- 12 Nisan 2015
- 12.938
- 50.967
- 34
-
- Konu Sahibi Gonuldagiiii
- #241
Ben nickinizden dolayı size doktor demiştimŞimdi anlaşıldı nickinden dolayı:). Ordaki dr doktor değil aslında. Dryad yazacaktım mitolojideki orman perileri olan. Ama vardı o. Ben de araya alt çizgi koydum direkt yazıp alamayınca.
Evet arkadaşlar görüyorsunuzki Ev hanımlarına hiç bi işe yaramaz muamelesini yapan kişi ve kendiside bir kadın..ne kdar yazık ..siz filozofsunuz heralde
Hanımefendi şaka mısınız ya farkında mısınız konu sahibi tek maaşla geçinemeyecekleri için ayrı eve çıkamıyormuş tam 5 yıl evde herkes çalışmış ayrı evi olmamasına rağmen çalışayım ben de biriktireyim eve çıkalım dememiş madem rahatsız bu durumdan, kendisi de birşeyler yapacak tabi ki eşinin buna durumu yoksa çalışıp istediğini yapacak o zaman.. eşi evi geçindirip ayrı eve çıkartabiliyorsa o da otursun evinde alla alla buradan hangi cümleden ev kadının işe yaramadığını dediğimi.çıkarttınız ilginç??
Evet, orayı da anlamadim:) Hanı bazıları doktor, hoca, kaptan vs diye hitap eder ya öyle bir şey sandım:) yoksa düzeltirdim. Nickim orman perisi olan dryad ama koyamadım. Hem mitolojiyi hem ağaç ve ormanı çok severim.Ben nickinizden dolayı size doktor demiştim
He öyleymişim de kariyerli iş kadını olmakla filozofluk arasında nasıl bir bağlantı kurdu çözemedim oysa ki gayet aklı başında insanın diyeceği şeyleri dedim ve zerre ev kadını işe yaramıyor sözü geçmiyorFilozof muymussunuz siz?
Hanımefendi şaka mısınız ya farkında mısınız konu sahibi tek maaşla geçinemeyecekleri için ayrı eve çıkamıyormuş tam 5 yıl evde herkes çalışmış ayrı evi olmamasına rağmen çalışayım ben de biriktireyim eve çıkalım dememiş madem rahatsız bu durumdan, kendisi de birşeyler yapacak tabi ki eşinin buna durumu yoksa çalışıp istediğini yapacak o zaman.. eşi evi geçindirip ayrı eve çıkartabiliyorsa o da otursun evinde alla alla buradan hangi cümleden ev kadının işe yaramadığını dediğimi.çıkarttınız ilginç??
SiZin cevaplama şekliniz karşınızdaki insanı küçümseyici tarzdaydı ..He öyleymişim de kariyerli iş kadını olmakla filozofluk arasında nasıl bir bağlantı kurdu çözemedim oysa ki gayet aklı başında insanın diyeceği şeyleri dedim ve zerre ev kadını işe yaramıyor sözü geçmiyor
yok ben doktorum gerçekten de :)Evet,biraz öyle oldu. Ama ben doktor değilim bir yerde yanlış ifade etmişim bir şeyi sanırım. Öğretmenim. Ya da sizi doktor diye yanlış biliyorum. Bir yanlış anlamayı düzelteyim dedim:)
Hiç alakası yok burada hem aynı evde yaşamaktan rahatsız olup hem ayrı eve çıkmak isteyip hem de çalışmayı düşünmeyen armut piş ağzıma düş diyen bir paylaşım vardı evde çalışan o kadar insan varken pekala 2 sene çocuk yokkrn çalışabilirdi ya da kpss ye daha çok yoğunlaşıp atanabilirdi evde zerre eşyası yok hazır eve gelmiş mutfak eşyası bile yok bir öğretmen adayı kendi evini kurabilecek duruma gelmeden neden evlenir çalışmaya da hiç niyeti yok çocuk var diyor bakacak yok diyor başka yorumda pandemi öncesi part tıme çalıştım diyor 1.5 yaş bebeği o zaman kime bırakmış peki?SiZin cevaplama şekliniz karşınızdaki insanı küçümseyici tarzdaydı ..
Çok haklısınız.Eş,kaynana, kayınbaba çalışırken genç kadının evde oturması elestirilmis ama 'yan gel yat' muamelesi çok komik geldi. Böyle bir durumda evdeki kadın hizmetçi gibi bir şey olur. Sabahtan akşama iki kişilik yemek,temizlik ... Günün sonunda da 'tum gün evde yatiyor' olur.
