Ben de düzen delisi bir insanım.
Bir bu huyumu bırakamadım, çevrem ve arkadaşlarım kızıyorlar, yıpratıyorsun kendini diye.
Ben rutin günümü anlatayım size, belki içinden almak istedikleriniz, kendinize göre uygulamak istedikleriniz olur.
2 çocuk annesiyim, yaşları da ufak, 5 gün çalışıyorum sabah 08:00 - 17:00 mesaim.
Akşam eve eşimden evvel geldiğim için, bana kolaylık oluyor, eksik yemeğim varsa hemen ayarlıyorum.
Dün akşam mesela çocuğu kreşten aldım, markete uğradım, yemeklik eksikler vardı onları aldım.
Sonrasında eve geçtik, kreşten aldığım oğlumun üstünü başını değiştirdim.
Annem ilgileniyor küçük oğlumla, annemle birer kahve yaptık (genelde yaparız) oturduk sohbet ettik biraz.
Sonra annem gitti, ufaklığı aldım, onun üstünü başını değiştir elini yüzünü yıka faslı.
Banyo paspaslarını kaldırdım silkeledim, mutfakta ufak bir paspasım var onu kaldırdım silkeledim.
Süpürge açtım, evi bir süpürdüm.
Mutfağa daldım sonra, mutfağı düzenledim (annem temizlik ve düzen anlamında birşey yapmaz, ben yapmasını uygun bulmadığım için, zaten yoruluyor, çocuk ile ilgilenmesi benim için en büyük yardım zaten)
Sonra çocukların oyuncaklarını çıkardım, onlarla biraz ilgilendim.
Oyuna dalınca onlar, tekrar mutfağa geçtim akşam yenileceklerini çıkarttım.
O ara eşim geldi, onun aldıklarını yerleştirdim dolaba.
Sonrasında o geçti içeriye çocuklarla ilgilenmeye, ben de mutfağa yemekleri ısıttım.
Oturduk ailece yemek yedik.
Sonra sofrayı toparladım.
Ardından yemek yapacaktım (ekşili köfte - ayıptır söylemesi) hemen malzemelerini çıkarttım.
Köfteyi yoğurdum, minik minik topçuklar haline getirdim ve sonrasında yemeği yaptım.
Yemeği pişmeye bırakınca, yine mutfağı toparla derken büyük oğlum artık isyanlarda tabii.
Normalde onlarla daha çok ilgileniyorum, ancak ertesi güne yemeğim olmayınca böyle sıkıntım oluyor.
Eşim çocuklar ile ilgilenirken ben de en hızlı şekilde yemekleri yapmaya çalışıyorum.
Sonra onun istediği oyunları oynadık biraz, puzzle çıkarttık, biraz ilgisini toplamaya çalıştım.
Sıkıldı bir süre sonra ve artık uyku vakti de gelmişti zaten.
Onu uykuya hazırladım önce.
Eşim ile çekildiler çocuk odasına, kitap okunuyor uyumadan evvel.
Ben de ufaklığı aldım, yatak odasına geçtim.
Hemen uyudu güzel evladım beni yormadı maşallah.
Sonra eşim odadan çıkıyor ve ben de ufak oğlumu çocuk odasına yatırıyorum.
Abi kardeş aynı odada yatıyorlar.
Sonra bir kahve yaptım ve eşim ile sohbet ettik biraz.
Saat 11 gibi de yattık.
Sabah yine aynı rutine uyandım haliyle, 06:30 alarmım çaldı ve işe hazırlanma.
Çocuğun kreşe giyeceği kıyafetleri geceden hazırlamayı unuttuğum için onları toparladım sabah.
Kahvaltılıkları çıkarttım buzdolabından anneme kolaylık olsun diye.
Toparlanıp çıktım evden.
Genelde klasik bir günüm böyle geçiyor koşuşturma içerisinde.
15 günde bir ben de destek alıyorum bir kadından.
Genel temizlik yaptırıyorum.
Ancak ben de en az onun kadar çalışıyorum.
Çocukları ya annanesine ya da babaannesine bırakıyor eşim, temizlik zamanında.
Kadın salondan başlar genelde, camlar, perdeler, tozlar, koltukların tozunu da alır bezle mesela, zaten temizdir genelde koltuklarım o yüzden her 15'te bir sildiğinden de çok uğraştırmıyor onu.
Halı sildirmem asla, düzenli İlkbaharda ve Sonbaharda halılarımı yıkamaya veriyorum.
Bir de çok ciddi lekelenmeler olduğu zaman yıkamaya veriyorum.
O bir yeri temizlerken ben başka işler yapıyorum mesela.
Ayakkabılığı düzenlemek, çekmecelerimi düzenlemek, derin temizlik işlerini ben yapıyorum.
Misal mutfak kısmında, mutfak dolaplarımın içlerini ben silerim, fayanslarını ben silerim (biraz büyük mutfağım var) o sadece dolap kapaklarını siler mesela. Dolapların içini ben düzenlerim.
Buzdolabının içini ben temizlerim o sadece dışını siler, yerinden çeker altını ve arkasını temizlemek için.
Gardrop üstlerini o siler mesela, yatağın altının tozlarını o alır.
Ben genel anlamda daha ince işleri yaparım.
Onun değil de benim düzenlemem gereken şeyleri yaparım ki, düzenledikçe de temizlerim.