merhaba kızlar.. biz memurlu sebebiyle bir şehirdeyiz. gitme vaktimiz geldi ama bir sorunumuz var. daha doğrusu benim sorunum var. eşim illa ki İstanbula gitmek istiyor. ben de asla gitmek istemiyorum. şöyle söyleyeyim, Şırnak deseler giderim ama İstanbul istemiyorum. bunun için çok geçerli sebeplerim var. orada huzurumu kaçıracak, yapmak istediklerime engel olacak birçok şey var. İstanbula gidersek çok mutsuz olacağımı biliyorum.
ee biz ne yapabiliriz dediğinizi duyar gibiyim. hem paylaşmak istedim hem de nolur bana bir yol yordam gösterin. ben bu adamı İstanbul sevdasından nasıl vazgeçirebilirim?
................................................................................................................................................................................
tekrar merhaba kızlar. olayın gidişatı değiştiği için güncellemek istedim. konuyu açma sebebim eşimi istanbula gitme isteğinden vazgeçirmekten neden istemediğime döndü ve zan altında kaldığım için anlatmak zorunda kaldım. başta anlatmak istemememin sebebebi kız kardeşim ve birçok arkadaşım buraya üye. nickimi bilmiyorlar ama buraya üye olduğumu biliyorlar. çünkü onlara farklı bulduğum konuları okurum hep. beraber yorumlarız falan. olayları da olduğu gibi anlatınca beni tanırlar diye düşündüm. dananın kuyruğu koptu artık. buradan onlara da sevgiler
yazdıklarıma baktım da dün bayağı bir duygusalmışım
bazı şeyleri abartmışım. tamamen duygu yoğunluğumdan kaynaklı.
kısaca şöyle söyleyeyim. bir arkadaş çok güzel bir cümle kurmuş, takva boyutundan fetva boyutuna geçmek diye. işte aynen öyle. ben 17 yaşındayken okulu bırakıp medreseye gittim ve orada tesettürümü takva boyutunda tuttum. siyah ferace ve siyah büyük baş örtüsü şeklinde. ama şimdi daha farklı düşünüyorum. niyetim asla tesettürden çıkmak değil. sadece daha rahat bir tesettür şekli kullanmak. o zaman çevrem yaşımdan dolayı onaylamadığı halde bu tesettüre girmiştim. şimdi de onların karşısına geçip onları haklı çıkarmak istemiyorum. kısacası utanıyorum, çekiniyorum. en çok da Allahtan korkuyorum. ben onun yolunu tutmaktan hiçbir zaman vazgeçmeyeceğim. ama acaba bu şekilde onu üzmüş olur muyum bilmiyorum. eşimin de henüz bu durumdan haberi yok. ama en kısa zamanda söylemeyi düşünüyorum.
işin komik tarafı bunu yaşayan bir ben varım sanıyordum. meğer ne çok insan bu yollardan geçmiş. bunu bilmek içime su serpti.
gerek buradan, gerek özelden benimle tecrübelerini paylaşan, destek olan herkese çok çok teşekkür ediyorum..
................................................................................................................................................................
tekrar merhaba arkadaşlar.. sizi dün olanlardan haberdar etmek istedim..
dün eşimle konuştum. hatta akşam caymamak için gündüzden mesaj çektim konuşmamız lazım diye
kısaca söyleyeyim. eşim bu isteğime çok şaşırdı. şimiye kadar böyle bir sıkıntın olduğunu hiç anlamamıştım dedi. neden bana söylemedin diye de azarladı. bazı şartlar sundu. öncelikle tesettürün ruhuna aykırı olmayacak dedi ki benim de öyle bir niyetim yok. 2.si böyle bir kararım varsa bunu uygulamak için başka şehre gitmeyi bekleyemezsin. nasıl olmak istiyorsan burada da öyle olacaksın dedi. bu şart karşısında bayağı direttim ama burada başka orada başka olmaz. bunda kötü bir şey yok. bir konuşur, iki konuşur susarlar dedi.
istanbul konusunda da, bu konu olmasa da istanbulu istemediğimi anlattım. o şehri hiç sevmediğimden trafiğinden, pahalılığından bahsettim. istanbul olmazsa ankara olur (görümcem orada) dedi. kabul ettim ama doğru mu yaptım yaşayıp göreceğz..
yani dediğiniz gibi bu kadar büyütecek bir şey yokmuş. iyi ki varsınız, beni bu konuşmaya siz ikna ettiniz
ee biz ne yapabiliriz dediğinizi duyar gibiyim. hem paylaşmak istedim hem de nolur bana bir yol yordam gösterin. ben bu adamı İstanbul sevdasından nasıl vazgeçirebilirim?
