Beni eleştirenleri yurt dışında müze gezmeye davet ediyorum şöyle müze başına 20-30 euro giriş ücreti verin de görelim sizi.Tencere dibin kara, seninki benden kara olmus sizin hesap. Hem yeter yagmaladiklari diyorsunuz, ki yagmanin her turlusune karsiyim, hem oh olsun muzekarta diyorsunuz.
Sirf dil bilmedigi icin, geldigi ulkeye yabanci oldugu icin taksicilerin yagmasina ugrayan turistlere ne dersiniz? Ayni yemege farkli hesap istenmesine? E tabi biri milli, türk mide, digeri gavur. Elbette fark olacak.
Resmen bir seyden haberleri yok, tokatlayalim avelleri kafasi bu.
En son Berlin'deki Pergamon Museuma gittim, giriş 12 Euroydu gayet makul bir fiyat, 1 yemek parası. O da çok çok iyi ve merkezi bir müze olduğu için bu fiyatta, 5 Euroya da gayet iyi müzeler var. Müzeler insanlar için gayet ulaşılabilir yani, 5 euro ödeyip gayet güzel öğleden sonranın hepsi geçirilecek müzeler var. 20-30 Euroluk müze bilmiyorum zaten, bir giriş için çok fazla bir miktar belki 3 günlük pass o fiyata olur.Beni eleştirenleri yurt dışında müze gezmeye davet ediyorum şöyle müze başına 20-30 euro giriş ücreti verin de görelim sizi.
Neyse konu sahibinin konusunu daha fazla dağıtmayalım.
Arkadaşım nasıl sosyolojik çıkarımlar yapmışsın sizin gibi insanlar esnaf oluyor filan diye!Hiç yurt dısına gidip müze gezdin mi bir müzeye giriş ücreti ne kadar biliyor musun?Yine ülkemizde bir hafta müzekartla 600 tl ye giriş sınırsız yabancılara yani tutmus turist kazıklayan taksiciyle bunu bir tutuyosun ya başka bir şey demiyorum.Ayrıca türklere müzekart 20 lira değil daha bunu bile bilmiyorsun bi sayfa eleştiri yazmıssın
Ben dargelirli bir gezginim. Benim için kriter şu; 'bu müze bir öğün yemek parası mi?' cevap evetse ve ilgi çekici bir yerse girerim. Avrupa'da bu şekilde bir sürü müzeye gittimBeni eleştirenleri yurt dışında müze gezmeye davet ediyorum şöyle müze başına 20-30 euro giriş ücreti verin de görelim sizi.
Neyse konu sahibinin konusunu daha fazla dağıtmayalım.Esas online terapiye 70 euro isteyen psikoloğun turist kazıklayan taksiciden farkı yok
Camdaki kız icin gercegi daha kötü demisizin vermiştir o kişiler ve bence bazı hikayeleri de uydurma.yoksa hasta mahremiyeti var dava açarlardı kendisine o hastalar.ben bazı hikayelerinin hayal ürünü olduğunu duydum
ben inanmıyorum.o kadar varlıklı bir kadın o kadar varlıklı bir adamla evleniyor.sence gerçek olsa tanınmaz mıydı çevresinde?yarı yarıya kurgu hikayeleri kalıbımı basarımmCamdaki kız icin gercegi daha kötü demis
Daha ne geldi yahu bu kızın basına
Kurgu bencedeben inanmıyorum.o kadar varlıklı bir kadın o kadar varlıklı bir adamla evleniyor.sence gerçek olsa tanınmaz mıydı çevresinde?yarı yarıya kurgu hikayeleri kalıbımı basarımm
kız eğitimli istanbulda yaşıyor zengin.çeker giderdi evden .bir de bu kız sonrasında o şoförle sevgili oluyor şoför de evli memleketinde.böyle hikayesi olan kadın tanınmaz mı zengin çevrelerde?şoförle birlikte bilmem neyin eski gelini diye dedikodu kulisleri kaynardıKurgu bencede
Yani bu kız hic mi sormadı ben bu korseyi niye giyiyorm falan:)
