- 20 Mayıs 2008
- 5.035
- 0
- 45
çok çok geçmiş olsun canım allah birdaha göstermesin rabbim korusun tüm yavrularımızı
- Merhaba, Kadınlar Kulübü'ne ÜCRETSİZ üye olarak yorumlar ile katkıda bulunabilir veya aklınıza takılan soruları sorabilirsiniz.
Kadınlar Kulübü'ne ücretsiz üye olmak için tıklayın...
2009 Aralık Anneleri
- Konu Sahibi Elif
- Başlangıç Tarihi
çok çok geçmiş olsun canım allah birdaha göstermesin rabbim korusun tüm yavrularımızı
- 20 Mayıs 2008
- 5.035
- 0
- 45
kızlar valla her tatil gibibizim kide güzeldi sadece ilk günler hava bozuktu zeynep delioldu havuz için ama ancak hırkalarla yanına gidebildi birgün yağmur kesilince havuza indik çocuk havuzunun kenarına oturdu bende dizime kadar havuzda birbirimize top atmaca oynuyorduk ayağa kalktı topu sudan almak için eğilince hop balıklama havuza tam yanındaydım hemen aldım iki mızıldandı hop gene havuzun başına
sonra hava açtı birgün denize gittik hiç denizin kenarından yanımıza gelmedi kucağımıza alıp soktuk denize ama pek mutlu olmuyordu girince o kendi kendine eğlendihep çok mutluydu tatilde arada annemin sesini duyunca telefonda dede diye ağlıyordu babamı aradık işten konuşsun diye dedisinin sesini duyunca sesle ağladı kuzum özlemişti demekki
bütün turistlerle ahbap oldu gidip yanlarına oturup sohbete başlıyordu çok çocuk vardı otelde kreş gibiydi hepside yabancıydı ama zeynebe ne fark eder hepsininpeşinde oynadı onlarla ama yabancılar bizden daha sakin kaç kere satranç oynayanların oyununu bozdu onlar taşları oradan oraya taşıyorlar diye benim fındıkta piyonları alıp taşıyordu sadece gülüyorlardı sen git şahın yanında dur sen prensessin dediler
otelden ayrıldıktan sonra bodruma gittik bir gece bodrumda kaldık ertesi gün bodrumdan denize girip akşam üzeri izmir e ertesi gün oradan istanbul yolu hep ikiye böldük giderkende 1 gece izmirde kalıp sabah devamettik dönerken de
aman amma yazmışım
sonra hava açtı birgün denize gittik hiç denizin kenarından yanımıza gelmedi kucağımıza alıp soktuk denize ama pek mutlu olmuyordu girince o kendi kendine eğlendihep çok mutluydu tatilde arada annemin sesini duyunca telefonda dede diye ağlıyordu babamı aradık işten konuşsun diye dedisinin sesini duyunca sesle ağladı kuzum özlemişti demekki
bütün turistlerle ahbap oldu gidip yanlarına oturup sohbete başlıyordu çok çocuk vardı otelde kreş gibiydi hepside yabancıydı ama zeynebe ne fark eder hepsininpeşinde oynadı onlarla ama yabancılar bizden daha sakin kaç kere satranç oynayanların oyununu bozdu onlar taşları oradan oraya taşıyorlar diye benim fındıkta piyonları alıp taşıyordu sadece gülüyorlardı sen git şahın yanında dur sen prensessin dediler
otelden ayrıldıktan sonra bodruma gittik bir gece bodrumda kaldık ertesi gün bodrumdan denize girip akşam üzeri izmir e ertesi gün oradan istanbul yolu hep ikiye böldük giderkende 1 gece izmirde kalıp sabah devamettik dönerken de
aman amma yazmışım
- 17 Nisan 2009
- 2.853
- 4
- 45
selam millet..
oh iyi melike genel olarak iyi geçmiş... en azından zeynep anladığım kadarıyla eğlenmiş :))
bana yine geldiler heyheyler.. çok sinirliyim çok gergin ve tahümmülsüzüm bugün yine.. naz çıldırtıyo beni bi tane çarpıcam bi gün o olucak.. çok sıkıldım bunaldım.. kendim için bişey yapmak istiyorum artık kendi kendime de bişey yapmak istiyorum.. mesela saçıma röfle yaptırıcam kızla gitsem durmaz bırakacak kimse yok.. offff!!!! hiçbişey yapamıyorum bi akşamları dizi izlerdim onu da izletmiyo hiç ama hiç bişey yapamıyorum çıldırma noktasındayım sürekli naza hizmet et ve oyna hayatım bundan ibaret..
