Acun Ilcal demi ki...



Ben bu dediklerinin bir çoğunu yapıyorum kuzucum,birden film şeridi gibi gözümün önünden geçti,çok şükür dedim!

Mesela örgü örerim,mantı ,dolma yaparım,spora giderim,yüzerim,kitapsız günüm geçmez,İzmir'i alt üst ederim gezerim tozarım.(Bir çocuk,bir de bebek büyüyüp gidiyor bu aradananiknanik)

Ben kocam bile olsa para isteyemem ,ya da evin bütün işlerini üzerime alıp köreltemem kendimi,ev işleri benim asıl işim olamaz!

Erkekler kadınlara bakma zorunda gibi konformist bir yaklaşımımız var,bu bana bencillik gibi geliyor...

Dünya hali,insanoğlu şaşar beşer,hadi aldatıldık,hadi kocayı boşadık, diyelim,sen benim imkanlarımı devam ettir ama sana çok kızdım seni boşuyorum mu diyeceğiz!

Hayata karşı,eşime ve çocuklarıma karşı dimdik ayakta durabilmem için kendi paramı kazanmayı yeğlerim ben,üç kuruşta olsa...Yıpransam da,mükemmel olamasam da...

tamamen katılıyorum belisime...
acunun sözlerinden sonra düşündüm...
çalışmasaydım ne yapardım...
ay sonunda bitiyor param 15ini cebimde parayla görmüyorum çoğu zaman...
ama yine de para isteyemiyorum eşimden...
utanmak mı adı bilmem...
şimdi bunu da düşünemem...
bazen öğleden sonra izin alıp kaçıyorum eve öyle çok hoşuma gidiyor ki...
ama sonra düşünüyorum hep böyle olsaydım...
yok yok yapamazdım sanırım...
alıştık mı ne koşturmaya...
insan çalışınca daha düzenli oluyor gerçekten...
bu hafta tüm dolaplarımı düzeltmeyi planlıyorum mesela...
ama hepsini akşamları ve dizilerimden sonra...
evet fedakarlık ediyorum...
benim için en az değerli olan şeylerden...
mesela uykumdan...
yine de hallediyorum...
annem olsaydı(ki ev hanımı)
dolap düzeltmeyi bir haftaya yaymazdı...
oturur iki günde en fazla hallederdi...
okuyup kendi ekmeğimi kazanmam için herşeyini feda eden annem...
ama ben akşam eve gelip yemek hazırlayıp evimi toparlayıp kocamla ilgilenmek zorundayım...
ve ancak bir haftada halledebilirim bu işleri...
ne yapalım...
herkes kendi tercihini yaşar...
mükemmel olmak gibi bir kaygım da inatlaşmam da yok...
yeterki yetebileyim...
kendime de aileme de...
 
benim de acun gibi milyon dolarlar kazanan kocam olsa bnde calismam yada onun yerinde olsam calistirmam soylediklerinde hakli ama onun hayatiyla biz cok farkliyiz onlar zevk aldigi icin calisiyo biz mecbur oldugumuz icin.....zenginler calissa neolcakki ha evde oturmuz ha iste bisey farketmiyo yaptiklari teksey emretmek,,,,,
 
Aynen belisim,
olaya birde şu taraftan baksak diyelim ki eşim zengin..
Bende meslegi bıraktım aileme zaman ayırdım..
Ya sonrası , boşanma gibi bir durumum oldugunda napıcam?
Belli bi zamandan sonra bişeylere geri dönmek hiçte kolay degil...
Daha önce de dedigim çalışmak her zaman en iyisi , karşılıklı paylaşımda olduktan sonra yıpranma payıda az olacaktır.

güzelim sen mesleğinden ne kadar uzaklaşabilirsin,
muhasebe işleri ezelden beri aynı:)
sadece bi odadan bikaç ay eğitim alman yeterli
hele o güne kalalım( Allah korusun tabi)
yok anam ben adapte olurum mesleğime heç dert değil
bana evde otur hatun dicek bir eş aranmaktadırr
 
Efenim ben şimdi olaya farklı bi boyut daha getireyim;

