İşte niye takıyorsun?
Ben bir ara saçmalığın dibine vurdum. Makinaya güvenemediğimden önce halıları fırçalayıp, sonra makineye tutuyordum. Her temizlikte halıları kaldırıyordum. Kapıları zırt pırt siliyordum. Dedim ya, kızarıklıktan ellerim gözükmez haldeydi.
Umursama. Senden değerli mi?
Ben şimdi makinemi ve vileda kovasını hazır tutuyorum. Makinemde sulu olanlardan. Onuda her zaman hazırlar kaldırırım. Haftada bir normal temizlik yapıyorum. Onun dışında haftada 3 kere falan süpüyorum yerleri, saç çok dökülüyor diye. Ayda bir defada dip bucak yapıyorum. Kanepeler, beyaz eşyaların arkaları, mutfak dolaplarının kapaklarını siliyorum. Tamam, yetiyor. Dağılırsa da dağılsın napiim.. Dağınıklığı toplamakla uğraşa uğraşa simetri hastası oldum ben. Daha yeni yeni kurtuluyorum.
Şuan mesela, kanepede dergiler var, masada içtiğimiz çayların bardakları, ve tv ünitesinde de saçma sapatik şeyler var ve benim umrumda değil