oh iyi melike genel olarak iyi geçmiş... en azından zeynep anladığım kadarıyla eğlenmiş :))
bana yine geldiler heyheyler.. çok sinirliyim çok gergin ve tahümmülsüzüm bugün yine.. naz çıldırtıyo beni bi tane çarpıcam bi gün o olucak.. çok sıkıldım bunaldım.. kendim için bişey yapmak istiyorum artık kendi kendime de bişey yapmak istiyorum.. mesela saçıma röfle yaptırıcam kızla gitsem durmaz bırakacak kimse yok.. offff!!!! hiçbişey yapamıyorum bi akşamları dizi izlerdim onu da izletmiyo hiç ama hiç bişey yapamıyorum çıldırma noktasındayım sürekli naza hizmet et ve oyna hayatım bundan ibaret..
- 19 Mart 2009
- 1.674
- 498
bu bebelerin 2 yaş sendromu tavan yaptı sibelcim sanırsam hepimiz aynı şekildeytiz mşllette geldikçe içini döker.hiç bişekilde rahat vermiyolar . artık dışarıda çıkamıyoruzz hava soğuk nefes alıcak kimsemiz yok bırakabilcek şu kışı bi geçirsek Allahın izniyle. herşeye ağlıyo zeynep bu aralar herşeye dişlerimi sıkmaktan çenem sızlıyo fenalardayım bnede. suyla oynamak ister her yer su yemek- yemez döker saçar anca ev desen bi toplu değil yerde yürnmüyo her yer mayın tarlası gibi:) geçicek arkadaşım inş. geçicek az sabır etcez
- 6 Şubat 2008
- 484
- 5
- 41
evet ya ev bir türlü toplanmıyor. topluyorum 2 sn sonra yine aynı banada bu yüzden gına geldi. allah hepimize peygamber sabrı versin. aminnnnnnn
paylaşmak istedim......
KARŞILIKSIZ SEVGİ
Küçücük bir can…anne karnında hayat bulan ;aslında doğumla başlayıp,ölene kadar sürecek olan bir mucize!...Yüce Yaradan’ın bizlere hem en güzel hediyesi,hem en kuvvetli terbiyecisi…anne veya baba…Her ikisi için de aşkın,sevginin,merhametin,acının ve sabrın sınanması…Minicik bedeniyle,küçücük yüreklere sığabilen devasa bir sevgi…Vazgeçilemez ve neredeyse paylaşılamaz bir tutku,bir bağımlılık…
Tüm bunlar evlat sevgisini dillendirmede yine de yetersiz kalıyor.Çünkü bu sevgi anlatılamaz,yaşanır!...O evladın gözlerinde,küçük ellerinde,tatlı dillerinde hayat bulur…Yaşamın keşmekeşi içinde,sığınılacak bir limandır evlat!… Tüm yorgunluğunu,stresini alır…Öyle bir söz söyler,öyle bir hareket yapar ki bir anda her şeyi unutursun…Sorunlardan kararan kalbinde bir ışık yanar sanki…Mutlu olursun…
Yavruna ait her şey kutsal bir emanet gibidir senin için…Kesilen ilk saçlarını bir peçeteye sarıp saklarsın…Sonradan ne işine yarayacaklarsa?...En önemlisi de göbek mandalını bir türlü atamazsın..Ya çocuğum işsiz güçsüz olursa?En iyi üniversitenin bahçesine gömdürürsün onu…Çoğunlukla da bir cami duvarının arasına sıkıştırırsın…Ne kadar doğrudur bilinmez?Kuru bir et parçasından bile medet umarsın evladın için…En güzel günler,en güzel yarınlar onun olsun diye…
Her gece koynuna alıp uyumak istersin…Başını ellerinle okşamak,sıcak nefesini hissetmek ve sen dalıncaya kadar da saatlerce saçlarını koklamak istersin…Bambaşka bir duygudur bu…O’nun masum yüzünde Yaradan’ın kudretini görürsün…Bazen olur ki içindeki coşkun sevgi kabarır…Kendini tutamaz,poposuna bir ısırık atarsın…Ağladıkça daha sevimli olur sanki!...Ya da sımsıkı sarılır,ciğerine sokmaya kalkarsın…Tüm bunların ardından Yaradan’a bin kere,milyon kere şükredersin.Ve,o tadı,olmayanların da tatması için dua edersin…
Artık komşu çocuğunun yaramazlıkları batmaz gözüne…’’Çocuktur,doğası gereği yapacak tabii…’’diyebilirsin, düne kadar kızdığın velede…Sokakta görüp de,hiç tanımadığın yaşıt çocukların yüzlerinde kendi çocuğunu görürsün.İçin ılık ılık olur.Hele de uzaktaysa yavrun?...Her gün bir çimdik et koparırlar vücudundan,acı duyarsın…Bu aşk,ne ananınkine,ne sevdiğininkine benzer…Kor eder insanı,yanarsın!...