Benim çalıştığım işyerinin bir bölümü banka gibi müşteri ile direkt muhatap olan, sıcak para alışverişinin olduğu, itirazların, kavgaların v.s havada uçuştuğu bir bölüm. Tahsilat bölümündeki arkadaşlara bakıyorum iki erkek iki bayan.
Bayanlar evliler erkekler de. Ama erkeklerin müşteriyi karşılamaları, muameleleri, sabırları ve konuşma şekilleri kadınlardan daha pozitif. Kadınlar -ki bunu onlara söylediğimde kendileri de kabul ediyor- daha asabi daha 'Ver paranı çık git seninle uğraşamam' modunda. Belki abartıyorum ama öyle. Oradaki erkekler hep aynıdır. Ama bayan sirkülasyonu yıpranmadan dolayı inanılmaz. Her neşe ile gelen 3 ay sonra aynı asık suratlılığa aynı tahammül göstermezliğe bürünüyor. Neden mi bana göre;
Çünkü evde yıpranıyor. Eve gidiyor yemek bulaşık çocuk helak oluyor yatıyor kalkıyor aynı stres. Çocuğu hasta oluyor, eşi ile tartışıyor iş stresi ev stresi birleşiyor bi yerde patlayamayınca müşterinin kaprisini hiç çekemiyor.
Ama erkekler eve gittiler mi iş bitiyor. Ayaklarını uzatıp çalışmayan eşlerinden hizmet alıp çocukları ile oynayıp kendilerini resetleyip işe geliyorlar. Bu tabloyu ters çevirmek mümkün değil, yıpranmamak da.
 
ozaman tersinden bakalım mı konuya?
işte bir soru...
sizce ev hanımları bizden daha mı az yıpranıyor...
herkes bunu az çok gözlemlemiştir...
annesinden teyzesinden ya da çevresinden...
ne diyorsunuz...?
 
tabi bide olayin su boyutu var koca tek calistigindada ayni harcamalar yapiliyo kari-koca beraber calistiklarindada ayni harcamalar yapiliyo koseye para konmuyo arti bisey getirmiyo -en azinda bizde ole-e peki neden 2 kisi birden kendini harap ediyo? aldigim para ayin 15 i demeden bitiyo bunun icinde sosyal faaliyet yok sadece bogaz tokluguna.....sanki milyarlar kazanip millet gibi evime hizmetcimi tutuyrm hem evde hem iste harap oluyorum hemde aldigim parayla hicbi mok yapamiyorum
 
Aynen belisim,
olaya birde şu taraftan baksak diyelim ki eşim zengin..
Bende meslegi bıraktım aileme zaman ayırdım..
Ya sonrası , boşanma gibi bir durumum oldugunda napıcam?
Belli bi zamandan sonra bişeylere geri dönmek hiçte kolay degil...
Daha önce de dedigim çalışmak her zaman en iyisi , karşılıklı paylaşımda olduktan sonra yıpranma payıda az olacaktır.

kızııııım
herif zenginsengözlerimebaksanab
boşanırsan alıcan deve yüküyle nafakayı gecicen tv karşısına çekürdek çutlatıcan, o altın günü senin bu kokteyl benim sürtücen manyak :icecream:
 
Bence çalışmayan eş, evde olduğu müddetçe daha sevecen,daha alakalı,daha görevlerini yerine getiren eş değildir..

Kadın çalışmaz,kös kös evde oturur,kocayı suratla karşılar,çocuğu iki zıplasa şepe şilleyi gösterir,''yemek yaptım,bulaşık yıkadım ama boğaz tokluğuna sanki maaşım mı var?'' diye hayıflanır kocasına..
Alın size bir ev hanımı modeli..

Çalışan eş vardır,fedakarlığın alasını yapar,güler yüzü tatlı dili elinden,dilinden düşürmez,bir saat geç uyur çocuğuna eşine vakit ayırır..İş hayatına birde ev hayatının zorluklarını ekler..Ama severek,isteyerek..

Kısaca ev hanımı,çalışan hanımlara göre daha verimlidir demek yanlış bence..

Kadın ben hem çalışırım,paramı kazanırım,hem de eşim,çocuğum ve ailemin herşeyine yeterim diyorsa,kimse ona evde kös kös otur,duygusal ol,kadınlığın gerektirdiği şeyleri görev bil dememeli..

