Davranış Bozuklukları Otizm

Çocuğumuzda karşılaştığımız huysuzluk, saldırı, şiddet, içe dönüklük, korkaklık, hiperaktiflik, pasiflik, dikkatsizlik, çevreye uyum, utangaçlık, hırçınlık vs birçok sorununuzun paylaşıldığı konular.
Cok zorlamayin o zamn inada bindirir hic yapmaz. bu konuda egitimciniz nasil bi oneri sunuyor
Eğitimcimiz tutup göstermesine yardım etme dedi.
Elini tuttgunda bunu fırsata çevir onunla konuş bunumu istiyorsun diye sor sonra kucağına al uzansın dedi ondan önceki hareket uzanmadır dedi.istediği şeyleri yukarıda tut en azından sana gelsin istesin dedi
 
Eğitimcimiz tutup göstermesine yardım etme dedi.
Elini tuttgunda bunu fırsata çevir onunla konuş bunumu istiyorsun diye sor sonra kucağına al uzansın dedi ondan önceki hareket uzanmadır dedi.istediği şeyleri yukarıda tut en azından sana gelsin istesin dedi
Egitimcinizin dedigini uygulayin o zamn. bu donemi bir an once atlatirsiniz insallah
 
merak etmeyin gösterecek. işaret parmağı bir süreç sonunda oturuyor. çocuk istediği birşey olunca önce ağlar, sonra elinizi tutup istediğine götürür, sonra eliyle işaret eder, sonra işaret parmağı ile işaret eder. son basamak ise istediği şeyi işarettir parmağı ile gösterip önce nesneye sonra size bakmasıdır. bu basamaklar zaman. içinde sıra ile olacak. yapmanız gereken işi inada bindirmeden ama çocuğun keyfine de bırakmadan onu teşvik etmek. en çok sevdiği şey ile başlayan. biz emzik ile başladık, sonra süte geçtik. başka birini rol olarak kullandık. mesela eşim işaret parmağı ile gösterince ona verdim emziği. 2 hafta sonra kızım da eliyle göstermeye başladı. göstermeden vermedik. Sonra elitler değil parmağıyla başladı. artık herşeyi gösteriyor ve yüzümüze de bakıyor. dediğim gibi sevdiğin şey alamayacağı yerde olsun ve göstermeden vermeyin. baktınız çok ağlıyor. göstermesine yardımcı olup öyle verin. Ama sakın bunları yapmadan vermeyin.
 
merak etmeyin gösterecek. işaret parmağı bir süreç sonunda oturuyor. çocuk istediği birşey olunca önce ağlar, sonra elinizi tutup istediğine götürür, sonra eliyle işaret eder, sonra işaret parmağı ile işaret eder. son basamak ise istediği şeyi işarettir parmağı ile gösterip önce nesneye sonra size bakmasıdır. bu basamaklar zaman. içinde sıra ile olacak. yapmanız gereken işi inada bindirmeden ama çocuğun keyfine de bırakmadan onu teşvik etmek. en çok sevdiği şey ile başlayan. biz emzik ile başladık, sonra süte geçtik. başka birini rol olarak kullandık. mesela eşim işaret parmağı ile gösterince ona verdim emziği. 2 hafta sonra kızım da eliyle göstermeye başladı. göstermeden vermedik. Sonra elitler değil parmağıyla başladı. artık herşeyi gösteriyor ve yüzümüze de bakıyor. dediğim gibi sevdiğin şey alamayacağı yerde olsun ve göstermeden vermeyin. baktınız çok ağlıyor. göstermesine yardımcı olup öyle verin. Ama sakın bunları yapmadan vermeyin.
Teşekkür ederim uğraşıyorum elimden geldiğince eskiden hiçbişey istemezdi bile en azından şimdi istiyor sabır meselesi rabbim güzel günlerini görmeyi nasip etsin çocuklarımızın
 
