Ressam1970 'den Seçmeler

Kusur Çömlekte

Hocanın bir gün subaşıya işi düşmüş. Adam haraç ve rüşvet yiyen biriymiş. Hoca fakir, ne yapsın. Bir çömleğe toprak doldurmuş ve üstüne bal sıvamış. Gitmiş işini görmüş, ilamını almış, memnun. Ertesi gün kapısında bir adam bitmiş:
-"Hoca demiş, subaşı ilamda bir kusur etmiş. Geri istiyor..." Hoca yutar mı:
-"Kusura bakmasın evlat", demiş. "Kusur ilamda değil çömlekteydi."
 
Ben Olsaydım

Akşam geç saatte eve gelen Hoca pencerede bir karaltı görür. Hanımına sus işareti yaparak tüfeğini doğrulttuğu gibi ateşler. Eve girerler, bir de bakarlar ki ateş ettikleri Hocanın cüppesi... "Hanım ucuz kurtulduk. Ya içinde ben olsaydım!" der.
 
Adamın biri Nasreddin Hocaya sormuş:
- Hoca bir mizah sitesi hacklenmiş duydun mu?
- Hoca demiş bana ne!
- İyi ama hocam senin site hacklenmiş.
- iyide o zaman sana ne!

-----------------------------------------------------

Nasreddin hoca birgün küçük hack programlarıyla Yahoo’yu hacklemeye çalışıyormuş.
Çevresindekiler sormuş.
- Hoca ne yapıyorsun.
- Görmüyormusunuz Yahoo’yu hacklemeye çalışıyorum.
- İyi de hocam o programla Yahoo hacklenmez ki!
- Ya hacklenirse.

------------------------------------------------------

Hocaya sormuşlar
- Hocam dünyanın merkezi neresi.
Hoca demiş.
- Google da girip "dünyanın merkezi" diye arattır demiş.

------------------------------------------------------

Hocadan devamlı Windows XP cdsini istiyorlarmış
Hocada bakmış olacak değil en sonunda
- Cd yi bardak altlığı yaptım demiş.
- İyide hocam hiç CD den bardak altlığı olurmu demiş.
Hoca da
- Niyetin yoksa vermeye bardak altlığıda olur demiş.

------------------------------------------------------

Arkadaşları Hocaya dert yanıyorlar
- Hocam senin karın internette çok sört yapıyor demişler.
Hocada
- Olurmu canım o kadar sörf yapsaydı bizim siteyede uğrardı demiş.
Adamın biri hocaya

--------------------------------------------------------

- Hocam siten kaç tekil hit alıyor der.
- Hocada Aylık 10.000 der
Aradan birkaç yıl geçer. Aynı adam hocaya tekrar sorar.
- Hocam siten kaç tekil hit alıyor der.
- Hoca yine 10.000 der.
- İyide hocam bunca yıldır hiç değişmedimi der.
Hocada
- Erkek adamın ağzından laf bir kere çıkar.

-------------------------------------------------------

Hoca birgün CDciye gidiyormuş. Çocuklar önünü kesip.
- Hocam bize de oyun cd si alsana demişler. Yalnız içlerinden biri hocaya para vererek Doom3 cdsi istemiş.
Hoca akşam CDciden dönerken çocuklar yine önünü kesip hocaya hani bizim CD demişler.
Hocada yalnız bir Cd çıkarıp parasını veren çocuğa vermiş. Sonra da
- Parayı veren oyunu oynar demiş.

-------------------------------------------------------

Hocanın bilgisayarına virüs girmiş. Hoca çok dertliymiş.
Çevresindekiler sormuş.
- Hoca kimi getirelim de baksın bilgisayara demişler.
Hocada
- Çernobil virüsünü yiyen birini getirin demiş. Benim halimden en iyi o anlar.

-------------------------------------------------------

Hoca internetten tanıştığı bir kadın ile evlenir fakat daha kadının yününü görmemiştir
Gerdek gecesi bakarki kadın çok çirkin. Hoca birgün seyahate çıkar ve karısı:
- MSN listeme kimi ekliyim diye sorar.
Hocada
- Beni eklemede kimi eklsesen ekle der.
 
Adamın birine sayısaldan büyük ikramiye çıkıyor.Karısına bile
söylemiyor sabaha karşı ikramiyeyi almak için Ankara'ya yola
çıkıyor . Tam Elmadağ'a gelmişken bir telefon. Arayan kayınbiraderi
-Nerdesin enişte ?
-dışarıdayım hayırdır.
-Çabuk eve gel
- n'oldu ? çok mu acil
- hemen gel ablam
- yoksa hasta mı ?
- yok sizlere ömür
telefonu kapattıktan sonra adam koltuğa yaslanıp demiş ki " ey güzel
Allah'ım, verdikçe veriyor, verdikçe veriyor "
 
Temel iLe Dursun

Temel yere bir daire çizip bu dairenin içinde horon tepmeye başlamış.
Niçin?
Kendi çapında eğlenmek için.
_____
Temel sigarasını bir metre uzunluğundaki ağızlığa takıp içiyormuş.
Niçin?
Doktoru sigaradan uzak durmasını söylediği için.
_____
Temel her gece yatmadan önce ayaklarına böcek ilacı sıkıyormuş.
Niçin?
Ayaklarında karıncalanma olduğu için.
_____
Temel hamile karısının çok su içmesine izin vermiyormuş.
Niçin?
Bebek yüzme bilmiyordur diye...
_____
Temel, her yemekten sonra cebine bir kaşık koyuyormuş.
Niçin?
Doktoru yemeklerden sonra bir kaşık almasını söylediği için......
____ _
Temel hasmına tehtid mektupları yazarken eldiven giymiş.
Neden?
El yazısı tanınmasın diye.
_____
Temel, Dolmakalemiyle mektup yazarken birden çok hızlı yazmaya başlamış
Neden?
Dolma kalemin mürekkebi bitmek üzereymiş.))))))
_____

Temel doktorunun muayenehanesine kocaman bir fıçı ile gitmiş.
Niçin?
Doktoru altı ay sonra idrarınla birlikte gel demiş...
_____

Temel, saçını ıslatmadan şampuanlıyormuş.
Niçin?
Şampuanın etiketinde "kuru saçlar içindir" diye yazdığı için.
_____

Temel,yeni aldığı ayakkabısını bir hafta giymemiş
Neden?
Satıcı bir hafta kadar ayağınızı sıkabilir dediği için
 
Temel arkadaşı Dursun'u bi aksam üstü yemeğe çağırmış. Bekar olan Dursun için Temel'in karısı çok güzel yemekler hazırlamış. tam yemek sırasında Dursun sofradan bıçağını düşürünce masanın altına inince bi bakmış ki Temel'in karisi Fadime altına iç çamaşırı giymemiş!!! durumdan çok etkilenen Dursun hemen tuvalete kalkmış. Fadime peşinden gelerek:
'Dursun gördüklerin hoşuna gitti mi' demiş Dursun da:
'Gitti tabii gitmez mi' demiş
'Daha fazlasinida görmek ister misin' demiş Fadime
'İsterim tabii' demiş dursun
' O zaman yarin öğleden sonra temel gittikten sonra bize gel. Gel ama bi şartım var'
'Nedir de şartını bana'
'50 milyon !!!'
'Uyy yapma da Fadime 50 çoktur ya'
'Keyfin bilir Dursun. '
'Tamam da tamam heslenme yarın öğleden sonra geliyorum'
Böylece anlaşmışlar.... Ertesi gün öğlenden sonra Dursun 50 milyonla Temel in evinde Fadime ile beraber olmuş ve parayı vermiş.
Aksam üzeri Temel eve çok sinirli bi şekilde gelmiş...
'Laa Fadime Dursun burya geldi mi !!!!'
Paniklenen Fadime anladı mı acaba diye düşünürken...
'Cevap versene Dursun buraya geldi mi!!!'
Çaresizlik içinde Fadime...:
'Geldi öğleden sonra ne oldu ki' demiş
'Sabah benden 50 milyon aldı öğlen eve bırakırım dedi de onu merak ettim'

************************************************** ************

Temel bir davada avukatlik yaparken yuksek sesle konusuyordu...
Derken disardan bir esek anirmaya basladi.
-Hakim : -Biriniz konussun...Deyince Temel susar...Ve esegin anirmasi kesilince
-Hakim Temele buyur anlat ,der.
-Temel:
-Ne anlatayim ikumuzu da dinledun ver kararini.

************************************************** *************

Temel bir gün uçurumdan düşer ve ağaç dallarına takılır. Başlar bağırmaya:
-Kimse yokmidur? Kimse yokmidur?
Bu akşama kadar devam eder. Tanrı bu kulunun acı acı bağırmasına dayanamaz ve yardıma karar verir.
- Ey kulum, ben Tanrı. Eğer bundan sonra içmeyeceğine, zamparalık yapmayacağına, kumar oynamayacağına söz verirsen seni kurtarırım.
Temel biraz düşünür ve başlar:
- Başka kimse yokmidur? Başka kimse yokmidur?
 
