Yargı her zaman birilerine hizmet etti kim güçlü ve başta ise adalet hukuk yargı ondan yanadır. Asla tarafsız ve güçsüzden yana da olmadı. Üstten birileri birşey ister astlar bunu yapmak zorundadır.
Kadin-erkek esitliginden kadinin eline kazma kurek alip calismasini mi anliyorsunuz gercekten? Ya da erkegin bebek emzirmesini?
Yav, tum dunyada ve Turkiyede bunca kadin erkek esitligini savunan kurumlar sizin ve liderinizin kadar dusunememisler yuz yildir, ha bire kadin erkek esitligi diye havanda su dovmusler demek ki..
Yargı bumu böylemi olmalı yargı nedemek üstten emir alarak karar veren mi demek iyi Ozaman benim babam savcı olsun ben Ada'm öldüreyim oda beni yargılamasın Allah aşkına ya bu kadar iyimser Nasıl olabiliyorsunuz yargının üstümü olurmuş Ozaman yargı olmasın ne diye o işi yapıyor ya valla diyecek laf söz bulamıyorum
Sordugun soru Hollanda'nin bile ilgisini cekmis, referandumda Tayyip'e tek adamligi verebilecek kadar guvenen Turkiye'ye donsun dedi, hepsi uc bucuk atti..
Yargıyı bu hale getiren kim ???İyimser olmuyorum ben yaşadıklarımdan çıkardığım sonuçlara göre yorum yapıyorum. Ailevi sebeplerden ötürü anlatamayacağım ama adaletsiz bir yargılama olduğunu bildiğim yaşanmışlıklarım var benim.
Muhalif partiler "FETO arastirilsin" diye onerge getirdiler, mecliste AKPnin oylariyla reddedildi.
Muhalefet "17-25 Aralik operasyonlari arastirilsin" diye onerge getirdi, AKP oylari ile reddedildi.
Muhalefet meclise "15 Temmuz darbesi arastirma komisyonu kurulsun" diye onerge verdiler, AKPnin oylari ile reddedildi.
Sizin bilmenizi istemedikleri birseyler var demek ki..
O senin dedigin diktotorya donemlerinde olabilen birsey.. Yani ayni simdiki gibi.. Yargi bunlar HSYKyi kendilerine baglayana dek bagimsizdi. Gucu olandan korkmak soyledigin gibi birsey degil. Gucu olan en guclu avukatlari tutar, karsisinda yenilirsin diyeydi. Milletvekillerinden memurlar korkardi, memurluktan atilirlar diye..Yargı her zaman birilerine hizmet etti kim güçlü ve başta ise adalet hukuk yargı ondan yanadır. Asla tarafsız ve güçsüzden yana da olmadı. Üstten birileri birşey ister astlar bunu yapmak zorundadır.
Yargıyı bu hale getiren kim ???
FETO, darbe, 17-25 Aralik.. Bunlar icraat degil yanliz.. Bunlar AKPnin rahatsiz oldugunu iddia ettigi olaylar.. Neden arastirilmasini istemesin, neden halktan saklasin? Kendi parmagi yoksa, hersey halka anlattigi gibiyse?Tabi ki var bunu söylüyorum zaten en başından beri. Şeffaf devlet yönetip herşeyi halka anlatıp ,bunu yaptım ,bunu yapıyorum ,bunu da yapmayı planlıyorum diye hesap vereceğini mi sanıyorsunuz. Herkes için yapılan ya da yapılacak olan şeyler uygun olacak ya da olmayacaktır. Geçenlerde 3. Köprüden uzak olmasından kullanmamaktan bahsedildi burada. Benim evimin yanında geçiyor o yollar . Ama ben kullanmıyorum diyenlerin aksine kullanıyorum. 1.5 saatte de gittiğim yol 20 dk ya düştü. Ogs den çekilen para 8 lira. 70 dk kar ettim ben zamandan. Şimdi kullanmayan da kendince haklı ben de kendimce haklıyım.
AnlatabilirmisinizBenim amcam yargı yüzünden öldü o zaman Tayyip yoktu bile. Şu an iktidar süresi çok uzun olduğu için tüm yanlışları bir adama mal etmek haksızlık. Yargı baştan beri kişiye özel.
Gerçek hayatta istatistik diye birşey yok. Yaşanmışlıklar vardır . Gücü olan herşeyi yapar olmayan paşa paşa verilen cezayı çeker.O senin dedigin diktotorya donemlerinde olabilen birsey.. Yani ayni simdiki gibi.. Yargi bunlar HSYKyi kendilerine baglayana dek bagimsizdi. Gucu olandan korkmak soyledigin gibi birsey degil. Gucu olan en guclu avukatlari tutar, karsisinda yenilirsin diyeydi. Milletvekillerinden memurlar korkardi, memurluktan atilirlar diye..
