- 9 Şubat 2010
- 17.606
- 38.960
Hastane temel atma töreninin perde arkasından sonra ben her şeyin mümkün olduğuna inanıyorum.
Aaa böyle bir video var doğru değildir dimi
Ona verdiğimiz keçiler de geri gelmedi, az da başkaları kaybetsin.Erdoğan az önce Kılıçdaroğlu için " Bir kaç keçi versek kaybeder gelir kaldı ki devlet yönetecek" dedi..
Bir bizim Bakkal Osman tarafından kandırılmamış; keçi versek, kaybeder diyor. Erdoğan’a keçi versek, karşı köye satar; kaybettim deyip parasına çöker, akşamına da sattığı adamın ahırından çalar, keçiyi tekrar başkasına satar. Köylü kurnazlığıyla devlet yöneten de kendini çok zeki sanıyor; sonra üst akıllar(!) amiyane tabirle tokatlıyor, kandırıldık diye ağlıyor.Ona verdiğimiz keçiler de geri gelmedi, az da başkaları kaybetsin.
Emoji koymuş oluyor.Sanmam yaa o kadar da değildir onunda komiğine gitmiştir, ben o kutucukları göremiyorum nedense. Bazen mesajlarda bol bol kutucuk oluyor gülmüş mü oluyor o zaman.
Sanmam yaa o kadar da değildir onunda komiğine gitmiştir, ben o kutucukları göremiyorum nedense. Bazen mesajlarda bol bol kutucuk oluyor gülmüş mü oluyor o zaman.
Yapmayın Allah aşkına bu kadar da saf olamaz bu CHP'liler.
Sağol yaa
Demiş kadar oldun sağolBen demedim ki
Eki Görüntüle 3237888
Men Dakka DukkaBir bizim Bakkal Osman tarafından kandırılmamış; keçi versek, kaybeder diyor. Erdoğan’a keçi versek, karşı köye satar; kaybettim deyip parasına çöker, akşamına da sattığı adamın ahırından çalar, keçiyi tekrar başkasına satar. Köylü kurnazlığıyla devlet yöneten de kendini çok zeki sanıyor; sonra üst akıllar(!) amiyane tabirle tokatlıyor, kandırıldık diye ağlıyor.
Kılıçdaroğlu’nu beğenelim beğenmeyelim, senelerin üst düzey bürokratı, üniversitede Aktüerya Hocalığı yapmış, hesap uzmanı, akıcı İngilizce Fransızca konuşuyor.
Erdoğan: Havaryu Nevaryu?
Avcı ve toplayıcı topluluktuk.Erdogan gelmeden once hicbir sey yapamiyormusuz, duy da inanma!
Çiftçileri, ürünlerini devlete düşük fiyatla satmaya zorladı ve bu ürünleri ihraç ettirerek devlete ciddi kazançlar sağlanmasının yolunu açtı. Çiftçilerin bu durumu protesto etmek üzere üretim kısıtlamasına gitmesi sonucu ülke tarım ürünleri üretiminde zor duruma düştü ve bu ürünleri ithal etmek zorunda kaldı. Peron, ikinci dünya savaşı sırasında biriktirilen paraları harcayarak çalışanlara erken emeklilik, maaş artırımları gibi haklar tanıdı. Bu adımlar bütçe açıklarının artmasına ve enflasyonun yükselmesine yol açtı. Bir yandan da ordu üzerindeki etkisini kullanarak ülkede hemen her alanda kontrolü eline aldı. Özgürlükleri kısıtladı, liyakati bir yana bırakarak her tarafa kendi adamlarını, destekçilerini yerleştirmeye girişti. Basını tümüyle kontrol etme noktasına geldiğinde artık tam bir diktatörlük kurmuştu. 1951’de yeniden seçildiği dönemde enflasyon giderek yükselmiş, yolsuzluk iddiaları ayyuka çıkmıştı. Ülkede her şey kötüye gitmeye başlasa da Peron’un hala çok sayıda destekçisi vardı. Peron döneminin yarattığı ‘eldekileri harcayıp, mevcutları satıp günü yaşamak felsefesi’ olarak özetlenebilecek yaklaşımın toplumda ilginç bir alışkanlığa yol açtığını söylemek yanlış olmaz. İnsanlar enflasyonun devam edeceğini hissettikleri anda paradan kaçmaya, alabilecekleri her şeyi almaya yöneliyor ve sanki yarın hiç olmayacakmış gibi bir yaşam sürdürmeye çalışıyorlar.....Tanıdık geldi mi
Aranıyorsa bilinmiyor demektir, kendi kudursun