sade yaşam

13.12.2016 salı

1. sertsessiz : 1 adet kolye

2. mornergis: oğlumun parçası kırılan oyuncağı

3. Wisdom01 Kenari çatlamış tepsi

4. Yesa1 bir çorap bir tava

5. Papatya bir takım fincan ve bir adet çizme verildi.


Listeye adınızı ekleyin kızlar :)
 
13.12.2016 salı

1. sertsessiz : 1 adet kolye

2. mornergis: oğlumun parçası kırılan oyuncağı

3. Wisdom01 Kenari çatlamış tepsi

4. Yesa1 bir çorap bir tava

5. Papatya bir takım fincan ve bir adet çizme verildi.

6. Chentiq . Suslu ofis malzemesi verildi


Listeye adınızı ekleyin kızlar :)
 
(Netten alinti)

Önce bir konuda anlaşalım, bu dünyada yaşayan herkesin tam tamına 24 saati var. Ne bir saniye eksik, ne fazla. Eşit olmayan şeyse bu zamanı herkesin nasıl kullandığı. Kimileri tüm günü efektif bir biçimde kullanırken kimileri de zamanları yok bahanesiyle onlarca saati adeta harcıyor.

Gayet tabii ne kadar çok iş yaparsak o kadar iyi mantığında değilim. Önemli olan bizi mutlu ve tatmin eden şeyleri hayata geçirebilmek. Burada ilk adım olarak öncelikleri belirlememiz gerekiyor. Ben genellikle güne yapmam gereken en önemli işi belirleyerek başlıyorum. Onu 50 dakikalık çalışma seansları ve 10 dakikalık molalarla tamamladığımda (bu işin türüne göre 2 seans olabildiği gibi 5 seans da olabiliyor) diğer küçük işlerime geçiyorum. Onlar içinse çoğunlukla 10, 20, 30 tekniğini kullanıyorum. Yapmam gereken maksimum 4 işi yazıp yanlarına 10, 20, 30 yazıyorum. Telefonumun kronometresini 10 dakikaya ayarlayıp listemdeki ilk işe konsantre oluyorum. Bu tekniği hayata ilk geçirdiğimde 10 dakika neye yetecek diye düşünmüştüm (birçoğunuzun aklından geçirdiği gibi). Oysa uzun süre ses çıkmayan kronometrenin bozuk olduğundan endişelenerek telefonu kontrol ettiğimde yalnızca 4 dakika geçmiş olduğunu gördüm. Evet dört. Sanırım zaman algımın başka bir boyut kazandığı andı bu. İşte bu yüzden dakikaları hiçbir zaman küçümsememeyi ve bir işi yapmak için “birkaç saat boşluğum olduğunda yaparım” yanılsamasına bir daha düşmemeyi öğrendim.

Tekniğe dönersek, listenizdeki ilk işe 10 dakika ayırdıktan sonra kronometrenin sesiyle birlikte her ne yapıyorsanız bırakıyor ve listedeki 2. işe geçiyorsunuz. 10 dakika ona ayırıp, 3. ve 4. iş için de aynı şekilde devam edip listenizdeki ilk işe dönüyor ve bu defa kronometreyi 20 dakikaya ayarlıyorsunuz. Uzun zamandır aklınızda dönüp dolaşan o iş için yarım saatin (konsantrasyon dolu 10+20 dakika) size yettiğini farkedip şaşırabilirsiniz. Yetmiyorsa da üzülmeyin, her birine ayıracak bir 30 dakikanız daha var. Yine bitmemiş olursa, her bir iş için yüksek konsantrasyonla tam 1 saat çalışarak yol katetmiş olmanın tadını çıkarın ve ardından bir tur daha yapın.

Hangi tekniği kullanırsanız kullanın, zaman yönetiminin kilit noktası konsantrasyondur. Örneğin bir yazı yazmaya çalışırken onu 2 e-mail, 3 whatsapp mesajı, 1 telefon konuşması gibi etkinliklerle bölerseniz günü bitirip iki kelimeyi bir araya getiremediğinizi farkedebilirsiniz. Konsantrasyonunuz bir yerden bir yere geçtiğinde normalde harcayacağınız enerjinin neredeyse iki katını boşa harcamış olursunuz.

