• Merhaba, Kadınlar Kulübü'ne ÜCRETSİZ üye olarak yorumlar ile katkıda bulunabilir veya aklınıza takılan soruları sorabilirsiniz.

Şimdi beni anladınız mı

Aysun Kayacı kendisi ne kadar ve neye göre bilinçli bunu merak ediyorum aslında. Önce ona bir açıklık getirse iyi olurdu. Benim fikrimce herkesin oyu birdir ve eşittir. Kimin bilinçli, kimin bilinçsiz olduğu değil, herkesin özgür iradesi söz konusudur oy konusunda.
 
”Dağdaki çobanla benim oyum aynı mı?” sözleriyle çok konuşulan Aysun Kayacı'nın başı adına açılan sahte Twitter hesaplarıyla dertte.

Kayacı, açılan sahte hesaptan" Yıllar önce izah etmek istediğim fakat herkes tarafından büyük tepki aldığım olayı şimdi anladınız mı! Sorun ne çobanda ne de oyda, saygılar' şeklinde atılan tweet ile tekrar gündeme geldi.

Medya bu sözleri haberleştirince Kayacı bir açıklama yapmak zorunda kaldı:

Sosyal medyada adıma açılan hesaplar sahtedir. Yani Twitter, Facebook, İnstagram hesaplarım yoktur. Ancak üzülerek görüyorum ki, bu sahte hesaplar bazı internet sitelerinde ciddiye alınmakta alınmakta ve haber konusu olmaktadır. Bu sahte hesaplarla ilgili pazartesi yani yarın avukatım aracılığıyla hukuki işlemleri başlatacağımı bildirmek isterim.
http://www.hurriyet.com.tr/magazin/haber/26020281.asp
 
Aysun Kayacı'yı bir kenara bırakıp düşünürsek gayet mantıklı bir fikir bence.

Oy vermek belli bir bilinç düzeyi gerektirir.Eğitimsiz insanlar oy vermesin anlamı çıkmasın buradan ama sokakta burnunu karıştıran adamla da beni oyum bir olmasın arkadaş.Sırf yakışıklı diye Cem Uzan'a oy vermiş tanıdığım var benim,hangi eşitliklikten bahsediyoruz daha?

Hangi partiye oy verdiği önemli değil,yeter ki muhakeme yeteneğine sahip olsun,mantıklı sebeplere dayanarak kullansın oyunu.



doğru söylüyorsunuz belki ama bilincinde bir tarifi yoktur.
mesela size göre burun karıştıran bir adam bilinçsiz, başkasına göre de siyasi tarihi bilmeyen bir insan bilinçsizdir.
yani şu bilinçli bu bilinçsiz diyemeyiz..
bizden üstte bir insan muhakkak vardır örneğin bir proföser bir ordinaryüs kalkıpta size, benim sizinle oyum eşit mi yani dese ?
doğru mu söylüyorsun demeliyiz.
 

doğru söylüyorsunuz belki ama bilincinde bir tarifi yoktur.
mesela size göre burun karıştıran bir adam bilinçsiz, başkasına göre de siyasi tarihi bilmeyen bir insan bilinçsizdir.
yani şu bilinçli bu bilinçsiz diyemeyiz..
bizden üstte bir insan muhakkak vardır örneğin bir proföser bir ordinaryüs kalkıpta size, benim sizinle oyum eşit mi yani dese ?
doğru mu söylüyorsun demeliyiz.
Tabi her zaman birilerinden daha eğitimli birileri çıkar.İşte o yüzden eğitim değil bilinç dedim.Kastetmeye çalıştığım şey farkındalık yani.Yakışıklı diye bir adama oy vermek nedir?Bu kafa yapısında birinin benim geleceğimi etkilemeye hakkı var mı?Bunlar üzerinde düşünülmesi gereken sorular.

Hoş,bu şartlar altında benim düşüncem ütopya oluyor zaten.Hani oy verebilmek için sınav filan yapılsa,kesin birileri soruları çalar,o sokakta burnuna sondaj yapan adam çift oy kullanma hakkı kazanır,ben açıkta kalırım.
 
mesaj tekrarı................................
 
