- 24 Haziran 2011
- 7.844
- 16
- 108
Follow along with the video below to see how to install our site as a web app on your home screen.
Not: This feature may not be available in some browsers.
valla ben bu konuda nedense tarafsız olamıyorum,yani kadınların her zaman daha naif olduklarını düşünerekten hemcinslerimi tutuyorum.belki de feminist bir düşünce yapısınıa sahibim bilmiyorum.maalesef erkekler geçmişi çok fazla irdeliyorlar.ve bu yüzden geleceğe gölge düşürüyorlar.ben bir ilişkiye başlanırken her iki tarafın da geçmişi sorgulamaya hakkı olmadığını düşünüyorum.yaşadığımız şeylerin hesabını o güne kadar hiç tanımadığımız birine vermek ne derece doğru.üstüne üstlük başıma geldiğinden biliyorum,dürüstlük kar etmiyor.hem dürüstlük istiyorlar,dürüst olduğunuzda da önce sizi anlamış gibi davranıp bir zaman sonra da ısıtıp ısıtıp önünüze çıkarıyorlar.ya da yüzeysel anlatmanız yetmiyor derinlemesine konuyu didiklemek istiyorlar.ve daha da kötüsü ona güvenip anlattığınız şeyi ayrılık gibi bir durumda size karşı kullanıp,sizi perişanlığa sürüklüyorlar.ve inanın bunu yapmaz dediğiniz insanlar bile yapabiliyor.peki onlar bizden güven istiyorlar da bize güven verebiliyorlar mı?bence kimse kimseye birşeyin hesabını vermek ya da anlatmak istemediği bir şeyi anlatmak zorunda değil.bunun dürüst olup olmamakla alakası yok.ama bir konu sorulduğunda da bence yalan söylemek yerine o kişiden(eğer ki ısrarla deşip merak ediyorsa)ayrılmak lazım en baştan.çünkü geçmişe takıntılı biriyle mutlu olunmaz.
Ben erkek arkadaşınıza hak veriyorum.
Bir kere yalan söyleyip sonradan konu açıldıgında tekrar tekrar yalan söylemişsiniz. Hem sizi kandırmamış, sevdiği için bırakamamış bence. Eğer dediğiniz gibi en başta herkese söylenemeyecek birşeyse konusunu açtırmasaydınız. Mesela örnek vermek gerekirse, ben önceden biriyle birlikte olmuşsam, bunu sevgilim bana soramaz sordurmam. İşler ciddiye binmeden bu kadar özel birşeyi elbette her önüme gelene söylemem ben. Ama konusunu da açtırmam.
Birde sonradan dayanamadım söyledim demişsiniz, bence bu da kötü. Şimdi diyeceksiniz ki ben dürüstlük yaptım evet haklısınız da tutamamışsınız ancak insanda güven kırılır bence. Bana göre, yalan söylemek yerine, hiçbirşey söylememek daha iyi.
yazıp yazıp siliyorum gerçekten açıklayamıyorum durumu bütün çıplaklığıyla. şöyle söyleyeyim. sevgilime bu ilişkiye başlarken geçmişte bi hata yaptığımı ve beni kabul edecekse böyle kabul etmesi gerektiğini söyledim. aslında o hata bana ait değildi. tamamen benim kontrolüm dışında gerçekleşmiş bir şeydi. ona bunu söyleyemedim. beni aciz görmesinden çekindim. ama zamanla onunla evlenmeye karar verdim ve bütün gerçeği anlattım. kendimi onun yerine koyduğumda ben olsaydım ikinci duruma daha çok sevinirdim diyorum. ama o buna sevinmek yerine, ona yalan söylemiş olmama takılıyor. ve bu yüzden gittiğim yere bile inanmıyor.ben öyle hissediyorum bana öyle hissettiriyor.
