Popüler Konu 24 Haziran Başkanlık seçimi anketi ;

Başkanlık seçiminizde oyunuzu kime vereceksiniz ?

  • AKP ile MHP ortak adayı Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan

    OY: 891 37,9%
  • CHP adayı Yalova Milletvekili Muharrem İnce

    OY: 1.067 45,4%
  • HDP adayı İstanbul Milletvekili Selahattin Demirtaş

    OY: 67 2,9%
  • İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener

    OY: 274 11,7%
  • SP Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu

    OY: 42 1,8%
  • VP Genel Başkanı Doğu Perinçek

    OY: 8 0,3%

  • Ankete Katılan
    2.349
  • Anket Kapalı .
Muharrem İnce'nin bir mitingini dinleyin nolur ya 20-25 dk çok değil biz senelerdir dinliyoruz Erdoğan'ı. imam hatipleri yıkacakmış köprüleri yıkacakmış sarayı yıkacakmış onu yıkacakmış bunu yıkacakmış hiç bir vaadi yokmuş yapmayın etmeyin kulaktan dolma laflarla konuşmayın. Adam ekonomi diyor, eğitim diyor, tarım diyor, bilim diyor diyor da diyor.Başkanlığı kaldıracakmış kaldırsın tek adamlık istemiyoruz bu İnce de olsa Akşener de olsa Erdoğan da olsa böyle.
 
Çünkü yazanın kendisi fetöcü de ondan inanmıyorum... Tekrar söylüyorum savunduğum aday muharrem ince evet.. Ama eğer bunun doğruluğu ispatlansın oyumu ona vermyeceğim.. Siz ise onca ispate rağmen oy kararınızı değiştirmeyeceksiniz..
İspat derken alın işte ispat
Erdoğan partiyi açmak için icazet aldı olayına bir yazı ile ikna oldunuz ispat olarak kabul ettiniz
Aynı mantık
 
İ

Bende bunu tam olarak sizler için düşünüyorum
Siz yansıtma mekanizmasına sığınıyorsunuz. Bilmeyenler için açıklayayım. Bu bir savunma mekanızmasıdır. Kişi kendi yaptıgı seyi aslında başkasının yaptıgını söyler. Örnek olarak kadınlara bakan bir erkeğin karısına dışarı çıkma erkekler bakıyor sana demesi gibi. Biz kimseyi hatalarıyla kabul etmiyoruz. Artıları ve eksileri tartıyoruz. Artı ağır basarsa ne ala. Öyle hatalar vardır ki tüm artıları yok eder mesela.
 
Son düzenleme:
Haberi neden paylaştığınızı sorgulamadım ki?
Konu Ince olunca savunuyor cümlenize istinaden yazdım mesajı.
Erdoğanla ilgili hangi habere ikna olmuşum?

Konu inkar değil şöyle açıklayayım tanıyacağınız tabirlerle haberdeki görüşmenin daniskasını açık açık yapmış bir iktidar var kabulüz değil mi?
Ve siz bu haberi paylaşarak Ince'nin fetöcu olduğunu söylüyorsunuz.

Sorum şu; inandığınız haberi paylaşarak Ince'nin fetöcü olduğunu gündem yapmak istiyorsanız, fetönün yollarına gül döken iktidarı nasıl destekliyorsunuz?
Ben zaten doğru olmadığını yazmıştım size tekrar tekrar açıklama yapmak istemiyorum paylaştığım haber Erdoğan ile alakalı değil ki soruya soru ile geliyorsunuz
Tıpkı sizlerin yaptığını yaptım bulduğunuz her haberi oooo vuuuuu diyerek paylaşıldı
Genel konuşuyorum yapmadıklarınızı üzerine alınmayınız
 
Araya Temel beyi iliştirelim, bu beyefendi de naif bir üslupla vaadlerini çok güzel anlatılıyor, şurada sürekli İnce-Erdoğan kıyaslaması okumaktan sıkıldım, devamlı bir galip gelme durumunuz var, baktım skorunuz 1-1 :)))

Siz yazmıyorsunuz ben diğer adayları da ekleyeyim buraya.
___________________

Saadet Partisi Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı adayı Temel Karamollaoğlu, NTV yayınında Oğuz Haksever'in sorularını yanıtladı.