Temel apartmanin onunden gecerken balkonda bir kari koca nin kavga
ettiklerini gorur,giderken adam balkondan karisini asagi atar,atar
atmasina ama kadin temelin onundeki cob bidonuna kafa ustu cakilir
Temel hemen kadinin yanina gider cop tenekesinde kadinin cansiz
yatmakta oldugunu gorur,ve kendi kendine mirildanir ula bu daha
kullanilirmis, ne diye salak adam cope atti bu kariyi anlamadum demis.

************************************************** ***************

Dünya Genetik Projeler Yarışması yapılıyormuş. Tüm ülkelerden genetik profesörleri yarışmaya çalışmaları ile katılmış. İlk Fransız profesörün çalışmasının başına gelmişler. Jüri başkanı çalışmasının ne olduğunu sormuş. Fransız profesör başlamış anlatmaya: -Ben inek genleri ile tavuk genlerini birleştirdim, Ortaya çıkan mahlukatin eti kırmızı et kadar lezzetli, beyaz et kadar sağlıklı oldu demis. Ardından diğer çalışmaları ülke ülke gezmeye başlamışlar. Sıra gelmiş Türkiye'den bizim Laz profesöre,Jüri baskanı: -Sizin çalışmanız nedir? diye sormuş.Laz profesör anlatmış: -Ben demiş, karpuz genleri ile hamamböceği genlerini birlestirdim! Birden tüm jüri üyelerinden bir kahkaha kopmuş ve başkan Laz profesöre: -Bu çalışma ne işe yarar? diye sormuş.
Laz profesör:
-Acayip işe yarıyor, karpuzu kesiyorsun, çekirdekleri kaçışıyoo!

************************************************** ***************

Temel ile Fadime, tayinleri nedeniyle Erzurum'a taşınırlar. Malum, Erzurum bol kar yağan bir yer...Kar yağdığı bir gün akşam üzeri, Temel�le Fadime evde otururlarken Belediye hoparlöründen bir anons,
'Sayın sokak sakinleri, lütfen arabalarınızı sokağın sol tarafına park edin, sokağın diğer tarafındaki karlar temizlenecektir'.
Temel, evden çıkar ve arabasını sokağın sol tarafına park eder.Ertesi aksam, yine
Belediye hoparlöründen bir anons,
'Sayın sokak sakinleri, arabalarınızı lütfen sokağın sağ tarafına park ediniz, sokağın boş bırakılan tarafındaki karlar temizlenecektir'.
Temel yine dışarı çıkar ve arabasını sokağın sağ tarafına park eder. Ancak bu arada kar yağmaya da devam etmektedir... Bunun sonucu olarak sokakların her gün temizlenmesi gerekmektedir.. Nitekim 3. günün akşamı yine bir anons,
'Sayın sokak sakinleri, lütfen arabalarınızı sokağın ....? tarafına park ediniz, sokağın diğer tarafındaki karlar temizlenecektir'.
Ancak anons sırasında ses de bir kopukluk olduğu için ne Temel ne de Fadime arabaların sokağın hangi tarafına park edileceğini anlayamamışlardır. Uzun bir süre sokağın hangi tarafına park edecekleri konusunda tartışırlar ve bir türlü bir karara varamazlar. En sonunda Fadime
'Ula Temel' der, 'Madem, arabanın sokağın hangi tarafına park edileceğini anlamadık, bugün de araba garajda kalsın, boş ver anonsu...'
 
İngiliz, Fransız ve Temel aynı yerde çalışıyorlarmış.
Bir hafta sonu golf oynamaya karar vermişler.
Temel : Oynayalum ama ben golf bilmiyrum.
Fransız: Çok kolay sopa, top ve delik lazım.
İngiliz: Bende sopa var.
Fransız: Bende de top var.
Temel: Ben oynamiyrum.

