yaptığım yorum üzerinden bakanı savunmaya geçenler var. kusura kalmayın, ben o kadar iyi niyetli yaklaşamıyorum(!). zira hükümet edenler her şeye dini açıdan bakıyorlar. "bu dinen caizdir, değildir, dinimizde bunun yeri yoktur vs. vs." dolayısıyla geçmişte ve bugün yaptıkları, söyledikleri, duruşları belli olan ve bunu da zaten her halükarda dile getiren, saklamayan kişilerin söylemlerini, ben de tabiki dine dayalı olarak yorumluyorum. "yok canııııım, öyle demek istememiştir" diyemiyorum.
herkes benim mantığımla bakmaz tabiki, bakan beyle aynı hassasiyetleri paylaşan insanların da bu açıdan bakamayacağı malumum.
son zamanlarda okullarda yemekhanelerin kız-erkek diye ayrılması, kantinlerin, merdivenlerin kız-erkek diye ayrılması hususlarına bu ayrımı getirenlerin açıklamalarını bazıları yeterli görür. neymiş efendim "yemekhaneler çok kalabalık olduğundan, kantinler sıkış-tepiş olduğundan vs. vs. böyle bir uygulamaya gidilmiş" yersen. kalabalıksa benim aklıma gelen ilk çözüm, "küçük sınıflar önce, büyük sınıflar sonra" şeklinde olur, kız erkek ayırmak aklıma gelmez mesela, tabi niyet dediğimiz şey burda açığa çıkıyor.
ama bakın hazretlerimiz niyetlerini saklamıyorlar. daha dün forumda başbakanın açıklamalarının sadece yurtlarla alakalı olduğu, evlerle ilgili olmadığını yazanlar vardı. bugün başbakan açıkladı işte, "aynı evde olmaz" dedi, "valilerime talimat veriyorum" dedi, " gerekirse yasal düzenleme yaparız" dedi. sanırsın zinayı suç olmaktan ben çıkardım. neymiş aileler o çocukları devlete emanet etmiş. efendi sen önce hakkaten devlete emanet edilen kimsesiz çocuklarla ilgilen, hatta devletin sokaklarına emanet edilenlerle ilgilen. 18 yaşını doldurmuş genç yetişkinleri rahat bırakın. herkes sizin muhafazakar demokrat duruşunuzla yaşamıyor.