Zeytin

Pestososlumakarnam

Aktif Üye
Kayıtlı Üye
1 Nisan 2021
1.530
1.505
Çok uzun yıllar kilo problemi yaşadım. İnanılmaz derecede sadece deri ve kemikten oluşuyordum. Senelerce sosyal çevreden uğradığım kilo zorbalığı bir yana. Yapım bu zannederdim ama değilmiş. Neden kilo alamadığımı terapiler sonucunda farkına vardım.

Bir gün sofrada ekmek zeytin yerken (zeytine bayılırdım) annemin annesi dedenin bağı var herhalde demiş kızmıştı. Bir gün de bakkaldan alınmış tazecik ekmeği kopara kopara yedim diye tabiri caizse ağzıma tükürdü o kadın. Vallahi abartmıyorum en basit örnekler.

Yanlış anlaşılmasın paramız var. Sadece biz annem boşandığı ve onların yanına taşındığımız için her yediğimiz göze batardı. Annem çalışır cidden iyi kazanırdı o dönemde. Hatta annem sayesinde yalnız kalmadılar sağlık bakımları her şeyleri ile ilgilendi yaşam standartları arttı ama hiç istenmedik hem annem hem ben.

2 öğün yemek yenirdi. Bir öğlene doğru bide akşam üzeri. Bu öğünlerde inanılmaz bir psikolojik şiddet hakaret beddua tarzı şeyler duyduğum için (annem çalışıyor tanık değil ) daha onlar çorbasını bitirmeden 1 dk da yer kalkardım yada hiç sofraya oturmazdım ayrıca atıştırırdım oda peynir ekmek.
Yeterki tokluk hissi olsun. Ne zaman mesleğimi edindim değerli oldum “ kızım neden hiç uğramıyorsun oldum” ayrı eve çıktım hafifledim seneler içinde de kilo almaya başladım ve güzelleşmeye başladım. İskeletör tabirinden kurtulmuştum.


Yaşadığım şiddetin sadece yeme içme ile ilgili olan kısmından bahsediyorum.
Kilomu aldım sağlıklı bir görüntüye kavuştum. Ama bugün zeytin yerken yine içim burkuldu. Çok öfkelendim.

Sağlıklıydık ev kendimizindi paramız vardı mutlu olabilirdik en azından huzurla yemek yiyebilirdik. Şimdi o eve gidip o kadını beni kolumdan tutup sokağa attığı günler gibi kolundan tutup duvara fırlatmamak için aynı beni bıraktığı çaresizlik hissini ona yaşatmamak için bir yandan buraya yazıyorum bir yandan sakinleşmeye çalışıyorum .
İnsanlar nasıl cinnet geçiriyor bazen anlıyorum.
Çok üzgünüm geçen senelere.
 
Çok uzun yıllar kilo problemi yaşadım. İnanılmaz derecede sadece deri ve kemikten oluşuyordum. Senelerce sosyal çevreden uğradığım kilo zorbalığı bir yana. Yapım bu zannederdim ama değilmiş. Neden kilo alamadığımı terapiler sonucunda farkına vardım.

Bir gün sofrada ekmek zeytin yerken (zeytine bayılırdım) annemin annesi dedenin bağı var herhalde demiş kızmıştı. Bir gün de bakkaldan alınmış tazecik ekmeği kopara kopara yedim diye tabiri caizse ağzıma tükürdü o kadın. Vallahi abartmıyorum en basit örnekler.

Yanlış anlaşılmasın paramız var. Sadece biz annem boşandığı ve onların yanına taşındığımız için her yediğimiz göze batardı. Annem çalışır cidden iyi kazanırdı o dönemde. Hatta annem sayesinde yalnız kalmadılar sağlık bakımları her şeyleri ile ilgilendi yaşam standartları arttı ama hiç istenmedik hem annem hem ben.

2 öğün yemek yenirdi. Bir öğlene doğru bide akşam üzeri. Bu öğünlerde inanılmaz bir psikolojik şiddet hakaret beddua tarzı şeyler duyduğum için (annem çalışıyor tanık değil ) daha onlar çorbasını bitirmeden 1 dk da yer kalkardım yada hiç sofraya oturmazdım ayrıca atıştırırdım oda peynir ekmek.
Yeterki tokluk hissi olsun. Ne zaman mesleğimi edindim değerli oldum “ kızım neden hiç uğramıyorsun oldum” ayrı eve çıktım hafifledim seneler içinde de kilo almaya başladım ve güzelleşmeye başladım. İskeletör tabirinden kurtulmuştum.


Yaşadığım şiddetin sadece yeme içme ile ilgili olan kısmından bahsediyorum.
Kilomu aldım sağlıklı bir görüntüye kavuştum. Ama bugün zeytin yerken yine içim burkuldu. Çok öfkelendim.