Ben Karadenizliyim, fındık bahcelerimiz var, yazın bazen toplamaya gittigimde gözlem yaparım. Kalabalık toplanan zamanlarda (herkesin cumbur cemaat bahçeye griip hizlica bitirdiği zamanlarda) evin kadini genelde bahçeye gelmez. Sabah herkesten erken kalkar, tüm gün ağır iş yapacak insanlara doyurucu bir kahvaltı hazırlar, sayı çoksa ocağın 4u de ayrı yanar,onlarda devasa patates kizartmalari,turşu kavurmalari yapar. Herkesi doyurur, bahçeye gönderir. Peşinden bulasikalri yıkar. Bir buçuk saat geçince çay demler, bahçeye gelir herkesi çaylar, eve geri döner, bardakları yıkar. Sabahtan beri çalışmış,enerjiye ihtiyaç duyan insanlar için öğle yemek yapmaya başlar. Tencere tencere yemek yapar,soğanlar doğrar,ayran yayar,sofrayı hazırlar. Aç ordusu gelip yedikten sonra sofrayi kaldırır, bir kez daha insanları çaylar. İnsanlar fındığa gidince pis ayaklı insanların pisletrigi evini süpürür, iki dakika dinlenir. Birkaç saat sonra bu sefer karpuz peynir ekmek götürür, geri getirir, tekrar çaylar geri döner, aç ordusuna yemek yapar. Herkesi doyurur, çaylar. Pesisira banyoya giren insanların pisliklerini temizler,herkese havlu vs vs ayırır. İnsanları tekrar çaylar... Akşam sohbet muhabbet esnasında insanlar der ki ' bugün bahçede öldük bittik, senin işin iş yani, ne güzel yattın bugun'
Konu sahibi de hikayedeki evde yatan kişi bence. Evin tüm yükünü çekmiş , herkesin işine gelmiş bu hizmetçilik. Ama alarm kurup ise gitmedigi için hemen 'sen ne yapıyorsun ki'
Yani bu tepki bizim köyde , fındık bahçesinden dönen , kadın hakkı nedir bilmeyen, yemek yapmayı geç çay servisi yapmaktan aciz erkeklerin ağzından çıkınca da sinir bozucu da,insan 'neyse' diyor. Ama böyle kadınlardan oluşan bir forumda emeği sömürülüp tüm evi çekip çeviren kadına 'neden yattin' diye sorulmasindan şahsen ben çok rahatsız oldum.
Konuya gelince; geç bile kalmışsıniz kendi evinize çıkmak için. Ama yeni gelin evi gibi herşeyi sıra sıra dizmenize gerek yok ki. Hele oturun, en onemli şeyleri alın, zamanla aydan aya yeni şeyler alirsiniz. Dizinizde bir sorun yoksa mesela masayı hemen almayın,zaten pandemi var,yemeğe misafir de davet edemezsiniz. Birkaç ay yer sofrasında yiyin. Erteleyebileceginiz şeyleri erteleyin...