Bide öyle eli uzun bi kpder varken:)kız eğitimli istanbulda yaşıyor zengin.çeker giderdi evden .bir de bu kız sonrasında o şoförle sevgili oluyor şoför de evli memleketinde.böyle hikayesi olan kadın tanınmaz mı zengin çevrelerde?şoförle birlikte bilmem neyin eski gelini diye dedikodu kulisleri kaynardı
çok çarpık ilişkiler var hayatlar var ülkemizde orda haklısınız.ensestten tut ağır psikolojik şiddete evlilik hayatı içinde kaçanlara vs.ama ben duydum tam 3 kişiden hikayelerinin çoğunun kurmaca olduğunu abartıldığını.neden bu kadın bu kadar savunuluyor onu anlamıyorumm.ülkemizde tonla mesleğini 3 kuruşa hakkıyla yapan doktor varken .Gülseren Hanımın hikayelerine uydurma diyenlere biraz adliyelerini gezmelerini onuda yapmıyorlarsa her sabah bir saat Müge Anlı izlemelerini tavsiye ediyorum. Bizim memleketimizde malesef oradaki hikayeleri aratır ne iğrençlikler var. Üniversitede bir sosyoloji hocası ile tanışmıştım. Bana söylediği bir laf çok dikkatimi çekmişti. Demiştiki en büyük ahlaksızlıklar aslında bu kelimeleri dilinden düşürmeyip bunları kendilerine kalkan edenlerdir. İnsan imtihan olduğu şeyi kendine kalkan yapar. Kendisi hangi konuda zayıfsa ve bozuksa o konu üzerinden hep milleti diline dolar ve kendini temizlemeye uğraşır.Mesela bir toplumda ne en fazla dillendirilip ahkam kesiliyorsa emin ol o toplumda o konu ile ilgili büyük bir yozlaşma vardır demişti. O konuda bir sıkıntısı derdi olmayan kendi halinde yaşar gider, kimseye ahkam kesmez derdi. Bizim millette de böyle sorsan tüm Avrupa yozlaşmış bir insan misafirperver biziz ama ben Avrupaya gidipte ikili fiyat çekilen, turiste potansiyel av gözü ile bakılan kimse görmedim, bizim ülkeye kadar.
o korse kıyafetlerden belli olmaz mı?bunun yaz mevsimi var denizi var.bu kızın arkadaşları nasıl farkına varmıyorlar?vücut tepki verir yaralar oluşur devamlı takınca.her gün takmış üniversiteye giderken.mantıklı mı?ben sorgulamadan mantığıma sığmadan hiç bir şeyi kabul etmem valla.inanan inansın bananeKurgu bencede
Yani bu kız hic mi sormadı ben bu korseyi niye giyiyorm falan:)
Yazınızı okuyunca aklıma Gülseren hanımın kliniğinin sayfasında kendisinin ve ailesinin ne kadar mükemmel olduğunu anlattığı tanıtım yazısı geldi.Gülseren Hanımın hikayelerine uydurma diyenlere biraz adliyelerini gezmelerini onuda yapmıyorlarsa her sabah bir saat Müge Anlı izlemelerini tavsiye ediyorum. Bizim memleketimizde malesef oradaki hikayeleri aratır ne iğrençlikler var. Üniversitede bir sosyoloji hocası ile tanışmıştım. Bana söylediği bir laf çok dikkatimi çekmişti. Demiştiki en büyük ahlaksızlıklar aslında bu kelimeleri dilinden düşürmeyip bunları kendilerine kalkan edenlerdir. İnsan imtihan olduğu şeyi kendine kalkan yapar. Kendisi hangi konuda zayıfsa ve bozuksa o konu üzerinden hep milleti diline dolar ve kendini temizlemeye uğraşır.Mesela bir toplumda ne en fazla dillendirilip ahkam kesiliyorsa emin ol o toplumda o konu ile ilgili büyük bir yozlaşma vardır demişti. O konuda bir sıkıntısı derdi olmayan kendi halinde yaşar gider, kimseye ahkam kesmez derdi. Bizim millette de böyle sorsan tüm Avrupa yozlaşmış bir insan misafirperver biziz ama ben Avrupaya gidipte ikili fiyat çekilen, turiste potansiyel av gözü ile bakan kimse görmedim, bizim ülkeye kadar.
