Merhaba. 21 Kasımda o durumu yaşamışsınız sanırım. Tedirginliğini ve endişeni nasıl geçirebiliriz bilmiyorum. Uzunca yazacağım okuyacağını düşünüyorum. Öncelikle "Hamilelik" sandığın kadar kolay olmuyor.
1- Kadınların ayda sadece 1 gün hamile kalma şansı var. O günde yumurtlamış olmak gerekiyor. Kaldı ki bazen stresten yumurta oluşup çatlamadığı için kist oluşabilir ve bu adette gecikmeye neden olabilir. (Kist zamanla kaybolur zaten kanamanın olması demek kistin gittiğine de işarettir. Ayrıca birçok kadın farkına bile varmadan zaman zaman sebepsiz olarak ya da stres kaynaklı olarak yumurtalıklarında kistle karşılaşabiliyor. Bu sebeple adetin gecikmiş olabilir.) Bahsettiğin kan da adet kanaması. Hamilelik lekelenmesi ise çok çok azdır ve uzun süre sürmez.
2- Kadınların yumurtlama günü adet başlangıcından ortalama olarak 14 gün sonra olur. 10 gün ve öncesinde yumurtlama olması durumunda yumurta tam gelişemediği için hamilelik oluşturamaz, çünkü yumurta zayıf ve güçsüzdür. Siz 6 gün sonra o olayı yaşamışsınız.
3- Hamileliğin oluşması için nelerin olması gerektiğini anlatmayacağım elimden geldiğince. Sizin yaşadığınız olayın üzerinden 2 ay geçmiş nerdeyse ve emin ol ki gebelik olsaydı (yukarıda açıklamış olduğum koşullar altında bu mümkün değil) o testlerde anında 2. çizgi de görünürdü.
4- Doktora gittiğinde doktor hamile olsaydın annen olsun olmasın sana yine de hamile olduğunu söylerdi bu doktorların görevi. Nasıl ki ölümcül hastalığı olan birine bu hastalığını ve kalan ömrünü söylüyorlar (Netleştirmek için bu şekilde bir benzetme yaptım üzgünüm.) Aynı şekilde hamile olsaydın doktorun bunu da söylerdi.
5- Gelelim belirtilere. Hamilelik belirtileri diye hemen yaşadığın semptomlara yakıştırma yapmamalısın. Birçok hamilelik belirtisi ile hastalık belirtisi aynıdır. Miden bulanabilir belki üşütmüşsündür. Ağzında iğrenç tat olabilir sigara içiyormuşsun. Yani hepsinin sebebi farklı şeylerden kaynaklı. Kaldı ki sen bu durumu çok stres etmişsin. Stresin bile vücutta belirtisi var.
6- Örnek vererek açıklamak istediğim bir konu var. Diyelim ki çok üzgünsün ya da sinirlisin. Gülecek bir durum olmasa bile yüzün gülümsesin hatta aynaya bak gülümserken. O can sıkıntısına rağmen bir süre sonra sıkıntın azalır üzüntünde gider. Çünkü yüzün güldüğü için Beynin "Bu gülüyor demek ki gülecek bir şey var" der ve güler. Bu da sıkıntının geçmesine yardımcı olur. Senin yaşadığın durum da şu an bu. Hamilelik korkusundan öyle bir duruma gelmişsin ki beynin "bu bu kadar tedirgin oluyor, şu şekilde davranıyor, bunları düşünüyor" diyerek hamile olmamana rağmen öyleymiş gibi davranabilir.
7- Doktora gideceğinden söz etmişsin. Doktora aklındakileri anlatmanı öneririm. Yaşadığın yer büyük küçük olsun fark etmez. Doktor ve hasta gizliliği açısından kimse bir şey öğrenemez. Kaygılarını daha rahat dile getirirsen çok daha hızlı bir şekilde çareni bulursun.
Bu kadar uzun yazdım kusura bakma okuduysan ve endişelerin geçtiyse uzun yazdığıma gerçekten değmiş demektir. Kaygılarının geçmesi dileğimle geçmiş olsun.