Ben çocukken yaşadığımız evi apartman yapılsın diye muteahide vermişler, bir seneligine dedemlerin kiraya verdiği eve tasinilmis. O ev eşyali oldugu için de önemli şeyler hariç ne var ne yok satilmis. Şimdiki evimiz yapılıp buraya taşıdığımızda haliyle hiç eşyanız yoktu. Yataklar , halılar, beyaz esyalar ve TV vardi. Bir seneye yakın koltuk almadan yer minderlerinde takıldık - ki benim hafızamda çok samimi,güzel zamanlar olarak kaldı o zamanlar. Zamanla koltuklar da alındı, (tamamen gereksiz) vitrinler gumuslukler de geldi,odalara dolaplar alindi, halılar, perdeler yenilendi...birkaç senede tüm eksikleri tamamlandı evin. Hatta bence fazlası var , eski hali çok daha az eşyalı,daha keyifli - ruhu olan bir evdi. Duvarların falan çılgın bir rengi vardı :)
Yani bence siz de çıkın eve halılarla ,perdelerle. Zaten yatak odanız tam, çocuğun yatağı var... Acil olarak gördüklerinizi alın, diğerlerini zamana yayın. Yani mesele bulaşık makinası şu an için 'hayati' değil, onu oteleyin,neler acilse onlari alın...zamanla toparlanacaktir
Eşinin maaşını yazmamış sanırım yorumlara bakmadım ama yaşadığı yere ve maaşına göre zorlanırlar tabi en azından faturalara destek çıkabilir çalışıpYa aynen başka eve çıkmak isteyen bir yolunu bulur çıkar. Ama sonrasında hem kira ödeyecek hem tek eşi çalışacak çocuk da var bunlarda zorlanabilirler
Allah ev kurana yardım ediyorÇok mantıklı söylüyorsunuz ama sorunlar çok oluyor 1 sene daha birlikte durmak benim için kötü olur psikolojim bozulacak
Ceycey kimmiş bu arkadaş,bildiğim biri mi,nomunun topikten mi:)Kuzum seni severim fikirlerine değer veririm bilirsin nick değiştirince acaba o mu dedim yanılmamışım. Sevgiler
yok bdv den tanıdığım bir arkadaş.ama o da borsayla ilgilenir bizim topiğe davet edebilirsiniz benceCeycey kimmiş bu arkadaş,bildiğim biri mi,nomunun topikten mi:)
Madem hesabında göruyorsun neden nasıl ucuxa alırım hikayesi yapiyorsun kazanıyorsanız ayri eve çik ama bedavaya oturup yemek güzel geldi yillarca galibaFotografa bakmıyoruz biz hesabımızda görüyoruz her şeyi
M yazmıyodum bu forumdaEş,kaynana, kayınbaba çalışırken genç kadının evde oturması elestirilmis ama 'yan gel yat' muamelesi çok komik geldi. Böyle bir durumda evdeki kadın hizmetçi gibi bir şey olur. Sabahtan akşama iki kişilik yemek,temizlik ... Günün sonunda da 'tum gün evde yatiyor' olur.
Ben Karadenizliyim, fındık bahcelerimiz var, yazın bazen toplamaya gittigimde gözlem yaparım. Kalabalık toplanan zamanlarda (herkesin cumbur cemaat bahçeye griip hizlica bitirdiği zamanlarda) evin kadini genelde bahçeye gelmez. Sabah herkesten erken kalkar, tüm gün ağır iş yapacak insanlara doyurucu bir kahvaltı hazırlar, sayı çoksa ocağın 4u de ayrı yanar,onlarda devasa patates kizartmalari,turşu kavurmalari yapar. Herkesi doyurur, bahçeye gönderir. Peşinden bulasikalri yıkar. Bir buçuk saat geçince çay demler, bahçeye gelir herkesi çaylar, eve geri döner, bardakları yıkar. Sabahtan beri çalışmış,enerjiye ihtiyaç duyan insanlar için öğle yemek yapmaya başlar. Tencere tencere yemek yapar,soğanlar doğrar,ayran yayar,sofrayı hazırlar. Aç ordusu gelip yedikten sonra sofrayi kaldırır, bir kez daha insanları çaylar. İnsanlar fındığa gidince pis ayaklı insanların pisletrigi evini süpürür, iki dakika dinlenir. Birkaç saat sonra bu sefer karpuz peynir ekmek götürür, geri getirir, tekrar çaylar geri döner, aç ordusuna yemek yapar. Herkesi doyurur, çaylar. Pesisira banyoya giren insanların pisliklerini temizler,herkese havlu vs vs ayırır. İnsanları tekrar çaylar... Akşam sohbet muhabbet esnasında insanlar der ki ' bugün bahçede öldük bittik, senin işin iş yani, ne güzel yattın bugun'
Konu sahibi de hikayedeki evde yatan kişi bence. Evin tüm yükünü çekmiş , herkesin işine gelmiş bu hizmetçilik. Ama alarm kurup ise gitmedigi için hemen 'sen ne yapıyorsun ki'
Yani bu tepki bizim köyde , fındık bahçesinden dönen , kadın hakkı nedir bilmeyen, yemek yapmayı geç çay servisi yapmaktan aciz erkeklerin ağzından çıkınca da sinir bozucu da,insan 'neyse' diyor. Ama böyle kadınlardan oluşan bir forumda emeği sömürülüp tüm evi çekip çeviren kadına 'neden yattin' diye sorulmasindan şahsen ben çok rahatsız oldum.
