- 2 Ocak 2015
- 6.424
- 15.435
- Konu Sahibi kavun kokusu
- #1
Karadeniz'de öğretmenim. Okulumuzda çok büyük çoğunluk asker, polis, öğretmen eşi. İdare komple buralı, kendi memleketlerindeler.
31 saat dersim var, öğretmenler bilir ki 30 saatten fazla dersin ücreti ödenmez, hayrına girilir. 31 saat derse giriyorum ama ücretini alamıyorum diye sıkıntım yok.
Okulda yeniyim, benden başkaları da var yeni olarak ama onların ya kendileri buralı ya da eşleri. Ben ve eşim tamamen "dışarı"danız buradaki zihniyete göre.
Sene başında fark ettim ki, diğer öğretmenlerin istemediği sınıflar hep yeni gelenlere verilmiş (akademik yönden başarısız, terbiye ve disiplin bakımından sıkıntılı sınıflar). Kendi kendime bu da normal, takılma dedim ve takılmadım. Beni asıl son noktaya doğru götürenler aşağıda yazdıklarım.
1. Heeeerkese ama herkese istedikleri yönde ders programı yapılıyor, çok büyük çoğunluk okuldan erken çıkmak istiyor, son saatleri boş olsun istiyorlar. Öyle de yapılıyor!
Bende hepi topu 4 saat boş ders var, zaten son saatleri isteyen çok benim bari ilk saatim/saatlerim boş olsun. Bunu inanın ya 6 kere ya 7 kere ilettim, artık benim yüzüm kızarıyor söylerken. Bu isteğim gerçekleşmedi.
2. Nöbet günlerimiz var. Her ne kadar bizim yönetmeliğimizde yazmasa da lise yönetmeliğini baz alarak ders saatlerimizin en az olduğu güne nöbet veriyorlar. Vicdansız idarecim sağ olsun benim 3 boş saatimi bir güne koyuyor ve beni o gün nöbetçi yazıyor. Kaldı 1 saat boş dersim. Bre insafsız bari onu da ilk saate koy! I-ıh ne mümkün, arada bir yere serpiştiriyor ve ben böylece 35 saat boyunca okulda tutulmuş oluyorum.
Hastaneye gidemiyorum, okuldan erken çıkamıyorum, geç zaten gidemiyorum. E en istenmeyen sınıflar bende, zorlu şekillerde ders işliyorum. 1 saat dinlendirsen beni ölür müydün? Ölürmüş demek.
3. Nöbet günlerimizde okula gelmeyen öğretmen olursa, onun ders saatinde o sınıfa gidiyoruz ve çok gürültü yapıp sağı solu rahatsız etmesinler diye sınıfta oturuyoruz. Atıyorum 3. saat benim boş dersim, o saatte de birisi yok. Ben gidiyorum. Bir baktım a ve b diye 2 farklı şubeye aynı ders saatinde benim gitmem gerekiyor, üstelik diğer nöbetçi arkadaş boş boş otururken! (Burada o arkadaşın suçu yok, ayarlamayı yapan idare) Diğer saat oldu, yine bir sınıfa yollanan ben, yine boş boş oturan bir başka nöbetçi.
Canımı yakıp beni en sonunda zıvanadan çıkaran ise ders saati azlığı ve nöbet günü uygulamasının bir tek bana uygulandığını fark etmem!!
Bugün çıktım müdür beyin yanına, anlattım durumu (idarenin bana yaptığı başka şeyler daha vardı, onları da ilettim). Adamın bir şeyden haberi yok. Haklı olarak diğer tarafı da dinlemek istedi, görüşeyim size döneyim dedi. Görüşmüşler. Bununla ilgili toplantı yapılmış, mışşşş diyorum çünkü toplantı bana haber verilmeden, öğretmenler odasında kim varsa onlarla yapılıyor. Kısaca müdür bey hariç, kalan idareciler "Bundan sonra herkese en az dersinin olduğunu güne nöbet yazılacak, haberiniz olsun" diyor (zaten böyle bir uyarıda bulunuyorsan bu uygulamadan haberleri olmadıkları yani onlara bunu hiç yapmadığın için bilmiyorlar) Devam ediyor konuşmaya "çünkü aranızda bu şekilde nöbet tutmayanları şikayet eden oldu" (külliyen yalan, ben idarenin yanlılığından yakındım).