Karamollaoğlu'nun açıklamalarından satır başları;

(Kürt raporu) Yok demek sorunun olmadığı anlamına gelmiyor. Onlara söz vermiştik, bu konuyla ilgili görüşlerimizi Diyarbakır'da açıklayacağız demiştik. Çözüm önerilerimizi gündeme getirdik. Ana dilde eğitim de verilebilmeli. Bu onlar için bir ihtiyaç olarak görülüyor. Bu talebin de yerine göre karşılanmasında biz de bir sakınca görmüyoruz.

Diyarbakır'a her gittiğimde biraz daha fazla ilgi olduğunu fark ettim. Bu sefer seçime giderken daha farklı bir hava vardı. Biz önce Diyarbakırlı düşünürlerle bir araya geldik. Onlar bizim raporla ilgili sorular sordu biz de yanıtladık.

(Ekonomik vaatleri) Türkiye'deki kutuplaşmayı en önemli sorun görüyoruz. Kutuplaşmadan kurtulmamız lazım. Ekonomiden daha önce 'adalet reformu' ve 'kuvvetler ayrımı'na önem veriyoruz. Dış politikada etkili olmak istiyorsanız ekonominiz iyi durumda olmalı. Sattığınızın aldığınızdan fazla olmalı. Borcunuz olmamalı, cari açığınız olmamalı. Memleketimize baktığımızda bunların hiçbirini göremiyoruz.

Ülkedeki büyümeyi obezite hastalığına benzetiyorum. Evet bir büyüme var ama bu büyüme, ülkeye bir güç katmıyor. Tam tersi obezite hastaları gibi ayakta bile duramıyor. Biz şu anda milli gelirin içine borcu da katıyoruz. Ekonomi dediğimiz güçlenerek kalkınmak bizim ekonomik kalkınma modelimiz olması gerektiğine inanıyoruz.

Hükümetin en çok övündüğü şey "IMF'ye borcum yok." IMF'ye yok ama başka yerlere var. Bugün Türkiye'nin uyguladığı ekonomi politikaları, Kemal Derviş'in getirdiği politikalarla aynı.

Kuvvetler ayrılığının sağlanması lazım. Cemevlerinin statüsü toplu olarak ele alınmalı.

Tam seçime giderken şu sıralara af gibi konuların gündeme getirilmesini doğru bulmuyorum. Seçim rüşveti gibi algılanıyor. Devlet kendisiyle ilgili suçları affedebilir. Şahıslarla ilgili suçları affedemez, bizim düşüncemiz bu.

Eğitim çok fazla tekrar ediliyor. Eğitimin daha verimli yapılmasını düşünüyoruz. Eğitim bina demek değil, eğitim akıllı tahta, tablet demek değil, eğitim demek sınav demek değildir.

Makine mühendisi olacak eli yağa hiç bulaşmamış. Staj ciddi bir konu olarak ele alınmalı ve fabrikalardan istenmeli. Vasfı olmayan insan yetiştiriyoruz. Ellerinde diploma ne yapacaklarını bilmiyorlar.

(Parlamenter sisteme dönüş vaadi) Meclis'te çoğunluk sağlanırsa hemen ele alınması gereken bir konu. Mutlaka Meclis'te nitelikli bir karar alınacak daha sonra referanduma sunulacak.

Kamplaşmanın ortadan kalkması lazım. Siyasi partiler birbirlerinin hasmı değil rakibi. Parlamenter sistemde bu gerginlik yok. Şimdi bir kişiye yetki verildi.

CHP ile yapılan koalisyonda çok iyi işler yapıldı. Geçmişte koalisyonlar başarılı olmuştur. Cumhurbaşkanının partili olması çok sakıncalı. Biz müzarekeci olmaya mecburuz.

(Selahattin Demirtaş'ın adaylığı) Bir insan hüküm giymemiş ve cumhurbaşkanı adayı olabilecek vasıflara haizse o insanın adaylık süresince tutuklu halde olması kanaatime göre isabetli değildir. Hükümlüymüş gibi mütaale etmek doğru değil.

(Bedelli askerlik tartışması) Herkes en az 1 aylık temel eğitim sürecinden geçmeli. 1 aylık eğitimden sonra çözümler bulunabilir.