Zaman yönetimi size kaliteli işler getirdiği gibi keyif çatacak vakit de bırakır. Bundan sonra “zamanım yok” cümlesini kullanırken, bir daha düşünün, var olanın hakkını gerçekten verebildiniz mi?


 
Ben bu topige dua ediyorum zaten.. 1.5 ltrelik pet sise atamiyordum. Şimdi gorsen ceyizimdeki yemek takiminin fincanlarini bile cikardim 24 parca...
Ben sen eskiden pek veremezdim. Şimdi daha rahatım.
Örneğin yeşil bir kazağım var. Aslınd eski değil ama nedense pek gitmiyorum. Geçen kış ve bu kış hiç giymedim. Kendime kızıyorum. Benim dolabımı bekleyeceğine birini ısıtsa olmaz mı?
Haftaya filan bi kere girip bakacağım. Eğer hala kanım ısınmıyorsa vereceğim
 
13.12.2016 salı

1. sertsessiz : 1 adet kolye

2. mornergis: oğlumun parçası kırılan oyuncağı

3. Wisdom01 Kenari çatlamış tepsi

4. Yesa1 bir çorap bir tava

5. Papatya bir takım fincan ve bir adet çizme verildi.

6. Chentiq . Suslu ofis malzemesi verildi

7. Areser: 3 tane teki ortalarda olmayan çorap attım gitti ohhhh
Listeye adınızı ekleyin kızlar :)
 
Ayyy çok güzel heyecanlı 7 sayfa okudum şimdi biraz daha okuyacağımmmm ben
HOŞGELDİN.
başlamak için çekmeceler iyi bir seçim.
birsürü ıvır zıvır kağıt atılmayı bekliyordur.
ve mutlaka gardolabında son 1 yılda yüzüne bakmadığın giysiler, onlardanda yavaş yavaş başlayabilirsin.
 
her gün atacak bir şey ararken bir yandan çocukların küçülen, eskiyen kıyafetlerini de elden çıkarıyorum. böylece bu mevsim geçisinde, elenmiş olanlar kalacak sadece, özellikle ayırmak için zaman olmayacak. şu an kafamda 10-15 günlük daha atacak şey var, sonrasına Allah Kerim. ya bir yandan atıyoruz, bir yandan alıyoruz. hafta sonu oyuncak alıyoruz yine, bazen atılandan fazlası alınıyor. misal bir çorap atıyorum. Çorapçıya gittiğimde 3-5 tane alıyorum. bir iç çamaşırı atıp, gittiğimde 3-5 tane alıyorum. denge şaşıyor :KK12::KK12:
evli arkadaşlar, özellikle çocuklular fazla eşyadan daha fazla rahatsız oluyor. bekar arkadaşlar ise daha çok giyelim, daha çok sosyal medyada fotograf yayınlama derdinde. aslında sade yaşamı onlara da anlatmak lazım:KK72: bir de papatyanın da dediği gibi elden çıkarılan kazaklarımız başkalarını ısıtabilir, fazla eşyalarımız bekar, öğrenci ya da ihtiyaç sahibi arkadaşların evinde işe yarayabilir. bizim eskimiz, başkasının yenisi olabilir. onlar da ihtiyacı olan şeyi almayarak, daha az tüketmiş olurlar En Büyük TÜRKİYEEn Büyük TÜRKİYE daha temiz çevre için, daha az tüketim, daha az atık:rapci:
 
SertSessiz SertSessiz çok haklısın. Kurtulurken bi yandan almamak gerek
Oyun deme bana. Ben değil sağolsun kayinvalidem alıyor. Oyuncakların %80 ini kaldirdim. Diğerleri bile etrafı dagitabiliyor.
Salon ünitede küçük objeler im vardı
Hepsini kaldırdım. 3 4 tane felandı.
 
X