- 10 Ağustos 2009
- 26.172
- 18.332
- 823
haber.sol.org.tr/toplum/tacize-ugradi-adli-tip-sagligi-iyi-dedi-intihar-etti-sorusturma-bile-acilmadi-141765
Tacize uğradı, adli tıp 'sağlığı iyi'
dedi, intihar etti, soruşturma bile
açılmadı!
Antalya'da uğradığı cinsel
istismarın ruh sağlığını bozacak
mahiyette olmadığı yönünde rapor
verilen 15 yaşındaki kız çocuğu,
rapordan 10 gün sonra yaşamına
son verdi. İntiharla ilgili savcılık
kovuşturmaya yer olmadığına karar
verdi. Anne Habibe K. ise kızının
uğradığı cinsel istismar nedeniyle
psikolojisinin bozulduğunu, bu
nedenle yaşamına son verdiğini
iddia etti.
DHA
Çarşamba, 06 Ocak 2016 15:17
Antalya'da cinsel tacize uğrayan 15
yaşındaki kız çocuğuna adli tıp
tarafından "ruh sağlığı iyi" raporu
verildi, kız çocuğu rapordan 10 gün
sonra intihar etti ancak savcılık
intiharla ilgili kovuşturmaya gerek
olmadığına karar verdi.
NELER YAŞANDI?
24 Ekim 2000 doğumlu Rüya D.'nin
annesiyle babası, kendisi daha
küçük yaştayken ayrıldı. Velayeti
babasına verilen küçük kız, daha
sonra yurda yerleştirildi. İkinci
evliliğini yapan anne Habibe K.,
Rüya 8 yaşına geldiğinde yanına
aldı.
23 NİSAN GÜNÜ TACİZE UĞRADI!
2014 yılının 23 Nisan günü Ulusal
Egemenlik ve Çocuk Bayramı
etkinliklerine katıldıktan sonra
annesi, Rüya'yı üvey babası Cihan
K.'nin çalıştığı Karaalioğlu Parkı'nın
yanındaki oto yıkamacıya gönderdi.
Burada işyeri sahibinden sigara
isteyen kızına kızan üvey babası,
eve gitmesi için otobüse bindirdi.
Annesinin kızmasından endişe eden
Rüya, bir durak sonra inip
Kaleiçi'nde metruk bir alana gitti.
"SENİ GÖZALTINA ALDIM" DEYİP
EVİNE GÖTÜRDÜ
Burada küçük kızı gören 32
yaşındaki Cevher A.P., polis
olduğunu iddia edip "Uyuşturucu
şüphelisi olarak seni gözaltına
alıyorum. Karakola gideceğiz" dedi.
Cevher A.P., daha sonra Rüya D. ile
birlikte kent içi ulaşımını sağlayan
otobüse bindi. Cevher A.P. ile kızın
durumundan şüphelenen bir kadın
yolcu, Güzeloba Mahallesi'nde
otobüsten inen ikiliyi takip etti.
Küçük kızın bir sitenin zemin
katındaki daireye götürüldüğünü
gören kadın, polise haber verdi.
''BENİ OKŞAMAYA ÇALIŞTI''
Olay yerine gelen polis tarafından
gözaltına alınan Cevher A.P., kızın
bağış toplamak için eve geldiğini
iddia etti, ardından 300 lirasını
çaldığı iddiasında bulundu. Rüya D.
ise Cevher A.P.'nin kendisini polis
olarak tanıtıp 'karakola gidiyoruz'
diyerek evine getirdiğini, sonra da
kendisini okşamaya başladığını,
ancak buna izin vermediğini anlattı.
Bunun üzerine tutuklanan Cevher
A.P. hakkında 13 yıla kadar hapis
istemiyle Antalya 4'üncü Ağır Ceza
Mahkemesi'nde dava açıldı. Cevher
A.P., geçen yıl nisan ayında tahliye
edildi. Tahliye kararı üzerine bu
kişinin tekrar kendisini
kaçırmasından endişe eden Rüya D.,
eve kapandı.
"RUH SAĞLIĞI BOZUK DEĞİL"
RAPORUNDAN 10 GÜN SONRA
İNTİHAR
Mahkeme talep üzerine küçük kızın
ruh sağlığının bozulup
bozulmadığının tespiti için Rüya
D.'nin bir de Adli Tıp 6'ncı İhtisas
Kurulu'na gönderilmesine karar
verdi. Geçen yıl 8 Temmuz'da Rüya
D. hakkında düzenlenen raporda,
mağdurede stres bozukluğu tespit
edildiği, bu tablonun ruh sağlığını
etkilediği, ancak ruh sağlığını
bozacak mahiyet ve derecede
olmadığı belirtildi. Rüya D.,
rapordan 10 gün sonra kendisini
evin kapısına asarak yaşamına son
verdi.
"İNTİHARLA İLGİLİ KOVUŞTURMAYA
GEREK YOK"
Rüya D.'nin ölümüyle ilgili
başlatılan soruşturmadan sonuç
çıkmadı. Savcılık, maktulü intihara
yönlendiren veya ölümünde kusur
bulunan kimse bulunmadığı
anlaşıldığından şüpheli olarak
görülen Rüya'nın annesi Habibe K.
ile çocuğa istismardan yargılanan
Cevher A.P. hakkında kovuşturmaya
yer olmadığına karar verdi.
ANNE: KIZIMIN RUH SAĞLIĞI
İSTİSMARDAN DOLAYI BOZULDU
Kızının uğradığı istismarla ilgili
devam eden davanın 11'inci
duruşmasına katılan Habibe K.,
şunları söyledi:
"Kızım bana sanığın göğüslerini
ellediğini söyleyerek ağladı. Okula
gitmek istemedi. Bu olaydan sonra
kızım tekrar yurda alındı. 5 ay
yurtta kaldı. Camları kırmış,
kendisini kesmeye çalışmış. Bu
nedenle yeniden bana verdiler. Bu
olaydan önce kızım benimle yemek
yapar, ev işlerine yardım eder,
gezmelere giderdi. Daha sonra
odasına kapandı. Geceleri uykudan
çığlık atarak kalkmaya başladı.
Psikolojik tedavi görmeye
başlamıştı, ilaç kullanıyordu. Buna
rağmen İstanbul 6'ncı Adli Tıp
İhtisas Kurulu'nun ruh sağlığının
bozulmadığına ilişkin nasıl rapor
verdiğini bilemiyorum."
Tacize uğradı, adli tıp 'sağlığı iyi'
dedi, intihar etti, soruşturma bile
açılmadı!
Antalya'da uğradığı cinsel
istismarın ruh sağlığını bozacak
mahiyette olmadığı yönünde rapor
verilen 15 yaşındaki kız çocuğu,
rapordan 10 gün sonra yaşamına
son verdi. İntiharla ilgili savcılık
kovuşturmaya yer olmadığına karar
verdi. Anne Habibe K. ise kızının
uğradığı cinsel istismar nedeniyle
psikolojisinin bozulduğunu, bu
nedenle yaşamına son verdiğini
iddia etti.
DHA
Çarşamba, 06 Ocak 2016 15:17
Antalya'da cinsel tacize uğrayan 15
yaşındaki kız çocuğuna adli tıp
tarafından "ruh sağlığı iyi" raporu
verildi, kız çocuğu rapordan 10 gün
sonra intihar etti ancak savcılık
intiharla ilgili kovuşturmaya gerek
olmadığına karar verdi.
NELER YAŞANDI?
24 Ekim 2000 doğumlu Rüya D.'nin
annesiyle babası, kendisi daha
küçük yaştayken ayrıldı. Velayeti
babasına verilen küçük kız, daha
sonra yurda yerleştirildi. İkinci
evliliğini yapan anne Habibe K.,
Rüya 8 yaşına geldiğinde yanına
aldı.
23 NİSAN GÜNÜ TACİZE UĞRADI!
2014 yılının 23 Nisan günü Ulusal
Egemenlik ve Çocuk Bayramı
etkinliklerine katıldıktan sonra
annesi, Rüya'yı üvey babası Cihan
K.'nin çalıştığı Karaalioğlu Parkı'nın
yanındaki oto yıkamacıya gönderdi.
Burada işyeri sahibinden sigara
isteyen kızına kızan üvey babası,
eve gitmesi için otobüse bindirdi.
