Günaydın
Eski konularımı bilen bilir. Bilmeyenler için kısa bir özet geçeyim. 10 aylık bir evlilik sürecim oldu. Çocuğum yok.Madde bağımlılığı,paranoya ve artarak devam eden şiddet sonrası ailemin yanına geldim. 4 aydan beri ,boşanma sürecindeyim. Ailem, her zaman destekçim oldu. Buraya, uzun uzun eski yaşadığım kötü günleri yazıp, kafa ütülemeyeceğim .Bu sefer,farklı bir konuyla geldim.Eski konularımı merak edenler,inceleyebilir.Buraya açtığım konuların özeti ; çok kötü olduğum,atlatamadığım, eski eşime üzüldüğüm ve kafamın karıştığıydı. Psikolojik olarak,çok kötü durumdaydım. Sürekli, yaşadığım olaylar gözümün önüne geliyordu. O kadar bastırılmıştım ki evliliğimde, artık insan içine karışmakta ve insanlarla iletişim kurmakda zorlanıyordum. Çok sağlıksız düşünüyordum. Eski konularımı okudukça , ne kadar sağlıksız olduğumu, bir kez daha görmüş oldum.Aileme ve bana yaptığı saygısızlığa rağmen, nasıl onun için üzüldüm diye ,kendime sitem ediyorum. Sevgi,şiddet barındırmaz. İnsan,katilini sevemez! Neyse ,konuma geleyim. Ailem, gerek eğitimim konusunda, gerek genel olarak, maddi ve manevi hep yanımda oldular. Ben bu süreci atlatamadığım için, psikiyatriye gitmiştim. Dikey Geçiş Sınavı’na hazırlanmam lazım ama sürekli bir ağlama krizleri, sonra anlamsız bir şekilde mutlu olma durumları vs.oluyordu. Psikiyatriye gittiğimde, elim ayağım titriyordu. Cümle kuramadım. O yüzden kağıda yazmıştım sorunlarımı. O kadar kötüydüm ki... İki tane antidepresan yazdı. Önerdiği dozlarda kullanmaya başladım ve hala da devam ediyorum. Sorun şu ki : Önceden çok duygusal bir kadındım. En ufacık bir şeyde bile,hemen gözlerim dolardı. Bir dizi veya film sahnesinde bile burnumun direği sızlardı. Mecazi olarak değil gerçekten sızlardı. Ağlamamak için tutardım kendimi. Kızardım kendime hep. Bu kadar duygusal olma diye. Şimdi ise tam tersi. Ruh gibi oldum. Bugün bir sahne vardı televizyonda. Babamın gözlerinden yaş geldi, fark ettim. Anneme baktım gözleri dolmuş. Ama bende tık yok. Taş duvar gibi oldum resmen. Eskiden olsa her şeye üzülürdüm. Eş kişisinin yaptıklarına rağmen ona bile üzülürdüm. Bakın, eş kişisi diyorum artık. Nasıl bu duruma geldim? Geçenlerde ondan haber geldi yine.Benimle olmak istiyormuş, iyi değilmiş, çok pişmanmış. Ama üzülmedim. Konuşmadım da.Sadece kendimi önemseye başladım artık. Normalde oturup üzülmem gerekiyordu. Artık onunla alakalı bir şey duyduğum zaman nötrüm. Bu benim için imkansız bir şeydi. Sadece ona karşı da değil herkese ve her şeye karşı nötr oldum. Umursamazlaştım.Duyarsızlaştım. Bunda antidepresanların çok büyük etkisi var. Doktor gerek görmediği takdirde bırakmayı düşünmüyorum ama bu halimden memnun değilim. Hiç bir duygum kalmadı sanki. Ders çalışmaya başladım ve sürekli DGS ye çalışıyorum. Evet bu iyi bir şey ama hayatım sadece dersten ibaret oldu. Bu şehirde yeni olduğumuz için arkadaş çevrem yok. İşim olduğu zaman dışarı çıkıyorum sadece. Onun harici 10 gün hiç evden çıkmadığımı bilirim. Ben duygularımı istiyorum. Tabiki bu aşk ve sevgi manasında değil. Eski duygusal, duyarlı halimi özlüyorum. Bu duyarsızlığın bana kattığı en önemli şeyler, eski eşim konusunda artık kafamın karışmaması ve daha radikal kararlar almam. Boşanmadık ama artık eski demeyi yeğliyorum. Antidepresan kullanıp da benimle aynı dertten muzdarip olan var mı ? Artık ağlayamıyorum. Ağlamak da güzeldi. İçim hafifliyor ve ezildiğim yükten kurtuluyordum sanki. Ama şu an ağlayamıyorum ve sürekli duvar gibiyim ya, acaba diyorum antidepresan benim duygularımı bastırıyor da doktorum bıraktırdıkdan sonra bastırdığım duygularım daha ağır şekilde gün yüzüne çıkarsa, o zaman ne yaparım ? Sizlerin kıymetli yorumlarına çok ihtiyacım var. Daha önceki konularıma yaptığınız yorumların bana çok katkısı oldu. Kendimi sorgulamama ve gerçek kişiliğimi bulmama epey katkınız dokundu. Yakın çevremdeki kişilere anlatsam, takma geçecek, aman ne güzel işte vs. gibi klişe laflar duyacağım. O yüzden sizlere sığınıyorum. Ne önerirsiniz bana? Duygularımı yeniden nasıl canlandırabilirim ? Zamanla düzelir miyim? Yoksa antidepresanları kullanmaya devam ettiğim sürece , bu duruma alışmalı mıyım ? Değerli vaktini ayırıp okuyan ve yorum yapan herkese şimdiden çok teşekkür ederim. İyiki varsınız...
NOT : Bu arada boşanma davam için , delillerimi avukatıma kargoladım.Ön inceleme duruşması için ,gün verilmesini bekliyorum.
Umarım, hepimiz çok mutlu oluruz.
Biz kadınlar olarak,çok güçlüyüz. Bizden başka değerli, kimse yok. Öncelikle, kendinizi sevin. Kendinize değer verin ki başkaları da size saygı duyup, değer versin. Kendisini sevmeyen, kendisine saygısı olmayan insana, kimse saygı duymaz, sevmez. Kısacık ömrünüzü mutlu mesut geçirmek yerine, ruhu bozuk adamlarla, bir ömür mutsuz geçirmeyin. Eğer şiddet varsa; fiziksel veya psikolojik hiç farketmez. Düzeltmeye çalışmayın, çünkü düzelmeyecekler. Ruhunuzu ve kalbinizi inciten ne varsa, kim varsa terk edin! İlk defa bu sözü kullanıyorum. Ama gerçek bu. Bir psikiyatrist demiş ki : “ Bize hiç bir zaman gerçek hastalar gelmez, gerçek hastaların hasta ettiği kişiler gelir. “ Kimsenin, sizi hasta etmesine izin vermeyin. Neyse, kalbiniz gibi geçsin hayatınız, su gibi aksın dertleriniz. Hoşçakalın...