************************************************** ***************

TEMEL& JAPON

Japon' un biri, Rize'de bir kahveye girmis ve, herkese kafa tutmuş :
-"Var mı ? Aranızda delikanlı
Varsa ? Çıksın dışarı..."
TEMEL kapıya doğru yürümüş,
- "Çıkıyorum ulan.. Görelim bakalım erkekliğini..."
Birkaç dakika sonra, TEMEL ağzı-burnu dağılmış bir vaziyette,
kahveye geri dönmüş...
Peşinden de, JAPON kasılarak içeri girmiş ve kahvedekilere TEMEL'i göstererek :
"Ona, 'Toyokumi' ustanın, 'Katakori' tekniğiyle vurdum."
Ertesi gün JAPON yine gelmiş. Yine meydan okuma.
Yine TEMEL' den rest. Ve birkaç dakika sonra kapıda yine, ağzı-burnu dağılmış bir TEMEL.
Ve peşinden kasılarak yaptığı oyunu açıklayan JAPON :
-"Ona, 'Kuyotomi' ustanın, 'Kihotomi' tekniğiyle vurdum."
Dayak yemekten ayakta duramaz hale gelmiş TEMEL ve sekizinci gün ! JAPON yine kahveye gelip, yine herkese kafa tutmuş.
JAPON' un restini gören yine TEMEL olmuş tabii...
Birkaç dakika sonra, herkes yine suratı dağılmış bir TEMEL beklerken, Bu kez JAPON, ağız-burun dağılmış, hoşaf ! Kanlar
içinde kapı da belirmiş ? ? ?
TEMEL' de hemen arkasından girmiş içeriye, JAPON' u göstererek : -"Ona, 'Toyota' nın 'Krikosuyla' vurdum" demiş...
 
Kokarca TEMEL

Temel uzun süredir görmediği asker arkadaşı DURSUN'u ziyaret eder. Sohbet koyulaşır ve 2 dost uzun uzun laflıyarak hasret giderir.Gece geç saat olur ve DURSUN Temel e der Temel Hacan Helaya cideceksen şimdi git helanin yoli penum odadan gecey gecenun bi vaksi penu rahatsiz etmeyesun. der. TEMEL de bunun üzerine tuvalet ihtiyacının olmadığını söyler ve yatar.Neyse bi süre sonra temel uyanır fena şekilde tuvalet ( Büyük ) ihtiyacı gelmişdir. Yatağından Kalkar ve kendi kendine der. ula şimdi helaya citsem Tursun u rahatsız ederum.ayip olur der ve odasıın Camını açar. camın önündeki ( içerdeki )Çicek saksısını içeri alıp saksıdaki çiçeği ve ve toprağı boşaltarak içine bi güzel eder

tekrar çiğeği ve toprağı saksıya koyarak sakyısı camın önüme bırakır. sabah olur Arkadaşı DURSUN la vedalaşdıkdan sonra oradan ayrılır Aradan 3 ay geçer ve DURSUN dan TEMEL e bi mektup gelir TEMEL mektubu sabırsızlıkla açar. DURSUN Aynen şöyle yazmışdır mektubunda. Ula TEMEL 3 dür ev değiştirdum nereye ZICDIYSAN söyle KOKU HALA GİTMEDİ..!!!
 
AFRİKA'DA BEN BURADAYIM

Temel bir gün dertli dertli içiyormuş meyhanede. - "Ne bu hal", demiş Dursun. - "Boşver" demiş Temel de. Dursun ısrar etmiş "biz arkadaş değil miyiz?" diyerek. Temel dayanamamış: - "Ama kimseye anlatma.. Hani ben bir zaman Afrika'ya gitmiştim ayı avlamaya?" - "Hatırladım bayağı da dönmemiştin" demiş Dursun... - "Günler sonra buldum en sonunda avlayacak bir ayı ama tam ateş edecekken tüfek bozuldu. Ben de kaçarken uçurumdan aşağı düştüm." - "Eeeee" demiş Dursun "Sonra..." - "Her tarafım kan revan içinde, komaya girmişim. Sonra ayı beni yuvasına götürdü. Yaralarımı yaladı, balla, sütle besledi beni, iyileştikten sonra da bana tecavüz etti aylarca" demiş. - "Buna mı üzülüyorsun, takma kafanı yaa bak bu kadar zaman geçti. Çoluk çocuğa karıştın, mutlu bir hayatın var" demiş Durmuş. Temel: - "Bu da hayat mı be birader... O Afrika'da ben burda.."
 
DOKTOR'A VERİYOR

Temel'in karısı Fadime köydeki doktor ile işi pişirmişler. Bu durum köydeki herkesin dilinde, yalnız Temel bilmiyor. Kimse de korkudan Temel'e durumu açıklayamıyor. Köylü durumu Temel'e nasıl anlatırız diye kara kara düşünürken Tursun "merak etmeyun uşaklar ben Temel'e söylerum" demiş... Akşam kahveye gitmiş. Temel bir köşede çayını içiyor... Tursun Temel'i görünce yüksek sesle sormuş: - "Ha Temel uşağum, senin Fadime ne zaman profesör oluyor?" Temel: - "Tursun benim karı okumayı yazmayı zor söker. Profesör olmak kim o kim?" - "Ne bileyim" der Tursun; "Köyde herkes Fadime doktora veriyor diyor da..."
 
O BENİMKİDİR

Temel ve dedesi otele gitmişler. Otelde tek bir yatak boşmuş, dede torun birlikte yatmışlar. Gece yarısı dede Temel'i dürtmüş: - "Temel bana karı bul!" - "Dede sakin ol yat." Biraz sonra dede ikinci defa: - "Temel bana karı bul!" - "Dede sakin ol yat". Dede biraz sonra üçüncü defa: - "Temel bana kar bul!" deyince en sonunda Temel isyan etmiş: - "Dede tuttuğuna güveniyorsan o benimkidir."
 
İÇKİ İSTEYEN LAZ

Temel otelin birinin odasında kara kara düşünüyor.. 'Ulan' diyor, "Ben aşağıdan içki isterken laz olduğum anlaşılır mı acaba?" Geçiyor aynanın karşısına ve prova yapıyor. "Bana bir fvisku.. yok böyle anlarlar".. "Bana bir rakı, yok" diyor "böyle de anlarlar". "Bana bir bira.. tamam" diyor "böyle iyi.. anlamazlar". Ve aşağıya iniyor. Masaya dirseklerini dayıyor ve sesleniyor: - "Barmen bana bir bira". Barmen Temel'i biraz süzdükten sonra soruyor: - "Birader sen laz mısın?" Temel: "uuuy nasil anladın" diyor: - "Burası resepsiyon bar karşıda.."
 
TEKRAR DENEYİN

Temel ile Dursun promosyonlu meşrubat alırlar. Meşrubatı açan Temel hemen kapağa bakar: - "Tekrar deneyin." Kapağı kapatıp yeniden açar ve okur: - "Tekrar deneyin." ... ... ... En sonunda sinirlenen Temel: - "Ula Tursun. Ha punlar pizi kandıriy! İki saattir deneyrum hala pi şey çıkmadi."
 
TEMEL VE MAYMUN

Nasa uzay üssünde yeni bir deneme yapılıyormuş. Gönüllü başvuranlar arasından Temel, astronot adayı olarak seçilmiş. Ön elemede oldukça sıkı testleri geçen Temel; 3 aylik ikinci bir eğitim ile iyi bir astronot olabilmiş. Beklenen an gelmiş ve Temel bir maymunla birlikte uzay mekiğine binerek havalanmış. Atmosfer aşıldıktan sonra Temel'in ilk işi; kendisine sıkı sıkıya söylenildiği gibi zarfları açıp maymunun ve kendisinin görev kartlarını okumak olmuş. Maymunun görevleri: "Yerküre ile bağlantıyı sürekli kontrol altında tutmak; her 2 saatte bir yörüngedeki sapmaları ayarlamak; füze içindeki hava basıncı, ısı, iletkenlik değerlerini aşağıya bildirmek; yakıt harcamasını ve motorların sırasını belirlemek..." diye devam ederken; okumaktan sıkılan Temel, kendi görev kartını açmış : "Maymunu iyi besle!"
 
YAVAŞLA

Temel otobanda köklemiş gazı, gidiyor... Bakmış bir tabela: "YAVAŞLA 80 km." Hızını o an 80'e indirmiş Temel. Az sonra bir tabela daha: "YAVAŞLA 60 km." Temel 60'a inmiş. Merakla giderken yeniden bir tabela: "YAVAŞLA 40." - "Yolda çalışma var galiba!" deyip 40'a düşürmüş hızını. Epeyce sonra yine bir tabela: "YAVAŞLA 15 km." Talimata uyarak 15 km.'ye düşmüş Temel. Yolun en sağından tıngır mıngır gidiyor. Ama meraktan da çatlayacak. Uflaya puflaya bir saat daha gittikten sonra yeni bir tabela görmüş: "YAVAŞLA'YA HOŞ GELDİNİZ, NÜFUS: 2500"
 
BAŞKA ASKER YOKMU

Yeni asker olan Temel'e komutanı sormuş: - "Savaşta siperdesin, sağ taraftan düşman askeri geldiğini gördün. Peki ne yaparsın?" Temel heyecanla cevap verir: - "Hemen çevirir silahımı üzerlerine ateş açarım komutanım." Komutan tekrar sormuş. - "Peki, karşıdan geliyorsa?" - "Karşıya ateş açarım, komutanım." - "Arkadan geliyorsa?" deyince komutan, Temel dayanamamış: - "Komutanım, bu ordunun benden başka askeri yok mu?"
 
X