Uzunca bir zamandır öyle ki bu başlık açıldığından beri yazışmalarınızı okuyorum. Sanki bir çoğunuzu tanıyor gibiyim. Çoğu zaman birbirlerinden tamamen uzakta, farklı yaşamlarda olmalarına rağmen duygu noktasında kadınların aynı şeyleri yaşadığını görmek çok hayret verici. Herkesten sakladığımız gizli duyguları benzer şekillerde yaşıyoruz. Evanora'nın deli dolu, dinamik hallerinden, babylove'ın her daim iyimser ve umutlu olmasından, vignette'nin ağır duygular altında çöküp kalmasından ve diğer birçok ismin korkuyla karışık umutlarından, hayalkırıklarına kadar hepimizde olan şey, bir duygunun farklı renk tayflarından yansıması gibi. Ben de hiç yazmasam da hep hüsranlar yaşadım. Belki tamamen vazgeçmenin arefesinde bir kez de olsa yazmak istedim sizlere. Yaşım 40 sorsanız daha 20'sinde hissediyorum kendimi. Sağlıklı yaşam, spor yaşam tarzım ve genelde de genç göründüğümü söylerler. Ruhen de büyüyemedim... Başta çocuk bile istemezken düşüklerle kimyasallarla 5 yıldır bir özlem hikayesine dönüştü benimkisi. Hepinizde gördüğüm benzer duyguları yaşadım. Kan pıhtılaşması sorunum da var. Şimdi size bakıyorum hepiniz benden küçüksünüz ama benden daha karamsar olanlarınız var. KK'da binlerce sayfa okuduktan sonra diyebilirim ki stres, endişe, korku en büyük engel. Kendinizi yıpratmayın önünüzde yol varken duayla, güzel duygularla denemeye devam edin ve kontrol altında tutmaya çalışmayın. Her ay testler, süreçleri bilmeler, hakimiyet neticeye götürmüyor bence sadece dua ve umutla adetin 9'u ila 16'sı gün aşırı deneyin ve zihninizden atın diğer tüm düşünceleri. Bu arada hayıttan ziyade testere dişli aslan pençesi öneririm duygusal hallerimiz de olmak üzere tüm kadınsal durumlar için. Ben de bu ay ile birlikte olmazsa artık vazgeçmeyi düşünüyorum. Sizlerin önünüzde yol varken güzel zamanınızı olumsuz duygularla heba etmeyin. Her birinize en iç duygularımla Allah’ım anneliği tattırır inşaAllah duasını ediyorum.