Işıklar kesildiğinde bile, sırf O korkmasın diye,en korktuğun karanlıklara dalarsın cesurca, mum bulabilmek için!…Hayat sinemasının aktörüyken,onunla yönetmenliğe terfi edersin…Çünkü hayatını yönlendireceğin bir baş oyuncu çoktan gelmiştir senin yerine…
Aşk,bağlılık,ya da annelik içgüdüsü…Adı her ne olursa olsun…Sonsuz bir sevgi ve fedakarlık hissi ile büyütürsün evladını…Defalarca aynı şeyi sorsa, sabırla cevaplarsın…Düştüğünde yüreğin toplanır,hastalandığında hep kaybetmek korkusuyla kaygılanırsın…Gecen gündüzün birbirine karışır…Belki de benim gibi ağlarsın…Hayatının merkezin de hep ‘’O’’ vardır.Herşeyi O’na göre endeksler, yaşantını sonsuz bir hizmetkarlık hissi ile O’na adapte edersin…Büyüyüp de kendi kanatlarıyla uçmaya başladığında bile sen hiç kabullenmezsin…Kaç yaşında olursa olsun,O senin küçük bebeğindir…
Bir gün bir bakımevine de bıraksa seni hiç hayıflanmazsın…’’Canı sağolsun.’’dersin hep …Kırılsan da küsemezsin hiç…ÇÜNKÜ SEN EVLADINI KARŞILIKSIZ SEVERSİN…
KARŞILIKSIZ SEVGİ
Küçücük bir can…anne karnında hayat bulan ;aslında doğumla başlayıp,ölene kadar sürecek olan bir mucize!...Yüce Yaradan’ın bizlere hem en güzel hediyesi,hem en kuvvetli terbiyecisi…anne veya baba…Her ikisi için de aşkın,sevginin,merhametin,acının ve sabrın sınanması…Minicik bedeniyle,küçücük yüreklere sığabilen devasa bir sevgi…Vazgeçilemez ve neredeyse paylaşılamaz bir tutku,bir bağımlılık…
Tüm bunlar evlat sevgisini dillendirmede yine de yetersiz kalıyor.Çünkü bu sevgi anlatılamaz,yaşanır!...O evladın gözlerinde,küçük ellerinde,tatlı dillerinde hayat bulur…Yaşamın keşmekeşi içinde,sığınılacak bir limandır evlat!… Tüm yorgunluğunu,stresini alır…Öyle bir söz söyler,öyle bir hareket yapar ki bir anda her şeyi unutursun…Sorunlardan kararan kalbinde bir ışık yanar sanki…Mutlu olursun…
Yavruna ait her şey kutsal bir emanet gibidir senin için…Kesilen ilk saçlarını bir peçeteye sarıp saklarsın…Sonradan ne işine yarayacaklarsa?...En önemlisi de göbek mandalını bir türlü atamazsın..Ya çocuğum işsiz güçsüz olursa?En iyi üniversitenin bahçesine gömdürürsün onu…Çoğunlukla da bir cami duvarının arasına sıkıştırırsın…Ne kadar doğrudur bilinmez?Kuru bir et parçasından bile medet umarsın evladın için…En güzel günler,en güzel yarınlar onun olsun diye…
Her gece koynuna alıp uyumak istersin…Başını ellerinle okşamak,sıcak nefesini hissetmek ve sen dalıncaya kadar da saatlerce saçlarını koklamak istersin…Bambaşka bir duygudur bu…O’nun masum yüzünde Yaradan’ın kudretini görürsün…Bazen olur ki içindeki coşkun sevgi kabarır…Kendini tutamaz,poposuna bir ısırık atarsın…Ağladıkça daha sevimli olur sanki!...Ya da sımsıkı sarılır,ciğerine sokmaya kalkarsın…Tüm bunların ardından Yaradan’a bin kere,milyon kere şükredersin.Ve,o tadı,olmayanların da tatması için dua edersin…
Artık komşu çocuğunun yaramazlıkları batmaz gözüne…’’Çocuktur,doğası gereği yapacak tabii…’’diyebilirsin, düne kadar kızdığın velede…Sokakta görüp de,hiç tanımadığın yaşıt çocukların yüzlerinde kendi çocuğunu görürsün.İçin ılık ılık olur.Hele de uzaktaysa yavrun?...Her gün bir çimdik et koparırlar vücudundan,acı duyarsın…Bu aşk,ne ananınkine,ne sevdiğininkine benzer…Kor eder insanı,yanarsın!...
Işıklar kesildiğinde bile, sırf O korkmasın diye,en korktuğun karanlıklara dalarsın cesurca, mum bulabilmek için!…Hayat sinemasının aktörüyken,onunla yönetmenliğe terfi edersin…Çünkü hayatını yönlendireceğin bir baş oyuncu çoktan gelmiştir senin yerine…
Aşk,bağlılık,ya da annelik içgüdüsü…Adı her ne olursa olsun…Sonsuz bir sevgi ve fedakarlık hissi ile büyütürsün evladını…Defalarca aynı şeyi sorsa, sabırla cevaplarsın…Düştüğünde yüreğin toplanır,hastalandığında hep kaybetmek korkusuyla kaygılanırsın…Gecen gündüzün birbirine karışır…Belki de benim gibi ağlarsın…Hayatının merkezin de hep ‘’O’’ vardır.Herşeyi O’na göre endeksler, yaşantını sonsuz bir hizmetkarlık hissi ile O’na adapte edersin…Büyüyüp de kendi kanatlarıyla uçmaya başladığında bile sen hiç kabullenmezsin…Kaç yaşında olursa olsun,O senin küçük bebeğindir…
Bir gün bir bakımevine de bıraksa seni hiç hayıflanmazsın…’’Canı sağolsun.’’dersin hep …Kırılsan da küsemezsin hiç…ÇÜNKÜ SEN EVLADINI KARŞILIKSIZ SEVERSİN…
- 6 Şubat 2008
- 484
- 5
- 41
şuan okadar duygulandımki ağlıyorum. allah herkeze bu tadı tattırsın arkadaşlar. ne kadar yorulsakta annelik çok güzel bir şey varsın saçımızı boyatamıyalım . istediğimiz yerlere gidemeyelim. kendimize kıyafet bakmayıp hem onlara bakalım en güzel kıyafetleri. allah yavrularımıza sağlık sıhat versin. ben kızımı çok seviyorum ya o bir yana dünya bir yana.
ayrıca şunuda söylemekten geçemiyeceğim. burayı çok seviyorum arkadaşlar. burası bana terapi merkezi gibi geldi. burayı okudukça ve kendi dertlerimi paylaştıkça, kızıma ve kendime daha faydalı bir anne olduğumu düşünüyorum. her hareketimde burası sizin yazdıklarınız aklıma geliyor. tavsiyeleriniz şikayetleriniz hiç aklımdan çıkmıyor. tavsiyelerinizden kendime bir şeyler katmaya çalışıyorum. şikayetlerinizde sanki hep ben burada yazıyormuşumda kendi günlüğümü tutuyormuşum gibi oluyor yani aynı şeyleri bende yaşıyorum o yüzden sadece bunları ben yaşamıyormuşum diyerek kendi kendime telkin ediyorum. kısacası arkadaşlar kısa bir sürede buraya katılsamda ailemin içine girdiniz. annemle konuşurken sanki gerçek komşummuş arkadaşımmış gibi sizlerden bahsediyorum. sizi seviyorum arkadaşlar.
- 17 Nisan 2009
- 2.853
- 4
- 45
aynen dişlerimi sıkmaktan çenem ağrıyo dişlerim sızlıyo artık.. her gün dua ediyorum zaten allah bana sabır versin başka bişey istemiyorum kendim için..
ya evin dağınıklığı umrumda değil valla pis olmasın yeter.. onu bile başaramıyorum ki artık yetiştiremiyorum naz benden daha hızlı kirletebiliyo.. bide benimki bana yapışık olduğundan iş te yaptırmıyo iki dakka kendi durmaz diyorum ya tuvalete zor giriyorum hemen ağlıyo ki kapıyı bile kapatmıyorum başbaşaysak..