Teşekkür ederim uğraşıyorum elimden geldiğince eskiden hiçbişey istemezdi bile en azından şimdi istiyor sabır meselesi rabbim güzel günlerini görmeyi nasip etsin çocuklarımızın

merak etmeyin herşeyin çaresi var. rahat olun. biraz ilgi verilince sabır lazım. önemli olan erken tanı. ve siz o gruba giriyorsunuz. beyin gelişimi yüksek oranda 42 aya kadar devam ediyor. Sonra da 60 aya kadar yavaş da olsa gelişim sürüyor. kritik ilk 42 ay önemli ve sizin daha önünüzde 1.5 sene var. rehavete kapılıp çocuğu boşlamayın ama strese de girmeyin.
 
Arkadaşlar bebegım 17 aylık olacak hala yabancılara cok aglıyor kımseye gıtmıyor bırı ona bısey dese sevse hemen aglıyor onu nasıl asabılırız bırde cok ısırıyor cekerek ısıyor ya cocuklarıda napabılırım
 
Arkadaşlar bebegım 17 aylık olacak hala yabancılara cok aglıyor kımseye gıtmıyor bırı ona bısey dese sevse hemen aglıyor onu nasıl asabılırız bırde cok ısırıyor cekerek ısıyor ya cocuklarıda napabılırım
Bebegin 2 yas sendromuna erken giriyor olabilir
 
merak etmeyin herşeyin çaresi var. rahat olun. biraz ilgi verilince sabır lazım. önemli olan erken tanı. ve siz o gruba giriyorsunuz. beyin gelişimi yüksek oranda 42 aya kadar devam ediyor. Sonra da 60 aya kadar yavaş da olsa gelişim sürüyor. kritik ilk 42 ay önemli ve sizin daha önünüzde 1.5 sene var. rehavete kapılıp çocuğu boşlamayın ama strese de girmeyin.
Evet erkenden farketmemiz bizim avantajımız oldu ve yaşı küçük. Birde çok büyük bir problemi yok eksiklerimiz var ama bunuda zamanında ilgilenmeyip tv izletmemize yoruyorum önemli olan etkileşimdir.
Bu bir spectrum bu yelpaze icerisindeki her cocuk ogreniyor. Bazı anneler kiyaslama yapiyor seninki bunu biliyor benimki bilmiyor gibi gibi...
önemli olan etkileşimdir bizim hocamızın bir sözü var
"Otizm sıyahtan başlar bembeyaza dogru gider hepsinin temel problemi etkileşimdir gerisi yan bulgudur "der önemli olan etkileşimsel kısım yoksa normal olupta hayvan ismi bilmeyen çocuk yokmu.
Benim büyük kızım hala tavuğa kuş diyor kendine ait bir şey görürse ikranın diyor benim demiyor mesela....ama başka etiketi olan bir çocuk bunu dese hoooop bak bakalım nasılda problem oluyor.
 
Son düzenleme:
Evet erkenden farketmemiz bizim avantajımız oldu ve yaşı küçük. Birde çok büyük bir problemi yok eksiklerimiz var ama bunuda zamanında ilgilenmeyip tv izletmemize yoruyorum önemli olan etkileşimdir.
Bu bir spectrum bu yelpaze icerisindeki her cocuk ogreniyor. Bazı anneler kiyaslama yapiyor seninki bunu biliyor benimki bilmiyor gibi gibi...
önemli olan etkileşimdir bizim hocamızın bir sözü var
"Otizm sıyahtan başlar bembeyaza dogru gider hepsinin temel problemi etkileşimdir gerisi yan bulgudur "der önemli olan etkileşimsel kısım yoksa normal olupta hayvan ismi bilmeyen çocuk yokmu.
Benim büyük kızım hala tavuğa kuş diyor kendine ait bir şey görürse ikranın diyor benim demiyor mesela....ama başka etiketi olan bir çocuk bunu dese hoooop bak bakalım nasılda problem oluyor.
Merhaba hanimlar
uzun zamandir yazmasam da yazilanlari tek tek okuyorum.oglum 44 aylik atipik tanisi almisti fakat biz eeg cektirmemistik.bugun cekildi ve sonucu temiz cikti.oglum cok hiperaktif ve konusamiyor.sadece bu ara sık sık bana anne diyor.nöroloji doktoru ogluma VAYARİN adinda bir gida takviyesi onerdi.kullanan bilen var mi? Ayrica kan da d vitamini ve demir eksikligi cikti.doktor bu cocuk ilgisizlikten ve tv den bu hale gelmis olmalı dedi.cok üzüldüm tabi.benim yuzumden mi boyle oldu diye.demir eksikligi de bir neden olabilirmis doktorun dedigi bu.
 