Yazınızı okuyunca aklıma Gülseren hanımın kliniğinin sayfasında kendisinin ve ailesinin ne kadar mükemmel olduğunu anlattığı tanıtım yazısı geldi.
ben demiştim demeyeceğimmm amayanında çalışanlardan duydum çok şeyy.sigortam karşıladığı için 4 seansta kendim gitmiştim.psikolojik sorunum da yoktu ameliyat sonrası gittim ama seansları aylarca uzatmaya çalıştılar.bıraktımşimdi gördüm yazını, aradım buldum da bu nedir arkadaş. Sanki Serra Noyan özgeçmişi (bir genç kızın gizli defterindeki mükemmel ve her zaman haklı kiz).
Yani bunu her meslek grubu yazabilir ama sen psikiyatrsin. Sana sevgi göstermeyen babaların-çocuğunu önemsemeyen ailelerin çocukları, çocukluğu kavga gurultuden komşuya rezil olmaktan utanarak geçmiş insanlar, evliliğinde - işinde mutlu olamayanlar, çocuk hasreti çeken , çocuğunu ona buna bırakmak zorunda kaldigi için vicdan yapan anneler geliyor
Kadın yazmış ki; "Çocukların büyümesinde sevgili annemin katkılarını inkâr edemem. Onun sayesinde başka kadınların elinde kalmadı çocuklar. Her akşam, iş çıkışı çocukları alır, öyle giderdik eve. Ne güzel günlerdi onlar!"
Şaka mı bu?
Okumayanlar için özet;
Çok şık, çok düzgün bir baba ile pek sevdiği fedakar,yavruları en kıymetlisi olan eşinin 3 çok güzel çocuğundan biri olan Gülseren sevgi şefkat ile sarmalanan,harika bir evde büyür. Annesi, kocası gelmeden hafif makyaj yapıp onu camda bekler,öyle bir harika aile.
Öyle müthiş ve durumu iyi bir ailedir ki geleni gideni,seveni asla eksik olmazdı, misafirlere en güzel ikramları çıkartırlardi. Küçük Gülseren kapısında lüks siyah arabaların olduğu,tüm bürokrat çocuklarının gittiği koleje yazıldı (ne sandın) . Notları o kadar iyi,derslerinde o kadar başarılıydı ki veli toplantılarına Elele beraber giden anne babasi toplantı sonrası duyduğu ovgulerden muhakkak dondurma, pasta alır,odullendirirdi. Böyle böyle küçük kız Ankara tıbbi kazandı, TRT'de spikerlik seçimine gidip ilk turda kazandı, spikerlikten iyi bir maaş alıp bir yandan da tıp okurken herkes onu taniyor ve takdir ediyordu. Derken okul bitti mutlu yuva kurdu,iki harika çocuk yaptı,annesi sayesinde çocukları başka kadının eline kalmadı, o da mutlu hayatını psikiyatr olarak sürdürdü.
Bu ne ya...kim böyle birinden terapi almak ister ki? Yılbaşında yapayalnızim,kimler boyle? Konusu açılmıştı ya geçen. Herkes yazmış nispet yapar gibi;" kocam uyuyakladi,çocuklar yan odada, ben de yalnızım". Ayni ona benzemismilletin derdi ne, kadının derdi ne??
Ben kendim için terapist araştırırken beni gaza getiren bir arkadaşım vardı. (terapistinin ona söylediği bazı seyleri ben sinirliyken bana söylemişti ve bakış açısını çok sevdiğim için ben de terapi almaya karar vermiştim). Onun terapistine bakmiştim ınstagramdan,muhafazakar bir kadın. Bir gün post paylaşmış; aynen şu;
Eki Görüntüle 2984068
Yok muhafazakar geçinen erkekler, yok kendi ahlaka uygun olmayan hesapları takip edip nasıl helal süt emmiş kız arıyor, sekulerlerle anlaşmak daha kolay en azından ne yaptıkları belli (ne yapıyorlar??)...
Ben bu kadına heveslenmistim öncesinde, çünkü iyi bir psikolog. Arkadaşım etkisini gordu. Ama yani benim de yaşadığım hayat belli, kadın bana bakacak, üç cümle kuracağım,defterine not yazacak 'kötü yolun yolcusu...' diye
Yani ne bileyim, bence eğer sen terapi veren bir psikologsan yazdıklarına dikkat etmen lazım. Çünkü sana her kesimden insan geliyor ve kendisini sana yakın hissetmesi lazım.