şuan okadar duygulandımki ağlıyorum. allah herkeze bu tadı tattırsın arkadaşlar. ne kadar yorulsakta annelik çok güzel bir şey varsın saçımızı boyatamıyalım . istediğimiz yerlere gidemeyelim. kendimize kıyafet bakmayıp hem onlara bakalım en güzel kıyafetleri. allah yavrularımıza sağlık sıhat versin. ben kızımı çok seviyorum ya o bir yana dünya bir yana.
ayrıca şunuda söylemekten geçemiyeceğim. burayı çok seviyorum arkadaşlar. burası bana terapi merkezi gibi geldi. burayı okudukça ve kendi dertlerimi paylaştıkça, kızıma ve kendime daha faydalı bir anne olduğumu düşünüyorum. her hareketimde burası sizin yazdıklarınız aklıma geliyor. tavsiyeleriniz şikayetleriniz hiç aklımdan çıkmıyor. tavsiyelerinizden kendime bir şeyler katmaya çalışıyorum. şikayetlerinizde sanki hep ben burada yazıyormuşumda kendi günlüğümü tutuyormuşum gibi oluyor yani aynı şeyleri bende yaşıyorum o yüzden sadece bunları ben yaşamıyormuşum diyerek kendi kendime telkin ediyorum. kısacası arkadaşlar kısa bir sürede buraya katılsamda ailemin içine girdiniz. annemle konuşurken sanki gerçek komşummuş arkadaşımmış gibi sizlerden bahsediyorum. sizi seviyorum arkadaşlar.
ah canım benim sen de hoşgeldin aramıza.. kesinlikle buraya girmezsem rahat edemiyorum..
acı haberlerle günaydın.Rabbim ailelerine sabır versino hainlerinde köklerini kurutsun inş.
aminnnn inşallah hepimizin yüreği yanıyor
(((( - 6 Şubat 2008
- 484
- 5
- 41
acı haberlerle günaydın.Rabbim ailelerine sabır versin
günaydın. ateş düştüğü yeri yakıyor. ailelerin, annelerin, babaların yürekleri ne haldedir allah bilir. yüce allahım ölene kadar sönmiyecek alevli yüreklerine sabır versin. allah hepimizin evlatlarını korusun. tüm şehitlerimize allah rahmet eğlesin
- 17 Nisan 2009
- 2.853
- 4
- 45
merhaba hoşgeldin doğum yılınız nedir.. bizim topic baya sessizleşti sanırım bebişler büyüdükçe kimse giremez fırsat bulamaz oldu..
Azra yi sütten kesmeye karar verdim şu hastalığın bıraktığı huysuzluklari geçsin aralığı beklemicem kesicem.fakat nasıl kesecem bilemiyorum kizlar,,geçenlerde çok ama çok bunaltmisti sirke sürdüm verdim önce iiyykkk dedi sonra tekrar aldı emdi bana misin demedi ya inanamadım ben kokusundan bayılacaktım ama o emdi yinede .eşim gülme krizine girdi bende sinir krizine .biraktiran arkadaşlar nasıl başardınız buraya yazın lütfen ,hangi yönteme basvurdunuz çocuğa nasıl anlattiniz geceleri ne kadar ağlaması doğru ,lütfen paylasin..aklı erdikce daha da düşkün oluyor emmeye,bi an once kesmem lazım .
- 19 Mart 2009
- 1.674
- 498
hoşgeldiniz sık sık uğrayın kimseler kalmadı sibelin dediği gibi bizde bebelerden fırsat buldukça giriyor paylaşıyoruz onların hallerini :)
- 19 Mart 2009
- 1.674
- 498
daha vakit var diyorum ama bende düşünmeden edemiyorum fatmacım. salça süreni ,elektrik bantı yapıştıranı, boğazlı kazak giyeni ,acı biber süreni bide aktardan alınıyomuş bi toz gibi bişey süt kesmek için diyomuşsun adını bilemedim şimdi bebeğede zararı yok o var aklıma gelen bunlar bizim byükler bide şey derler memeden kesince 3 gece derin uykuda emzirecekmişin hakmış o bilmem artık ne kadar doğru ne kadar zırva.1 haftada alışır diyolar ama görücez bakalım bide annen var sanırım yanında bu ara .o varken başla isterse(ama huysuzluk geçsin diyosun) gece falan oyalar gündüzde aklına düştükçe bilmem artık. ben hatırlıyorumda amcamın kızları falan sütten kesmeye annesine gelirlerdi gündüz bi şekilde oyalanır belki ama gece yardımcı olsun diye. kolay gelsin canım şimdiden :26:
