Son Ada / Zülfü Livaneli


:lepi: Ben beğendim bu konuyu! :lepi:



Sinemaya gitmekten fazla zevk aldığım söylenemez. Büyük ekran bir televizyona bakmak için o kadar zahmete katlanmak anlamsız geliyor. Bir de tabii DVD imkanı olduğu için artık gecikmeli olarak izlemek için, sayılıdır yıl içinde sinemaya gittiğim günler. Tiyatrodan aldığım zevkin 1/40'ını vermiyor bana :sm_confused: Ancak sinemada izlemeye layık gördüğüm filmler de nedense ilgi çekmeyen ve salonda bazen 2 -3 kişi ya da ancak salonun yarısının dolduğu çok olmuştur kaydirigubbakcemile3


Kitap bölümünü bile evcile çevirdim ya ben gidem anavatanımabenneyaptımkidelikafadulden[/B]

Dön tabii,dön! :mymeka:


A-aaa ben de şaşırdım başlıkta adını görünce.. delikafadulden :1hug:

:roflol:

Not: Bir Kedi, Bir Adam, Bir Ölüm kitabı dün gece, şey yani bu sabah bitti. Zoombi, zooombi, zo -zo - zooo mirmirmirmir Ters köşe yapmak sözü bu kitap için uygun düşecek sanırım. yerimseniben
 
Son düzenleme:
Not: Bir Kedi, Bir Adam, Bir Ölüm kitabı dün gece, şey yani bu sabah bitti. Zoombi, zooombi, zo -zo - zooo mirmirmirmir Ters köşe yapmak sözü bu kitap için uygun düşecek sanırım. yerimseniben
Hah ağzına sağlık.. Ben de bir kaç dakika önce, "Okuduğunuz kitaptan..." başlığında mesajını okudum ve heyecanlandım.. Yorgunum demek ki kitaba başladı dedim.. Meğerse bitmiş bile..

Şimdi... bir de şunu anladım.. Bu kitabı okurken.. The Cranberries dinlenecek.. sengözlerimebaksanab :roflol:

Ben elimdekileri bitirip de ilgimi çekenleri alıp, onları sıraya dizene kadar korkarım 2010 olacak..
 

Ben de pek sevmem sinemayı yılda bir ya da iki kere giderim onda da seçici oluyorum... Tiyatro benim de keyfim her ne kadar eskisi kadar gidemesem de benim de öncelikli seçimim tiyatrodan yana olur...

Bu arada kitabı bitirmene sevindim ee tabii beğenmene de... Zooombiii zooombii -tatlicadiarzu-



Eee neylersin hayat başka türlü geçmiyor... İlgini çekecek listene alacaksın zamanı gelince okuyacaksın yorum yapacaksın ötesi yok... :1closedeyes:
 

Sorma Püsküütüm, bendeki otokontrol bu kadar işte, yorgun 1 gün dayandı 2. gün dayandı 3. gün eski haline döndü delikafadulden

Bu kitaptaki olaylarla ayrı bir uyum sağladığı doğru a.s ama elden düşmeyen kitapları okurken sabahları aynadaki görüntüme uygunluğu genel geçer özellik taşıyor sanırım bu parçanın, eksik etmemeliyim yanımdan kaydirigubbakcemile3

Ben de elimdekileri önce okumak istiyorum, ama işte Asil Bey bile kitap tavsiye edince, yine kontrolü kaybediyorum. Neyse yeni listeyi oldukça kısa tutmayı umuyorum, indirim döneminde yine kitapçım, sağ olsunlar bulduklarımı alırım, gerisi bir dahaki indirim dönemine :jeyyar:


Bu arada kitabı bitirmene sevindim ee tabii beğenmene de... Zooombiii zooombii -tatlicadiarzu-


]

Efendim, biri beni mi çağırdı? delikafadulden
 
Benim de sinemaya gitmekle aram yok.. Hatta zorluyorum şimdi kendimi.. Hatırlamıyorum ne zaman, hangi filme gittim.......derken hatırladım.. Geçen sene festivalde dört film izlemiştim..

Evde de film izleyemeyenlerdenim ben.. Ortalama 1.5 saatlik filmi duruma göre üç / dört parçaya böler ancak bitirebilirim.. Bu parçaları bitirmem de en hızlı 3-4 gün sürer.. Dikkat dağınıklığı.. yerimseniben

Ama iki yıl kadar önce bir film izlemiştim ki (Old Boy-Güney Kore).. bütün anlattıklarımı yalanladı.. Filmi, aynı gün üst üste iki kez izledim.. Bu da delilik herhalde.. Neyse.. umurumda da değil zaten ne olduğu..

Tiyatroyu daha sıcak bulmama karşın ritüele dönüşmemiştir o da benim için..

ınsan kalabalığının içinde yapılan şeylere mesafeli olmam da etkiliyor durumu..

O yüzden özetle.. kitap.. kitap... kitap.... diyorum.. Böyle tek başına... sessiz... fonda muhtemelen Karaindrou ya da The Sounds Of Ocean... Ohh bee.. Bak şimdi yazarken canım çekti yine.. yerimseniben

Sayenizde listem kalabalıklaşıyor.. :asigim:
 


Okumayı sevenler nedense görsel öğelerden pek hoşlanmıyor sanırım... Mesela TV ya da film izlemek gibi... Ben de haftada toplasan ancak 2 saat tv izliyorumdur... Hiç aram yok... Film de kırk yılda bir... Tiyatro dediğim gibi çok seviyorum ama üniversitedeki tiyatroya gitme düzenimizi sağlayamıyoruz eşimle... Önceden ayda iki kez giderdik... Şimdi nerdeyse yılda iki kez...

