- 19 Aralık 2006
- 444
- 5
1. Yürüyüş kan akımını ve kan damarlarının miktarını artırarak dolaşımı iyileştirir, kalp-damar ve beynin damarsal hastalıklar riskini azaltır.
2. Kalp kası dahil, tüm vücut kaslarını kuvvetlendirerek daha etkin çalışmalarını sağlar.
3. Her bir kasılmada kalbin pompaladığı kan miktarını artırarak, istirahatte kalp atım sayısını (nabız) azaltır.
4. Egzersiz ve stres durumunda tansiyon yükselmesini önler.
5. Kan basıncını düzenler.
6. Kalp kasının yan damarlardan beslenmesini destekler. Böylece kalbin ana damarlarında oluşabilecek tıkanıklıkları önler.
7. Şişmanlık riskini azaltır.
8. Sindirimi kolaylaştırır.
9. Beyne oksijen gitmesini artırarak zihinsel potansiyeli yükseltir.
10. Lenfatik dolaşıma yardımcı olur.
11. Metabolizmayı uyarır.
12. Solunum kapasitesini artırır.
13. Büyümeyi olumlu etkiler.
14. Kan yağlarının (trigliserid) düzeyini düşürür.
15. İyi huylu kolesterolü yükseltir.
16. Eklem ve kasların esnekliğini artırarak bel ve boyun ağrılarını hafifletir.
17. Kemiklerin sertleşmesini ve kuvvetlenmesini sağlar.
18. Bağışıklık sistemini kuvvetlendirir.
19. Yorgunluğu azaltır.
20. Uykusuzluğu önler.
Her gün 30 dakikalık hızlı bir yürüyüşün, uzun vadede, kalp krizinden felç geçirme riskine, kemik erimesinden depresyona kadar birçok rahatsızlığı önlediği bildiriliyor.
"Sağlıklı bir vücut adına sabah erken kalkıp, eşofmanlarınızı giyip kendinizi deniz kıyısına veya ormanlık bir yere atmanız ve saatlerce koşmanız şart değil" diyen uzmanlar, sağlıklı bir bünyeye sahip olmak için yürümenin de yeterli olduğunu ve saatte 5-7 kilometre hızla yapılacak yürüyüşlerin çok faydalı olduğunu belirtiyor. Uzmanlara göre, haftada 6 kez yarım saat-1 saat arası yürüyüş yapmak, koşunun yerini tutabiliyor. Harvard Üniversitesi'nden Dr. Joann Manson, "Eğer herkes günde 30 dakikalık bir yürüyüş yapsa, kronik hastalıkları yüzde 40 oranında azaltabiliriz" diye konuşuyor.
Düzenli olarak yürümenin, kalbi formda tuttuğu gibi tansiyonu da düşürdüğünü vurgulayan uzmanlar, kalp krizi geçirme riskinin yüzde 50 azaldığını kaydediyor.
Uzmanlar, Harvard Tıp Fakültesi tarafından 70 bin kişi üzerinde 15 yıl boyunca yapılan bir araştırma sonucunu da hatırlatıyor. Buna göre, haftada en az 20 saat yürümek, damar tıkanıklığı sebebiyle felç geçirme riskini yüzde 40 azaltıyor. En az yarım saat yürümek, birkaç yüz kalori yakmanın yanı sıra, günün kalan kısmında metabolizmayı da dengeliyor. Yenilen besinleri yağa dönüştürmeden daha kolay yakmayı sağlıyor.
Uzmanlar, vücuttaki yağları eritmenin en iyi yollarından birisinin de yürümek olduğunu ifade ediyor. Tempolu yarım saatin sonunda vücudun, biriktirdiği yağları yeni yakmaya başladığını belirten uzmanlar, dolayısıyla, düzenli olarak 30 dakikanın üzerinde yürünülen mesafenin, sağlıklı yaşamaya yardım ettiğini bildiriyor.