Sırf bu yüzden,adamdan sogumayayim diye kendi psikologumu ınstagramdan takip etmiyorum (zaten hesabı gizli) ama geçen,dolar 20 lira olacakken WhatsApp storisinde hiddetle eleştiri paylaşmış. Ben de yazdığı eleştiriye katılıyorum ama çok sivri bir dil kullanmış ve yani sana karşıt görüşlerden de insanlar geliyor, hatta karşıt görüşe aşk duyan kültürden gelmiş danışanlarin da var. Bu kadar sivri bir çıkışi ben yakıştıramadım.
Aç ,sadece eş dostun ekli olduğu Instagram hesabini, daya döşe istediğineama benim hiç hoşuma gitmiyor böyle seyler.
Oha ayı diyesm geldi.Derken okul bitti mutlu yuva kurdu,iki harika çocuk yaptı,annesi sayesinde çocukları başka kadının eline kalmadı,
Bende okumuştum bunu,okurkende demiştim bu kadar mükemmel,zorluk cekmeden,güllük gülistanlık ,insanüstü bir hayat yasamış biri danışanını nasıl anlayıp,empati kurabilir ki diye.şimdi gördüm yazını, aradım buldum da bu nedir arkadaş. Sanki Serra Noyan özgeçmişi (bir genç kızın gizli defterindeki mükemmel ve her zaman haklı kiz).
Yani bunu her meslek grubu yazabilir ama sen psikiyatrsin. Sana sevgi göstermeyen babaların-çocuğunu önemsemeyen ailelerin çocukları, çocukluğu kavga gurultuden komşuya rezil olmaktan utanarak geçmiş insanlar, evliliğinde - işinde mutlu olamayanlar, çocuk hasreti çeken , çocuğunu ona buna bırakmak zorunda kaldigi için vicdan yapan anneler geliyor
Kadın yazmış ki; "Çocukların büyümesinde sevgili annemin katkılarını inkâr edemem. Onun sayesinde başka kadınların elinde kalmadı çocuklar. Her akşam, iş çıkışı çocukları alır, öyle giderdik eve. Ne güzel günlerdi onlar!"
Şaka mı bu?
Okumayanlar için özet;
Çok şık, çok düzgün bir baba ile pek sevdiği fedakar,yavruları en kıymetlisi olan eşinin 3 çok güzel çocuğundan biri olan Gülseren sevgi şefkat ile sarmalanan,harika bir evde büyür. Annesi, kocası gelmeden hafif makyaj yapıp onu camda bekler,öyle bir harika aile.
Öyle müthiş ve durumu iyi bir ailedir ki geleni gideni,seveni asla eksik olmazdı, misafirlere en güzel ikramları çıkartırlardi. Küçük Gülseren kapısında lüks siyah arabaların olduğu,tüm bürokrat çocuklarının gittiği koleje yazıldı (ne sandın) . Notları o kadar iyi,derslerinde o kadar başarılıydı ki veli toplantılarına Elele beraber giden anne babasi toplantı sonrası duyduğu ovgulerden muhakkak dondurma, pasta alır,odullendirirdi. Böyle böyle küçük kız Ankara tıbbi kazandı, TRT'de spikerlik seçimine gidip ilk turda kazandı, spikerlikten iyi bir maaş alıp bir yandan da tıp okurken herkes onu taniyor ve takdir ediyordu. Derken okul bitti mutlu yuva kurdu,iki harika çocuk yaptı,annesi sayesinde çocukları başka kadının eline kalmadı, o da mutlu hayatını psikiyatr olarak sürdürdü.
Bu ne ya...kim böyle birinden terapi almak ister ki? Yılbaşında yapayalnızim,kimler boyle? Konusu açılmıştı ya geçen. Herkes yazmış nispet yapar gibi;" kocam uyuyakladi,çocuklar yan odada, ben de yalnızım". Ayni ona benzemismilletin derdi ne, kadının derdi ne??
Ben kendim için terapist araştırırken beni gaza getiren bir arkadaşım vardı. (terapistinin ona söylediği bazı seyleri ben sinirliyken bana söylemişti ve bakış açısını çok sevdiğim için ben de terapi almaya karar vermiştim). Onun terapistine bakmiştim ınstagramdan,muhafazakar bir kadın. Bir gün post paylaşmış; aynen şu;
Eki Görüntüle 2984068
Yok muhafazakar geçinen erkekler, yok kendi ahlaka uygun olmayan hesapları takip edip nasıl helal süt emmiş kız arıyor, sekulerlerle anlaşmak daha kolay en azından ne yaptıkları belli (ne yapıyorlar??)...