Unutmayalım!!!
Çalışan ya da çalışmayan her anne evladına en yakın,en güzel modeldir!
Geriye sadece her iki şartta da iyi anne olmak,ilgili anne olmak kalıyor..
 
bety tabiki yipraniyolar ama biz carpi 2 kere yipraniyoruz ve onlarin enazindan patron stresi yok
 
arkadaşlar acun beyin fikri kendine,artık insanlar (tabii hepimiz)hayat şartlarımızı yükseltmek istiyoruz daha iyi ortamlarda yaşamak daha iyi bir gelecek istiyoruz bunun içinde kendi ayaklarımız üstünde durabilmeliyiz.ayrıca bu zamanda kadınların çalışmaması gibi bir şey söz konusu olamaz diye düşünüyorum.ev hanımı olmak gerçekten çok sıkıcı....
 
deve yüküylen para kazanan kocam olsun allahıma çalışmam
gün içinde milletle didişip akşamda eve gelince yok çocuktu
yok yemekti yok temizlikti çekemiyorum
cinlerim hep tepemede gezinip duruyolar
çalışmak kadını gerçekten yıpratıyo
acuna katılmadan edemiyorum
ama genede bir kadının ekonomik özgürlüğünü kazanması gerekliliğinede inanıyorum
eee nolucak peki demekki paralı koca yoksa çalışıcaz
ömür zaten geçti böyle diye diye çalış babam çalış :roflol:
 
Konu yıpranmaksa:
Tabii ki çalışan kadınlar ev hanımlarına göre daha fazla yıpranır..Bunun aksini kabul edemem..

Ev hanımlarının yaptığı her işi biz de yapıyoruz sadece onlar tüm güne yayıyorlar biz mesaiden sonra, geceleri ya da haftasonları yapıyoruz , sonuçta yapıyoruz..(ben yardımcı kadın alıyorum ama hergün değil tabii ki)

Yani biz de ev hanımıyız sonuçta..Biz de anneyiz ama bir de iş kadınlığı var onların yapmadığı..Yani yapılan iş daha fazla, bu durumda yıpranma payı daha fazladır kesinlikle..
 
bersulede hakli evlendigim ilk 1.5 sene calismadim o zmnlar esim calisiyodu aksama kadar dusunmedigim sey kalmiyodu dusune dusune kafayi yemistim hicbiyere cikamiyodum dolayisiyla aksam esim geldiginde saatlerini zehir ediyodum 5 karis surat bisey soruyo cevap vermiyodum agliyodum kendi kendime.....ve inanin calisirken haftasonuna sigdirdigim onca isi bazen hic yapmiyodum
 
Boşandıktan sonra napıcam adamın paralarını alla sen:mymeka:
Meselege tabiki geri dönebiliriz ama herkez aynı şekilde şanslı olmuyor maalesef..
Çevremde bu durumda olupta yeniden çalışmak isteyenler zorluklarla karşılaşıyorlar....
Kadın boşandı yeniden çalışıcak , işverenin biel bakış açısı farklı oluyor...kafamçokkarıştı
Bu devirde kadın olmak ne zor ya
 
Bence çalışmayan eş, evde olduğu müddetçe daha sevecen,daha alakalı,daha görevlerini yerine getiren eş değildir..

Kadın çalışmaz,kös kös evde oturur,kocayı suratla karşılar,çocuğu iki zıplasa şepe şilleyi gösterir,''yemek yaptım,bulaşık yıkadım ama boğaz tokluğuna sanki maaşım mı var?'' diye hayıflanır kocasına..
Alın size bir ev hanımı modeli..

Çalışan eş vardır,fedakarlığın alasını yapar,güler yüzü tatlı dili elinden,dilinden düşürmez,bir saat geç uyur çocuğuna eşine vakit ayırır..İş hayatına birde ev hayatının zorluklarını ekler..Ama severek,isteyerek..

Kısaca ev hanımı,çalışan hanımlara göre daha verimlidir demek yanlış bence..

Kadın ben hem çalışırım,paramı kazanırım,hem de eşim,çocuğum ve ailemin herşeyine yeterim diyorsa,kimse ona evde kös kös otur,duygusal ol,kadınlığın gerektirdiği şeyleri görev bil dememeli..

Unutmayalım!!!
Çalışan ya da çalışmayan her anne evladına en yakın,en güzel modeldir!
Geriye sadece her iki şartta da iyi anne olmak,ilgili anne olmak kalıyor..