Yürüyüş
Organizmanın temel fizik aktivitesidir, her kişiye, her zaman, her yerde önerilir. Hiç bir sakıncası yoktur. Yürüyüş alt üyelere de (bacaklar) kan dolaşımını artırır ve kalp kasını kuvvetlendirir. Kemik ve kaslar için çok az yaralanma riski oluşturur. Alt üyeler ve bacakların venöz dolaşımını uyarır ve akciğerlerin verimini iyileştirir.
Hızlı yürüyüş aerobik egzersiz için en kolay ve mükemmel bir davranıştır. Hızlı adımlarla yürüyüş, aynı mesafede, en az joging ve koşu kadar kalori yakar.
Çocuklar, yeni yetişenler ve gençler için yürüyüş yeterli bir fizik aktivite değildir. Aksine yaşlı bireyler için ideal bir spor türüdür, zira organizmanın tüm elemanları ile birlikte yumuşak-tatlı bir biçimde hareket gelişimi sağlar. Yürüyüş, eklemleri zorlamayan jimnastik hareketleriyle birleştirilmelidir.
Bu aktiviteden yeterince yarar sağlayabilmek için, uygun ayakkabılar ile günde en az bir saat yürümek gerekir.
Şayet kalp hastası iseniz, özellikle göğüs ağrısı çekiyorsanız ya da miyokard infarktüslü olsanız dahi, yürüyüşün bir zararı yoktur. Aksine, koroner arterlerin kan dolaşımını kolaylaştırarak ve kuvvetlendirerek kalp üzerinde mükemmel bir etkisi vardır.
Koşu
Çağın gözde sporlarından biridir. Tipik dayanıklılık sporudur. Dayanıklılık koşusu dereceli olarak antrenmanlar ile iyileştirilen çok önemli özellikler ister. Yaralanmalardan sakınmak için bilinçli bir antrenman planı uygulamak koşulu ile kasların ve kalp-solunum sisteminin kapasitesini dereceli olarak güçlendiren komple bir fizik aktivitedir.
Şayet 40 yaş üzeri iseniz, sporcu geçmişiniz olsa bile bir hekim kontrolünden geçmeli ve düzenli antrenman programı uygulamalısınız.
2. Kalp kası dahil, tüm vücut kaslarını kuvvetlendirerek daha etkin çalışmalarını sağlar.
3. Her bir kasılmada kalbin pompaladığı kan miktarını artırarak, istirahatte kalp atım sayısını (nabız) azaltır.
4. Egzersiz ve stres durumunda tansiyon yükselmesini önler.
5. Kan basıncını düzenler.
6. Kalp kasının yan damarlardan beslenmesini destekler. Böylece kalbin ana damarlarında oluşabilecek tıkanıklıkları önler.
7. Şişmanlık riskini azaltır.
8. Sindirimi kolaylaştırır.
9. Beyne oksijen gitmesini artırarak zihinsel potansiyeli yükseltir.
10. Lenfatik dolaşıma yardımcı olur.
11. Metabolizmayı uyarır.
12. Solunum kapasitesini artırır.
13. Büyümeyi olumlu etkiler.
14. Kan yağlarının (trigliserid) düzeyini düşürür.
15. İyi huylu kolesterolü yükseltir.
16. Eklem ve kasların esnekliğini artırarak bel ve boyun ağrılarını hafifletir.
17. Kemiklerin sertleşmesini ve kuvvetlenmesini sağlar.
18. Bağışıklık sistemini kuvvetlendirir.
19. Yorgunluğu azaltır.
20. Uykusuzluğu önler.
Her gün 30 dakikalık hızlı bir yürüyüşün, uzun vadede, kalp krizinden felç geçirme riskine, kemik erimesinden depresyona kadar birçok rahatsızlığı önlediği bildiriliyor.