B
Merhaba hanimlar
uzun zamandir yazmasam da yazilanlari tek tek okuyorum.oglum 44 aylik atipik tanisi almisti fakat biz eeg cektirmemistik.bugun cekildi ve sonucu temiz cikti.oglum cok hiperaktif ve konusamiyor.sadece bu ara sık sık bana anne diyor.nöroloji doktoru ogluma VAYARİN adinda bir gida takviyesi onerdi.kullanan bilen var mi? Ayrica kan da d vitamini ve demir eksikligi cikti.doktor bu cocuk ilgisizlikten ve tv den bu hale gelmis olmalı dedi.cok üzüldüm tabi.benim yuzumden mi boyle oldu diye.demir eksikligi de bir neden olabilirmis doktorun dedigi bu.
Birde merak ediyorum acaba bu eeg gereklimiy di.biz icimizde kalmasin dedik yaptirdik
 
Merhaba hanimlar
uzun zamandir yazmasam da yazilanlari tek tek okuyorum.oglum 44 aylik atipik tanisi almisti fakat biz eeg cektirmemistik.bugun cekildi ve sonucu temiz cikti.oglum cok hiperaktif ve konusamiyor.sadece bu ara sık sık bana anne diyor.nöroloji doktoru ogluma VAYARİN adinda bir gida takviyesi onerdi.kullanan bilen var mi? Ayrica kan da d vitamini ve demir eksikligi cikti.doktor bu cocuk ilgisizlikten ve tv den bu hale gelmis olmalı dedi.cok üzüldüm tabi.benim yuzumden mi boyle oldu diye.demir eksikligi de bir neden olabilirmis doktorun dedigi bu.
Merhabalar canım gıda takviyesini daha önce hiç duymadım. Kendini üzme lütfen benimde kızım 23 aylık ve gelişim geriliği teşhisi kondu bundan beş ay önce bir bitkiden farksızdı diyebilirim kızımda ilgisiz büyüdü tv çok çok çok izledi ama ben hiç kendimi suçlamadım çocuguna en çok senin için yanıyor değilmi..?bu yüzden kendini suçlama inşallah hepsi atlatacak bu durumu
 