Ben bu kadına heveslenmistim öncesinde, çünkü iyi bir psikolog. Arkadaşım etkisini gordu. Ama yani benim de yaşadığım hayat belli, kadın bana bakacak, üç cümle kuracağım,defterine not yazacak 'kötü yolun yolcusu...' diye
Yani ne bileyim, bence eğer sen terapi veren bir psikologsan yazdıklarına dikkat etmen lazım. Çünkü sana her kesimden insan geliyor ve kendisini sana yakın hissetmesi lazım.
Sırf bu yüzden,adamdan sogumayayim diye kendi psikologumu ınstagramdan takip etmiyorum (zaten hesabı gizli) ama geçen,dolar 20 lira olacakken WhatsApp storisinde hiddetle eleştiri paylaşmış. Ben de yazdığı eleştiriye katılıyorum ama çok sivri bir dil kullanmış ve yani sana karşıt görüşlerden de insanlar geliyor, hatta karşıt görüşe aşk duyan kültürden gelmiş danışanlarin da var. Bu kadar sivri bir çıkışi ben yakıştıramadım.
Aç ,sadece eş dostun ekli olduğu Instagram hesabini, daya döşe istediğineama benim hiç hoşuma gitmiyor böyle seyler.
şimdi gördüm yazını, aradım buldum da bu nedir arkadaş. Sanki Serra Noyan özgeçmişi (bir genç kızın gizli defterindeki mükemmel ve her zaman haklı kiz).
Yani bunu her meslek grubu yazabilir ama sen psikiyatrsin. Sana sevgi göstermeyen babaların-çocuğunu önemsemeyen ailelerin çocukları, çocukluğu kavga gurultuden komşuya rezil olmaktan utanarak geçmiş insanlar, evliliğinde - işinde mutlu olamayanlar, çocuk hasreti çeken , çocuğunu ona buna bırakmak zorunda kaldigi için vicdan yapan anneler geliyor
Kadın yazmış ki; "Çocukların büyümesinde sevgili annemin katkılarını inkâr edemem. Onun sayesinde başka kadınların elinde kalmadı çocuklar. Her akşam, iş çıkışı çocukları alır, öyle giderdik eve. Ne güzel günlerdi onlar!"
Şaka mı bu?
Okumayanlar için özet;
Çok şık, çok düzgün bir baba ile pek sevdiği fedakar,yavruları en kıymetlisi olan eşinin 3 çok güzel çocuğundan biri olan Gülseren sevgi şefkat ile sarmalanan,harika bir evde büyür. Annesi, kocası gelmeden hafif makyaj yapıp onu camda bekler,öyle bir harika aile.
Öyle müthiş ve durumu iyi bir ailedir ki geleni gideni,seveni asla eksik olmazdı, misafirlere en güzel ikramları çıkartırlardi. Küçük Gülseren kapısında lüks siyah arabaların olduğu,tüm bürokrat çocuklarının gittiği koleje yazıldı (ne sandın) . Notları o kadar iyi,derslerinde o kadar başarılıydı ki veli toplantılarına Elele beraber giden anne babasi toplantı sonrası duyduğu ovgulerden muhakkak dondurma, pasta alır,odullendirirdi. Böyle böyle küçük kız Ankara tıbbi kazandı, TRT'de spikerlik seçimine gidip ilk turda kazandı, spikerlikten iyi bir maaş alıp bir yandan da tıp okurken herkes onu taniyor ve takdir ediyordu. Derken okul bitti mutlu yuva kurdu,iki harika çocuk yaptı,annesi sayesinde çocukları başka kadının eline kalmadı, o da mutlu hayatını psikiyatr olarak sürdürdü.
Bu ne ya...kim böyle birinden terapi almak ister ki? Yılbaşında yapayalnızim,kimler boyle? Konusu açılmıştı ya geçen. Herkes yazmış nispet yapar gibi;" kocam uyuyakladi,çocuklar yan odada, ben de yalnızım". Ayni ona benzemismilletin derdi ne, kadının derdi ne??