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) tarafından yayımlanan istatistiklere göre, 1959-2011 yılları arasında AİHM’e Türkiye aleyhine yapılan ve bir karar organına havale edilen başvuru sayısı 42 bin 549 iken, 1 Ocak 2012-31 Aralık 2016 tarihleri arasında yapılan başvuru sayısı 24 bin724 olarak açıklandı. 2017 ise Türkiye açısından kara bir yıl oldu. AİHM’e yapılan 63 bin 369 hak ihlali başvurusunun, 25 bin 987’sinde Türkiye’nin mahkûm edilmesi istendi.
AKP döneminde yüzde 571 artış
2017 yılı verileri de hak ve özgürlük konusundaki kaygı verici gerilemeyi rakamlarla ortaya koydu. AİHM verilerine göre, 2002 yılında Türkiye aleyhine yapılan başvuru sayısı 3 bin 871 iken bu sayı 2017 yılı sonu itibarıyla 25 bin 987’ye ulaştı. Buna göre Türkiye’de son 13 yılda Türkiye aleyhine AİHM’e yapılan başvuru sayısında yüzde 571 artış yaşandı.
Hak ihlallerinde Türkiye ilk sırada
Adalet Bakanlığı’nın açıkladığı verilere göre, 1959-2016 yılları arasında Türkiye aleyhine toplam ihlal kararı verilen başvuru sayısı 2 bin 889 oldu. AİHM’in internet sitesinde yer alan 2017 yılı verileri de eklendiğinde, Türkiye’nin mahkûm olduğu dosya sayısı 2 bin 988’e ulaştı. Türkiye böylece 47 Avrupa ülkesi arasında ilk sırada yer aldı. Türkiye’yi bu alanda, Rusya (2.127 mahkumiyet), İtalya (1.819 mahkumiyet), Romanya (1.202), Ukrayna (1.188) ve Polonya (958 mahkumiyet) takip etti.
Maalesef anlatamam. Biraz siyasi biraz da mafyavari hikayeler silsilesi ile geçen 3-5 ömür diyelim. Sadece şunu söyleyeyim büyükler isterse küçükler maşa olur ve işleri bitince de ölürler. Denklem bu kadar basit.Anlatabilirmisiniz
Mune buralar sakin gelde havamız değişsin senin yorumlarını alalım biraz
Ben kendimce yine aynı nedenlerden dolayı kulak asmadığını düşünüyorum. Öyle bir yapıdan bu kadar kötülük göreceğini düşünmedi. Yani nasıl ki halk dinle kandırılıyorsa bence kendisi de aynı şekilde kandırıldı.
Liste olayına da katılmıyorum şöyle ,zaten o dönemde insanlar o cemaatin bir parçası olmakla gurur duyup kendilerini gizlemiyorlardı. İsimler zaten ortadaydı. Bir de ben kendim adıma cemaatin sadece bir hoca tarafından da yönetildiğine inanmıyorum.
Yenilen kul hakkı tabi ki vardır yoktur dense inanmam. Paranın ve gücün olduğu yerde her zaman adam kayırma da vardır. Kim güçlüyse onun dediği olur doğa kanunu gibi birşey bu.
Bunlar siyasette bizim gördüklerimiz. Her zaman görünen dağın bir de arkası vardır. Konuştuğumuz kadar basit değil hiçbir şey.
Dunya da duzdur o zaman.. Ben yerde yuvarlaklik gormuyorum..Gerçek hayatta istatistik diye birşey yok. Yaşanmışlıklar vardır . Gücü olan herşeyi yapar olmayan paşa paşa verilen cezayı çeker.
Siz ve sizin gibiler herseye eyvallah ettigi, hesap sormadigi icin boyle. Gorduklerinizi bile sorgulamaya korkuyor, ayni adama devam diyorsunuz butun yanlislarini bile bile, kabul gordukten sonra niye degistirsinler kendilerini? Adamlar artik alay ediyorlar sizlerle yav.. aya 4 seritli yol yapicaz desek inanacak bir kitlemiz var ne demek? Akliniza hakaret.. Bunu diyen CHP, IYI parti filan degil, kendi liderinizin damadi..Keşke demekten nefret eden biri olarak keşke herşey şeffaf olabilse. Gerçekten adalet diye birşeyin tarafsız olabileceğine inansam. Keşke eğitim içine siyaset bulaşmadan herkese eşit olsa. Çocuklarımızın beyni yıkanmadan eğitim alabilseler. Kızımın bir öğretmeni Atatürk e hakaret ederken ,bir diğeri dinlerin olmadığını, ataizmi aşılamaya çalışmasa mesela. Okulları denetleme mekanizması senede bir kere gelen müfettişe bağlı olmasa.
Keşke gelir dağılımı eşit olsa. Ben malımı paylaşmayı eşime çocuğuma öğretmeye çalışırken birileri çalıp çırpmayı öğretmese. Ben merhamet et dedikçe vicdan sahibi olmaya çalışıp vicdanlı çocuk yetiştirmeye çalıştıkça en yakınımdan darbe yemesem mesela. Çocuğum iyilikten maraz doğarı öğrenmese.
Herşey paraya bağlı olmasa mesela. İnsanca duygular daha ön planda olsa. Ama maalesef o kadar çok keşke var ki. Ve ortada maddiyat para ve güç varsa keşkeler çok daha fazla olacak.