Bu tamamen karakterle alakalı birşey. Öyle bir kadın çalıştığı zaman 'Çalışıyorum da para mı kalıyor bana, erkeksin çalışmak senin görevin ama niyeyse ben de çalışıyorum, ömrüm çalışa çalışa bitti' deyip o şekilde de eşinin ruhunu yer. Amaç burnundan getirmekse öyle de getirir böyle de.
Ama şu da var kabul ediyorum. Normalde çalışmaktan, yorgunluktan kapris yapamayan bir çok hanım evde oturduğunda inanılmaz çekilmez olabiliyor. Herşeye takıyor belki bulunduğu ortam itibari ile dedikodulu hayata da geçiyor. Ama burda benim örnek aldığım model değil. Bana göre olması gereken çalışan kadın modeli, esnek çalışma saatleri olan, maddi olarak çok da gelirine ihtiyaç duyulmayan, hem meşgul edecek hem de kendine ayıracak zaman bırakacak bir çalışma şekli. Siz ister buna hobi deyin isterseniz başka bişey. Ama kadını boş bırakıp birşeyleri kurcalayacak, çekiştirecek, kapris yapacak hayattan uzak tutan hem de istediği kadar meşguliyet oluşturacak ve para da getirecek bi yöntem.
 
Konu yıpranmaksa:
Tabii ki çalışan kadınlar ev hanımlarına göre daha fazla yıpranır..Bunun aksini kabul edemem..

Ev hanımlarının yaptığı her işi biz de yapıyoruz sadece onlar tüm güne yayıyorlar biz mesaiden sonra, geceleri ya da haftasonları yapıyoruz , sonuçta yapıyoruz..(ben yardımcı kadın alıyorum ama hergün değil tabii ki)

Yani biz de ev hanımıyız sonuçta..Biz de anneyiz ama bir de iş kadınlığı var onların yapmadığı..Yani yapılan iş daha fazla, bu durumda yıpranma payı daha fazladır kesinlikle..

denizim güneşim...
ben belki fazla fedakar ev hanımları arasında büyüdüm...
evine çocuklarına anne babasına ve kardeşlerine de koşmak zorunda olan ev hanımları...
bu yüzden benim hayatımdaki ev hanımları da yıpranıyor benim kadar...
ben onlar kadar yetemiyorum herkese...
ancak evim..
Allah nasip ederse bebeğim...
düşünüyorum memleketimde olsaydım anneme babama kardeşime vs..de yetebilirmiydim diye...
emin değilim...
ben annemin benden daha az yıpranmış olduğunu düşünmüyorum...
bence tek avantajı elin adamlarıyla uğraşmıyor...
tabiki azımsanacak bir avantaj değil ama...
onların da ağır yükleri var...
yani aslında temel konu...
kadın olmak...
 
CADIARZU
erkek olsam çalışan bir eşim olsun istemezdim jeyyar
ama çalışan bir bayanım ve bence bayanlar çalışmalı sosyal bir ortamı çevresi olmalı sengözlerimebaksanab
eş çocuk ve ev işleri arasında sıkışıp kalmamalı
ve bence ev hanımları daha çok yıpranıyor hiiç iş bitmiyor
ev işleri çalışırkende bir şekilde yapılıyor nasıl olsa şakkıdı
Tabiki bu benim gibi fazla stresi ve yoğunluğu olmayan biyerde çalışanlar için geçerli olabilir sanırım :dance:
 
kızııııım
herif zenginsengözlerimebaksanab
boşanırsan alıcan deve yüküyle nafakayı gecicen tv karşısına çekürdek çutlatıcan, o altın günü senin bu kokteyl benim sürtücen manyak :icecream:
Zengin herifler de sıraya girmiş bekliyo zati,evlenip boşanayım da deve yükü ile para vereyim diye:mymeka:Bkz:Cem Hakko'nun karısı.(duydum sadece,beş kuruş alamamış)
 
Betty ben ev hanımları yıpranmaz demedim ki, tatlicadiarzuçalışan kadınlarla kıyaslarsak bizim herşeye ek olarak, bir de iş stresimiz var demek istedim..

Yani ev stresi onlarda da var bizde de..
Çocuk stresii bizde de var..Eş_ kayınvalide bilmem ne evet var..

Ama iş hayatı, iş stresi sadece çalışan kadınlarda var. Yani + bir yıpranacak durumumuz var malesefff.Ama ben şimdilik memnunummm...
 


Deniz Güneş in dedikleri çok dogru yıpranıyor çalşıan kadınlar.
Ben istersem evde durabilirim ( 23 yaşındayım bebişim yok neden evde köreliyim ortaokuldan beri okul iş okul iş )
Bekarken herşey güseldi fakat evleninçe işler bana kaldı ( eşim yardım eder saolsun)
Bence Kadından sorumlu Bakanlıgımız Anne çalışanlar için saatleri kısaltmalı Sabah 10 akşam 4 5 gibi iş bırakılmalı.
 
X