Milli görüş gömleğini hiç çıkarmadık. Dış politikada çok büyük yanlışlıklar yapıldı kanaatindeyim.
https://www.ntv.com.tr/turkiye/teme...degildir,RD11V312Y0q-qXwtB3w7vg?_ref=infinite


 
ben bunu anlamıyorum daha öncede okudum böyle bir yorum
ben de tesettürlüyüm ama bunun yazmayla alakasını çözemedim.
yazma dediğiniz şeyi benim bu zamana kadar gördüğüm babaneler neneler taktı.
ne annem taktı, ne teyzem.
onlar eşarp kullanıyorlar. ben canım isteyince şal da takıyorum, eşarpta. mevzu örtünmek değil midir burda ne olduğunun ne önemi var?
Şu farkı var,eski Anadolu kadını bunu din için örtmüyordu. Aman saçımın bir teli dahi gözükmesin kaygısı yok yani. Masum bir gelenek sadece. Eski resimlere bakarsanız kadınların saçlarının önden gözüktüğünü görebilirsiniz. Neyse,iyi geceler size.
 
Şu farkı var,eski Anadolu kadını bunu din için örtmüyordu. Aman saçımın bir teli dahi gözükmesin kaygısı yok yani. Masum bir gelenek sadece. Eski resimlere bakarsanız kadınların saçlarının önden gözüktüğünü görebilirsiniz. Neyse,iyi geceler size.
"masum"bir gelenekten kastınız nedir?
şuan tesettürlü kadınlar masum bir niyetle mi örtünmüyor bunu mu demek istiyorsunuz?
ben yazma örtüp de saçı gözüken kimseyi görmedim şu güne kadar.. bahsettiğiniz şey daha sonradan bir aksesuar gibi eşarp takanlarda vardı. ki hala daha böyle olanlar var bizzat tanıdığım
 
Siz yansıtma mekanizmasına sığınıyorsunuz. Bilmiyenler için açıklayayım. Bu bir savunma mekanızmasıdır. Kişi kendi yaptıgı seyi aslında başkasının yaptıgını söyler. Örnek olarak kadınlara bakan bir erkeğin karısına dışarı çıkma erkekler bakıyor sana demesi gibi. Biz kimseyi hatalarıyla kabul etmiyoruz. Artıları ve eksileri tartıyoruz. Artı ağır basarsa ne ala. Öyle hatalar vardır ki tüm artıları yok eder mesela.
İstediğiniz gibi algılayabilirsiniz kimseye uzun uzun açıklama yapmayacağım kişisel polemiğe de girmeyeceğim isteyen istediğini alır
 
Araya Temel beyi iliştirelim, bu beyefendi de naif bir üslupla vaadlerini çok güzel anlatılıyor, şurada sürekli İnce-Erdoğan kıyaslaması okumaktan sıkıldım, devamlı bir galip gelme durumunuz var, baktım skorunuz 1-1 :)))

Siz yazmıyorsunuz ben diğer adayları da ekleyeyim buraya.
___________________

Saadet Partisi Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı adayı Temel Karamollaoğlu, NTV yayınında Oğuz Haksever'in sorularını yanıtladı.

Karamollaoğlu'nun açıklamalarından satır başları;

(Kürt raporu) Yok demek sorunun olmadığı anlamına gelmiyor. Onlara söz vermiştik, bu konuyla ilgili görüşlerimizi Diyarbakır'da açıklayacağız demiştik. Çözüm önerilerimizi gündeme getirdik. Ana dilde eğitim de verilebilmeli. Bu onlar için bir ihtiyaç olarak görülüyor. Bu talebin de yerine göre karşılanmasında biz de bir sakınca görmüyoruz.

Diyarbakır'a her gittiğimde biraz daha fazla ilgi olduğunu fark ettim. Bu sefer seçime giderken daha farklı bir hava vardı. Biz önce Diyarbakırlı düşünürlerle bir araya geldik. Onlar bizim raporla ilgili sorular sordu biz de yanıtladık.

