Nişanlımın ailesi… Lütfen akıl verin

Konunun maddiyatla ilgisi yok konu sahibi insan yerine konulmuyor. Kalkıp beyaz eşyalar, mobilyalar alınmasın ama bir takım su bardağı alır insan.
Almamışlar işte,zorla değil ki.
Başkasından bir şeyler beklememek lazım,herkes kendi derdine kendi düşmeli.
 
Konu sahibinin aileye ısınamamasının sebebinin maddiyat olmadığı bence açık. Kendinizde demişsiniz aile bağı arkadaşlık parayla olmuyor diye çok doğru parayla olmuyor bunlar. Zaten sorunda bu aile ya da arkadaşlık bağları birbirimize destekle kuvvetlenir mesela kötü gününüzde yanınızda olmayan derdinizi ya da sevincinizi paylaşamayan biriyle arkadaşlığınızı ne kadar sürdürebilirsiniz, o arkadaşlıktan ne kadar keyif alabilirsiniz. Konu sahibinin aileye olan ısınamaması da bundan kaynaklanıyor zaten ihtiyacı oldukları anda aileden destek görememeleri, varlıklarını hissedememeleri vs. Konu sadece bana altın takmadı, eşyamı almadı falan değil ki. İhtiyacım olduğunda sırtımı dayayacağım bir ailem yoksa ne anlamı var o ailenin ?
 
Ailem dediğimiz kişiler zaten sadece kendi anne babamız bana göre. Eş ailesine ısınsak nolur ısınmasak nolur o benim fikrim tabii. Eşimin ailesine ısınamamayı asla dert etmem kendi adıma.


Konu sahibi hem maddi yardım görmedğini söyleyip sonra da ısınamadığını söylerse bu ikisi doğrudan sebep sonuç ilişkisi oluşturuyor. İhtiyaç olduğunda sırtını eşine dayar insan. Eş ailesine değil.
 
Canım kesinlikle çok haklısın. Benzer şeyleri yaşamış biri olarak söylüyorum nişanlın durumun farkındaysa sorun yok. Ailesinin hiç bir destekte bulunmaması elbet can sıkıyor ama bu sebepten dolayı nişanlınla aranı bozma, tartışma konusu haline getirme. Tabiki gördüğün şeyleri söyle ama bunları söylerken sakin kal ve asla benim ailem şöyle seninki bak böyle diye kıyaslamalara girme kendisi ne kadar farkında olsa da kimse ailesine laf söylenmesini istemez. Evlenmeden önce de ola ki ailesine yardım etmesi gereken bir durum olur sakın karışma fikirlerini söyleyebilirsin tabiki ama yönlendirme yapma. Ailesinden de bir beklentin olmasın mümkün olduğu müddetçe de herşeyinizi kendiniz yapın.
 
Bu da sizin bakış açınız tabiki. Ne kadar eş ailesi diye düşünsekte iç içe giriyoruz yeri geliyor kendi anne babamızdan daha sık görüşme durumunda oluyoruz ve ömür boyu ilişkimizi sürdüreceğimiz kişiler eşlerimizin aileleri o yüzden ben açıkçası eşimin ailesi diyip geçemiyorum. Eş ailesiyle olan ilişkide ki çıtırdamalar dönüp dolaşıp bir şekilde eşimizle olan ilişkimize de yansıyabiliyor. Boşuna dememişler evlenirken sadece eşinle değil ailesiyle de evleniyorsun diye.

Evlendikten sonra tabiki yaslanacağımız kişi eşimiz oluyor, tabiki o vakitten sonra ailelerimizden bir şey beklemememiz gerekiyor ama olayları değerlendirirken biraz toplumu da göz önüne almamız gerektiğini düşünüyorum. Geleneksel bir toplumda yaşıyoruz, bireyselci bir toplum değiliz. Aileninde çocuğundan, çocuğunda aileden illa ki bir beklentisi oluyor bunu görmezden gelemeyiz ve bu basit bir şekilde herkes kendi işini kendisi halletsin, kendine güvenmeyen bu yola çıkmasın, aile yapmak zorunda değil gibi söylemlerle düzelecek bir şey değil. O aile de ihtiyaç duyduğunda oğullarından yardım bekleyecekler ve nişanlılık sürecinde onlardan bir destek göremediğinizde onların ihtiyacı olduğunda da içinizden gelmeyecek yardım etmek. Bunlar ilerde hep sorun yaratacak şeyler. Konu sadece maddi yardım etmediler ısınamıyorum kadar basit değil benim bakış açıma göre
 
İşte o geleneksellikle bireysellik arasındaki sınırı korumak gerekiyor. Benim ailem her zaman benim ailemdir,en fazla kendi ailemle görüşürüm. Eşimin ailesi hiç bir şey ifade etmez benim için,bu yüzden ısınıp ısınmama derdim olmaz,beklentim olmaz. Dolayısıyla bunlardan dolayı öutsuzluk da yaşamam,üzülmem de. Geleneksel olup üzüleceğime bireysel olup mutlu olmayı kişilerin kendisi seçer. Toplumda her iki grupta da çok iyi örnekler var,kötü örnekler de var. Ben hatta hep dalga geçmişimdir,bir daha dünyaya gelirsem anası genç olan,mümkünse Bulgaristan göçmeni,evi olan ,kaynananın torunlarına baktığı bir kültüre sahip kişiyle evleneceğim derim

Şakası bir yana en güzeli beklentisiz mutlu yaşamak. Kv kp kimmiş neymiş önemsemeden iki kişilik yaşamak
 
Konunun maddiyatla ilgisi yok konu sahibi insan yerine konulmuyor. Kalkıp beyaz eşyalar, mobilyalar alınmasın ama bir takım su bardağı alır insan.
Evet kalkıp her şeyi onlar yapsın istemiyorum, değer görmek istiyorum. Ama anlamayan çok var maalesef Değer maddiyatla mı ölçülecek diyorlar, arkadaşlar bu kadar sığ düşünmeyin. Değer verdiğiniz insanlar zor durumda kaldığında “yardım” etmiyor musunuz hiç? Yoksa el gibi izliyor musunuz uzaktan?
 

Anlayan biri Hiçbir şekilde tüm her şeyimi alsınlar, borca girsinler düğünümü yapsınlar evimi düzsünler demedim. İnsani olarak maddi-manevi ufacık destek bekledim -en azından bir şeye ihtiyacınız var mı diye sormak gibi- Ama insanlar anlamak istediği gibi anlıyor ne yazık ki.
 
Zor durumda kalmaktan kastettiğiniz şey nedir yazar mısınız? Ona göre anlatalım.

Benim anladığım zor durumla sizin anladığınız zor durum aynı değil çünkü gördüğüm kadarıyla.
 
Komşun bile evleniyor olsa ''bir ihtiyacın var mı'' diye sorulur.
Geçen gün annemle alışveriş yaptık kayınvalidem diyor ''bitti mi alıcaklarınız?'' Ulan o sadece benim alıcaklarım mı? Sadece ben mi evleniyorum?
 
Zor durumda kalmaktan kastettiğiniz şey nedir yazar mısınız? Ona göre anlatalım.

Benim anladığım zor durumla sizin anladığınız zor durum aynı değil çünkü gördüğüm kadarıyla.
Olay tamamen şu oğlunuz evleniyor ve sizin umrunuzda değil. Sanki böyle bir olay hiç yaşanmıyormuş, sanki iş arkadaşınızın oğlu evleniyormuş gibi takılıyorsunuz. Maddi yardımı geçtim manevi olarak ''ne yaptınız nasıl gidiyor'' diye bile sormuyorsunuz.
 
Zor durumda kalmaktan kastettiğiniz şey nedir yazar mısınız? Ona göre anlatalım.

Benim anladığım zor durumla sizin anladığınız zor durum aynı değil çünkü gördüğüm kadarıyla.
O zaman uzlaşamayacağız, görüşünüz için teşekkürler.
 
Ben evlenmeye karar verdiğimde gidip anneme söyledim,babam olmadığı için. Cebimde param vardı. Eşim de ailesiyle iyi değildi,tek başınaydı. Nişan bohçasına hevesli de bir adamdı ne saçma. Gidip tek başına bohça alışverişi yaptı. Ben de öyle yaptım. Eşyamızı kendimiz aldık,kendimiz taşıdık. Çünkü iki yetişkindik. Tek başımıza salon tuttuk,düğün yaptık. Düğün sahibi olarak aileler yoktu biz vardık. İki yetişkin kişiyiz,niye başkasına ihtiyacımız olsun ki maddi manevi? Kimse de bize sormadı napıyorsunuz diye. Niye sormadıklarını dert etmedik hiç. Aklımıza bile gelmedi.


İnsanların bunu neden dert ettiğini hiç anlamıyorum. Değer görmek istiyorum diyor konu sahibi,değer görmek dediğiniz şey nedir onu da anlamıyorum. Bakın ben tek başıma evlendim,eşimin ailesi deli gibi korkar benden karşımda konuşamazlar bile. Herkese sonsuz saygı duyarım,saygılı davranırım. Hiç demem ki vay bunlar ben evlenirken beni sormadı. Benim anladığım anlamda değer görmek benim değer verdiğim ölçüde çünkü. Bayramdan bayrama hatırlarını sorarım,üstüme düşeni yaparım, evimde ağırlarım,severim sayarım. Onlar da benim mesafeme saygı gösterirler. Çünkü benim bir duruşum var,saygın bir karakterim var zaten. Karşımdaki eş ailesi de buna göre davranır. Sizin duruşunuz olmazsa karşınızdaki kimse size saygı duymaz. Değer vermez. Bunların ölçüsü sadece evlenirken napıyorsunuz diye sorulması değildir. Genelde size davranış şekilleridir.
 