Ben kendim için terapist araştırırken beni gaza getiren bir arkadaşım vardı. (terapistinin ona söylediği bazı seyleri ben sinirliyken bana söylemişti ve bakış açısını çok sevdiğim için ben de terapi almaya karar vermiştim). Onun terapistine bakmiştim ınstagramdan,muhafazakar bir kadın. Bir gün post paylaşmış; aynen şu;
Eki Görüntüle 2984068
Yok muhafazakar geçinen erkekler, yok kendi ahlaka uygun olmayan hesapları takip edip nasıl helal süt emmiş kız arıyor, sekulerlerle anlaşmak daha kolay en azından ne yaptıkları belli (ne yapıyorlar??)...
Ben bu kadına heveslenmistim öncesinde, çünkü iyi bir psikolog. Arkadaşım etkisini gordu. Ama yani benim de yaşadığım hayat belli, kadın bana bakacak, üç cümle kuracağım,defterine not yazacak 'kötü yolun yolcusu...' diye
Yani ne bileyim, bence eğer sen terapi veren bir psikologsan yazdıklarına dikkat etmen lazım. Çünkü sana her kesimden insan geliyor ve kendisini sana yakın hissetmesi lazım.
Sırf bu yüzden,adamdan sogumayayim diye kendi psikologumu ınstagramdan takip etmiyorum (zaten hesabı gizli) ama geçen,dolar 20 lira olacakken WhatsApp storisinde hiddetle eleştiri paylaşmış. Ben de yazdığı eleştiriye katılıyorum ama çok sivri bir dil kullanmış ve yani sana karşıt görüşlerden de insanlar geliyor, hatta karşıt görüşe aşk duyan kültürden gelmiş danışanlarin da var. Bu kadar sivri bir çıkışi ben yakıştıramadım.
Aç ,sadece eş dostun ekli olduğu Instagram hesabini, daya döşe istediğineama benim hiç hoşuma gitmiyor böyle seyler.
şimdi gördüm yazını, aradım buldum da bu nedir arkadaş. Sanki Serra Noyan özgeçmişi (bir genç kızın gizli defterindeki mükemmel ve her zaman haklı kiz).
Yani bunu her meslek grubu yazabilir ama sen psikiyatrsin. Sana sevgi göstermeyen babaların-çocuğunu önemsemeyen ailelerin çocukları, çocukluğu kavga gurultuden komşuya rezil olmaktan utanarak geçmiş insanlar, evliliğinde - işinde mutlu olamayanlar, çocuk hasreti çeken , çocuğunu ona buna bırakmak zorunda kaldigi için vicdan yapan anneler geliyor
Kadın yazmış ki; "Çocukların büyümesinde sevgili annemin katkılarını inkâr edemem. Onun sayesinde başka kadınların elinde kalmadı çocuklar. Her akşam, iş çıkışı çocukları alır, öyle giderdik eve. Ne güzel günlerdi onlar!"
Şaka mı bu?
Okumayanlar için özet;
Çok şık, çok düzgün bir baba ile pek sevdiği fedakar,yavruları en kıymetlisi olan eşinin 3 çok güzel çocuğundan biri olan Gülseren sevgi şefkat ile sarmalanan,harika bir evde büyür. Annesi, kocası gelmeden hafif makyaj yapıp onu camda bekler,öyle bir harika aile.
Öyle müthiş ve durumu iyi bir ailedir ki geleni gideni,seveni asla eksik olmazdı, misafirlere en güzel ikramları çıkartırlardi. Küçük Gülseren kapısında lüks siyah arabaların olduğu,tüm bürokrat çocuklarının gittiği koleje yazıldı (ne sandın) . Notları o kadar iyi,derslerinde o kadar başarılıydı ki veli toplantılarına Elele beraber giden anne babasi toplantı sonrası duyduğu ovgulerden muhakkak dondurma, pasta alır,odullendirirdi. Böyle böyle küçük kız Ankara tıbbi kazandı, TRT'de spikerlik seçimine gidip ilk turda kazandı, spikerlikten iyi bir maaş alıp bir yandan da tıp okurken herkes onu taniyor ve takdir ediyordu. Derken okul bitti mutlu yuva kurdu,iki harika çocuk yaptı,annesi sayesinde çocukları başka kadının eline kalmadı, o da mutlu hayatını psikiyatr olarak sürdürdü.
Bu ne ya...kim böyle birinden terapi almak ister ki? Yılbaşında yapayalnızim,kimler boyle? Konusu açılmıştı ya geçen. Herkes yazmış nispet yapar gibi;" kocam uyuyakladi,çocuklar yan odada, ben de yalnızım". Ayni ona benzemismilletin derdi ne, kadının derdi ne??