(Ekonomik vaatleri) Türkiye'deki kutuplaşmayı en önemli sorun görüyoruz. Kutuplaşmadan kurtulmamız lazım. Ekonomiden daha önce 'adalet reformu' ve 'kuvvetler ayrımı'na önem veriyoruz. Dış politikada etkili olmak istiyorsanız ekonominiz iyi durumda olmalı. Sattığınızın aldığınızdan fazla olmalı. Borcunuz olmamalı, cari açığınız olmamalı. Memleketimize baktığımızda bunların hiçbirini göremiyoruz.

Ülkedeki büyümeyi obezite hastalığına benzetiyorum. Evet bir büyüme var ama bu büyüme, ülkeye bir güç katmıyor. Tam tersi obezite hastaları gibi ayakta bile duramıyor. Biz şu anda milli gelirin içine borcu da katıyoruz. Ekonomi dediğimiz güçlenerek kalkınmak bizim ekonomik kalkınma modelimiz olması gerektiğine inanıyoruz.

Hükümetin en çok övündüğü şey "IMF'ye borcum yok." IMF'ye yok ama başka yerlere var. Bugün Türkiye'nin uyguladığı ekonomi politikaları, Kemal Derviş'in getirdiği politikalarla aynı.

Kuvvetler ayrılığının sağlanması lazım. Cemevlerinin statüsü toplu olarak ele alınmalı.

Tam seçime giderken şu sıralara af gibi konuların gündeme getirilmesini doğru bulmuyorum. Seçim rüşveti gibi algılanıyor. Devlet kendisiyle ilgili suçları affedebilir. Şahıslarla ilgili suçları affedemez, bizim düşüncemiz bu.

Eğitim çok fazla tekrar ediliyor. Eğitimin daha verimli yapılmasını düşünüyoruz. Eğitim bina demek değil, eğitim akıllı tahta, tablet demek değil, eğitim demek sınav demek değildir.

Makine mühendisi olacak eli yağa hiç bulaşmamış. Staj ciddi bir konu olarak ele alınmalı ve fabrikalardan istenmeli. Vasfı olmayan insan yetiştiriyoruz. Ellerinde diploma ne yapacaklarını bilmiyorlar.

(Parlamenter sisteme dönüş vaadi) Meclis'te çoğunluk sağlanırsa hemen ele alınması gereken bir konu. Mutlaka Meclis'te nitelikli bir karar alınacak daha sonra referanduma sunulacak.

Kamplaşmanın ortadan kalkması lazım. Siyasi partiler birbirlerinin hasmı değil rakibi. Parlamenter sistemde bu gerginlik yok. Şimdi bir kişiye yetki verildi.

CHP ile yapılan koalisyonda çok iyi işler yapıldı. Geçmişte koalisyonlar başarılı olmuştur. Cumhurbaşkanının partili olması çok sakıncalı. Biz müzarekeci olmaya mecburuz.

(Selahattin Demirtaş'ın adaylığı) Bir insan hüküm giymemiş ve cumhurbaşkanı adayı olabilecek vasıflara haizse o insanın adaylık süresince tutuklu halde olması kanaatime göre isabetli değildir. Hükümlüymüş gibi mütaale etmek doğru değil.

(Bedelli askerlik tartışması) Herkes en az 1 aylık temel eğitim sürecinden geçmeli. 1 aylık eğitimden sonra çözümler bulunabilir.

Milli görüş gömleğini hiç çıkarmadık. Dış politikada çok büyük yanlışlıklar yapıldı kanaatindeyim.
https://www.ntv.com.tr/turkiye/teme...degildir,RD11V312Y0q-qXwtB3w7vg?_ref=infinite

Ooo Mune hastayım sana arada gelip on ikiden vuruyorsun akıllı kadın seni:KK76:
 
İspat derken alın işte ispat
Erdoğan partiyi açmak için icazet aldı olayına bir yazı ile ikna oldunuz ispat olarak kabul ettiniz
Aynı mantık

Muharrem ince onun öyle olduğunu söylemeden önce de biliyorduk ki.. Bir yazıyla ikna olalım.. Gün gibi ortada olan şeyler var.. Siz de zaten inkar etmiyorsunuz.. Vardı evet.. Bir münasebetleri erdoğanla diyorusnuz...
 
