- 2 Temmuz 2009
- 6.357
- 15
- Konu Sahibi guvastanema
- #61
süper o zaman :)
çoktan indirdim pcimde duruyor ,bu gece izleyip sıcak sıcak yorumumu yaparım .
çoktan indirdim pcimde duruyor ,bu gece izleyip sıcak sıcak yorumumu yaparım .
Follow along with the video below to see how to install our site as a web app on your home screen.
Not: This feature may not be available in some browsers.
Karla kaplı ve terk edilmiş bir mekanda geçen, güzel bir Kuzey Avrupa filmi biliyor musun( evet kendim için soruyorum=)) )?
Festivalleri takip ediyorsundur sanırım, şimdiye dek festivallerde izlediğin en iyi film hangisiydi?
Bunu ben çekmeliydim dediğin bir film var mı?
Sence film eleştirileri öznel yargıları mı içermeli, bilimsel temeli olan bir disiplin içinde, kuramsal mı olmalı?
Verdiğin yanıta binaen; ehil addedilen kişilerin - hocalarının - yargıları sence mutlak mıdır, sorgulanmamalı mıdır, yoksa sınırlayıcı ve kritik düşünceyi engelleyen bir yönü de var mı?
yahu bu benim problemim liv:).tamda cözemedim sorunumu..ama kendimi ifade edememek gibi müthis bir özelligim var..
atlantis,cevaplar gelmeden sorulari dahi ben zevkle okuyorum..cunkü uzerine düsünüyorum kendi kendime..soru sormamamiz(kendi adima söyluyorum) sorulari gereksiz yada baska her hangi bisey.. oldugunu dusunmuyorum..yeterli donanima sahip olmadigim icin ve mevzu sinema sorulabilicek sorulari prenses ve sen sorunca bizlere keyifle okumak kaliyor
ayol bana böyle herseyi aciklatmayin!! :)
bu hosuma gitti:) hatirlasana kitap gününde basima gelenleri..simdi her cümlemin sonuna iki nokta ve ve parantezi kapa:)Teşekkürler Pia:) Israrla kendini ifade edemediğini yazıyorsun fakat bilakis yetersiz gelen anlatımın sana has, özgün bir üslup oluşturuyor bence. Yorumlarını keyifle okuyorum:)
Ben hayata bakıp sıkılanlardanım.
Belgeseli bu gece izlemeyi düşünüyorum.
Fikrimi değiştirebilecek etkileyiciliğe sahip sanırım yazdıklarınızdan anladığım kadarıyla.
Daha da meraklandırdı beni şimdi.
"Evim yandığından beri ayı daha net görüyorum. İçime düşen tüm cennetlere bakıyorum.. Ellerimle tuttuğum cennetler gördüm, fakat bıraktım. Tutamadığım sözler gördüm. Azaltamadığım acılar... İyileştiremediğim yaralar... Dökemediğim gözyaşları... Kederlenemediğim ölümler gördüm. Karşılık veremediğim dualar... Açmadığım kapılar... Kapatmadığım kapılar... Geride bıraktığım sevgililer... ve yaşamadığım hayaller...
Kabul edemediğim, bana sunulanların hepsini gördüm.
Arzu ettiğim, fakat asla almadığım mektuplar gördüm.
Olabileceklerin tümünü gördüm,
fakat asla olmayacak... "
Burası çok ıssız kalmış, guvastanema sen oy kullandın mı, sen belirleyeceksin hangi filmin izleneceğini:)
Soru sorayım, başlık hareketlensin
Karla kaplı ve terk edilmiş bir mekanda geçen, güzel bir Kuzey Avrupa filmi biliyor musun( evet kendim için soruyorum=)) )?
Noi tadında bişi arıyosun sanırım ama malesef aklıma gelen bişi yok Sanırım Kuzey Avrupa sinemasını çok takip etmiyormuşum bunu farkettim.
Festivalleri takip ediyorsundur sanırım, şimdiye dek festivallerde izlediğin en iyi film hangisiydi
Aslında eskiden daha çok takip ediyordum, giderek asosyalleştiğimden nadiren festivale gidiyorum. Pek tatmin edici bir cevap olmayacak ama ismini, yönetmenini, bulmamı sağlayacak bir ipucunu hatırlamadığım 5 sene öncesinin bir filmi var. İdam mahkumuyla ilgiliydi: (
Bunu ben çekmeliydim dediğin bir film var mı?
Daha önce düşünmemiştim ama nedense aklıma direk Ed Wood geldi: ) Çok güzel bir film, ilk on listesi yapsam girer mi bilmem ama heralde bişiler çekcem hayalleriyle hiçbişi yapamayacak bir insan olduğumu düşündüğümden film yönetmenini (Ed Wood) takdir etmiş, nedense bi özdeşleşlik kurmuştum kendimle: ))) Sinema tarihinin en kötü yönetmenini çekme fikri müthiş, ı love Tim Burton.
Sence film eleştirileri öznel yargıları mı içermeli, bilimsel temeli olan bir disiplin içinde, kuramsal mı olmalı?
Sanırım şöyle düşünüyorum, kuramsal bilgiyi alırken de öznel yargılardan süzdüğümüz için aslında bilimsel temel dediğimiz şey de bir miktar özneldir. En azından sanat gibi, ucu çok açık yargılar için böyle bence. Şahsen, ikisini de dengeleyen eleştirileri keyifle okuyorum. Ve ne kadar bilimsel de yaklaşsa öznellik taşıyacağından, film hakkındaki farklı eleştirileri okumaya çalışıyorum, üzerinde durduğum bi yönetmen bi konu ise.
Şu filmin şurasında devamsızlık hatası var şu var, bu var diyerek hemen b.k atan tiplere sinir olurum. Film hata bulmak amacıyla izlenmemeli yani eleştirmenlik bu değil bence.
Verdiğin yanıta binaen; ehil addedilen kişilerin - hocalarının - yargıları sence mutlak mıdır, sorgulanmamalı mıdır, yoksa sınırlayıcı ve kritik düşünceyi engelleyen bir yönü de var mı?
Aslında az biraz konuşmuştuk bunları: ) Mesela fotoğraf eğitiminde temel kadraj kuralları vardır, tekniği çözüp kurallara uyan biri herhangi bir fotoğrafçı olur. Kuralları sorgulayıp aşmaya başladığında farklılaşmaya başlarsın. Ama farklı olmak, eğik yamuk yumuk kadrajlar kurmak da değil.. Bu biraz içsel işleyen bir süreç ve kendinden bir şey ortaya koyduğunda sen görmesen de bişi oluyorsun, görülüyorrsun. Özetle cevap, tabi ki sorgulanmalı, beğenmediğimiz bir hocayı eleştirmek çok kolay, ideolünü eleştirmeyi başardığında aslında kendin olmaya başlıyorsun.
hemde nasıl uzak dursun aman aman
yahu hadi sıkıldın saygıda mı göstermiyorsun , neden başkalarını uyarıyorsun .
level atlamış olmalı , belkide aşmıştır geçmiştir bu işlerden . o yüzden böyledir :)))))))