Ben de sizinle aynı durumdayım. Babam yok kendim çalışıyorum bişeyler yapıyorum. Annem sağolsun az çok destek. Nişanlım da tek başına. Ama nişanlımın ailesi tarafından yok sayılmayı hazmedemiyorum ya o kadar hak veriyorum ki size. O kadar doğru ki söylediğiniz her şey. Ama yok içimdeki o öfkeyi atamıyorum ve nişanlıma da zaman zaman yansıtmaya başladığımı farkettim.
Farkındayım onlara ihtiyacım yok. Çok şükür hepsinden çok kazanıyorum her istediğimi rahat rahat alıyorum. Ama o öfkem bi türlü dinmiyor. Aslında sorsalar bişeye ihtiyacım yok diyip geçicem ama sormamaları o kadar sinirimi bozuyor ki.
O aradaki mesafeyi de dengede tutamıyorum öfkeden yüzlerine bakasım gelmiyor artık mesela anneler gününü bile kutlamadım.
Nasıl davranmalıyım ne yapmalıyım? Arada mesafe olsun kafalarına göre gelip gidemesinler ileride, bana sormadan benimle ilgili karar veremesinler. Öfkeden nişanlımdan da uzaklaşmaya başladım hazmedemiyorum resmen niye böyle hissediyorum bilmiyorum da ama sizin gibi düşünmek çok istiyorum. Ben cefa çekerken destek olmayan sefa sürerken de uzak olsun.
 
Allah allah,öfkenizin derinlerde yatan başka bir sebebi olabilir mi acaba? İlginç. Çünkü gayet de farkındasınız kendi ayaklarınız üzernde durabildiğiniz sürece gücünüz her şeye yeter. Çok şükür ki

Ben en başından sizli bizli konuştum eşimin ailesiyle. Esasen eşim de ailesini çok önemsemez,kendince çok fazla kötü yaşanmışlığı var,problemli bir geçmişi var onlarla. Yine de seni okutmuşlar,adam etmişler derim,eşimi sürekli uyarırım onlara iyi davran diye. Annesi babası biz evlendikten sonraki dönemde başımıza çokça bela açtı ama ben hep belli bir mesafede durdum,hiç karışmadım. Eşimi hep gönderdim hadi git ilgilen dedim. Ama ben uzakta durdum. Eşimi gönderdiğimi söylüyorum sanki çocuğummış gibi ama özellikle öyle dedim çünkü gitmek istemezdi. Ben zorlardım.

Ben rahat bir insanım,kimsenin düşüncesini sallamam,kendi kararlarımı alır ve uygularım. Maddi manevi dimdik ayaktayım. Ayakta olmadığım dönemler de oldu,sadece kendi öz anneme sığındım. Yardımı sadece ondan istedim. Başka kimseye renk vermedim,eşim de sadece bana dayadı sırtını. Çünkü biliyordu ki ailesinin kimseye hayrı olmaz.


Oğlum küçükken battı eşim,dünyanın borcu vardı. Evde yiyecek bir dilim ekmeğimizin olmadığı dönemlerden geçtik. Sonra toparlandı. Eşimin ailesi ona nasılsın diye sormamış bile. Eşim üzüldü çok,ben etkilenmedim. Çünkü benim ailem değil ki onlar,niye ben üzüleyim? Herkes kendi ana babasına baksın ona üzülsün veya onlarla sevinsin. Maddi olarak toparlandık noldu dersiniz? Sürekli bize günah çıkarmaya başladılar “battığınızı bilmiyorduk söyleseniz yardım ederdik” dediler bana. Gülümsedim geçtim,çok incesiniz teşekkürler,biz hallettik dedim. Eşim istediği cevabı kendisi versin canı isterse,bana ne. Bu yaklaşımda olan kimse mutsuz olmaz,eş ailesiyle sorun da yaşamaz. Ben kefilim düşüncelerime
 
Eşinizin de her şeyin farkında olması çok güzel. Şu an için nişanlım da farkında. ''Bana değer vermiyorlar ki sen neden değer beklentisi içine girdin?'' dedi bana defalarca. ''Ölseler gömmeye giderim sadece'' dedi. Ama mesafeli de değil. ''Aynı evde yaşıyorum gidip her gün kavga mı çıkartıyım sen tahammül edemiyorsun ben her gün yüz yüze bakıyorum'' dedi.
Sanırım benim hazmedemediğim şey nişanlımın mesafe koymaması. Ama sonuçta anne baba ne diyebilirim ki herkesin ki kıymetli.
İnşallah ben de zamanla sakin kalmayı ve umursamamayı öğrenirim, nişanlım da aradaki mesafeyi korur evlenince. Haftaya nikahım var
 
Hayırlı olsun,inşallah çok mutlu olursunuz. Nişanlınızı anlayabiliyorum,her şeye rağmen anne babası işte,yapacak bir şey yok. Şu anda aynı evde yaşıyorsa zaten elinden ötesi gelmez,ayrı yaşıyor olsaydı mesafe koyabilirdi.

Aynen tavsiyem hiç umursamayın,merhaba merhaba. Saygıda kusur etmeyin ama dimdik de bir duruşunuz olsun. Kimse yaklaşamasın,laf edemesin. Önemli olan sizsiniz,siz olmasanız kimse olmaz. Çok mutlu olursunuz inşallah
 
Yaa çok teşekkür ederim, iyi ki varsınız :)
 
Mutluluklar inşallah
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…