Benim en çok korktuğum şey geleceğimiz ve çocuklarımızın geleceği. Elimizin altında internet var sınırsız bilgi kaynağı(bazı sınırlamalar olsa da) açıp okuyabilirler. Dünyada sadece A haber TRT show tv yok. :) Bu arada araba üretmemize karşılar diyen üyemiz. Türkiye'nin üreteceği yerli otomobilin muhtemel alıcıları azerbaycan, pakistan, afganistan, gürcistan vs gibi 3. dünya ülkeleriyle sınırlı olacak çünkü avrupada yüksek teknolojiye ve 50 yıllık maziye sahip alman, fransız, japon, italyan ve güney kore otomobilleri varken senin pazara gireceğin lada ayarında bir otomobille hiç şansın yok. İç pazarda da yüksek döviz kurlarından dolayı araçları ucuza maledemeyeceğinden "oo yerli oto hadi hemen alalım" diyecek çok insan çıkmaz. Bu yüzden "biz niye araba üretmiyoruz, bizim neyimiz eksik" görüşünden yol yakınken vazgeçmeniz lazım. Herkes her şeyi üretemez, örneğin İsviçre'nin kendine ait bir otomobil veya motorsiklet markası yok, yüksek teknolojiye sahip elektronik cihaz piyasasında da yoklar ama kol saati ve çakı gibi basit mekanik ürünlerde dünyaca bilinirliğe sahip, imajı çok yüksek (dolayısıyla da pahalı) birçok markaya sahipler. İsteseler otomobil üretemezler mi? üretebilirler ama az önce saydığım ülkelerle rekabet edemeyeceklerini bildiklerinden uzmanlaştıkları konulara öncelik verip dünya markaları yaratmışlar. Muharrem İnce bu yüzden otomobil zaman kaybı dedi.
Mitinglerde kafalarına taktıkları şapkaları salladıklari bayrakları bir çevirip baksınlar.
" maden in china"
Otomobil yapacaklar. Olduuuu....
 
Onu yapabileceğini düşünmüyorum. O mevzuyu da hiç duymadım. O ara nelerle uğraşıyordum acaba. :)
Ben medyalara pek güvenmiyorum. Hangi parti olursa olsun hep birinci ağızdan duyma taraftarıyım. Ama şunu söyleyebilirim. Bende Akp yi eleştiriyorum. Bazı şeylerde daha çok çaba göstermeli mesela artık zamanı geldi biz kendimiz üretmeliyiz. Yeter artık dışarıya bağımlı olduğumuz. Sonra neden dolar fırlıyor işte bu yüzden. Dışarıdan aldıklarımızı dolarla alıyoruz. Piyasada da kalmayınca ani çıkışlar oluyor. Bu seçimde de tarfım belli. Umarım ki CHPnin adayları değişir ve lider ruhlu girişimci insanlar gelir. CHP kaybederse eğer bence tek suçlu adaylar ve davranışlarıdır.
İnşallah ülkemiz için hayırlı bir seçim olur. Bu ülke bizim. Ülkemi çok seviyorum. Kaldı ki yukarıya bakıyorum da hdpye bile oy gitmiş. İçim acıdı gerçekten. Bu insanlar sırtını PKK’ya dayamış insanlar kendi tabirlerinde söylüyorum... ve akp karşıtlığı kadar bu adama karşı olmuyorlar. Hapisanede de ziyaret ediliyor. Bende bunlara gelemiyorum.
Evet sosyal medyaya ben de kesinlikle güvenmiyorum.
Yazılan yazılara, atılan fotoğraflara inanmak pek mümkün değil çünkü herkes kendi tarafının lehine bir şeyler yapma peşinde.
Bu para mevzusu doğruydu maalesef bir vakit 1 TL nin arkasında Atatürk yoktu ve boykot edildi. Bizzat kendim de gördüm parayı ve çevredeki birçok insan geri iade etti bankalara, marketlere VS.
Twitter gündemine de düştü eni sonu piyasadan kalktı ve basım yapılmadı.
Benim şu anki isteğim devletin milli gelirini yükseltecek ve üretimi artıracak hale gelmesini sağlayacak bir iktidar olması.
İşsizlik de zaten en önemli sorun.
Iktidar çözüm bulamıyor ama neden yeni üniversiteler açıyor?
Merkezi atamaları azaltıp açıktan mülakatlı alım var mesela nedeni torpil.
Bu gibi durumlar çok üzücü maalesef.
 
X