek çalışması hususu.
Ben de çalışan kadınım ben de mümkünse hep çalışan kadın olmak isterim. Ama burda 'çalışma' fiilini tartışıyoruz ama ısrarla rijit örneklere sığınıyorsunuz kronick anım.
Fiziki şartların yıpratmadığı, kadının kadın olarak kaldığı, daha az yıpratan işler olsa özlemimizi dile getirip, şartlara hep beraber iç geçirip işimize kaldığımız yerden devam ediyoruz:kahve:

Bu arada yine bi kötü haber:
Prof. Dr. Bingür Sönmez, son yıllarda kadınlarda kadınlarda kalp krizinin erkekler kadar arttığını söyledi. Bunun sebebinin, stres, kadınların erkek gibi fiziki koşullarda yaşaması ve kadınlık hormonlarını kullanmaması olduğunu söyledi. Kadınlar erkek gibi çalışıyor, sigara içiyor, stresli ortamda bulunuyor, doğurmuyor ve emzirmiyor. Kadını en çok koruyan östrojen hormonunu artık kullanmıyor. Lütfen kadınlar biraz kadın gibi yaşayın, stresli işlerden uzak durun ve bu hormonunuzu kullanın diyor.

Doğa da kadının bu şekilde çalışmasını istemiyor kardeşim.
Ben bingür hocayı ve acun'u arkama aldım ya artık sırtım yere gelmez:dance:

genel olarak senle aynı fikirdeyiz zaten krdi kafa:mymeka:neye itiraz ediyon anlamadımfisfisfis
ben sadece çalışan kadın çalışmayan kadından daha geri,daha çok şeyleri kaçırıyor,daha az anne,daha az eş kısmına katılmıyorum.:1closedeyes:
 
öncelikle acunun fikrine dolayısyla da bu minvaldeki yorumlara katılmıyorum.

çalışmak değil. kadın olmak zor.
zira bize öğretilen; kadın iyi anne ,iyi eş ,iyi evkadını ,iyi aşçı olacak .
bu iyilerden biri orta olursa vay haline...
çalışan kadını ,esas yıpratan strese sokan o görevlerinden birin de ya da bikaçın da ortalamayı düşürmesidir.
evlılıkte erkeğin en fazla 2 rolu varken kadın da rol enflasyonu yaşanır.
aynı anda o kadar çok sey olmak zorundadır kı kadın.
bızı yıparatan üstlendiğimiz rollerdeki
beklentinin yükseklıgıdir
oysa ev bıraz pıs olabılır .dagınıkta kalabılır.gerekirse yardımcı alınır
bunda bıle yarıs halındeyız. hayatı bız zorlastırıyoruz
oturup 2 saat sarma saracagıma kosedekı ev yemekleri yapan yerden alır.
o ıkı saatı cocuguma ayırırm.
iş hayatının yıpratmasına gelınce
elbette yıpratıcak hıc bısey zahmetsız degıl.benim cevremdekı ev kadınlarının cogu depresıf ve hiç birisi halınden memnun değil.hiç olmazsa bız çalısırken gunluk skıntıları zıhın arkası yapabılıyoruz.eşlerle ılgılı daha az senaryolar üretiyoruz cunku dusunecek ve ugarasacak bı ısmız var
insanın öncelikle de kadının; bana para ver kelımesını dillendirmeden, hayatını idame ettırecegı parayı kazanması bi insanın en buyuk onur mücadelesidir
bu ugurda gerekırse yıpranırım
 
Ben çalışan bir kadın değilim,35 yıllık hayatım boyunca da bir gün bile çalışmışlığım yok,liseden sonra okuyup meslek edinmedim,bir kadın meslek sahibi olmuşsa çalışmalı,ev,eş çocuk ve iş arasındaki dengeyi bulmak eminim çok zordur,illaki bir taraftan bir taraf aksar ve kadın elinde olmasa da yıpranır,çevremde örnekleri var,çalıştığı için çocuğunu annesine,kayınvalidesine bırakan tanıdıklarım var,çocuklar anneanneye anne demeye başlıyor bir süre sonra ve malesef anne ile çocuk arasında diyalog kopukluğu yaşanıyor,mesela kızımın sınıf arkadaşı var,bu karne tatilinde kızıma msnde aynen şu cümleyi kurdu:-Yağmur ne kadar şanslısın çünkü annen evde ben bütün gün evde yalnızım keşke okul açılsa ve bu yalnızlığım sona erse.

Bu laf bir anne olarak bana çok dokundu inanın,yani evet kadın mesleğini yapmalı ve kendi için çocuğu için daha iyi yaşam şartları sağlamak adına çalışmalı ama hep bir taraflardan ödün vermek zorunda,eş ilgi bekler ilgilenmezseniz uzaklaşır o yüzden mutlaka eşle ilgilenir kadınlar,yemek ve diğer işler zaten biz kadınların eline baktığı için mecburiyetten yapılır ama bizden fazla birşey beklemeyen çocuklar elimizde olmasa da hep geri plana atılır,yani ihale çocuğa kalır.

Çalışan kadınlar bu durumu dengelemeye çalışsa da herşeye yetişmek mümkün olmaz zaman zaman.
Siz çalışan kadınların işi bizlerden çok daha zor:1no2:
Ama şunu da belirtmezsem içim şişer ben altın gününe katılmam arada çaya giderim arkadaşlara(Krdi hanım yaflum):mymeka:boş zamanlarımı kendimi geliştirmeyle ve araştırıp öğrenmeyle geçiririm:dilcikar:KK43:mune=kultür)
 
valla kendime ait aile servetim filan olsa zengin olsam calışmam ,haklı bir bakıma cok yıpranıyor kadın cünkü hem erkek hem kadın rolü biçiliyor
dışarda calış evde çalış ....
hele evliysen cocuk varsa daha da kötü
yalnız burda karar verecek kişi kadının kendisidir Acun kim ve nasıl karar veriyor iki üc kutu actırmakla alim mi olmuş bu şahsiyet
 
çalışıyorum . hem ben hem eşim gayet memnunuz. kadınların çalışması taraftarıyım.evini, çocuğunu,eşini ihmal etmeden...pekala bunuda başarabiliriz.herşeyin üstesinden gelebilir, hem iyi anne, hem iyi eş, hem verimli bir çalışan olabiliriz.
benim çalışmak için nedenim biraz farklı şöyleki,
3 yıl evde oturdum eşimle birbirimizi yedik.çünkü, tamam ev işi ,çocuk falan ama bir yerde yapacak bişiniz olmuyo, oturup kukumav kuşu gibi düşünüyosunuz.sonra adam eve gelince adama sarıyorsunuz. en azından ben böyleydim. şimdi çalışıyorum, kafam o kadar meşgul oluyorki evde eşimle günlük yaptıklarımızı konuşurken inini dibini sorup, öküz altında buzağılar aramıyorum.dışarıda olan bitenden haberim olduğu için daha çok fikir paylaşıyoruz.
geçenlerde evli çift olan arkadaşımızla oturuyorduk.çok kavga ettiklerini anlatıyorlardı. eşim adama aynen şunu dedi " bak eşin çalışsın evde oturmaktan stresi senden çıkıyo, çalışınca kavga etmeye fırsatınız olmayacak. bizde öyleydik,şimdi birbirimizi sık göremediğimiz için görünce kıymetini anlıyoruz".
bu kadının çalışması için nedenlerden biri.daha farklı nedenleride var. ben kendimden örnek verdim sadece.
acun'u beğenirim,yaptığı işleri başarılı bulurum, ama fikrine katılamayacağım,hoş bir söylem olmamış...
 