Sevgili Meltemesintisi

Günümüzde pek çok çocukta konuşma gecikmesi, sosyal ilişkilerde zayıflık, göz teması kuramama gibi diğerlerinden farklı gelişen durumlar var. Çoğu ailenin önemsemediği ve çoğunun zaman içerisinde (bu genelde 5li yaşlarda, kreşe/okula başlamayla birlikte) normalleştiği bu gibi belirtiler biz gibi hassas aileler için hemen inceleme altına alınıp, altında başka sebepler aradığımız durumlara dönüyor. Evet bu durumda her zaman yaptığımız kendimizi, ilgisizliğimizi, telefonları, tabletleri suçlamak. Peki çocuğun yapısına, kişilik özelliklerine ne demeliyiz? Benim büyük oğlum Pepe'yle büyüdü, tv. hiç kapanmazdı, buna rağmen gelişimi çok iyi, akademik başarısı oldukça yüksek, empati kuran sosyal de bir çocuk. Oysa küçüğüm, küçüğüm de aynı aşamalardan geçti. Başta panik halde çıkmazlardayken ben de kendimi, telefonu, tableti suçlamıştım. Oysa şimdilerde bu farklılıkların çocuğumun kişilik yapısı olduğunu düşünüyorum. Evet yaşıtlarına göre eksikleri var ya da şöyle ifade etmek daha doğru bilişsel gelişimi yaşıtlarından 1 yıl sonra başladı. O açık da ilkokula bir yıl geç gönderdiğimde kapanmış olacak. Biz eeg hiç çektirmedik. Çünkü gün içerisinde dalmaları yoktu ve öğrendiklerinin çoğunu unutmadığı için gerekli olduğunu düşünmedik. Besin takviyesi, diyet gibi destekleyici şeyler de yapmadım, sadece geçen yıl kış aylarında balık yağı kullanmıştım. Oğluma normalmiş gibi davranmaya başladıktan ve her hareketini izlemekten ve adlandırmaktan vazgeçtikten sonra O da olumlu karşılığını verdi. Ama ben de eeg çektirmeli miydik ya da diyet yapsam ilerlemesi daha da hızlanır mıydı diye kendime sormadan geçemiyorum. En azından bu konuda sizin içiniz rahatlamış, yoksa hep aklınızda bende olduğu gibi bir soru olarak kalacaktı. Hiperaktiviteye gelince onun da konuşma ile azalacağını düşünüyorum. Bizde bir zamanlar tarif edemeyeceğim zorlukta öfke nöbetleri vardı, ancak oğlumun konuşmaya başlaması, isteklerini söyleyebilmesi sonrasında bunlar azaldı ve bitti. Şimdi her çocuk gibi, onlar kadar öfkeleniyor.
Biz 1,5 yıldır kreş, özel eğitim ve konuların sürekli tekrarı sayesinde çok yol aldık. Artık normale daha yakınız. Arada garip diye adlandırdığım birkaç davranışı (alışverişe çıktığımızda herkesle konuşma isteği, susması gereken bazı zamanlarda konuşmaya devam gibi) olmasa belki düzeldi bile diyebilirim.
Lütfen umutsuz olmayın ve kendinizi suçlamayın. Olumlu ilerlemeler birden olmuyor, zamanın gücüne inanın. (Oğlum 4 yaş 8 aylık)
 
B
Birde merak ediyorum acaba bu eeg gereklimiy di.biz icimizde kalmasin dedik yaptirdik
Canım benim hekim değil çeken derler sanki doktorların çocukları tv izlemiyor mu? Bu devirde cep telefonuyla oynamayan çocuk mu var? Niye bu hastalık ağırlıklı olarak erkek çocuklarında da kızlar bıcır bıcır konuşuyor? Bence bu işin içinden bambaşka şeyler çıkacak ama bizim çektiğimiz sıkıntı kalacak... nerden bilmiş ki o dr televizyondan? Öyle kafadan atmak kolay ama yaşamak çok zor. Ha bugünden sonra tv yi keseriz o ayrı. Ama herkesin hatta o dr ların da çocuğu tv izlerken kimsenin henüz aydınlatılmamış bi alanda bizi üzmeye hakkı yok
 
Sevgili arkadaşlar bir hekim olarak tv konusuna açıklık getirmek istiyorum. televizyonun 2 yaş altındaki çocukların gelişimini olumsuz etkilediği bilimsel olarak ispat edilmiş bir gerçektir. 2 yaş altında tv izletilmemeli. çoğu doktor sigara içiyor, sigara zararsız diyebilir miyiz. nasıl her sigara içen kansere olmuyorsa her tv izleyen çocuk da otistik bulgular sergilemez. bu aynen kanser de olduğu gibi yatkınlık meselesidir. siz hiç haber izleyen çocuk gördünüzmü. ya da dizi belgesel. reklam çizgi film ya da klip izlerler. çünkü bunlarda hızlı görüntü akar. bu hızlı görüntü akışı çocuğu hipnoz eder. buna bağlı uyaran eksikliği oluşur. uyaran eksikliği de yaygın gelişimsel bozukluklardan biri olduğu için otizm de görülen tüm bulgulara rastlanır. Otizmden farkı tv kapatılırp bol ilgi gösterilince çocuklar kısa sürede toparlar.
 