Son düzenleme:
tarihe bakalım. örneğin romaya. senato vardı. ama oradakiler sadece kendi çıkarlarına göre yönettiler romayı. halkı düşünmediler. asil denilen bir guruhun yönetimiydi bu.
Aristokratlar yönetti yüzyıllardır ülkeleri. noldu halk ezildi. çünkü hiçbir hakkı yoktu.
sonuçta yüzyıllarca bu tarz yönetimler yaşandı. sonuçları ihtilallere götürdü. halk ayaklandı.
kadın oy kullanamadı. ayaklandı. cins,din, statü,ırk,eğitim ayrımı olmadan herkes oy kullanıyor. olması gereken en doğru şeyde buydu. . eşitlik
bilinç diyoruz,muhakeme diyoruz.
nasıl muhakeme.
ne yapacağız peki.
herkesi muhakemesi varmı, zekası hangi seviyede diye sınavamı sokacağız.
bumudur olay. insan ayrımı.
hadi sınava soktuk diyelim, muhakemesini anlamak için psikologlarmı olacak sınavda. bu bilinçli, bu değil diyen.

adam bilinçli muhakemeside iyi diyelim:)
peki karaketeri sıfırsa.bozuksa..
.
haa o zaman napalım. 2ci bir sınav.
karakter anlama sınavı:)
bunuda geçti diyelimmmmm:) nasıl olacakdsa bu sınav artık:)
sonra bakacağız sınavı uygulayanlara.
eş,dost,kuzen aile torpili varmı.:)
haa oda tespit edildi . sonra gelsin oy:)
kimse kusura bakmasın ama bu tarz düşüncelerin sonu buraya varır.ki olması mümkün değil. :))
evet. bundan daha iyi bir sistem bulunması çok zor. olsaydı çoktan olurdu.
herkes oy kullanacak. dağdaki çobanda,köylümde,kadında erkekte,şehirliside ,okumuşuda.
demokrasi bu çünkü.
 
Son düzenleme:
Aus sistem basit denklem kolay oldugunu nasil söyleyebilirsin? Ben senin Siyaset Bilimi üzerine egitim aldigini biliyorum.
Demokrasi üzerine kapsamli bir ders Türkiye`de hangi üniversitelerde var bilmiyorum ama eger o dersi aldiysan zaten sistem basit, denklem kolay diyemezsin.
Siyaset Bilimi`nin en tartismali konularindan bir tanesidir demokrasi ve secimler konusu hatta politik ekonominin bile tartisma alanina girebilmis bir konudur. Herkesin esit sayildigi sistem en iyisidir konusu bile tartismaliyken, demokrasi islemekte mi diye de sormak gerekir. Islemeyen bir demokraside de sorgulamalarin baslamasi normal degil mi? Aysun`un cok basit düzeyde yaklastigi konu aslinda bir sürü teorinin ilham alanidir, sorgulamaya da kesinlikle hakki vardir, zira bunu sorgulayan ilk kisi de degil ki. :34: Ayrica kriter de öyle "egitim, sosyo-kültürel yasanti" falan degildir.

Bir mühendis nasil ki yaptiklariyla ürettikleriyle topluma faydali oluyorsa, ben sahsen forumda farkindalik yaratmanin sorumlulugum oldugunu düsünüyorum, 4 yil lisans + 2 yil yüksek lisans, alti sene harcamisim kolay mi? Aysun Kayaci cok basit bir düzlemde bahsetmisken celiskilerden, bunu acmak bence bu konuda egitim almis insanlarin görevi.
Demokrasi konusunun oylar esit, sistem basit, denklem kolay seklinde basite indirgenmesi bence yanlis.
peki. sonuç. bu kadar okumanın sonucunda sana soruyorum. sonuç. ne öneriyorsun. fikrin ne. ne yapılabilir. bence koca bir hiç.
çünkü olması gereken en doğru sistem bu. eşitlikçi baktığımızda.
ama yinede senin çözümünü merak ettim.
 
Son düzenleme:
Okumaya durumu olmayan, o yuksek lisans, lisans diploması olmayan, ama onlari cebinden cikarabilecek birsuru insan taniyorum, sirf diplomasi yok diye eksik mi sayilacak, nerde kaldi
Atatürk un halkcilik ilkesi. Her defasinda bu ilkeleri halkin gozune sokan bu ilkeyi neden gormezden gelir hic anlamam. :19:
 
