Sunday, 15 April 2007
ADAYLIK SÜRECİ BAŞLARKEN
Bu hafta yayınlanan para dergisinde dövize ve borsaya ilişkin çok ayrıntılı yorumlarımı verdim. Borsaya ilişkin olarak yabancıların bakış açılarının nasıl olduğunu ve bu bakış açısıyla nasıl bir seyrin bizi beklediğini vurgulamaya çalıştırm.
Bu aşamadan itibaren Cumhurbaşkanlığı konusundaki gelişmelerin piyasaları çok ciddi biçimde etkilemesini bekleyemeyiz. Çünkü bu süreç konusundaki bütün senaryolar fiyatlara girmiş bulunuyor. Stresle beklenen Genelkurmay Başkanı sayın Yaşar Büyükanıt'ın konuşması, ardından Cumhurbaşkanı sayın Ahmet Necdet Sezer'in konuşmaları ve sonra da 14 Nisan mitingi ile birlikte, siyasi gerginlik ve iç siyasette deprem olabileceği beklentileri bitmiş oluyor. Piyasalar bu süreç sonunda rahatlamış olacaklardır. Dış piyasalardaki olumlu gelişmelerin de etkisiyle piyasalar bu haftaya büyük olasılıkla olumlu bir havada başlayacaktır.
Dolayısıyla endeks açılışta 46.200-46.300 seviyelerinden güne başlayabilir. Çok ters ve olumsuz bir gelişme olmadığı sürece 45.900'ün altına bir gerileme veya bu seviyenin altında bir kapanış beklemiyorum. Geçen hafta 46.300 seviyesini kendine direnç yaparak bu seviyenin altında birkaç destek oluşturan endeks bu sefer bu direnci kırmaya yönelik güçlü bir atak yapabilir. Bu tür bir yükselişin yavaş ve istikrarlı olmasını beklemeyiniz.
Varsayalım ki; endeks açıldıktan sonra 46.250 civarını görmüş olsun ve yeniden 46 bine doğru gevşesin ve hacim zayıflasın. Bu tür bir durumda, gelen alışlar birlikte birden 400-500 puan yükselişler ortaya çıkabilir ve önceki hafta başlayan ralli tipi hareketin devamı gelebilir. Çünkü en önemli ekonomik veriler (enflasyon, cari açık, bütçe açığı vs..) açıklanmış durumdadır. Siyaseten gerginlik yaratabilecek temel beklentiler de cevabını bulmuş durumdadır. İşte bu nedenle piyasanın çok rahatladığını görebiliriz.
Tabi ki her zaman söylediğim üzere, piyasa bizlerden ve en büyük yatırımcıdan bile bir adım öndedir. Varsayalım ki endeks 46 binin üzerinde bir açılış gerçekleştirdi ve daha sonra satışlar geldi. Bu satışlarla endeksin 45.500'ün altına gerilemiş olduğunu ve hacmin de artmaya başladığını varsayalım (çok düşük bir olasılıktır ama biz böyle olduğunu varsayalım). Bu tür bir durumda bizlerin bilmediği ama piyasanın haber aldığı birşeyler var demektir. Bu tür bir durumda eğer endeks 45.500'ün altında bir seviyeden kapanış yapacak olursa temkinli olmak gerekir. Yani bir miktar satış yaparak beklemeye geçmek anlamlı olur. Fakat 46.300'ün üzerine kendini atmaya çalışan bir endeks, en azından 47.500'e kadar olabilecek bir hareketin sinyali ve habercisi olacaktır.
Yeni Cumhurbaşkanımız seçilene kadar piyasalar günlük güneşlik bir bahar havası yaşayabilir. Fakat Cumhurbaşkanı seçimi sonrasında bu hava daha da olumlu bir havaya dönüşerek şuursuz bir hal alabilir veya belki de kar realizasyonları gelir. Ama şunu çok açık kalple belirteyim ki, Cumhurbaşkanı seçimi sonrasında yeni bir süreç başlayacaktır. Bu süreç genel seçimlere kadar devam edecektir. Genel seçimlerin ne zaman olacağını aslında bilmiyoruz. Fakat görünen o ki erken bir genel seçim olacaktır. Dolayısıyla Temmuz ile Eylül arasında bir erken seçim görebiliriz. Bu seçime kadar olan dönemde "bu da nerden çıktı" diyebileceğimiz ve toplumu çok fazla gerebilecek olaylarla karşılaşabiliriz. Ayrıca Mayıs ayı başından itibaren ABD'deki son türbülansa neden olan "ekonomi durgunluk dönemine giriyor mu?" sorusunu güçlendirecek veriler ve ABD'deki NEw Century Homes'un batma noktasına gelişinin ABD ekonomisine yansımaları göreceğimiz veriler gelmeye başlayabilir. Şu an dış piyasalarda da bir bahar havası olsa da tarihi rekor zirvelerine ulaşan dış piyasaların bu zirveleri geçmesini beklemiyorum. Daha ziyade ikili zirve görüntüleri oluşabilir. İşte bu yüzden, Mayıs ortalarından Eylül dönemine dkadar olacak süreci şu an okuyabilmem mümkün değil. Yani belirsizlikler var. Piyasalar belirsizliği sevmez ve belirsizliği tahmin etmek yerine satıp nakde geçmeyi tercih edebilir. Yaz aylarının da genellikle borsalar için pek verimli olmadığı düşünülecek olursa, Cumhurbaşkanı seçilene kadar olan dönem çok iyi getiriler sağlarsa, Cumhurbaşkanı seçildikten sonraki yükselişleri kar realizasyon fırsatı olarak değerlendirmek anlamlı olabilir. Gerçi daha o günlere zaman var ve yorumlarımda gelişmeleri sizlere aktaracağım.
Sağlıcakla kalınız...