Sevgili Meltemesintisi


Biz 1,5 yıldır kreş, özel eğitim ve konuların sürekli tekrarı sayesinde çok yol aldık. Artık normale daha yakınız. Arada garip diye adlandırdığım birkaç davranışı (alışverişe çıktığımızda herkesle konuşma isteği, susması gereken bazı zamanlarda konuşmaya devam gibi) olmasa belki düzeldi bile diyebilirim.
Lütfen umutsuz olmayın ve kendinizi suçlamayın. Olumlu ilerlemeler birden olmuyor, zamanın gücüne inanın. (Oğlum 4 yaş 8 aylık)

Sevgili Sessizkuzu

konuların sık tekrarı derken biraz daha açar mısın?
 
Sevgili arkadaşlar bir hekim olarak tv konusuna açıklık getirmek istiyorum. televizyonun 2 yaş altındaki çocukların gelişimini olumsuz etkilediği bilimsel olarak ispat edilmiş bir gerçektir. 2 yaş altında tv izletilmemeli. çoğu doktor sigara içiyor, sigara zararsız diyebilir miyiz. nasıl her sigara içen kansere olmuyorsa her tv izleyen çocuk da otistik bulgular sergilemez. bu aynen kanser de olduğu gibi yatkınlık meselesidir. siz hiç haber izleyen çocuk gördünüzmü. ya da dizi belgesel. reklam çizgi film ya da klip izlerler. çünkü bunlarda hızlı görüntü akar. bu hızlı görüntü akışı çocuğu hipnoz eder. buna bağlı uyaran eksikliği oluşur. uyaran eksikliği de yaygın gelişimsel bozukluklardan biri olduğu için otizm de görülen tüm bulgulara rastlanır. Otizmden farkı tv kapatılırp bol ilgi gösterilince çocuklar kısa sürede toparlar.
Aynen katiliyorum benim oglum suan 14 aylik eger tv izletseydim otizm yelpazesine girecek bir cocuktu yanivgelisim geriligi yasardi diye dusunuyorum. 5 aylikken cok goz temasi kurmadigini farkettim.internete yazdigimda karsima otizm cikti.ve ben o supheyle oglumla ilgilendim tv izletmedim esime de izlettirmedim.suan gelisimi olmasi gerektigi gibi cok sukur.elinde bise varken ismine bazn bakmiyor onu da cok takmiyorum.ama temkinli olmak da fayda var 15 aylik olunca psikiyatriste goturecem her ihtimale karsi.
 
Ben de çok tv izlettim maalesef. Hasan Önal ın son zamanlarda yazmış olduğu yazıyı okumanızı tavsiye ederim. Burada ki bir çok anne Hasan Önal ı biliyor.

Yazının kısaca özeti şu: Otizm Her ne kadar 2 yaştan sonra ortaya çıksa da, Son dönmede yapılan araştırmalara göre aslında anne karnında beynin bu yönde şekillendiğni ortaya koyan çok fazla kanıt var. Fakat zeka ve yetenek sadece doğuştan gelen bir özellik değil. Dışarıdan verilen uyaranlar ve eğitimle zekanın geliştirilebilir olduğu kanıtlanmıştır. Şu an da otismle mücadele için tek bilimsel veri özel eğitimdir. Diyet konusunda da destekleyici olarak bahsediyor. Eğitimden verim alabilmek adına diyet yapmak gerektiğinden özellikle hazır gıdalardan sakınmak gerektiğini yazıyor. Bağırsaklar ikinci beynimiz diye tekrar ediyor.

TV tablet bilgisayar çocuğu robotlaştırıyor ben de ayni görüşteyim. Zaten içine kapanık olup kendilerini dış dünyadan soyutlamaya meyilli oluyorlar tv bunu pekiştiriyor. Var olan bir tabloyu daha vahim hale sokuyor maalesef. Tek başına otizm yapmıyor belki fakat var olan bir şeyi tetikliyor.
 