Aus sistem basit denklem kolay oldugunu nasil söyleyebilirsin? Ben senin Siyaset Bilimi üzerine egitim aldigini biliyorum.
Demokrasi üzerine kapsamli bir ders Türkiye`de hangi üniversitelerde var bilmiyorum ama eger o dersi aldiysan zaten sistem basit, denklem kolay diyemezsin.
Siyaset Bilimi`nin en tartismali konularindan bir tanesidir demokrasi ve secimler konusu hatta politik ekonominin bile tartisma alanina girebilmis bir konudur. Herkesin esit sayildigi sistem en iyisidir konusu bile tartismaliyken, demokrasi islemekte mi diye de sormak gerekir. Islemeyen bir demokraside de sorgulamalarin baslamasi normal degil mi? Aysun`un cok basit düzeyde yaklastigi konu aslinda bir sürü teorinin ilham alanidir, sorgulamaya da kesinlikle hakki vardir, zira bunu sorgulayan ilk kisi de degil ki. :34: Ayrica kriter de öyle "egitim, sosyo-kültürel yasanti" falan degildir.

Bir mühendis nasil ki yaptiklariyla ürettikleriyle topluma faydali oluyorsa, ben sahsen forumda farkindalik yaratmanin sorumlulugum oldugunu düsünüyorum, 4 yil lisans + 2 yil yüksek lisans, alti sene harcamisim kolay mi? Aysun Kayaci cok basit bir düzlemde bahsetmisken celiskilerden, bunu acmak bence bu konuda egitim almis insanlarin görevi.
Demokrasi konusunun oylar esit, sistem basit, denklem kolay seklinde basite indirgenmesi bence yanlis.

2 kere 2 nin her daim 4 etmediği bir sistemde , demokrasinin ve demokrasinin içeriğinin tartışılması da kaçınılmazdır . Kuram teorisyenlerinin tartışmadığı ne var ki , demokrasi olmasın .

Benim için sistem basit,denklem kolaydır . Münazara yapılsa bu konuda , bu safta yer alırdım . Eğer bir sistem eleştiriliyorsa , ona çözüm üretilmezse eleştirmeninde bir anlamı kalmıyor bana göre .
Adını eğitim koyma öğretim koy , sosyo-kültürel yaşantı deme statü de , bilinç deme farkındalılık de ... ne dersek diyelim , insanları bir kategoriye ayıracak ve buna göre oy sistemini ve demokraside eşitliği eleştireceksek ; bir çözümümüz olmalı .

Demokrasiyi tartışırım , demokrasi bize gerçke bir özgürlük sunabiliyor mu ? demokratik haklarımız gerçekten hakkımız mı ?Baskı ve korku rejimlerinden bağımsız olarak hakkı mı arayabilir miyim demokrasi ile yönetilen her ülkede ?...gibi gibi gibi.
Bireylerin oy verme kriterini eleştirebilirim , halkın halk için oy verdiği sitemde ''halkı'' ne kadar düşünerek oy kullandığını sorgulayabilirim ama hattı zatında demos-crotos dan var olan bir kavramı sorgularken halkı kategorize edemem . Edilen sistemde bunun adının başka olması gerekir .

Farkındalık yaratıp , insanlara bilinçli oy verdirmenin yolu da bu değildir bence. Bilinç somut bir olgu değilken , onu ölçüp oy kullandırmak mümkün değilse , kimseye senin oyundan daha kıymetli benim oyum denmez bence .

O zaman bende ilk mesajıma geri döner , senin oyunu eve paket mi yapalım aysun abla derim ?

Çünkü eleştirinin eşittiri yok , eee peki ne yapacağızın cevabı yok ? Dağdaki çoban emsal biliyorum ama , aynı emsalden gidiyorum bende , ne yapılacak bu insanlara oy kullandırılmayacak mı ? Bu üst mercii kimlerden oluşacakta bizi kategorilere ayırıp , oy verebilir veremez diye ayıracak ? Ya bir gün paralel yapının :52: eline geçerse o mevkii , bizim oy hakkımızı da ''yetersizlik '' belgesi ile elimizden alırlarsa mesela ?

Denklem kolay , sistem basit derim çünkü sistemi bozduğunda yerine oturtacak reel bir sistem sunumu yoksa ; ki yok .. o zaman bildiğimiz demokrasiden yola devam ....
 
Burada eleştirilmek istenen sanırım herhangi bir fikri olmadan, sadece kocası, babası ya da aile büyüklerinin kararı ile hangi partiye oy verilecekse o partiye sorgulamadan oy atan, ya da belirli bir ideolojisi ya da kararı olmadan sadece takım tutar gibi parti sempatizanı olarak oy verenler...Ama bunun da cevabı "benim oyum onunla aynı mı" olmamalı, bu da ötekileştirmenin başka bir türlüsü çünkü bana göre...