"Sağlıklı bir vücut adına sabah erken kalkıp, eşofmanlarınızı giyip kendinizi deniz kıyısına veya ormanlık bir yere atmanız ve saatlerce koşmanız şart değil" diyen uzmanlar, sağlıklı bir bünyeye sahip olmak için yürümenin de yeterli olduğunu ve saatte 5-7 kilometre hızla yapılacak yürüyüşlerin çok faydalı olduğunu belirtiyor. Uzmanlara göre, haftada 6 kez yarım saat-1 saat arası yürüyüş yapmak, koşunun yerini tutabiliyor. Harvard Üniversitesi'nden Dr. Joann Manson, "Eğer herkes günde 30 dakikalık bir yürüyüş yapsa, kronik hastalıkları yüzde 40 oranında azaltabiliriz" diye konuşuyor.
Düzenli olarak yürümenin, kalbi formda tuttuğu gibi tansiyonu da düşürdüğünü vurgulayan uzmanlar, kalp krizi geçirme riskinin yüzde 50 azaldığını kaydediyor.
Uzmanlar, Harvard Tıp Fakültesi tarafından 70 bin kişi üzerinde 15 yıl boyunca yapılan bir araştırma sonucunu da hatırlatıyor. Buna göre, haftada en az 20 saat yürümek, damar tıkanıklığı sebebiyle felç geçirme riskini yüzde 40 azaltıyor. En az yarım saat yürümek, birkaç yüz kalori yakmanın yanı sıra, günün kalan kısmında metabolizmayı da dengeliyor. Yenilen besinleri yağa dönüştürmeden daha kolay yakmayı sağlıyor.
Uzmanlar, vücuttaki yağları eritmenin en iyi yollarından birisinin de yürümek olduğunu ifade ediyor. Tempolu yarım saatin sonunda vücudun, biriktirdiği yağları yeni yakmaya başladığını belirten uzmanlar, dolayısıyla, düzenli olarak 30 dakikanın üzerinde yürünülen mesafenin, sağlıklı yaşamaya yardım ettiğini bildiriyor.
Yürüyüş
Organizmanın temel fizik aktivitesidir, her kişiye, her zaman, her yerde önerilir. Hiç bir sakıncası yoktur. Yürüyüş alt üyelere de (bacaklar) kan dolaşımını artırır ve kalp kasını kuvvetlendirir. Kemik ve kaslar için çok az yaralanma riski oluşturur. Alt üyeler ve bacakların venöz dolaşımını uyarır ve akciğerlerin verimini iyileştirir.
Hızlı yürüyüş aerobik egzersiz için en kolay ve mükemmel bir davranıştır. Hızlı adımlarla yürüyüş, aynı mesafede, en az joging ve koşu kadar kalori yakar.
Çocuklar, yeni yetişenler ve gençler için yürüyüş yeterli bir fizik aktivite değildir. Aksine yaşlı bireyler için ideal bir spor türüdür, zira organizmanın tüm elemanları ile birlikte yumuşak-tatlı bir biçimde hareket gelişimi sağlar. Yürüyüş, eklemleri zorlamayan jimnastik hareketleriyle birleştirilmelidir.
Bu aktiviteden yeterince yarar sağlayabilmek için, uygun ayakkabılar ile günde en az bir saat yürümek gerekir.
Şayet kalp hastası iseniz, özellikle göğüs ağrısı çekiyorsanız ya da miyokard infarktüslü olsanız dahi, yürüyüşün bir zararı yoktur. Aksine, koroner arterlerin kan dolaşımını kolaylaştırarak ve kuvvetlendirerek kalp üzerinde mükemmel bir etkisi vardır.
Koşu
Çağın gözde sporlarından biridir. Tipik dayanıklılık sporudur. Dayanıklılık koşusu dereceli olarak antrenmanlar ile iyileştirilen çok önemli özellikler ister. Yaralanmalardan sakınmak için bilinçli bir antrenman planı uygulamak koşulu ile kasların ve kalp-solunum sisteminin kapasitesini dereceli olarak güçlendiren komple bir fizik aktivitedir.
Şayet 40 yaş üzeri iseniz, sporcu geçmişiniz olsa bile bir hekim kontrolünden geçmeli ve düzenli antrenman programı uygulamalısınız.