Öncelikle bir sakin.
Bugünler geçecek, vallahi de billahi de geçecek.
Sorunları aşmakta ana kural teker teker çözmektir. Hepsini bir arada çözmeye çalışırsanız her başarılı olamazsınız hem de gereksiz yere yıpranırsınız.
En önemli nokta ise aslında en rahat düzeltebileceğiniz şey:
Çocuğu asla ama asla
doktorla tehdit etmeyin. Sakın. Zaten ağızdan verilen ilaçta çıkabileceğiniz doz bellidir, hastanın alabileceği sıvı da bellidir.
Hasta sıvı almalıdır ama hastalığın kendisi bunu kısıtlar. Boğulurken iştah zaten kapanır, biz bir grip olunca nasıl yerlere yapışıyoruz oturup da yemek düzenini bugün yenileyecek haliniz yok. Bir iyileşsin, ipleri hemen elinize alın.
Çocuk ilacı bir şekilde içse bile bu ilaç sihirli değil sonuçta illaki ağır vakalarda iğne/serum gerekecek. Her ağır hasta olduğunda hastaneye kendi gidip serum vurduranlar biliyorum.
E şimdi bu çocuğa doktorlar öcü dedik, canavar dedik, iğne berbat dedik. Peki hastanede bu çocuk ne yapacak? Doktor kolundan bacağından mı tutacak? Karşınıza alın: “Ben ilacını içmeyince korktum sana yanlış söyledim, hastane iyi bir yer annecim hissetmiyorsun ki” falan diyin, bir rahatlasın.
Önce iyileşecek ki abur cuburu keserek düzeninizi oturtacaksınız. Zaten yeme içme problemlerinin önemli bir bölümü kreşe okula gidince epey azalıyor hatta yokoluyor.
Önüne hazır servis yapan anne yok çünkü, ya o yemeği yiyecek ya da aç kalacak, ayrıca etrafında ona ne yapması gerektiğini öğreten yaşıtları var. Gruba uymak için illaki yiyorlar.