Kitap... Kitap... deyişine katılıyorum... Hem istediğin gibi davranıp istediğin gibi durup devam edebiliyorsun... Arkada şöyle usul usul çalan bir müzik... McKennit, Farjad, Rodrigo, İnti İllimani mesela benim favorilerim... Yanımda Asil olmalı kesin... Bir de sıcak bir şeyler olursa içmek için deymeyin keyfime...

Benim de canım çekti ama maalesef uygulayamayacağım... Şimdi internetten çıkıp bağlama çalışmam gerekiyor tören için... a.s
 

"Farjad" :1shok: Farid Farjad'ı dinleyen biriyle burada karşılaşacak mıydım? Çok az kişi bilir.. :lepi:

"bağlama" :1shok: Ben de gitarımı kapıp geleyim mi?

Kitap okumak sanırım hayal gücümüzün sınırlarını da genişletiyor.. Oysa diğer görsel unsurlar bir noktadan sonra dayatma gibi gelebiliyor.. Özgür olamıyorsun çerçevenin içinde.. Kurguyu başkası yapıp sana sunuyor.. Oysa kitap öyle değil.. her cümle harf sanki senin kölen.. Bin birinin sırtına, uç öte diyarlara..

Kitap.. kitap.. kitap..

Özgür hayal gücü... :lepi:
 
Zülfü Livaneli'nin 'Son Ada' kitabı 38. Orhan Kemal Ödülü'ne layık görüldü. Livaneli ödülü Yaşar Kemal'in elinden aldı.

"38. Orhan Kemal Roman Armağanı"na değer görülen "Son Ada" romanının yazarı Zülfü Livaneli’ye ödülü, törenle verildi. Yazar Orhan Kemal’in vefatının 39. yılı dolayısıyla Beyazıt’taki Orhan Kemal Kütüphanesi’nde düzenlenen törende, Orhan Kemal’in şiirlerinden örnekler okundu.
Törende konuşan yazar Yaşar Kemal, Orhan Kemal’i anlatmanın çok zor olduğunu, 39 yıl önce Orhan Kemal’i kaybettiklerini anımsatarak, O’nu anlatan bir kitap olmadığına dikkati çekti. Orhan Kemal’in bugün Türkiye’nin değil, dünyanın da sayılı yazarlarından biri olduğunu vurgulayan Yaşar Kemal, sözlerine şöyle devam etti:
"Bir ’Murteza’ eseri vardı ki eğer bu roman Fransız, Rus, ıspanyol romanı olsaydı Donkişot kadar önemli bir kitap olurdu. Orhan Kemal’in değeri anlaşılmadı. Şikayetim var. Türkiye Yunus Emre, Evliya Çelebi, Karacaoğlan, Nazım Hikmet yaratmış bir ülke. Orhan Kemal’in değeri anlaşıldığı zaman Türkiye, Türkiye olur."

Yaşar Kemal, Zülfü Livaneli’nin "Orhan Kemal Roman Armağanı"na layık olduğunu dile getirerek, "Orhan Kemal yaşasaydı Livaneli’nin son romanı için işte büyük bir roman diyebilirdi" dedi.


"TÜRKıYE’DE YAZAR OLMAK KOLAY ıŞ DEĞıL"


Zülfü Livaneli de yazarlığın usta ve çırak ilişkisi içerisinde geliştiğini belirterek, kendi ve sonrasındaki kuşağın, edebi anlamda beslenebileceği yazarlar bulunması sebebiyle çok şanslı olduklarını söyledi.
Kendisinin Yaşar Kemal, Orhan Kemal, Sait Faik ve birçok yazardan beslendiğini dile getiren Livaneli, kitap delisi bir çocuk olarak sürekli kitap içerisinde büyüdüğünü anlattı.
Livaneli, "Türkiye’de yazar olmak kolay iş değil. Hepimizin çektiği sıkıntılar var. Aslında edebiyat bir şifadır ve tedavidir" diye konuştu.
Orhan Kemal Kütüphanesi Müdürü Ayten Şan da bir toplumun sorunlarının eğitimle çözülebileceğini anlatarak, Türkiye’de insan kaynağının halen tükenmediğini vurguladı.
Şan, Livaneli’nin romanının ödüle layık görülmesinin temel nedeninin, toplumsal sorunları gerçekçi bir bakış açısıyla fantastik olarak anlatması olduğunu bildirdi. Konuşmaların ardından Zülfü Livaneli’ye ödülü yazar Yaşar Kemal tarafından verildi.

Alıntıdır.
 
bana göre Zülfü Livaneli derin bir denizdir. Çok değerlidir. Bu kitabıda diğer kitapları gibi çok iyidi.
köşe yazıları olsun, kitapları olsun farketmez, hepsi çok değerli benim gözümde...herkesin söylemek istediğini o yazınca daha başka oluyor. Bu adama kalem yakışıyor... a.s.
 

Kalem de yakışıyor saz da yakışıyor söz de yakışıyor.. Tek kelimeyle hayranım ben bu adama... :asigim:
 
Zülfü LıVANELı'nin ilk defa bir eserini okudum. Normalde her kitabı bu kadar kısa sürede okuyamam. Ama bu kitabı 2 günde bitirdim. Çok akıcı bir dille anlatmıştı. Bundan sonra diğer kitaplarını da almayı düşünüyorum. Gerçekten çok başarılı bir kitap.. Arkadaşlara ısrarla tavsiye ediyorum. Pişman olmayacağınız bir kitap... Sevgilerle
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…