Sağlıklıydık ev kendimizindi paramız vardı mutlu olabilirdik en azından huzurla yemek yiyebilirdik. Şimdi o eve gidip o kadını beni kolumdan tutup sokağa attığı günler gibi kolundan tutup duvara fırlatmamak için aynı beni bıraktığı çaresizlik hissini ona yaşatmamak için bir yandan buraya yazıyorum bir yandan sakinleşmeye çalışıyorum .
İnsanlar nasıl cinnet geçiriyor bazen anlıyorum.
Çok üzgünüm geçen senelere.
Ben olsam 1-2 kilo zeytin alır dedemin bahcesinden sana getirdim derdim.
 
Çok uzun yıllar kilo problemi yaşadım. İnanılmaz derecede sadece deri ve kemikten oluşuyordum. Senelerce sosyal çevreden uğradığım kilo zorbalığı bir yana. Yapım bu zannederdim ama değilmiş. Neden kilo alamadığımı terapiler sonucunda farkına vardım.

Bir gün sofrada ekmek zeytin yerken (zeytine bayılırdım) annemin annesi dedenin bağı var herhalde demiş kızmıştı. Bir gün de bakkaldan alınmış tazecik ekmeği kopara kopara yedim diye tabiri caizse ağzıma tükürdü o kadın. Vallahi abartmıyorum en basit örnekler.

Yanlış anlaşılmasın paramız var. Sadece biz annem boşandığı ve onların yanına taşındığımız için her yediğimiz göze batardı. Annem çalışır cidden iyi kazanırdı o dönemde. Hatta annem sayesinde yalnız kalmadılar sağlık bakımları her şeyleri ile ilgilendi yaşam standartları arttı ama hiç istenmedik hem annem hem ben.

2 öğün yemek yenirdi. Bir öğlene doğru bide akşam üzeri. Bu öğünlerde inanılmaz bir psikolojik şiddet hakaret beddua tarzı şeyler duyduğum için (annem çalışıyor tanık değil ) daha onlar çorbasını bitirmeden 1 dk da yer kalkardım yada hiç sofraya oturmazdım ayrıca atıştırırdım oda peynir ekmek.
Yeterki tokluk hissi olsun. Ne zaman mesleğimi edindim değerli oldum “ kızım neden hiç uğramıyorsun oldum” ayrı eve çıktım hafifledim seneler içinde de kilo almaya başladım ve güzelleşmeye başladım. İskeletör tabirinden kurtulmuştum.


Yaşadığım şiddetin sadece yeme içme ile ilgili olan kısmından bahsediyorum.
Kilomu aldım sağlıklı bir görüntüye kavuştum. Ama bugün zeytin yerken yine içim burkuldu. Çok öfkelendim.

Sağlıklıydık ev kendimizindi paramız vardı mutlu olabilirdik en azından huzurla yemek yiyebilirdik. Şimdi o eve gidip o kadını beni kolumdan tutup sokağa attığı günler gibi kolundan tutup duvara fırlatmamak için aynı beni bıraktığı çaresizlik hissini ona yaşatmamak için bir yandan buraya yazıyorum bir yandan sakinleşmeye çalışıyorum .
İnsanlar nasıl cinnet geçiriyor bazen anlıyorum.
Çok üzgünüm geçen senelere.
Babam bir misafirlikte kız kardeşiyle beraber çok zeytin yedi diye,dedem 2 kilo çürük çarık tozlu taşlı zeytin yedirmiş. Alın milletin evinde yemeyin gözünüz doysun diye.
Var yani beteri de var. Ama ikisi de hala en çok zeytin yiyor 😂😂😂
 
Konu başlığını okuyunca böyle bir hikaye çıkacağını tahmin etmemiştim. Çok üzüldüm. Umarım anneniz hala onlarla birlikte yaşamıyordur. Annem anlatmıştı, yıllar önce bir komşu kadın boşanan kızının çocukları ile her sofraya oturuyorlar, yiyorlar diye kavga ediyormuş. Bilmiyorum belki onlarda yokluk vardı, çünkü kızı çalışmıyor ve 3 çocuk varmış. Yine de insan neden çocukların yediğini çok görür.
 
Bende çocukluğumda zayıfım diye zorla kaşık kaşık bulgur pilavı ağzıma tıkıldığını bilirim.Şimdi bir lokma fazla yesem istifra ediyorum gerçekten travma olarak kalıyor.
 
Çok uzun yıllar kilo problemi yaşadım. İnanılmaz derecede sadece deri ve kemikten oluşuyordum. Senelerce sosyal çevreden uğradığım kilo zorbalığı bir yana. Yapım bu zannederdim ama değilmiş. Neden kilo alamadığımı terapiler sonucunda farkına vardım.