Ben de çok tv izlettim maalesef. Hasan Önal ın son zamanlarda yazmış olduğu yazıyı okumanızı tavsiye ederim. Burada ki bir çok anne Hasan Önal ı biliyor.

Yazının kısaca özeti şu: Otizm Her ne kadar 2 yaştan sonra ortaya çıksa da, Son dönmede yapılan araştırmalara göre aslında anne karnında beynin bu yönde şekillendiğni ortaya koyan çok fazla kanıt var. Fakat zeka ve yetenek sadece doğuştan gelen bir özellik değil. Dışarıdan verilen uyaranlar ve eğitimle zekanın geliştirilebilir olduğu kanıtlanmıştır. Şu an da otismle mücadele için tek bilimsel veri özel eğitimdir. Diyet konusunda da destekleyici olarak bahsediyor. Eğitimden verim alabilmek adına diyet yapmak gerektiğinden özellikle hazır gıdalardan sakınmak gerektiğini yazıyor. Bağırsaklar ikinci beynimiz diye tekrar ediyor.

TV tablet bilgisayar çocuğu robotlaştırıyor ben de ayni görüşteyim. Zaten içine kapanık olup kendilerini dış dünyadan soyutlamaya meyilli oluyorlar tv bunu pekiştiriyor. Var olan bir tabloyu daha vahim hale sokuyor maalesef. Tek başına otizm yapmıyor belki fakat var olan bir şeyi tetikliyor.
Merhabalar canım gıda takviyesini daha önce hiç duymadım. Kendini üzme lütfen benimde kızım 23 aylık ve gelişim geriliği teşhisi kondu bundan beş ay önce bir bitkiden farksızdı diyebilirim kızımda ilgisiz büyüdü tv çok çok çok izledi ama ben hiç kendimi suçlamadım çocuguna en çok senin için yanıyor değilmi..?bu yüzden kendini suçlama inşallah hepsi atlatacak bu durumu

Sevgili Meltemesintisi

Günümüzde pek çok çocukta konuşma gecikmesi, sosyal ilişkilerde zayıflık, göz teması kuramama gibi diğerlerinden farklı gelişen durumlar var. Çoğu ailenin önemsemediği ve çoğunun zaman içerisinde (bu genelde 5li yaşlarda, kreşe/okula başlamayla birlikte) normalleştiği bu gibi belirtiler biz gibi hassas aileler için hemen inceleme altına alınıp, altında başka sebepler aradığımız durumlara dönüyor. Evet bu durumda her zaman yaptığımız kendimizi, ilgisizliğimizi, telefonları, tabletleri suçlamak. Peki çocuğun yapısına, kişilik özelliklerine ne demeliyiz? Benim büyük oğlum Pepe'yle büyüdü, tv. hiç kapanmazdı, buna rağmen gelişimi çok iyi, akademik başarısı oldukça yüksek, empati kuran sosyal de bir çocuk. Oysa küçüğüm, küçüğüm de aynı aşamalardan geçti. Başta panik halde çıkmazlardayken ben de kendimi, telefonu, tableti suçlamıştım. Oysa şimdilerde bu farklılıkların çocuğumun kişilik yapısı olduğunu düşünüyorum. Evet yaşıtlarına göre eksikleri var ya da şöyle ifade etmek daha doğru bilişsel gelişimi yaşıtlarından 1 yıl sonra başladı. O açık da ilkokula bir yıl geç gönderdiğimde kapanmış olacak. Biz eeg hiç çektirmedik. Çünkü gün içerisinde dalmaları yoktu ve öğrendiklerinin çoğunu unutmadığı için gerekli olduğunu düşünmedik. Besin takviyesi, diyet gibi destekleyici şeyler de yapmadım, sadece geçen yıl kış aylarında balık yağı kullanmıştım. Oğluma normalmiş gibi davranmaya başladıktan ve her hareketini izlemekten ve adlandırmaktan vazgeçtikten sonra O da olumlu karşılığını verdi. Ama ben de eeg çektirmeli miydik ya da diyet yapsam ilerlemesi daha da hızlanır mıydı diye kendime sormadan geçemiyorum. En azından bu konuda sizin içiniz rahatlamış, yoksa hep aklınızda bende olduğu gibi bir soru olarak kalacaktı. Hiperaktiviteye gelince onun da konuşma ile azalacağını düşünüyorum. Bizde bir zamanlar tarif edemeyeceğim zorlukta öfke nöbetleri vardı, ancak oğlumun konuşmaya başlaması, isteklerini söyleyebilmesi sonrasında bunlar azaldı ve bitti. Şimdi her çocuk gibi, onlar kadar öfkeleniyor.
Biz 1,5 yıldır kreş, özel eğitim ve konuların sürekli tekrarı sayesinde çok yol aldık. Artık normale daha yakınız. Arada garip diye adlandırdığım birkaç davranışı (alışverişe çıktığımızda herkesle konuşma isteği, susması gereken bazı zamanlarda konuşmaya devam gibi) olmasa belki düzeldi bile diyebilirim.
Lütfen umutsuz olmayın ve kendinizi suçlamayın. Olumlu ilerlemeler birden olmuyor, zamanın gücüne inanın. (Oğlum 4 yaş 8 aylık)