Cahil cühela insanlar içinde olsaydım, herkes bana düşman olacaktı. Sonuçta ben bu okulda yeniyim, eş durumuyla gelmişim. Yıllardır beni tanıyan insanlar değiller. Çooook çok şükür kimse beni suçlamadı hatta bazıları benim haklı olduğumu söyledi. E problem ne diyecekseniz, bu sene bana bunu yapanlar, seneye bana yine saçma sapan şeyler yaşatacaklar. Şimdiye kadar 6 kere ders programı değişti, altısında da benimki hep rezaletti. 4 saatim var bari 2-2 böl bunu, ver birine nöbet gününü, diğer 2 saatimi de uygun bir şeye koy. Çok şey mi bu istediğim?
Müdür bey şu an problem oldu bitti zannediyor. Hayır! Ben diğer insanları da mağdur edin demedim, herkese her türlü kolaylığı sağlıyorsunuz bana da 1-2 saat dinlenme kolaylığı sağlayın, 35 saat beni okulda tutmayın dedim.
Ben şimdi ne yapayım? Daha 4-5 sene buradayız. Buradaki ilk senem olduğu için il içi tayin isteyemiyorum (aynı yerde 3 sene çalıştıktan sonra oluyor). Milli eğitime şikayet etsem, sıkıntıya düşecek olan müdür olacak, bu vicdansızlığı yapan yardımcıları değil. Susayım desem tükendim, verimli-mutlu değilim.
21 saatten fazla ders almak istemiyorum diye dilekçe versem olan öğrencilerime olacak ve kesin kesin kesin bana yine saçma sapan program verilecek; ilk saat dolu, ikinci boş, üçüncü saat dolu dört boş gibi.
İdarecilerimizin üçününde branşı Türkçe. Bir gün dedim ki "ana dilde konuşuyorum, sizin de alanınız bu dil. Ben kendimi, derdimi daha nasıl anlatabilirim bilmiyorum". Bana verdikleri cevap "biz anlıyoruz da siz anlamıyorsunuz". Neyi anlamıyorum arkadaş neyi??? (bana o arada diyorlar ki uygulama bu, size has değil, neden sadece ben dediğimde tesadüf deniyor)
Bu arada, nöbet günü uygulamasını benim gibi yaptıkları 2 kişi var, onlar da buralı değil, bu durum onları zorlamıyor çünkü 20 saat derse giriyorlar, her koşulda kendilerine kalan dinlenme payları var.
Yardım!
31 saat dersim var, öğretmenler bilir ki 30 saatten fazla dersin ücreti ödenmez, hayrına girilir. 31 saat derse giriyorum ama ücretini alamıyorum diye sıkıntım yok.
Okulda yeniyim, benden başkaları da var yeni olarak ama onların ya kendileri buralı ya da eşleri. Ben ve eşim tamamen "dışarı"danız buradaki zihniyete göre.
Sene başında fark ettim ki, diğer öğretmenlerin istemediği sınıflar hep yeni gelenlere verilmiş (akademik yönden başarısız, terbiye ve disiplin bakımından sıkıntılı sınıflar). Kendi kendime bu da normal, takılma dedim ve takılmadım. Beni asıl son noktaya doğru götürenler aşağıda yazdıklarım.
1. Heeeerkese ama herkese istedikleri yönde ders programı yapılıyor, çok büyük çoğunluk okuldan erken çıkmak istiyor, son saatleri boş olsun istiyorlar. Öyle de yapılıyor!
Bende hepi topu 4 saat boş ders var, zaten son saatleri isteyen çok benim bari ilk saatim/saatlerim boş olsun. Bunu inanın ya 6 kere ya 7 kere ilettim, artık benim yüzüm kızarıyor söylerken. Bu isteğim gerçekleşmedi.
2. Nöbet günlerimiz var. Her ne kadar bizim yönetmeliğimizde yazmasa da lise yönetmeliğini baz alarak ders saatlerimizin en az olduğu güne nöbet veriyorlar. Vicdansız idarecim sağ olsun benim 3 boş saatimi bir güne koyuyor ve beni o gün nöbetçi yazıyor. Kaldı 1 saat boş dersim. Bre insafsız bari onu da ilk saate koy! I-ıh ne mümkün, arada bir yere serpiştiriyor ve ben böylece 35 saat boyunca okulda tutulmuş oluyorum.
Hastaneye gidemiyorum, okuldan erken çıkamıyorum, geç zaten gidemiyorum. E en istenmeyen sınıflar bende, zorlu şekillerde ders işliyorum. 1 saat dinlendirsen beni ölür müydün? Ölürmüş demek.