Annesinin kızmasından endişe eden
Rüya, bir durak sonra inip
Kaleiçi'nde metruk bir alana gitti.
"SENİ GÖZALTINA ALDIM" DEYİP
EVİNE GÖTÜRDÜ
Burada küçük kızı gören 32
yaşındaki Cevher A.P., polis
olduğunu iddia edip "Uyuşturucu
şüphelisi olarak seni gözaltına
alıyorum. Karakola gideceğiz" dedi.
Cevher A.P., daha sonra Rüya D. ile
birlikte kent içi ulaşımını sağlayan
otobüse bindi. Cevher A.P. ile kızın
durumundan şüphelenen bir kadın
yolcu, Güzeloba Mahallesi'nde
otobüsten inen ikiliyi takip etti.
Küçük kızın bir sitenin zemin
katındaki daireye götürüldüğünü
gören kadın, polise haber verdi.
''BENİ OKŞAMAYA ÇALIŞTI''
Olay yerine gelen polis tarafından
gözaltına alınan Cevher A.P., kızın
bağış toplamak için eve geldiğini
iddia etti, ardından 300 lirasını
çaldığı iddiasında bulundu. Rüya D.
ise Cevher A.P.'nin kendisini polis
olarak tanıtıp 'karakola gidiyoruz'
diyerek evine getirdiğini, sonra da
kendisini okşamaya başladığını,
ancak buna izin vermediğini anlattı.
Bunun üzerine tutuklanan Cevher
A.P. hakkında 13 yıla kadar hapis
istemiyle Antalya 4'üncü Ağır Ceza
Mahkemesi'nde dava açıldı. Cevher
A.P., geçen yıl nisan ayında tahliye
edildi. Tahliye kararı üzerine bu
kişinin tekrar kendisini
kaçırmasından endişe eden Rüya D.,
eve kapandı.
"RUH SAĞLIĞI BOZUK DEĞİL"
RAPORUNDAN 10 GÜN SONRA
İNTİHAR
Mahkeme talep üzerine küçük kızın
ruh sağlığının bozulup
bozulmadığının tespiti için Rüya
D.'nin bir de Adli Tıp 6'ncı İhtisas
Kurulu'na gönderilmesine karar
verdi. Geçen yıl 8 Temmuz'da Rüya
D. hakkında düzenlenen raporda,
mağdurede stres bozukluğu tespit
edildiği, bu tablonun ruh sağlığını
etkilediği, ancak ruh sağlığını
bozacak mahiyet ve derecede
olmadığı belirtildi. Rüya D.,
rapordan 10 gün sonra kendisini
evin kapısına asarak yaşamına son
verdi.
"İNTİHARLA İLGİLİ KOVUŞTURMAYA
GEREK YOK"
Rüya D.'nin ölümüyle ilgili
başlatılan soruşturmadan sonuç
çıkmadı. Savcılık, maktulü intihara
yönlendiren veya ölümünde kusur
bulunan kimse bulunmadığı
anlaşıldığından şüpheli olarak
görülen Rüya'nın annesi Habibe K.
ile çocuğa istismardan yargılanan
Cevher A.P. hakkında kovuşturmaya
yer olmadığına karar verdi.
ANNE: KIZIMIN RUH SAĞLIĞI
İSTİSMARDAN DOLAYI BOZULDU
Kızının uğradığı istismarla ilgili
devam eden davanın 11'inci
duruşmasına katılan Habibe K.,
şunları söyledi:
"Kızım bana sanığın göğüslerini
ellediğini söyleyerek ağladı. Okula
gitmek istemedi. Bu olaydan sonra
kızım tekrar yurda alındı. 5 ay
yurtta kaldı. Camları kırmış,
kendisini kesmeye çalışmış. Bu
nedenle yeniden bana verdiler. Bu
olaydan önce kızım benimle yemek
yapar, ev işlerine yardım eder,
gezmelere giderdi. Daha sonra
odasına kapandı. Geceleri uykudan
çığlık atarak kalkmaya başladı.
Psikolojik tedavi görmeye
başlamıştı, ilaç kullanıyordu. Buna
rağmen İstanbul 6'ncı Adli Tıp
İhtisas Kurulu'nun ruh sağlığının
bozulmadığına ilişkin nasıl rapor
verdiğini bilemiyorum."