Canım benim hekim değil çeken derler sanki doktorların çocukları tv izlemiyor mu? Bu devirde cep telefonuyla oynamayan çocuk mu var? Niye bu hastalık ağırlıklı olarak erkek çocuklarında da kızlar bıcır bıcır konuşuyor? Bence bu işin içinden bambaşka şeyler çıkacak ama bizim çektiğimiz sıkıntı kalacak... nerden bilmiş ki o dr televizyondan? Öyle kafadan atmak kolay ama yaşamak çok zor. Ha bugünden sonra tv yi keseriz o ayrı. Ama herkesin hatta o dr ların da çocuğu tv izlerken kimsenin henüz aydınlatılmamış bi alanda bizi üzmeye hakkı yok

Sevgili arkadaşlar bir hekim olarak tv konusuna açıklık getirmek istiyorum. televizyonun 2 yaş altındaki çocukların gelişimini olumsuz etkilediği bilimsel olarak ispat edilmiş bir gerçektir. 2 yaş altında tv izletilmemeli. çoğu doktor sigara içiyor, sigara zararsız diyebilir miyiz. nasıl her sigara içen kansere olmuyorsa her tv izleyen çocuk da otistik bulgular sergilemez. bu aynen kanser de olduğu gibi yatkınlık meselesidir. siz hiç haber izleyen çocuk gördünüzmü. ya da dizi belgesel. reklam çizgi film ya da klip izlerler. çünkü bunlarda hızlı görüntü akar. bu hızlı görüntü akışı çocuğu hipnoz eder. buna bağlı uyaran eksikliği oluşur. uyaran eksikliği de yaygın gelişimsel bozukluklardan biri olduğu için otizm de görülen tüm bulgulara rastlanır. Otizmden farkı tv kapatılırp bol ilgi gösterilince çocuklar kısa sürede toparlar.

Aynen katiliyorum benim oglum suan 14 aylik eger tv izletseydim otizm yelpazesine girecek bir cocuktu yanivgelisim geriligi yasardi diye dusunuyorum. 5 aylikken cok goz temasi kurmadigini farkettim.internete yazdigimda karsima otizm cikti.ve ben o supheyle oglumla ilgilendim tv izletmedim esime de izlettirmedim.suan gelisimi olmasi gerektigi gibi cok sukur.elinde bise varken ismine bazn bakmiyor onu da cok takmiyorum.ama temkinli olmak da fayda var 15 aylik olunca psikiyatriste goturecem her ihtimale karsi.

Ben de çok tv izlettim maalesef. Hasan Önal ın son zamanlarda yazmış olduğu yazıyı okumanızı tavsiye ederim. Burada ki bir çok anne Hasan Önal ı biliyor.