Ben kendim için terapist araştırırken beni gaza getiren bir arkadaşım vardı. (terapistinin ona söylediği bazı seyleri ben sinirliyken bana söylemişti ve bakış açısını çok sevdiğim için ben de terapi almaya karar vermiştim). Onun terapistine bakmiştim ınstagramdan,muhafazakar bir kadın. Bir gün post paylaşmış; aynen şu;
Eki Görüntüle 2984068
Yok muhafazakar geçinen erkekler, yok kendi ahlaka uygun olmayan hesapları takip edip nasıl helal süt emmiş kız arıyor, sekulerlerle anlaşmak daha kolay en azından ne yaptıkları belli (ne yapıyorlar??)...
Ben bu kadına heveslenmistim öncesinde, çünkü iyi bir psikolog. Arkadaşım etkisini gordu. Ama yani benim de yaşadığım hayat belli, kadın bana bakacak, üç cümle kuracağım,defterine not yazacak 'kötü yolun yolcusu...' diye
Yani ne bileyim, bence eğer sen terapi veren bir psikologsan yazdıklarına dikkat etmen lazım. Çünkü sana her kesimden insan geliyor ve kendisini sana yakın hissetmesi lazım.
Sırf bu yüzden,adamdan sogumayayim diye kendi psikologumu ınstagramdan takip etmiyorum (zaten hesabı gizli) ama geçen,dolar 20 lira olacakken WhatsApp storisinde hiddetle eleştiri paylaşmış. Ben de yazdığı eleştiriye katılıyorum ama çok sivri bir dil kullanmış ve yani sana karşıt görüşlerden de insanlar geliyor, hatta karşıt görüşe aşk duyan kültürden gelmiş danışanlarin da var. Bu kadar sivri bir çıkışi ben yakıştıramadım.
Aç ,sadece eş dostun ekli olduğu Instagram hesabini, daya döşe istediğineama benim hiç hoşuma gitmiyor böyle seyler.
Merhaba, yakın zamanda terapi aldım seans ücreti 450 tl. Başka yerlerden de fiayat aldım, genelde aynı, fiyatla karşılaştım. Onlıne aldım ve baya memnun kaldım. Tanınmış olması ve olmamasına hiç takılmıyorum. Eğitimi ve çalıştığı alanlara baktım hep seçerken. Terapistim, çok tatlı ilgili ve hiç lafı uzatmadan oyalanmadan respit yapıp, sonuca gitmeyen odaklı, biri. Buradan isim yazmamın sakıncası, varöı, bilmiyorum yeniyim burda. İstetsrniz, özelden yazarım bir araştırırsınız. Şifalar olsunArkadaslar selam,
Artik sorunlarimi kendi icimde cözemedigimi farkettim ve terapi almaya karar verdim. Daha önce 1,5 yil gidip pek fayda görememis ve birakmistim.
Ben turkiyede yasamadigim icin turkiyeden bir psikologla online gorusmek istedim. Tavsiye uzerine hanimefendiye yazdim ve hangi teknikleri kullandigini, terapi ucretini sordum.
Terapi ucreti olarak 70 euro soyledi. Bana sorarsaniz iyilestirecekse seve seve oderim ama kafam karisti. Kur alip basini gittigi icin 1000 lirayi gececek. Bana turkiyedeki hastalarindan ne kadar ucret aliyorsa onu soylemesi gerekmez miydi? Diyelim ki euro 1 tl ye indi 70 euro olarak devam mi diyecek?
Bu parayi vermek bana koymaz ama eger bastan boyle “yolma” amacli yaklasiyorsa, boyle bir insanin bana nasil faydasi olacak?
Oyle taninmis bir psikolog da degil.
Yasadigin yerde git derseniz, turk psikolog cok az ve cogu dolu oldugu icin geri donus dahi yapmiyorlar. Yani turkiyeden bir psikologla gorusmeye kararliyim.
Ne diyorsunuz bu ise?
Camdaki kız mevzusunda kız zengin değilmiş aksine çok çok fakirmiş. Öyle söylemişti hatırlıyorum.ben inanmıyorum.o kadar varlıklı bir kadın o kadar varlıklı bir adamla evleniyor.sence gerçek olsa tanınmaz mıydı çevresinde?yarı yarıya kurgu hikayeleri kalıbımı basarımm