................................................................................................................................................................................
tekrar merhaba kızlar. olayın gidişatı değiştiği için güncellemek istedim. konuyu açma sebebim eşimi istanbula gitme isteğinden vazgeçirmekten neden istemediğime döndü ve zan altında kaldığım için anlatmak zorunda kaldım. başta anlatmak istemememin sebebebi kız kardeşim ve birçok arkadaşım buraya üye. nickimi bilmiyorlar ama buraya üye olduğumu biliyorlar. çünkü onlara farklı bulduğum konuları okurum hep. beraber yorumlarız falan. olayları da olduğu gibi anlatınca beni tanırlar diye düşündüm. dananın kuyruğu koptu artık. buradan onlara da sevgiler

yazdıklarıma baktım da dün bayağı bir duygusalmışım

kısaca şöyle söyleyeyim. bir arkadaş çok güzel bir cümle kurmuş, takva boyutundan fetva boyutuna geçmek diye. işte aynen öyle. ben 17 yaşındayken okulu bırakıp medreseye gittim ve orada tesettürümü takva boyutunda tuttum. siyah ferace ve siyah büyük baş örtüsü şeklinde. ama şimdi daha farklı düşünüyorum. niyetim asla tesettürden çıkmak değil. sadece daha rahat bir tesettür şekli kullanmak. o zaman çevrem yaşımdan dolayı onaylamadığı halde bu tesettüre girmiştim. şimdi de onların karşısına geçip onları haklı çıkarmak istemiyorum. kısacası utanıyorum, çekiniyorum. en çok da Allahtan korkuyorum. ben onun yolunu tutmaktan hiçbir zaman vazgeçmeyeceğim. ama acaba bu şekilde onu üzmüş olur muyum bilmiyorum. eşimin de henüz bu durumdan haberi yok. ama en kısa zamanda söylemeyi düşünüyorum.
işin komik tarafı bunu yaşayan bir ben varım sanıyordum. meğer ne çok insan bu yollardan geçmiş. bunu bilmek içime su serpti.
gerek buradan, gerek özelden benimle tecrübelerini paylaşan, destek olan herkese çok çok teşekkür ediyorum..
................................................................................................................................................................
tekrar merhaba arkadaşlar.. sizi dün olanlardan haberdar etmek istedim..
dün eşimle konuştum. hatta akşam caymamak için gündüzden mesaj çektim konuşmamız lazım diye
kısaca söyleyeyim. eşim bu isteğime çok şaşırdı. şimiye kadar böyle bir sıkıntın olduğunu hiç anlamamıştım dedi. neden bana söylemedin diye de azarladı. bazı şartlar sundu. öncelikle tesettürün ruhuna aykırı olmayacak dedi ki benim de öyle bir niyetim yok. 2.si böyle bir kararım varsa bunu uygulamak için başka şehre gitmeyi bekleyemezsin. nasıl olmak istiyorsan burada da öyle olacaksın dedi. bu şart karşısında bayağı direttim ama burada başka orada başka olmaz. bunda kötü bir şey yok. bir konuşur, iki konuşur susarlar dedi.
istanbul konusunda da, bu konu olmasa da istanbulu istemediğimi anlattım. o şehri hiç sevmediğimden trafiğinden, pahalılığından bahsettim. istanbul olmazsa ankara olur (görümcem orada) dedi. kabul ettim ama doğru mu yaptım yaşayıp göreceğz..
yani dediğiniz gibi bu kadar büyütecek bir şey yokmuş. iyi ki varsınız, beni bu konuşmaya siz ikna ettiniz
Son düzenleme: