- 25 Mayıs 2007
- 3.947
- 9
Ben bu dediklerinin bir çoğunu yapıyorum kuzucum,birden film şeridi gibi gözümün önünden geçti,çok şükür dedim!
Mesela örgü örerim,mantı ,dolma yaparım,spora giderim,yüzerim,kitapsız günüm geçmez,İzmir'i alt üst ederim gezerim tozarım.(Bir çocuk,bir de bebek büyüyüp gidiyor bu aradananiknanik)
Ben kocam bile olsa para isteyemem ,ya da evin bütün işlerini üzerime alıp köreltemem kendimi,ev işleri benim asıl işim olamaz!
Erkekler kadınlara bakma zorunda gibi konformist bir yaklaşımımız var,bu bana bencillik gibi geliyor...
Dünya hali,insanoğlu şaşar beşer,hadi aldatıldık,hadi kocayı boşadık, diyelim,sen benim imkanlarımı devam ettir ama sana çok kızdım seni boşuyorum mu diyeceğiz!
Hayata karşı,eşime ve çocuklarıma karşı dimdik ayakta durabilmem için kendi paramı kazanmayı yeğlerim ben,üç kuruşta olsa...Yıpransam da,mükemmel olamasam da...
tamamen katılıyorum belisime...
acunun sözlerinden sonra düşündüm...
çalışmasaydım ne yapardım...
ay sonunda bitiyor param 15ini cebimde parayla görmüyorum çoğu zaman...
ama yine de para isteyemiyorum eşimden...
utanmak mı adı bilmem...
şimdi bunu da düşünemem...
bazen öğleden sonra izin alıp kaçıyorum eve öyle çok hoşuma gidiyor ki...
ama sonra düşünüyorum hep böyle olsaydım...
yok yok yapamazdım sanırım...
alıştık mı ne koşturmaya...
insan çalışınca daha düzenli oluyor gerçekten...
bu hafta tüm dolaplarımı düzeltmeyi planlıyorum mesela...
ama hepsini akşamları ve dizilerimden sonra...
evet fedakarlık ediyorum...
benim için en az değerli olan şeylerden...
mesela uykumdan...
yine de hallediyorum...
annem olsaydı(ki ev hanımı)
dolap düzeltmeyi bir haftaya yaymazdı...
oturur iki günde en fazla hallederdi...
okuyup kendi ekmeğimi kazanmam için herşeyini feda eden annem...
ama ben akşam eve gelip yemek hazırlayıp evimi toparlayıp kocamla ilgilenmek zorundayım...
ve ancak bir haftada halledebilirim bu işleri...
ne yapalım...
herkes kendi tercihini yaşar...
mükemmel olmak gibi bir kaygım da inatlaşmam da yok...
yeterki yetebileyim...
kendime de aileme de...