3. Nöbet günlerimizde okula gelmeyen öğretmen olursa, onun ders saatinde o sınıfa gidiyoruz ve çok gürültü yapıp sağı solu rahatsız etmesinler diye sınıfta oturuyoruz. Atıyorum 3. saat benim boş dersim, o saatte de birisi yok. Ben gidiyorum. Bir baktım a ve b diye 2 farklı şubeye aynı ders saatinde benim gitmem gerekiyor, üstelik diğer nöbetçi arkadaş boş boş otururken! (Burada o arkadaşın suçu yok, ayarlamayı yapan idare) Diğer saat oldu, yine bir sınıfa yollanan ben, yine boş boş oturan bir başka nöbetçi.
Canımı yakıp beni en sonunda zıvanadan çıkaran ise ders saati azlığı ve nöbet günü uygulamasının bir tek bana uygulandığını fark etmem!!
Bugün çıktım müdür beyin yanına, anlattım durumu (idarenin bana yaptığı başka şeyler daha vardı, onları da ilettim). Adamın bir şeyden haberi yok. Haklı olarak diğer tarafı da dinlemek istedi, görüşeyim size döneyim dedi. Görüşmüşler. Bununla ilgili toplantı yapılmış, mışşşş diyorum çünkü toplantı bana haber verilmeden, öğretmenler odasında kim varsa onlarla yapılıyor. Kısaca müdür bey hariç, kalan idareciler "Bundan sonra herkese en az dersinin olduğunu güne nöbet yazılacak, haberiniz olsun" diyor (zaten böyle bir uyarıda bulunuyorsan bu uygulamadan haberleri olmadıkları yani onlara bunu hiç yapmadığın için bilmiyorlar) Devam ediyor konuşmaya "çünkü aranızda bu şekilde nöbet tutmayanları şikayet eden oldu" (külliyen yalan, ben idarenin yanlılığından yakındım).
Cahil cühela insanlar içinde olsaydım, herkes bana düşman olacaktı. Sonuçta ben bu okulda yeniyim, eş durumuyla gelmişim. Yıllardır beni tanıyan insanlar değiller. Çooook çok şükür kimse beni suçlamadı hatta bazıları benim haklı olduğumu söyledi. E problem ne diyecekseniz, bu sene bana bunu yapanlar, seneye bana yine saçma sapan şeyler yaşatacaklar. Şimdiye kadar 6 kere ders programı değişti, altısında da benimki hep rezaletti. 4 saatim var bari 2-2 böl bunu, ver birine nöbet gününü, diğer 2 saatimi de uygun bir şeye koy. Çok şey mi bu istediğim?
Müdür bey şu an problem oldu bitti zannediyor. Hayır! Ben diğer insanları da mağdur edin demedim, herkese her türlü kolaylığı sağlıyorsunuz bana da 1-2 saat dinlenme kolaylığı sağlayın, 35 saat beni okulda tutmayın dedim.
Ben şimdi ne yapayım? Daha 4-5 sene buradayız. Buradaki ilk senem olduğu için il içi tayin isteyemiyorum (aynı yerde 3 sene çalıştıktan sonra oluyor). Milli eğitime şikayet etsem, sıkıntıya düşecek olan müdür olacak, bu vicdansızlığı yapan yardımcıları değil. Susayım desem tükendim, verimli-mutlu değilim.
21 saatten fazla ders almak istemiyorum diye dilekçe versem olan öğrencilerime olacak ve kesin kesin kesin bana yine saçma sapan program verilecek; ilk saat dolu, ikinci boş, üçüncü saat dolu dört boş gibi.
İdarecilerimizin üçününde branşı Türkçe. Bir gün dedim ki "ana dilde konuşuyorum, sizin de alanınız bu dil. Ben kendimi, derdimi daha nasıl anlatabilirim bilmiyorum". Bana verdikleri cevap "biz anlıyoruz da siz anlamıyorsunuz". Neyi anlamıyorum arkadaş neyi??? (bana o arada diyorlar ki uygulama bu, size has değil, neden sadece ben dediğimde tesadüf deniyor)
Bu arada, nöbet günü uygulamasını benim gibi yaptıkları 2 kişi var, onlar da buralı değil, bu durum onları zorlamıyor çünkü 20 saat derse giriyorlar, her koşulda kendilerine kalan dinlenme payları var.
Yardım!