7-8 yıllık bir arkadaşım var, son 3 yıldır çok yakındık. her gün konuşuyorduk, vakit buldukça da buluşuyorduk. geçen sene onun bir ilişkisi oldu fakat çok toksikti ve mutsuzdu. ben de aynı şekilde toksik bir durumun içindeydim. sürekli dertleşirdik ve garip bir şekilde, ikimiz de mutsuzuz diye daha da derinleşti arkadaşlığımız sanki. sonra ben çıktım o toksik ilişkinin içinden. ama arkadaşım kendi ilişkini bitirmedi, devam etti. bu senenin başında ben çok mutlu olduğum bir ilişkiye başladım. işte ipler orda koptu. arkadaşımla daha az konuşur olduk. yazdığımda içten cevaplar vermiyordu, hayatından çok az bahsetmeye başladı. hatta bir süre sonra hiç bahsetmemeye başladı. kendinle mi kalmak istiyorsun diye yokladığımda, evet diyordu. böyle böyle aylar geçti. zamanla muhabbetimiz tamamen bitti. hayatını hiç anlatmadığı için instagram hikâyesini bile gizlemişti bir gün benden. üzülüyorum gerçekten. en son kalp kırıcı bir konuşmamız oldu. benim ilişkimi onaylamadığından, çok hızlı kendimi kaptırdığımdan bahsetti. müdahale etmek istedim ama edemedim, sonra aklımda kabul ettim bunu dedi. neye müdahale edecekti ki? ben gayet mutluyum. hatta ben ona dedim, seni mutsuz gördükçe o toksik ilişkinin içinden seni çekip almak istedim ama müdahale edemedim diye. gözümün önünde neşesi söndü gitti resmen. 2 sene üst üste doğum günümü geçiştirdi ki birlikte hep güzel kutlardık o günü. hayat neşesini kaybedip bambaşka bir insana dönüştü. adım adım uzaklaştı benden. dışarıdan bakınca da ben mutluluğu bulup onu bırakmış insan konumuna düştüm. ne yapmam lazım hiç bilmiyorum. farklı açılardan bakıp fikirlerinizi paylaşırsanız çok sevinirim.
Son düzenleme: