Nekrofili (Ölü Sevicilik)

seyma88

Nirvana
Kayıtlı Üye
18 Ağustos 2007
1.258
2
681
İstanbul
Utangaç ve sıradan görünümlü Ed Gein hem Sapık’da ki Normon Bates’i, hem de Kuzuların Sessizliği’nde ki Buffalo Bill karakterini etkilemiştir. 1940 ve 50’li yıllarda Plainfield, Wisconsin’de yaşayan Ed Gein, ailesinin toplumdan izolasyonu ve kimsenin onun ne kadar yalnız olduğunu fark etmemesi üzerine garip ve ölümcül eğilimlerini ortaya çıkarmaya başladı.

Ed, oldukça deli olan ve seksten iğrenen annesine tutkuyla bağlıydı. Ed’in annesi cinselliğin dünyada ki en büyük şeytan olduğunu düşünüyordu. Bu yüzden iki oğluna da sürekli kendilerini saf olarak korumalarını tembihlerdi. Ed ve ağabeyinin ilerleyen yaşlarında bile anneleri onları kendine saklamış, sosyalleşmelerini engellemişti. Ed’in babası ölünce ise annelerinin iki kardeş üzerinde etkisi daha da artmıştı. Ve nihayetinde Ed’in ağabeyinin ölmesi üzerine Ed, saplantılı annesiyle baş başa kaldı. Hafif geri zekalı ve akli dengesi bozuk Ed tamamen annesine bağımlı hale gelmişti.

Sonunda, Ed 39 yaşındayken annesi de öldü. Ed bu durumla çok zor başa çıkabildi. Sürekli tarlayla uğraşıyor, artan zamanlarında ise evle ilgileniyor; kafa avcıları, insan anatomisi ve Naziler’le ilgili dergiler okuyordu. Ayrıca sürekli cinsiyet değiştirme ameliyatını düşünüyor, cinsiyetini değiştirirse annesine daha yakın olabileceğini hissediyordu.

Bir gün gazeteden bir kadının annesinin mezarının çok yakınına bir yere gömüldüğünü öğrendi. Oraya gidip mezarı kazmaya karar verdi, böylece bir kadın vücudunun gerçekte neye benzeyeceğini öğrenecekti. Gus adında bir mezar kazıcıyla arkadaş oldu ve beraber gazetede gördükleri kadının mezarını kazdılar. ılerleyen günlerde mezarlık ziyaretlerine devam etti (ziyaretler genelde dolunay gecelerinde oluyordu). Bazen tam bir cesedi çalıyor, bazen de parçalar koparıp eve götürüyordu. Ed, yakalanışından sonra üç farklı mezarlıktan dokuz ceset çaldığını itiraf etmiş ve polis mezarlıklara bakıncaya kadar Ed’in söylediğine inanmamıştı.

Ed cesetleri gerçekten çok sevdi. Vücut parçaları onu heyecanlandırıyordu ve çürüme hangi aşamada olursa olsun ,evinde onları saklamamak için bir neden görmüyordu. Çıkardığı cesetlerin başlarını kesiyor, onları yatak başlarına takıyor, ayrıca derileri yüzüp abajur yapıyordu. Organları çıkarıp buzdolabında daha sonra pişirmek için saklıyordu. Kemiklerden çorba kasesi gibi işine yarayacak gereçler yapıyordu. Daha sonra inkar etmesine rağmen cesetlerle cinsel ilişkiye de girmişti. Son olarak gidip annesinin mezarını kazdı. Cinsiyet değiştirme operasyonu yerine kendisine parçaladığı derilerden kadın vücudu ve maskesi dikti. Bu kıyafeti evin dışında dans etmek için kullanırdı. Bazen de mezar kazmaya bu kıyafetle giderdi.

ınsan derisinden yaptığı kıyafetin sertleştiğini ve bozulduğunu anlayınca kendine daha taze vücutlar bulması gerektiğini anladı. Bu gerçekten taze birileri anlamına geliyordu. 1954 yılında annesine benzettiği Mary Hogan adlı bir kadını öldürüp çiftliğine getirdi. Hiç kimse ondan şüphelenmemişti. Üç yıl sonra aynı şeyi Bernice Worden’e yaptı, bu sefer polis Ed’in evine bir göz atması gerektiğini anlamıştı.

Ed’in çiftliğinde sayısız vücut parçası, kemik kırıntıları, altı tane yüz maskesi, tavanın üzerinde bir kalp, kafatasından yapılmış bir çorba kasesi, kafa derileri yüzülmüş on kadın başı, insan derisiyle kaplanmış sandalyeler, bir kutunun içinde tuzlanmış olarak saklanan kadın cinsel organları, buzdolabında saklanmış iç organlar, ipe asılmış bir çift dudak ve çok daha fazlası bulundu.

Ed Gein deli olduğu için yaptıklarından dolayı suçlu bulunmadı. Bir hastaneye gönderildi ve 1984 yılında 78 yaşındayken hastanede öldü.

Ed Gein diğer nekrofiller gibi cesetlere karşı aşırı bir şehvet beslememiş olsa da bir cesedin dostluğundan oldukça hoşlanıyordu. Bir sonraki hikayedeki Jeffrey Dahmer ve Dennis Nilsen’in cesetlere ilgileri ise çok daha farklıydı…


Alıntıdır...

Böyle bir bilgiye geçtiğimiz günlerde ulaştım ve okuduklarım karşısında şok oldum.Buna istinaden de sizlerle paylaşmak istedim.Eminim sizde benim kadar şaşırdınız :bbo:
 
Son düzenleme:
Jeffrey Dahmer ve Dennis Nilsen’de tıpkı Gein gibi sıradan ve sessiz insanlarken öldürmeye başlamışlar, gittikçe büyüyen cinsel heyecanlarını cesetlerin üzerinde dindirmişlerdi.

Londra’da yaşayan Dennis Nilsen kurbanlarını publardan toplardı. Aslında Dennis Nilsen insanları kendine dost edinmek için öldürürdü. Öldürmeye başlamadan önce, ölümde erotik bir çekicilik bulur, saatlerce aynanın önünde ölü taklidi yaparak yatardı. Fantezilerini gerçekleştirmek için önceleri birkaç sevgilisine rol yaptırtmıştı ancak sonradan işler çok daha ciddi bir hale geldi.

ılk cinayetini 1978 yılında gerçekleştirdi. Bir adamı kravatıyla boğazlamıştı. Birinin üzerinde böyle bir güce sahip olmak, yani birini öldürebilmek ona erotik bir haz verdi. Bu zevki tekrar tekrar tatmak için evine publardan bulduğu eşcinsel erkekleri davet etmeye devam etti. Önce kurbanlarını boğazlıyor, sonra onları yıkıyordu. Cesetleri çoğu kez yatağa götürüp onlarla cinsel ilişkiye giriyordu. Son olarak cesetleri parçalayıp evinin muhtelif köşelerine saklıyordu. Özellikle cesetlerin çürümeye başlamadığı ve kokmadığı ilk geceleri seviyordu. Cesetlerin yataktan kalkıp gidemeyecekleri fikri Nilsen’i coşturuyordu. Yani kontrol tamamen ondaydı. Cesetleri yıkadıktan sonra onların kaderlerine kendi karar veriyordu. Cesetleri sandalyeye oturtuyor, parçalıyor veya onlara tecavüz ediyordu. Kasaplık deneyimi olduğu için kafataslarını suda kaynatıp etlerini ayırıyordu. Nilsen için tüm bu yaptıkları bir sevgi gösterisiydi.

Genelde işine yaramayan parçaları tuvalete atıp sifonu çekerdi. Binanın kanalizasyon bağlantısı tıkanınca doğal olarak Nilsen’e karşı bir soruşturma başladı. Arama sırasında Nilsen’in klozetinde iki farklı adamın parçaları bulundu. Evdeki sandıklardan birinde ise bir adamın gövdesi bulundu. Daha sonra Nilsen evinde beş yıl boyunca on beş adamı öldürdüğünü itiraf etti. Hapiste geçirdiği yıllarda ceset ve vücut parçalarının resimlerini yapardı.

Milwaukee, Wisconsin’ den Jeffrey Dahmer Temmuz 1991’ de 17 adamı öldürmekten tutuklandı. Buzdolabından insan başları, kalp ve böbrekler çıkmıştı. Dairenin her yerinde kafatasları, çürüyen vücut parçaları vardı. Asit dolu küvetin içinden üç adet gövde çıkmıştı. Ayrıca evin içinde bulunan kloroform, elektrik testereleri, formaldehit ve asit varilleri içeride neler yaşandığını tasvir edebiliyordu.

ılk cinayetini on sekiz yaşında işledi. O yaştayken tüm ailesi evi terk etti ve o sene birkaç hafta yalnız yaşamak zorunda kaldı. Kendine bir arkadaş istiyordu. Steve Hicks adlı çekici bir otostopçu buldu ve beraber uyuşturucu kullanma vaadiyle onu evine getirdi. Hicks birkaç saat sonra evden ayrılmak istediğinde; Dahmer kurbanının kafasında bir varil kırdı ve onu boğdu. Sonradan polise verdiği ifadesinde “O sırada onu evde tutmak için aklıma başka bir fikir gelmedi
 
gercek orneklerini hic duymamis olsam da edebiyatta bircok ornegini okudum.

Mesela William Faulkner " A Rose for Emily" . kisa bir oykudur. turkcesi var midir bilmiyorum malesef.
 
Amerikan nekrofilleri arasında en kötü şöhretlisi Ed Gein’dir. Tüm klasik nekrofiller gibi Gein de kesinlikle canlı kadınlarla ilgilenmezdi. Seks partnerlerini yerel mezarlıklardan bulurdu ve on iki yıldan uzun bir süre bu mezarlıklardan ceset çalmıştı. Genel olarak nekrofiller seri katillerden daha az tehlikeli görülürler çünkü kurbanları hali hazırda ölüdür. Gein de bir istisna değildi. Yine de zararsız sayılamazdı. Yerel mezarlıklarda istediği türden kadınlar kalmayınca dişine göre bir kurban aramaya çıktı ve onu en sevdiği kadın türüne dönüştür. Yani ölü bir kadına….

“Sutyenini ve külotunu çıkarıp onunla seks yaptım. Sanırım bu benim hayatımın bir parçası oldu yani ölülerle cinsel ilişkiye girmek.”

HENRY LEE LUCAS bir tartışma sırasında göğsünden bıçakladığı 12 yaşındaki nikahsız karısı Becky Powell’ın ölümüne verdiği tepkiyi anlatırken. :1shok:
 
gercek orneklerini hic duymamis olsam da edebiyatta bircok ornegini okudum.

Mesela William Faulkner " A Rose for Emily" . kisa bir oykudur. turkcesi var midir bilmiyorum malesef.

Yazan: William Faulkner

çeviren: Müjde Dural
Varmış canım kısa zamanda temin edip okumayı planlıyorum.Daha çok psikoloji,kişisel gelişim vs okuyorum ama aralarında hiç böyle birşeye rastlamadım.Rastlasam unutmam eminim kötükedihüso
 
Konuyla ilgili bir film buldum.İzledim ya da izlemeye çalıştım diyelim.Filmin adı Nekromantik.Çoğumuzun hatta hiçbirimizin midesinin alamayacağı türden.Bilmiyorum ki kaç defa çıkardım içimdekileri kafamçokkarıştı Böyle insanlar gerçekten var mı yaaa.Ya da şöyle diyelim vardı tamam da hala var mıııı ??? kötükedihüso kafamçokkarıştı kafamçokkarıştı
 
Son düzenleme:
bende Türkiyede yaşanan bir olay duymuştum...
Yalan gerçek bilemem yanlarında değildim...
Bir hastanenin morg bekçisi ölüye tecavüz ederken yakalanıyor,yakalayanlar adamın içinde rakı şişesi patlatıyorlar...
Adam yaptığına yapacağına pişman tabi,1 sene çıkamamış hastaneden...
Bağırsakları cam kırığı içinde imiş...
 
Bu nasıl bir hastalıkmış? nutkum tutuldu.galiba deliliğin son sınırı.burdan ötesi yoktur diye düşünüyorum.Paylaşım için sağol canım ama pesss yani :1shok:
 

Amaaan Baharcım ben duymadım böyle birşey.Türkiye'de de mi varmış.Eğer gerçekse kim bilir kimlerle aynı ortamlarda bulunuyoruz kafamçokkarıştı Ya bu film psikolojimi bozdu sanırım.İnsanlarla ilgili düşüncelerim kötüye gidiyor galiba kötükedihüso
 
Bu nasıl bir hastalıkmış? nutkum tutuldu.galiba deliliğin son sınırı.burdan ötesi yoktur diye düşünüyorum.Paylaşım için sağol canım ama pesss yani :1shok:

Canım benim bir düşünsene bu cümleyi şimdiye kadar kaç kere kurduk? (galiba deliliğin son sınırı.burdan ötesi yoktur )
Bence bundan da beteri var.Ama ne?:1shok:
 
çocuk istismarcılığı ile birlikte sapkınlıkta son nokta bence...

sɹǝʇ nq ʞǝʇ ɹiq değilmiş demek ki CADIARZU Önceki yorumumda da belirttiğim gibi bence bilmediğimiz ve farkında olmadığımız(bu ve benzeri) bir sürü sapkınlık var.Artık herşeye ihtimal verebiliyorum ve insanlardan her türlü şeyi bekliyorum. Acı ama gerçek Çok üzgünüm çoook
 


valla canım dediğim gibi ben olayı görmedim ama duydum...a.s
maalesef canım daha ne olaylar oluyor ülkemizde fakat üzerleri örtülüyor...
senağlama
 
igrenc ya.ben mezarliktan gecerken bile korkudan ölüyom..adam sex yapmis...yazik ya ölüsün ve mudahele etcek sansin yok....buda bi tecavüz sonucta kendi vücudun yukarlardan izlemistir yaziik(
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…