Bir kişiyi değiştirmek ve eğitmek için önce anneannesinden başlamak gerekir demiş Freud, buradan da klişe gerçeğe ulaşıyoruz "eğitim şart". Demokrasi için de, hayatın işleyişini sağlıklı bir şekilde devam ettirmek için de eğitim en temel noktamız. Buradan kastım sadece klasik okul eğitimi değil, oto-didakt eğitim de kişinin gelişmesini sağlar. Hatta şehir hayatı dışında kalanların eğitimi için açılan köy enstitüleri de eğitim için güzel bir örnektir, kapanması bana göre Türkiye'ye çok şey kaybettiren eğitim kurumlarıydı.

Bilinç ancak ve ancak eğitimle kazanılabilen bir yeti, ister dışarıdan ister kurumsal bazda ister kendi kendine olsun. Bu bilinci kişide sağlayabilmek için de onu ötekileştirmeden, ayrıştırmadan, kategorize etmeden yardımcı olmak, hem insan olarak hem de toplum olarak hem de devlet olarak bizim görevimiz. Bilinçlendikten sonra bireyin kafasında oluşturduğu algıyla elbette istediği kişiye ya da partiye oy verme özgürlüğü olacak, çoğulcu demokrasinin bir neticesi olarak; ve bu bilinç sayesinde artık insanlarımız parti amblemleri tarif edilmeden, baskı altında kalmadan ne yapacağını bilerek, kararlı bir şekilde oy kullanacak...
 
Son düzenleme:
Ben Aysun Kayaci`nin lafina basit bir sekilde takilmak yerine, genis bir perspektiften bakip aldigim egitimin hakkini vermeye calismaya devam edeyim.

Islemeyen bir demokraside yasayan insanlarin bu tarz sorgulamalara gitmesi cok normaldir arkadaslar ve yapilacak cok sey vardir, demokrasiyi kültürün bir parcasi haline getirebilmek en zorlu olani olsa gerek. Bizim ülkemizde demokrasi denen kavram sonradan oturtulmaya calistigi icin ülkenin bilincine uymamaktadir, yoksa ideal denilebilecek demokrasi anlayisi mevcut, bizim su an demokrasi sanarak yasadigimiz seyden cok daha basarili bir sitem, ama bize cok uzak. Mesela Kuzey Kore`de de secimler var arkadaslar, ya da Filistin`de. Bilmem anlatabiliyor muyum?

Aysun Kayaci önemli bir konuya parmak basmistir "islemeyen demokrasi", bilerek mi bilmeyerek mi,bilincli olarak mi carpitarak mi, kategorize ederek mi o kismi isim magazin kismi.

Benim temennim, magazinsel boyutunu bir kenara birakip ülkemizde neden insanlarin benim oyum daha kiymetli seklinde hissettigini sorgulamak yani islemeyen demokraside secimleri ve oylamayi sorgulamaktir. Bu perspektiften herkesin olaylari yorumlamasi ve hep birlikte -bugün degil belki ama yarin- daha saglikli siyaset tartismalarina zemin olusturmak dilegiyle...

Sevgiler.
 
peki. sonuç. bu kadar okumanın sonucunda sana soruyorum. sonuç. ne öneriyorsun. fikrin ne. ne yapılabilir. bence koca bir hiç.
çünkü olması gereken en doğru sistem bu. eşitlikçi baktığımızda.
ama yinede senin çözümünü merak ettim.

Oky peki sonuc diye sorgulamak bence cok tuhaf. Sanki ben demokrasi olmasin demisim gibi. :D Benim dediklerim anlasilmiyor mu? Ben diyorum ki bizim ülkemizde "islemeyen bir demokrasi var, dolayisiyla islemedigi icin de insanlar AKP`li oy vermese, coban oy vermese, CHP`li oy vermese ne güzel olurdu" diye düsüncelere kapiliyor. Sonuc su: önce demokrasiyi bu kültürün bir parcasi haline getirebilmek. Bizim ülkemize bedeni malesef büyük kaliyor. Demokrasi anlayisini yerlestirebilmek gerek.
Demokrasinin ana temellerini hukuk güvencesiyle koruma altina almak gerek.

Ben zaten demedim ki kimsenin oyu esit olmasin. Elbette herkesin oyu esit olmali. Niye yazdiklarim öfkeyle okunup yanlis anlamlar cikariliyor anlamadim.
Herkesin oyu esit olmali evet ama isleyen bir demokraside bu yürür, islemiyorsa da insanlarin sorgulamaya, düsünmeye, elestirmeye hakki vardir. Hatta bu sorgulamalar aslinda islemediginin bize ipucudur buradan yola cikalim, bu kismini sorgulayalim demek istedim.
 