Kızın erkek arkadaşına hak verdiğini söylüyorsun, benzer bir durumda adamın en tolere edemeyeceği tavrı sergileyeceğini de söylüyorsun aynı zamanda. Bu ne perhiz bu ne lahana turşusu :))
"Ben önceden biriyle birlikte olmuşsam, bunu sevgilim bana soramaz sordurtmam" demişsin, çok güzel söylemişsin arkadaşım ama senin hak verdiğin erkek profili şu tavra prim vermez, anında şutlanırsın. (Başlık sahibinin erkek arkadaşını savunuyormuşsun ya). Ha yalan, ha anlatmama, ikisi de aynı kapıya çıkar. Savunduğun/hak verdiğin erkek modeline göre sen de yalancı sayılıyorsun kısacası, bilgin olsun dedim ^_^
O belli olmaz, her erkek aynı değil :)
Hemen açıklayayım. yalan söylemekle, erken olan bir konuda birşey söylememek aynı şey değildir.
Verdiğim örnekte bir adam daha yeniyken bana sen biriyle birlikte oldun mu diye soramaz. Olsam da soramaz olmasam da soramaz. Orda ben ona cevabı veririm. Ha şutlanadabilirim. Bir erkek bu yüzden beni şutlayacaksa öyle bir öküzle evlenmeme de gerek yok. Hem şu da var burda her seviyeden kadın var. Her kültürden her seviyeden... Bazı kadınlar geçmişimi sorgulayamaz derken bazı kadınlarda ben tertemiz gelmeliyim geçmişim çok önemli diyorsa, aynı şey erkekler içinde geçerli.
Ben bu şekilde bir ortamda yaşamıyorum. Benim çevrem, arkadaşlarım, ailem, böyle şeyleri sorun etmezler. Böyle bir soruyu karşılarındaki bayana soramazlar. Ben böyle büyüdüm, o yüzden karşımdaki adama bu soruyu sordurmam, sorsada cevap vermem olup olmamam önemli değil. Hiçbir adam bana yeniyken bunu soramaz.
Ancak kalkıp olan birşeyi yok dersem, bi zaman sonra aaaa evet oldu desem bu aynı şey değil. Ben yukarda yalan söylemekten bahsetmiyorum. İnsanların hadlerini bilmesi gerektiğini, zamanında önce kişilerin birbirlerinin özel hayatına giremeyeceğini söylüyorum. Bu bana göre, benim yaşam tarzıma göre yalan değil, insanın kendine duydugu saygıdır.
Benim bahsettiğim şey yaşadığım şeyi anlatmama değil, zamanından önce kimseye özelimi açmamamdır. İkisi arasında fark var.
Bende sizin gibi düşünüyorum ama burda adam geçmişe takıntılı değil ki. Yalana takılmış, yalanı affedememiş. Belki doğrusunu söyleseydi takılmayacaktı. Şimdi sezarın hakkı sezara. Kimse hayatını birlikte geçireceği insanın uzun zaman ısrarla evet evet dediği birşeye durduk yere aslında hayır demesini de hoş karşılamaz ki. Ben olsam bende istemem kabullenemem.
az önce sevgilim aradı ve beni sevdiğini ama birbirimizi yıprattığımızı, bu ayrılığın küslük biçiminde olmasını istediğini söyledi. ben de kabul ettim. bir süre birbirimizi sıkboğaz etmemeye karar verdik.
Ay çok sevindim. Umarım içten bir şekilde söylemiştir :)
az önce sevgilim aradı ve beni sevdiğini ama birbirimizi yıprattığımızı, bu ayrılığın küslük biçiminde olmasını istediğini söyledi. ben de kabul ettim. bir süre birbirimizi sıkboğaz etmemeye karar verdik.
yazıp yazıp siliyorum gerçekten açıklayamıyorum durumu bütün çıplaklığıyla. şöyle söyleyeyim. sevgilime bu ilişkiye başlarken geçmişte bi hata yaptığımı ve beni kabul edecekse böyle kabul etmesi gerektiğini söyledim. aslında o hata bana ait değildi. tamamen benim kontrolüm dışında gerçekleşmiş bir şeydi. ona bunu söyleyemedim. beni aciz görmesinden çekindim. ama zamanla onunla evlenmeye karar verdim ve bütün gerçeği anlattım. kendimi onun yerine koyduğumda ben olsaydım ikinci duruma daha çok sevinirdim diyorum. ama o buna sevinmek yerine, ona yalan söylemiş olmama takılıyor. ve bu yüzden gittiğim yere bile inanmıyor.ben öyle hissediyorum bana öyle hissettiriyor.