merhaba arkadaşlar, bir konuyu size danışmak ve akıl almak istiyorum çünkü vicdanım ve mantığım arasında kalmış durumdayım. yanlış mı düşünüyorum diye bir de sizden fikir almak istedim.
epey uzun bir zaman önce anne ve babamı kaybettim. babamın vefatından sonra bir miktar taşınmaz miras kaldı bana ve 3 kardeşime. izalei şuyu davası vs. derken bu taşınmazlar satıldı ve satış sonucu elde edilen para dördümüz arasında paylaştırıldı mahkeme tarafından.
ablam eşinden boşanmış 2 çocuklu bir kadın geçimini babam sebebiyle aldığı yetim maaşı ve eski eşinden aldığı nafaka ile sağlıyor. kendisine ev almak niyetiyle bahsettiğim mahkeme parasıyla birlikte bir kısım birikmişi vardı ben de ona yardımcı olmak amacıyla miras parasından kendi payıma düşen miktardan bir kısmını ona verdim. borç olarak değil hibe ettim yani ev aldığında kolaylık sağlaması için.
bu parayı da 3-4 ay önce verdim. kendi payımdan da az bir kısım bana kalmış oldu kendi harcamalarım vs. derken bayağı az kaldı yani.kendim çalışmıyorum eşimle maddi durumumuz da orta halli bu arada.
çok uzattım farkındayım ama esas konuyu aydınlatabilmek için yazdım bunları. ablam yaklaşık 1.5 ay önce bana misafirliğe geldi memleketten. geldiğinin ilk gününden itibaren kalp çarpıntısının yani taşikardisinin olduğunu ve market alışverişleri sırasında poşetleri taşırken kalbini zorladığını, bunun için bir araba almak istediğini söyledi. açıkça bana söylemesi ertesi gün oldu bana ' bana 10 bin lira daha ver ben kendime araba almak zorundayım ' dedi. açıkçası şaşırdım biraz da bozuldum çünkü direkt emrivaki şeklinde istedi. ve ben de benim evime beni görmeye değil de para istemeye geldiğini düşünerek bozuldum açıkçası ve veremeyeceğimi, zaten çalışmadığımı eğer kendisine de o 10 bini verirsem neredeyse hiç param kalmayacağını vs. söyledim.
para düşkünü cimri bir insan değilimdir hatta rütbemde de yazdığı gibi dünya görüşüm de buna müsait değil. ama ben bende kalan bu parayı birikim için değil de doğumum ve sonrasında veya başıma herhangi bişey gelirse kullanmak için tutmak istedim.
neyse ablam bana parayı vermeyeceğimi söylediğimde başka bahaneler öne sürdü işte 'eşinle ilgili ileride bir sorun yaşarsan bu para bende saklı kalır' dedi mesela daha sonra ' arabayı aldığımda istanbula taşınmış olacağım arabayı ortak kullanırız senin ikizlerin için de iyi olur' falan gibi şeyler söyledi. ben de araba almak gibi bir düşüncem olmadığını söyledim ve açıkçası ısrarlarından da biraz bunaldım.
ablam memlekete evine döndüğünden beri neredeyse her hafta telefonda bu konuyu gündeme getiriyor, biraz vicdanıma dokunmaya çalışıyor ' çok yoruluyorum, arabam olması lazım, evin hem erkeği hem kadınıyım' vs. gibi.
ben bu durumda tavrımı nasıl devam ettirmeliyim sizce ? benim düşündüklerim doğru mudur yoksa bencillik mi yapıyorum sizce dışarıdan gözlemciler olarak fikirlerinizi merak ediyorum arkadaşlar ? çünkü bazen öyle şeyler söylüyor ki resmen vicdan yapıyorum :S
epey uzun bir zaman önce anne ve babamı kaybettim. babamın vefatından sonra bir miktar taşınmaz miras kaldı bana ve 3 kardeşime. izalei şuyu davası vs. derken bu taşınmazlar satıldı ve satış sonucu elde edilen para dördümüz arasında paylaştırıldı mahkeme tarafından.
ablam eşinden boşanmış 2 çocuklu bir kadın geçimini babam sebebiyle aldığı yetim maaşı ve eski eşinden aldığı nafaka ile sağlıyor. kendisine ev almak niyetiyle bahsettiğim mahkeme parasıyla birlikte bir kısım birikmişi vardı ben de ona yardımcı olmak amacıyla miras parasından kendi payıma düşen miktardan bir kısmını ona verdim. borç olarak değil hibe ettim yani ev aldığında kolaylık sağlaması için.
bu parayı da 3-4 ay önce verdim. kendi payımdan da az bir kısım bana kalmış oldu kendi harcamalarım vs. derken bayağı az kaldı yani.kendim çalışmıyorum eşimle maddi durumumuz da orta halli bu arada.
çok uzattım farkındayım ama esas konuyu aydınlatabilmek için yazdım bunları. ablam yaklaşık 1.5 ay önce bana misafirliğe geldi memleketten. geldiğinin ilk gününden itibaren kalp çarpıntısının yani taşikardisinin olduğunu ve market alışverişleri sırasında poşetleri taşırken kalbini zorladığını, bunun için bir araba almak istediğini söyledi. açıkça bana söylemesi ertesi gün oldu bana ' bana 10 bin lira daha ver ben kendime araba almak zorundayım ' dedi. açıkçası şaşırdım biraz da bozuldum çünkü direkt emrivaki şeklinde istedi. ve ben de benim evime beni görmeye değil de para istemeye geldiğini düşünerek bozuldum açıkçası ve veremeyeceğimi, zaten çalışmadığımı eğer kendisine de o 10 bini verirsem neredeyse hiç param kalmayacağını vs. söyledim.
para düşkünü cimri bir insan değilimdir hatta rütbemde de yazdığı gibi dünya görüşüm de buna müsait değil. ama ben bende kalan bu parayı birikim için değil de doğumum ve sonrasında veya başıma herhangi bişey gelirse kullanmak için tutmak istedim.
neyse ablam bana parayı vermeyeceğimi söylediğimde başka bahaneler öne sürdü işte 'eşinle ilgili ileride bir sorun yaşarsan bu para bende saklı kalır' dedi mesela daha sonra ' arabayı aldığımda istanbula taşınmış olacağım arabayı ortak kullanırız senin ikizlerin için de iyi olur' falan gibi şeyler söyledi. ben de araba almak gibi bir düşüncem olmadığını söyledim ve açıkçası ısrarlarından da biraz bunaldım.
ablam memlekete evine döndüğünden beri neredeyse her hafta telefonda bu konuyu gündeme getiriyor, biraz vicdanıma dokunmaya çalışıyor ' çok yoruluyorum, arabam olması lazım, evin hem erkeği hem kadınıyım' vs. gibi.
ben bu durumda tavrımı nasıl devam ettirmeliyim sizce ? benim düşündüklerim doğru mudur yoksa bencillik mi yapıyorum sizce dışarıdan gözlemciler olarak fikirlerinizi merak ediyorum arkadaşlar ? çünkü bazen öyle şeyler söylüyor ki resmen vicdan yapıyorum :S