Bir gün sofrada ekmek zeytin yerken (zeytine bayılırdım) annemin annesi dedenin bağı var herhalde demiş kızmıştı. Bir gün de bakkaldan alınmış tazecik ekmeği kopara kopara yedim diye tabiri caizse ağzıma tükürdü o kadın. Vallahi abartmıyorum en basit örnekler.

Yanlış anlaşılmasın paramız var. Sadece biz annem boşandığı ve onların yanına taşındığımız için her yediğimiz göze batardı. Annem çalışır cidden iyi kazanırdı o dönemde. Hatta annem sayesinde yalnız kalmadılar sağlık bakımları her şeyleri ile ilgilendi yaşam standartları arttı ama hiç istenmedik hem annem hem ben.

2 öğün yemek yenirdi. Bir öğlene doğru bide akşam üzeri. Bu öğünlerde inanılmaz bir psikolojik şiddet hakaret beddua tarzı şeyler duyduğum için (annem çalışıyor tanık değil ) daha onlar çorbasını bitirmeden 1 dk da yer kalkardım yada hiç sofraya oturmazdım ayrıca atıştırırdım oda peynir ekmek.
Yeterki tokluk hissi olsun. Ne zaman mesleğimi edindim değerli oldum “ kızım neden hiç uğramıyorsun oldum” ayrı eve çıktım hafifledim seneler içinde de kilo almaya başladım ve güzelleşmeye başladım. İskeletör tabirinden kurtulmuştum.


Yaşadığım şiddetin sadece yeme içme ile ilgili olan kısmından bahsediyorum.
Kilomu aldım sağlıklı bir görüntüye kavuştum. Ama bugün zeytin yerken yine içim burkuldu. Çok öfkelendim.

Sağlıklıydık ev kendimizindi paramız vardı mutlu olabilirdik en azından huzurla yemek yiyebilirdik. Şimdi o eve gidip o kadını beni kolumdan tutup sokağa attığı günler gibi kolundan tutup duvara fırlatmamak için aynı beni bıraktığı çaresizlik hissini ona yaşatmamak için bir yandan buraya yazıyorum bir yandan sakinleşmeye çalışıyorum .
İnsanlar nasıl cinnet geçiriyor bazen anlıyorum.
Çok üzgünüm geçen senelere.
Allah’ından bulacaktır elbet masum bir yavruya bunları yaşatan ama siz de yardım alın. İçinizde biriktirdiğiniz öfke, gücenme, nefret, acı.. size zarar vermeden işinin ehli bir uzmana gidin. Çıkarın içinizden bu kötü kadını ve yaptıklarını. Öfke hissi yerini merhamete acımaya ve huzura bıraksın.
 
Allah’ından bulacaktır elbet masum bir yavruya bunları yaşatan ama siz de yardım alın. İçinizde biriktirdiğiniz öfke, gücenme, nefret, acı.. size zarar vermeden işinin ehli bir uzmana gidin. Çıkarın içinizden bu kötü kadını ve yaptıklarını. Öfke hissi yerini merhamete acımaya ve huzura bıraksın.

Senelerdir gidiyorum ancak zaman zaman geçse de maalesef tamamen silinmiyor uzunca seneler hiç görüşmedim o kadınla terapi aldım ama yok. 25 26 senelik sistematik bi şiddet olduğu için öyle kolay kolay geçmiyor. Keşke geçse silinse çok isterdim
 
kolundan tutup sokaga fırlatsanız da bazı seyler kendı baslarına gelmeden anlamazlar malesef :KK43:

Psikolog hanım da öyle diyor. Şuan çok yaşlı zaten normal dediğimi bile duymuyor anlatsam anlamaz işine gelmez.
Annenin evde olduğu gün ziyarete gider anneden güzel bir masa kurmasını isterdim.
Masada tek tek yüzlerine vururdum herşeyi.Öyle kırıp dökmeden degil,onların yaptığı zehir ettigi çocuklugunuz gibi yapardım.
Hep küçük kalmayacağınızı hesaplamaları lazımdı.

O kadınla değil ama annemle çok hesaplaştım çok sinir krizleri geçirdim maalesef annemde de vardı hata. Görmedim duymadım bilmiyorum u oynadı. Şimdi ise “ ne yapabilirdim” diyor. En azından dik durabilirdin dediğimde aldığım cevaplar iyice sinirlendiyor beni sanki çaresizmiş gibi konuşuyor. O da sindirilmiş.
 
öfkenizi hakedecek kadar değer vermemeyi öğrenmeniz gerek artık o kadına.
kendi hayatınızı yaşıyorsunuz artık geçmişe sinirlenmenin manası yok. kötü bir insan demek ki.

Sinirlenmenin manası yok denilecek kadar kolay olabilseydi 5 senedir düzenli terapi almaz normal hayatıma devam edebilirdim.
 
X