Son düzenleme:
Oky peki sonuc diye sorgulamak bence cok tuhaf. Sanki ben demokrasi olmasin demisim gibi. :D Benim dediklerim anlasilmiyor mu? Ben diyorum ki bizim ülkemizde "islemeyen bir demokrasi var, dolayisiyla islemedigi icin de insanlar AKP`li oy vermese, coban oy vermese, CHP`li oy vermese ne güzel olurdu" diye düsüncelere kapiliyor. Sonuc su: önce demokrasiyi bu kültürün bir parcasi haline getirebilmek. Bizim ülkemize bedeni malesef büyük kaliyor. Demokrasi anlayisini yerlestirebilmek gerek.
Demokrasinin ana temellerini hukuk güvencesiyle koruma altina almak gerek.

Ben zaten demedim ki kimsenin oyu esit olmasin. Elbette herkesin oyu esit olmali. Niye yazdiklarim öfkeyle okunup yanlis anlamlar cikariliyor anlamadim.
Herkesin oyu esit olmali evet ama isleyen bir demokraside bu yürür, islemiyorsa da insanlarin sorgulamaya, düsünmeye, elestirmeye hakki vardir. Hatta bu sorgulamalar aslinda islemediginin bize ipucudur buradan yola cikalim, bu kismini sorgulayalim demek istedim.
kısaca sonuç yok değilmi. yada bu şu oy versin yada vermesinden geçmiyor.
sonuç olmayınca bu entelektüel bakış açısı havanda su dövmenin ötesine geçemiyor.

evet biraz öfkelendim. çünkü işte bu tarz görüşler yüzünden akpye oy gidiyor. çünkü bizler bunu yaptığımız için bu tepkiler oluyor.
önce kendimizide eleştirelim.
neyse lamb,farklı düşünüyoruz bu konuda..
 
kısaca sonuç yok değilmi. yada bu şu oy versin yada vermesinden geçmiyor.
sonuç olmayınca bu entelektüel bakış açısı havanda su dövmenin ötesine geçemiyor.

evet biraz öfkelendim. çünkü işte bu tarz görüşler yüzünden akpye oy gidiyor. çünkü bizler bunu yaptığımız için bu tepkiler oluyor.
önce kendimizide eleştirelim.
neyse lamb,farklı düşünüyoruz bu konuda..

Enteresan bir bakis acisi OKY. Bence de AKP`ye bu yüzden oy gidiyor, cünkü insanlar demokrasiyi bilmeden yapma bir demokrasinin bir parcasi haline geliyor. (Hatta bak AKP`ye oy gidiyor diyerek sen de kategorize etmenin bir parcasi oluyorsun.)
Sonuc yok derken ne demek istedigini de anlamiyorum.
Neyin sonucunu ariyorsun?
Entellektüel bakis acisiyla da bir alakasi yok durumun. Durum islemeyen demokrasi, ülkemizde demokrasinin olmayisi herkesin de önce bunu anlamasi gerekir. Sonuc da belli, isleyen demokrasiye gecis yapmak.

Farkli düsündügümüz yeri de anlamadim. Isleyen demokrasi var mi ülkede? Demokrasi yerlesmis mi? Iyilestirilmesine gerek yok mu? Yoksa bosverelim konunun icerigini tartismayi, magazinsel bir sekilde Aysun Kayaci`ya saplanip herkesin oyu esittir deyip konuyu mu kapatalim?
 
Son düzenleme:
Enteresan bir bakis acisi OKY. Bence de AKP`ye bu yüzden oy gidiyor, cünkü insanlar demokrasiyi bilmeden yapma bir demokrasinin bir parcasi haline geliyor. (Hatta bak AKP`ye oy gidiyor diyerek sen de kategorize etmenin bir parcasi oluyorsun.)
Sonuc yok derken ne demek istedigini de anlamiyorum.
Neyin sonucunu ariyorsun?
Entellektüel bakis acisiyla da bir alakasi yok durumun. Durum islemeyen demokrasi, ülkemizde demokrasinin olmayisi herkesin de önce bunu anlamasi gerekir. Sonuc da belli, isleyen demokrasiye gecis yapmak.

Farkli düsündügümüz yeri de anlamadim. Isleyen demokrasi var mi ülkede? Demokrasi yerlesmis mi? Iyilestirilmesine gerek yok mu? Yoksa bosverelim konunun icerigini tartismayi, magazinsel bir sekilde Aysun Kayaci`ya saplanip herkesin oyu esittir deyip konuyu mu kapatalim?
enteresan değil bakışım aslında.
diyorum ki,yıllarca bu yapıldı. elitist bir balış açısı sergilendi..halktan kopuldu. ayrıştırıldı. akp bunu gördü ve kullandı. ve oy almasında en önemli sebeplerden biride budur. halka inebilmek.
akpli değilim. ama gördüğüm şeyleri söyleyebilirim. bu küçümseyici bakış açısıdır oy kaybettiren her parti için
magazinsel bakmıyorum olaya. senin gibi siyasal mezunu değilim.sanat tarihçiyim.siyasetten çok anlamam aslında. kalemimde senin gibi kuvvetli değildir. sadece hislerimi yazabilirim. gördüğüm ve duyduğum şeyi. çünkü bende o halkın bir üyesiyim
 
Son düzenleme:
Aysun Kayacı ünlü bir düşünürümüz olmadığı için ne amaçla söylemiş, ne hissetmiş, şimdi ne olmuş bunları bilemem. Bildiğim şey insanların aynı oy bilinci ve hak bilinci ile hareket etmediği ve sayısal olarak oylar eşit olsa bile bilinç olarak/düşünce olarak zaten eşit olmadığı.

Bunun eğitimle ne alakası var ki, dağdaki çoban okuma yazma bilmeyebilir ancak her çekenin peşine gitmeyecek ve kendi kararlarını verebilecek kadar da bilinçlidir. Yahut tahsil yapmış bir insan hala babasının söylediği a partisine oy verecek kadar da bağımlıdır. Hakkım, hukukum bilmez, araştırmaz, soruşturmaz...Kendini geliştirmenin okumayla ilgisi olmadığını günlük yaşamımızda da gözlemlerimize dayanarak anlayabiliyoruz zaten...
 
Olay çoban, köylü, çiftçi v.s değil aslında. Cümledeki "çoban" tanımlaması o kadar yanlış ki..Kimsenin bu yanlış üzerinden gideceğini düşünmüyorum ben.
Zira dağdaki çobanın da, köylünün de, çiftçinin de farkındalığı belki hepimizden daha fazladır.

Yalnız şu bir gerçek; Türk halkının belki %60-70 inde farkındalık yok. Yadsıyamayız bu gerçeği.
Yıllarca bu halk din istismarıyla sömürüldü. Bu da farkındalığın olmayışının en net göstergelerinden biridir.

Lambın demokrasi işleyişinin olmayışı konusundaki söylemlerine de son derece katılıyorum..Evet işleyen demokrasi yok Türkiyede. Yalnız bu durum bu döneme has bir durum değil.
Atatürk'ün erken vefatıyla ülke demokrasi sürecini zaten tamamlayamamıştır. Kaldı ki işleyen demokrasiye geçiş yapılsın.

Ha şu dönem demokrasi katlinin dibine vurulmuş bir dönem, o ayrı..
Acaba bu başka bir tartışma konusu mu?:44:

Son olarak şunu eklemeden geçemeyeceğim, bu ülkede eğitim boşuna darbeye uğramadı, köy enstitüleri boşuna kapatılmadı. Boşuna halk siyasetten uzaklaştırılıp insanların içi boşaltılmadı.
Hepsi işte o "farkındalığı" yok etmek için yapılan darbelerdi.
Bilinçli, farkında bir halk karşısında, kim böyle at koşturabilecekti yoksa..
 
enteresan değil bakışım aslında.
diyorum ki,yıllarca bu yapıldı. elitist bir balış açısı sergilendi..halktan kopuldu. ayrıştırıldı. akp bunu gördü ve kullandı. ve oy almasında en önemli sebeplerden biride budur. halka inebilmek.
akpli değilim. ama gördüğüm şeyleri söyleyebilirim. bu küçümseyici bakış açısıdır oy kaybettiren her parti yada bir.düşünce için.
magazinsel bakmıyorum olaya. senin gibi siyasal mezunu değilim.sanat tarihçiyim.siyasetten çok anlamam aslında. kalemimde senin gibi kuvvetli değildir. sadece hislerimi yazabilirim. gördüğüm ve duyduğum şeyi. çünkü bende o halkın bir üyesiyim

Elitist bir bakis acisi sergilemedim OKY. Eger bu birilerini rahatsiz ediyorsa zaten siteden kisa süre icerisinde de ayrilacagim, kurtulmus olursunuz. :34:
Benim söylemeye calistigim sey, demokrasiyi kavramak. Insanlar Aysun Kayaci`yi elestirirken, bir düsünsünler istiyorum, neden bu soruyu soruyoruz? Neden benim oyum cobanla esit olmamali diyoruz? Cünkü bizim ülkemizde demokrasi islemiyor.
Cünkü secmen ne demek onu bile bilmiyoruz, secmen nasil olmali tartisamiyoruz cünkü halka inmemek oluyor. :)

Yani önce demokrasinin islemedigini kabullenmek lazim, bu Aysun Kayaci sorusundan kurtulabilmek icin. Sonra insanlarin kücük yaslardan itibaren egitilmesi lazim. Önce demokrasiyi anlamak lazim, sindirmek ve kültürün bir parcasi haline getirmek lazim Oky. Sen beni istedigin kadar elestir, istedigin kadar da egitimli hava satiyor diye düsün, olayin asli bu. Eger sen bir seyleri göstermeye calismayi elitistlik olarak degerlendirirsen, bu halk "kör topal, aksak" bir demokrasiyle yasamaya devam edecek.

AKP demokrasi söylemi ile basa geldi ve oylari topladi, geldigimiz nokta azicik elimizde olan demokrasinin bile yok olusu ise, bunun suclusu sence nedir? Bence, insanlarin demokrasiyi bilmemesidir.
Secimlerle basa gelindi mi demokrasi oldugunu düsünen bir halk yaratti AKP. Cogunlugun azinligi ezmesi üzerine kurulu bir demokrasi, buna inanan insanlar da var. Yani ben oy verdim, AKP basta, ya da CHP basta, istedigimizi yapariz mantigi....
Bize düsen ne?
Bunun böyle olmadigini insanlara sorgulatmak, aslinda demokrasi ile yönetilmedigimizi göstermek. Demokrasi icinde yasamadigimiz icin de "benim oyum senin oyunu döver" kavgalarinin daha cok su yüzüne cikacagini bilebilmek.

Ben de siyaset bilimciyim OKY. Politikaci degilim, halka inmesi gereken kisi ben degilim yani. Ayrica, olayin magazinsel boyutundan cikip ülkemizde demokrasi var mi bunu sorgulayalim derken halktan koptugumu da sanmiyorum. Ayrica halktan kopmus elitist bir sekilde yazsaydim inan cok daha cafcafli yazardim yaziyi, icine bütün teorileri doldurur, bütün filozoflardan örnek verir aciklardim. O zaman kimse anlamazdi. Ama ben mümkün olabilecek en basit düzeyde, bakin arkadaslar bu konu aslinda cok derindir, sunlari sunlari da sorgulayin dedim. Bu da olmasi gereken bence.

Konuya benden önce giren insanlar zaten "Aysun sen cok mu akillisin? Kim oluyorsun da cobani kücümsüyorsun?" diye sormuslar. Tekrarlamamin konuya ne faydasi var? Hepimiz, kinayalim, herkesin oyu esittir bu demokrasidir diyelim, ee nasil ilerleyecegiz? Gercegi nasil görecegiz? Bana düsen görev de bunun neden sorgulandigini ortaya koymaktir, ben de onu yaptim.

Hicbir zaman da bilgisiyle övünen biri olmadim. Bilmedigim o kadar cok sey var ki. Ama bildiklerimi paylasmam gerektigini düsünüyorum. Halkin seviyesine inemeden aktardigimi düsünüyorsan da, elimden bu kadari gelmis demek ki. Ki dedigimgibi ben siyaset bilimci gibi anlatsaydim, politik bilimler sözlügü ile okumak gerekirdi yazdiklarimi. :34:

Ben sahsen elitist olmakla suclansam da "Türkiye`nin egitim sisteminden baslayarak demokrasinin ülke kültürüne islenmesi gerektigini, bu olmadigi taktirde, daha nice cogunlugun azinligi ezecegini, nice haklarimizdan maruz kalacagimizi, nice insanlarin "bunlar oy vermesin" diyecegini söylemeye devam edecegim. Bence dogru olan budur.

