- 6 Aralık 2017
- 697
- 954
- 23
- 33
Merhabalar kızçelerim.. Bu bir dertleşme yazısı aslında :). Benim derdim, yaşım ilerledikce yanlız kalma isteğimin artması.. Şirinlikler yapacak, insanları pohpohlayacak, hayatın rutin akışına ayak uyduracak bir ruh hali taşımamam. Tüm bunları yapacak gücüm var aslında. Depresyon gibi bir şey de değil :). Psikiyatri desteğine de başvurdum ancak doktor düşüncelerimin hastalık belirtisi değil hayatı yaşama secimim ve ruhumun geregi oldugunu söyledi. Bir yıldır yanlız yaşıyorum. Annemle yaşıyordum, babamı 2012 yılında kaybettim. Ve annem gecen yıl bir evlilik yaptı. Mesela annemin benimle derdi hic bitmez :). Hep bir laf sokma ve sitem etme telaşı vardır. Aslında genel mizacı da bu ama belki yaşım ve yaşamışlıklarımın dolulugu nedeniyle artık tahammül edemiyorum. Tek kelime söyledigimde (tavrım üslubum ne kadar sakin olursa olsun) işi kavga boyutuna getirip büyüttükce büyütüyor. Yıllar icinde daha da sessizlestim, daha da icime kapandım. Bu kez de uzak ve mesafeli olmakla suclandım :). Sonu yok yani alıştım. Ama sanırım benim bu gün bu yanlızlık ihtiyacımın %50 sebebi annem.
Hikayenin en başına dönmek gerekirse, yıllar önce sırf o istedigi icin memleketten kalktık bu koca sehre yerlestik. 18 yasımdaydım. Tabiri caizse it gibi calıstım. O sıklıkla iş bıraktı (belli prensipleri vardır, kosulları ne olursa olsun sabretmek gibi bir huyu hic olmadı). Bu kez de tek basıma hic bir yükün altından kalkamadım. Borclar dag oldu, borc ödemekten eve katkım hic olamadı. Derken annem calısmayı tamamen bıraktı. Falan filan... 3 yil tek basima her sorunla mücadele etmeye cabaladim.. Sonra tüm aile ona calısması konusunda baskı kurmaya basladiginda ( bak bu kız tek basına mahvoldu, ona da yazık, agır olmayan bir cok iş secenegin var seklinde) hoop diye 1 ay icinde hic tanımadıgı biriyle evlendi ve gitti. Kaldım mı tek basıma :))))... Baslarda cok üzüldüm, kırıldım, kızdım.. Ama simdi gecti.. Üzüldükce en cok kendime zarar verdigimi anladım.. Ki ben bu hayat mücadelesine onunla birlikte o böyle istedigi icin girmistim. Ve onca borcu birlikte yapmistik.. Simdi maddi olarak destek olmaya calisiyor ama evlendigi adam aldigi ekmegi bile konusan bir adam :)). Onlardan bir sey istemiyorum ama tek basima gücüm yetmiyor.. Evlenebilecek bir ruhu su anda tasimiyorum önce yaralarimi iyilestirmem gerek.. Gecen gün anneme "bende kaygi bozuklugu var sanirim, sevdiklerime bir sey olacak korkusu yasiyorum, doktora bir danisicam dedim.. Bu arada dünyalar tatlisi kedimle yasiyorum onu 1 saat yanliz biraksam aklim evde kaliyor oldugum yere sigamiyorum).. Annem "bana bir sey olacak diye korkmuyorsundur, icinde ben yokumdur" dedi.. E tabi icimde firtinalar koptu ama yine sustum.. Zaten sirf susuyorum diye bu can acıtma cabaları. Ama bu haksizlik degil mi? Beni bu koca evde bir basima birakip giden o degil mi? Ben henuz 1 yildir hayatimda olan o kediyi 1 saat yanliz birakamazken.. Hala neden duygu sömürüsü cabalari? Benimle bitmek bilmeyen bu dert niye? Diyeceksiniz annenle konus.. Ama diyorum ya tek kelime konusamiyorsunuz, bir seyleri asla kabullenmiyor.. Aglamaya duygu sömürüsüne ve kavga etmeye basliyor.. Ben de anne olucam, kirmayayim üzmeyeyim diyorum.. Ama onlardan giderek uzaklasiyorum.. Buna hem ihtiyacim var.. Hem de bu durum beni cok üzüyor.. Size de oluyor mu böyle?.. Bir de sizlerden dualarınızı esirgememenizi istiyorum.. Allah hepimizin yardımcısı olsun.. Hayırlı ramazanlar diliyorum..
Hikayenin en başına dönmek gerekirse, yıllar önce sırf o istedigi icin memleketten kalktık bu koca sehre yerlestik. 18 yasımdaydım. Tabiri caizse it gibi calıstım. O sıklıkla iş bıraktı (belli prensipleri vardır, kosulları ne olursa olsun sabretmek gibi bir huyu hic olmadı). Bu kez de tek basıma hic bir yükün altından kalkamadım. Borclar dag oldu, borc ödemekten eve katkım hic olamadı. Derken annem calısmayı tamamen bıraktı. Falan filan... 3 yil tek basima her sorunla mücadele etmeye cabaladim.. Sonra tüm aile ona calısması konusunda baskı kurmaya basladiginda ( bak bu kız tek basına mahvoldu, ona da yazık, agır olmayan bir cok iş secenegin var seklinde) hoop diye 1 ay icinde hic tanımadıgı biriyle evlendi ve gitti. Kaldım mı tek basıma :))))... Baslarda cok üzüldüm, kırıldım, kızdım.. Ama simdi gecti.. Üzüldükce en cok kendime zarar verdigimi anladım.. Ki ben bu hayat mücadelesine onunla birlikte o böyle istedigi icin girmistim. Ve onca borcu birlikte yapmistik.. Simdi maddi olarak destek olmaya calisiyor ama evlendigi adam aldigi ekmegi bile konusan bir adam :)). Onlardan bir sey istemiyorum ama tek basima gücüm yetmiyor.. Evlenebilecek bir ruhu su anda tasimiyorum önce yaralarimi iyilestirmem gerek.. Gecen gün anneme "bende kaygi bozuklugu var sanirim, sevdiklerime bir sey olacak korkusu yasiyorum, doktora bir danisicam dedim.. Bu arada dünyalar tatlisi kedimle yasiyorum onu 1 saat yanliz biraksam aklim evde kaliyor oldugum yere sigamiyorum).. Annem "bana bir sey olacak diye korkmuyorsundur, icinde ben yokumdur" dedi.. E tabi icimde firtinalar koptu ama yine sustum.. Zaten sirf susuyorum diye bu can acıtma cabaları. Ama bu haksizlik degil mi? Beni bu koca evde bir basima birakip giden o degil mi? Ben henuz 1 yildir hayatimda olan o kediyi 1 saat yanliz birakamazken.. Hala neden duygu sömürüsü cabalari? Benimle bitmek bilmeyen bu dert niye? Diyeceksiniz annenle konus.. Ama diyorum ya tek kelime konusamiyorsunuz, bir seyleri asla kabullenmiyor.. Aglamaya duygu sömürüsüne ve kavga etmeye basliyor.. Ben de anne olucam, kirmayayim üzmeyeyim diyorum.. Ama onlardan giderek uzaklasiyorum.. Buna hem ihtiyacim var.. Hem de bu durum beni cok üzüyor.. Size de oluyor mu böyle?.. Bir de sizlerden dualarınızı esirgememenizi istiyorum.. Allah hepimizin yardımcısı olsun.. Hayırlı ramazanlar diliyorum..