Konuya gelince; geç bile kalmışsıniz kendi evinize çıkmak için. Ama yeni gelin evi gibi herşeyi sıra sıra dizmenize gerek yok ki. Hele oturun, en onemli şeyleri alın, zamanla aydan aya yeni şeyler alirsiniz. Dizinizde bir sorun yoksa mesela masayı hemen almayın,zaten pandemi var,yemeğe misafir de davet edemezsiniz. Birkaç ay yer sofrasında yiyin. Erteleyebileceginiz şeyleri erteleyin...
Ben çocukken yaşadığımız evi apartman yapılsın diye muteahide vermişler, bir seneligine dedemlerin kiraya verdiği eve tasinilmis. O ev eşyali oldugu için de önemli şeyler hariç ne var ne yok satilmis. Şimdiki evimiz yapılıp buraya taşıdığımızda haliyle hiç eşyanız yoktu. Yataklar , halılar, beyaz esyalar ve TV vardi. Bir seneye yakın koltuk almadan yer minderlerinde takıldık - ki benim hafızamda çok samimi,güzel zamanlar olarak kaldı o zamanlar. Zamanla koltuklar da alındı, (tamamen gereksiz) vitrinler gumuslukler de geldi,odalara dolaplar alindi, halılar, perdeler yenilendi...birkaç senede tüm eksikleri tamamlandı evin. Hatta bence fazlası var , eski hali çok daha az eşyalı,daha keyifli - ruhu olan bir evdi. Duvarların falan çılgın bir rengi vardı :)
Yani bence siz de çıkın eve halılarla ,perdelerle. Zaten yatak odanız tam, çocuğun yatağı var... Acil olarak gördüklerinizi alın, diğerlerini zamana yayın. Yani mesele bulaşık makinası şu an için 'hayati' değil, onu oteleyin,neler acilse onlari alın...zamanla toparlanacaktir
Aynen öyle...Tüm sayfaları okumadım ama konu sahibine sürekli 'neden çalışmıyorsun' denmesini de saçma buldum. Belki okumadığım için kaçırdığım detaylar vardır o yüzden yanlış bir yorum da yapıyor olabilirim.
Yine de 3 yaşında küçük çocuğu olan bir kadının hemen iş bulması o kadar kolay mı? Sadece bu değil başka konularda da ev hanımı bir kadın olunca 'neden çalışmıyorsun, çalış, iş bul, evde oturma' hep bu tarz yorumlar geliyor. İş bulmanın zor olduğu bir ülkede ve dönemde yaşıyoruz. Geçen gün itü mezunu mimara 1750 tl maaş teklif edilmişti ya da malum haber kanalı izlerseniz kaç yıldır iş bulamadıklarını anlatan insanlarla her gün röportaj yapıyorlar. Asgari ücrete bile iş yok gibi bir algı var benim kafamda artık.
Yani iş arama süreçleri ile ilgili hiç fikrim yok ne desem havadan konuşmak olur benimkisi o yüzden. Sadece forumdaki kadınların bu konuda genelde ülke gerçeklerinden farklı konuştuklarını düşünüyorum.
Hayır bazen bebeği olan kadına bile çalış diyorlar bakacak kimsesi olamayanlar bile ya bakıcı tut yâda kreşe ver diyorlar lafta çok kolay asgarî ücret alan kadın nasıl bakıcı tutacak bakıcının sigortası falan filan hepsi hayal kreşlere pek güven olmuyor artık .Tüm sayfaları okumadım ama konu sahibine sürekli 'neden çalışmıyorsun' denmesini de saçma buldum. Belki okumadığım için kaçırdığım detaylar vardır o yüzden yanlış bir yorum da yapıyor olabilirim.
Yine de 3 yaşında küçük çocuğu olan bir kadının hemen iş bulması o kadar kolay mı? Sadece bu değil başka konularda da ev hanımı bir kadın olunca 'neden çalışmıyorsun, çalış, iş bul, evde oturma' hep bu tarz yorumlar geliyor. İş bulmanın zor olduğu bir ülkede ve dönemde yaşıyoruz. Geçen gün itü mezunu mimara 1750 tl maaş teklif edilmişti ya da malum haber kanalı izlerseniz kaç yıldır iş bulamadıklarını anlatan insanlarla her gün röportaj yapıyorlar. Asgari ücrete bile iş yok gibi bir algı var benim kafamda artık.
Yani iş arama süreçleri ile ilgili hiç fikrim yok ne desem havadan konuşmak olur benimkisi o yüzden. Sadece forumdaki kadınların bu konuda genelde ülke gerçeklerinden farklı konuştuklarını düşünüyorum.