Hatanin kaynagina inmeden, sonuc yok, böyle devam edelim, var olanla gidelim diyemem. Cünkü cözümü var, ideal demokrasiye yaklasmak.
Ideal demokrasiye nasil yaklasilir, onu anlatsam, bu sefer, pis elitist diye taslanacagim sanirim. :1:
Merak eden okusun diyorum.

Sevgiler.
 
siteden gitmeni neden isteyeyim lamb. sadece burada farklı düşündük senle. yoksa genelde hep aynıdır bakış açımız.
elitist derken işaret parmağımla seni göstermedim ben. bu tarz yaklaşımda olanlar içindi bu terimim.
 
Son düzenleme:
Olay çoban, köylü, çiftçi v.s değil aslında. Cümledeki "çoban" tanımlaması o kadar yanlış ki..Kimsenin bu yanlış üzerinden gideceğini düşünmüyorum ben.
Zira dağdaki çobanın da, köylünün de, çiftçinin de farkındalığı belki hepimizden daha fazladır.

Yalnız şu bir gerçek; Türk halkının belki %60-70 inde farkındalık yok. Yadsıyamayız bu gerçeği.
Yıllarca bu halk din istismarıyla sömürüldü. Bu da farkındalığın olmayışının en net göstergelerinden biridir.

Lambın demokrasi işleyişinin olmayışı konusundaki söylemlerine de son derece katılıyorum..Evet işleyen demokrasi yok Türkiyede. Yalnız bu durum bu döneme has bir durum değil.
Atatürk'ün erken vefatıyla ülke demokrasi sürecini zaten tamamlayamamıştır. Kaldı ki işleyen demokrasiye geçiş yapılsın.

Ha şu dönem demokrasi katlinin dibine vurulmuş bir dönem, o ayrı..
Acaba bu başka bir tartışma konusu mu?:44:

Son olarak şunu eklemeden geçemeyeceğim, bu ülkede eğitim boşuna darbeye uğramadı, köy enstitüleri boşuna kapatılmadı. Boşuna halk siyasetten uzaklaştırılıp insanların içi boşaltılmadı.
Hepsi işte o "farkındalığı" yok etmek için yapılan darbelerdi.
Bilinçli, farkında bir halk karşısında, kim böyle at koşturabilecekti yoksa..

Atatürk'ün erken vefatıyla ülke demokrasi sürecini zaten tamamlayamamıştır. Kaldı ki işleyen demokrasiye geçiş yapılsın.
Son olarak şunu eklemeden geçemeyeceğim, bu ülkede eğitim boşuna darbeye uğramadı, köy enstitüleri boşuna kapatılmadı. Boşuna halk siyasetten uzaklaştırılıp insanların içi boşaltılmadı.
Hepsi işte o "farkındalığı" yok etmek için yapılan darbelerdi.

Hay agzina saglik Med.
Ülkede demokrasi yok. Disaridan aldigimiz ve kültürümüzün bir parcasi yapmaya calistigimiz demokrasi de sekteye ugratildi. Dogru düzgün demokrasi olmadi ki bizim ülkemizde hicbir dönemde. Ha dedigin gibi ben yazdiklarimi AKP-CHP-MHP ekseninden de uzak tutarak yazmistim, orasi da isin ayri bir kismi, hangi dönemde iyice geriledi, bunun da istatistikleri mevcut. Tartisilir.
Ve egitim, aynen öyle...
Demokrasi kültürün parcasi haline ancak egitimle gelir.
Egitimle bu kadar oynanmasinin da en büyük sebebi, secmen kalitesini düsürmektir.
Ama secmen kalitesi diyince yine insanlar yanlis anlar, sen kimsin ki benim kalitemi belirleyeceksin, yok kalite cok soyut bir kavram ölcüsü kimin elinde diyerek ucu bucagi olmayan tartismalara girilir, yani basa dönülür.

Benim dilimde tüy bitti. Keske su forumda tartisabilme kapasitesine erisebilseydik, o zaman da o "kalite" ölcüsünü tartisirdik. Kimsenin alinmasina gücenmesine gerek olmayan cok masum ve basit bir konu aslinda ama illa abartilacak ya, abartalim. Anlamamakta israr edelim.

Böylece de daha isler bir demokrasiye gecmeyelim, biz bildigimiz secim esittir demokrasi ile yönetilmeye devam edelim.

Keske "oylar esit olmalidir, Aysun Kayaci kendi isine baksindir" gibi bir cümle kurup isin icinden ciksaydim, hay Allahim bana mi kaldi elitistlik taslamak? :34:
 
Son düzenleme:
Back