valla ben şöyle söyleyim;
ben şu an bekar olmama rağmen,kendimden başka hiçbir sorumluluğum olmamasına rağmen bazen kendi işlerime yetişemiyorum.
o yüzden zaman zaman hep düşünmüşümdür evlendikten sonra çalışmasam diye.CADIARZU
çünkü düşünüyorum da evlendikten sonra koca bir evden ben sorumlu olucam.düzeniydi,temizliğiydi.şimdi sadece kendi odamı bile zor hekediyorum.:1rolleyes:
bide buna bir koca ve çocuk eklendiğinde yetişemem gibi geliyor.yada heryere yetişeyim derken ben benden giderim ve çok çabuk yıpranırım,çökerim.zaten stresli ve panik bir insanımdır.iyice gerilirim heralde.
kendime zaman ayıramadığım için salarım kendimi,bakımsızlaşırım.
tabi bu herkes için geçerli değildir.bunların hepsini halledebilen kadınlar da vardır.yapı meselesi,herkes farklıdır.a.s
ama dediğim gibi ben yetişemem gibi geliyor.allah mecbur bırakmasın.:kahve:
o yüzden acuna katılıyorum ben.a.s
 

calısn bir bayan olarak şunu söylüyorum '' cocukta yaptım kariyerde'' ve gercekten zor bir işte calısıyorum..benim annemde calısan bir kadındı.. iyikide calısmıs.. calısan kadının işi tabiki kolay değil.. aksam kostur kostur eve gel yemek telası. temizlik telası vs.. amaa kadının ekonomik özgürlüğünün olması taraftarıyım ve calısmanın kadına dinamiklik kattığına inanıyorum.. kendinize daha cok özen gösteriyorsunuz kılığınıza sacınıza vs.. calıstıgınız için evinizi herzaman derli toplu bulunduruyorsunuz ki zor duruma düşmeyeyim diye..buzlukta mutlaka daha önce hazırladıgınız yemekler vs bulunur.. bütün gün evde oturup bol acılı kadın programları izleyerek kendinizi köreltmiyorsunuz..konu komsu ne demiş, bugün kim kime gitmiş vs.. gibi gereksiz meraklarınız yok..
tabiki calısan kadının işi kolay değil.. ama hayatta hiç kolay değil.. yeri geldiğinde tek basıma ayaklarımın üstünde durabilirim.. ve bu gücü hissetmek cok önemli..hem benim hemde cocuklarım için....
 
öncelikle acunun fikrine dolayısyla da bu minvaldeki yorumlara katılmıyorum.

çalışmak değil. kadın olmak zor.
zira bize öğretilen; kadın iyi anne ,iyi eş ,iyi evkadını ,iyi aşçı olacak .
bu iyilerden biri orta olursa vay haline...
çalışan kadını ,esas yıpratan strese sokan o görevlerinden birin de ya da bikaçın da ortalamayı düşürmesidir.
evlılıkte erkeğin en fazla 2 rolu varken kadın da rol enflasyonu yaşanır.
aynı anda o kadar çok sey olmak zorundadır kı kadın.
bızı yıparatan üstlendiğimiz rollerdeki
beklentinin yükseklıgıdir
oysa ev bıraz pıs olabılır .dagınıkta kalabılır.gerekirse yardımcı alınır
bunda bıle yarıs halındeyız. hayatı bız zorlastırıyoruz
oturup 2 saat sarma saracagıma kosedekı ev yemekleri yapan yerden alır.
o ıkı saatı cocuguma ayırırm.
iş hayatının yıpratmasına gelınce
elbette yıpratıcak hıc bısey zahmetsız degıl.benim cevremdekı ev kadınlarının cogu depresıf ve hiç birisi halınden memnun değil.hiç olmazsa bız çalısırken gunluk skıntıları zıhın arkası yapabılıyoruz.eşlerle ılgılı daha az senaryolar üretiyoruz cunku dusunecek ve ugarasacak bı ısmız var
insanın öncelikle de kadının; bana para ver kelımesını dillendirmeden, hayatını idame ettırecegı parayı kazanması bi insanın en buyuk onur mücadelesidir
bu ugurda gerekırse yıpranırım