Yazının kısaca özeti şu: Otizm Her ne kadar 2 yaştan sonra ortaya çıksa da, Son dönmede yapılan araştırmalara göre aslında anne karnında beynin bu yönde şekillendiğni ortaya koyan çok fazla kanıt var. Fakat zeka ve yetenek sadece doğuştan gelen bir özellik değil. Dışarıdan verilen uyaranlar ve eğitimle zekanın geliştirilebilir olduğu kanıtlanmıştır. Şu an da otismle mücadele için tek bilimsel veri özel eğitimdir. Diyet konusunda da destekleyici olarak bahsediyor. Eğitimden verim alabilmek adına diyet yapmak gerektiğinden özellikle hazır gıdalardan sakınmak gerektiğini yazıyor. Bağırsaklar ikinci beynimiz diye tekrar ediyor.

TV tablet bilgisayar çocuğu robotlaştırıyor ben de ayni görüşteyim. Zaten içine kapanık olup kendilerini dış dünyadan soyutlamaya meyilli oluyorlar tv bunu pekiştiriyor. Var olan bir tabloyu daha vahim hale sokuyor maalesef. Tek başına otizm yapmıyor belki fakat var olan bir şeyi tetikliyor.
Guzel yürekli güzel anneler hepinize ayri ayri tesekkur ederim vakit ayirip cevap yazdiginiz icin.tv yi minumuma indirmeye calissam da evde abisi ve benim disimdakiler izliyordu arada.iki gundur kimse elini bile sürmedi.dizi bagimlisi anneanne bile artik bunu denemek zorunda oldugumuzu dusunuyor.insallah bundan sonra daha cok verim alırız.hepinizin o tatli meleklerini ve sizi sevgiyle öpüyorum.
 
Sevgili Duruveannesi
Özel eğitim çalışmalarımız daha çok ailenin aktif olması ve özel eğitimde yapılan çalışmaların evde sık sık tekrar edilmesi esasına dayalı. Özel eğitimcimiz 2 haftalık 10-15 kadar farklı hedef belirliyor. Hedef dediğim çocuğun o 2 haftada öğrenmesi gereken konular ya da kazanması gereken davranışlar. Bu hedefler 2 hafta boyunca hem özel eğitime gittiğimizde eğitimcisi tarafından çalıştırılıyor hem de özel eğitime gidilmediği günlerde evde bizim tarafımızdan tekrar ediliyor. Örneğin; 2 hafta boyunca meslekler çalışılacak olsun. Meslekleri resimli kartlarla çalıştığınızı düşünün. Masa başında kartlarla çalışarak meslekler düzenli olarak tekrar ediliyor. Ne kadar çok tekrar o kadar iyi öğrenme mantığından hareketle başta daha çok ezber şeklinde olan bu öğrenme sık sık tekrar edildiğinde kalıcı hale geliyor. Masa başı çalışmaları sözel çalışmalara göre oldukça zor, zaten çocukların dikkat süreleri de az. Başlarda masa başı çalışmaları için bir ablamız vardı. Bizimle çalışmakta direnen oğlum abla karşısında sus pus oturup ondan istenilenleri yapıyordu. Tabi artık bizimki büyüdüğü ve konuşma da başladığı için daha çok sözel beceri ağırlıklı çalışıyoruz. Boyama, sayı yazma gibi çalışmalar da kreş tarafından zaten her çocuğa uygulanan program sayesinde çalışılmış oluyor. Selamlaşma, hayvan sesleri ya da şarkı öğretimleri vb. sözel olarak yapıldığı için gün içerisinde fırsat bulduğunuz her an ve özellikle uyumadan önce (bizde en verimli öğrenme zamanı bu) küçük tekrarlar yapıyoruz. Günün her anı özel eğitim gibi ama çocuğu yormadan, sıkmadan. Konuların tekrarı dediğim verilen hedeflerin sık sık tekrarı aslında.
 
X