yazdıklarına katılmamak mümkün değil.
Altına imzamı atarıma.s.
Ama bir şeyi eklemeden geçemema.s
Bugünün anlayışıyla,kadına yüklenmiş olan rolleri değiştiremiyoruz kendi özelimizde.Ama kızlarımızın yarınlarda bu kadarçok rol arasında kendilerini parçalanmış hissetmemeleri için,hayat müşterektir sözü,sözde kalmadan,kızlarımızı,oğullarımızı yetiştirirken bunları gözönünde bulundurursak,kızlarımız şuan bizlerin yaptığı kadar şikayet etmezler diye düşünüyorum.

herşey gönlünüzce olsuna.s.
 
Ben çalışan bir kadın değilim,35 yıllık hayatım boyunca da bir gün bile çalışmışlığım yok,liseden sonra okuyup meslek edinmedim,bir kadın meslek sahibi olmuşsa çalışmalı,ev,eş çocuk ve iş arasındaki dengeyi bulmak eminim çok zordur,illaki bir taraftan bir taraf aksar ve kadın elinde olmasa da yıpranır,çevremde örnekleri var,çalıştığı için çocuğunu annesine,kayınvalidesine bırakan tanıdıklarım var,çocuklar anneanneye anne demeye başlıyor bir süre sonra ve malesef anne ile çocuk arasında diyalog kopukluğu yaşanıyor,mesela kızımın sınıf arkadaşı var,bu karne tatilinde kızıma msnde aynen şu cümleyi kurdu:-Yağmur ne kadar şanslısın çünkü annen evde ben bütün gün evde yalnızım keşke okul açılsa ve bu yalnızlığım sona erse.

Bu laf bir anne olarak bana çok dokundu inanın,yani evet kadın mesleğini yapmalı ve kendi için çocuğu için daha iyi yaşam şartları sağlamak adına çalışmalı ama hep bir taraflardan ödün vermek zorunda,eş ilgi bekler ilgilenmezseniz uzaklaşır o yüzden mutlaka eşle ilgilenir kadınlar,yemek ve diğer işler zaten biz kadınların eline baktığı için mecburiyetten yapılır ama bizden fazla birşey beklemeyen çocuklar elimizde olmasa da hep geri plana atılır,yani ihale çocuğa kalır.

Çalışan kadınlar bu durumu dengelemeye çalışsa da herşeye yetişmek mümkün olmaz zaman zaman.
Siz çalışan kadınların işi bizlerden çok daha zor:1no2:
Ama şunu da belirtmezsem içim şişer ben altın gününe katılmam arada çaya giderim arkadaşlara(Krdi hanım yaflum):mymeka:boş zamanlarımı kendimi geliştirmeyle ve araştırıp öğrenmeyle geçiririm:dilcikar:KK43:mune=kultür)

bir çok sözünüze katılıyorum ama kızınıza yazılmış söze yaptığınız yoruma katılamıyorum.
Çocuklarımızın ,bizim hayatımızı yönlendirmelerine izin vermektense,onların hayata bakışlarında örnek olabilmeliyiz.Umarım beni yanlış anlamazsınız.Çünki verdiğiniz örnekte ki kızımız,senin annen seni hep parka götürüyor, benim annem hiç benimle ilgilenmiyor da diyebilirdi.İki annede çalışmıyor olsada çocukların böyle kıyaslamaları olabiliyor.
beni yanlış anlamadığınızı umuyoruma.s.
 
deryazen,
düşüncenizi ifade etmişsiniz sizi yanlış anlamam emin olun,evet kıyaslama konusunda haklısınız,çalışmayan annelerin çocuklarında da bu tür kıyaslar oluyor bu konuda sizinle hemfikirim,ben sadece çevremde gözlemlediklerimi aktardım.

Sevgilerimlea.s.
 
X