Ne umdum ne buldum.. ( eğitm sektörü )

Ben iletişimciyim ve inanır mısın o bölüme başladığım an bütün hevesim kayboldu.
Bu sebeple zaten uzata uzata bitirdim.
Çünkü daha ilk gün bütün hocalarımız acı gerçekle yüzleştirdi bizi.
Mesleğimizde dönen pis oyunları, torpil cilvesini, bedenen ve ruhen yaşayabileceğimiz zorlukları anlattıklarında ağladım ülkenin haline.
Biz hala ekranlarda sübyancı olan haber spikerlerinden dünyada ne olup bitiyor dinleriz, başkalarına bedenlerini sunarak bir yere gelen oyuncu-sunucu ve haber muhabirlerini izleriz.
Para uğruna atılan taklaları, yandaşlıkları ve başka ideolojilerin maşasını olmayı saymıyorum bile.
Basılı medyaya hiç değinmiyorum, gerek yok.
Yani benim mesleğimi özetleyen şu 'taraf olmayan bertaraf olur' sözü.
Bu taraflığınızı da bazen bedenen bazen ruhen bazen de madden göstermeniz lazım.
İşte bunları öğrendiğim gün, ben de büyümüştüm ve gerçekten büyümek hiç güzel değil dediğin gibi.
İnşallah senin gibi güzel eğitimcilerle önümüz açılacak, genç nesiller farklı olacak.
Ben hala saf saf umut ediyorum filmdelisi. Yani eğitimle her şey güzel bir yöne gidebilir. Bizim neslimizden yani en azından benim çevremden gördüğüm iyi örnekler var. Hevesli, prensipleri olan, mesleki yeterliliğe sahip yetişmekte olan öğretmen adaylarına şahit oluyorum cidden. Hiç yok desem yalan olur, fazla olmasa da var cidden.
Senin de katıldığın gibi büyümek olumsuz bir mana kazandı ülkemizde. Büyümek deyince, acı gerçekler ve onlarla mücadele etmek akla gelir oldu. Bunu tersine çevirebildiğimiz gün her şey çok farklı olacaktır.
Bu arada beni iyi bir eğitimci adayı olarak nitelendirdiğin için de ayrıca teşekkür ediyorum.
 
Benimki bile isteye oldu açıkçası. Benim kumaşım, ruhum öğretmenlik. Ancak bu kadar oturur diyebilirim. Ama, işte aması var... Atanma sorunu olmasa, kendimi geliştirmeye daha çok odaklanabilirdim. Eğitim alanında ilerici çalışmalar, projeler yapsak kötü mü olurdu? İşte...

O amalar olmasa her şey çok güzel olurdu. Ben çocukları çok severim, sabırlıyım, güler yüzlüyüm. Ama ama amaa..

Çocukların yaş grubu küçük o yüzden ilk hedefim dersimi sevdirmek oldu. Kücük yaslarda cocuklar sevdikleri derste daha çok başarı elde edebiliyorlar. Çocuklara hoslarına gidecek çalışmalar hazırlıyordum. İlk çalışmamda bunun gereksiz olduğunu uğraşmamam gerektigini çünkü onları çoğaltmanın masraf olduğunu çok güzel öğrettiler.
 
Ağlanacak haldeyiz gençler olarak.Yalnız değilsin bunu bil.
Sadece öğretmenlik değil bütün bölümleri bu hale getirdiler.
Daha geçen gün bir eczacı konu açtı.Ona teklif edilen rakamlar da aynı.Birkaç gün önce ankara hukuk mezunu biriyle tanıştım.Kız işçi avukat aldığı maaş o kadar komik ki.
Hala da bölümlerin kadroları artıyor, her şehire üniversite aciyorlar.Nereye varacağız bilemiyorum.
 
O amalar olmasa her şey çok güzel olurdu. Ben çocukları çok severim, sabırlıyım, güler yüzlüyüm. Ama ama amaa..

Çocukların yaş grubu küçük o yüzden ilk hedefim dersimi sevdirmek oldu. Kücük yaslarda cocuklar sevdikleri derste daha çok başarı elde edebiliyorlar. Çocuklara hoslarına gidecek çalışmalar hazırlıyordum. İlk çalışmamda bunun gereksiz olduğunu uğraşmamam gerektigini çünkü onları çoğaltmanın masraf olduğunu çok güzel öğrettiler.
Bize bu bahsettiğin modern yaklaşıma göre birer öğretmen olmamız gerektiği anlatılıyor. Ama aktif öğretmenlerin çoğundan senin söylediğini duyuyorum biliyor musun? Hepsi ya müfredat yetişmiyor diyor ya da gereği yok diyor. Uygulamaların hepsinde de hala kavram haritaları, kelime duvarları, çalışma kağıtları vs. hazırlıyoruz biz. :KK70: Off offf
Atanabilsen atanabilsek özele göre biraz daha farklı olur sanki?
 
Ben kadrolu ogretmenim.sandığın gibi toz pembe degil hersey.idare her kosulda bizi haksiz buluyor keza velilerde öyle.maaslar senden 1000tl fazla.kaloriferler subatta gaz bitti dendi.milli egitim ödenek vermemis sogukta ders yaptik gecen yil.bu yilda gecen hafta bitti gaz durum yine ayniymis.ben başka okuldayim bu yil(norm fazlasiyim ek ders filan yok) okullar leş gibi.hizmetli 2tane.okul 2000 öğrenci olan bir okul.yetisemiyorlar.guvenlikcinin ödemesini yapmak icin idare kermes duzenletti gecen yil.bu yil onu milli egitim ödüyor.fotokopi mak.sifre koymuslar herkes cebinden ödüyor.ogrenciden toplayin fotokopi parasini deniyor.öğrenciden para isteyemiyorum.bu ve bunun gibi bircok sorun.Allah yardimcimiz olsun.

Soğukta nasıl ders yapabiliyorsunuz? Ben elimi kaldıramıyorum. Sanki kanım donuyor. Hele çocukları düşünemiyorum hasta olmaya çok yatkınlar. Allah sabır versin hepimize
 
Ağlanacak haldeyiz gençler olarak.Yalnız değilsin bunu bil.
Sadece öğretmenlik değil bütün bölümleri bu hale getirdiler.
Daha geçen gün bir eczacı konu açtı.Ona teklif edilen rakamlar da aynı.Birkaç gün önce ankara hukuk mezunu biriyle tanıştım.Kız işçi avukat aldığı maaş o kadar komik ki.
Hala da bölümlerin kadroları artıyor, her şehire üniversite aciyorlar.Nereye varacağız bilemiyorum.

Haklısınız. O kadar güzel hayallerle okuyoruz. Mezun olunca o acı gerçek tokat gibi..
Hep mi böyleydi ? Biz hayatın gerçekleriyle yeni tanıştığımız için mi böyle ?
Zamanla her şey kötüye gidiyor gibi.
 
Bize bu bahsettiğin modern yaklaşıma göre birer öğretmen olmamız gerektiği anlatılıyor. Ama aktif öğretmenlerin çoğundan senin söylediğini duyuyorum biliyor musun? Hepsi ya müfredat yetişmiyor diyor ya da gereği yok diyor. Uygulamaların hepsinde de hala kavram haritaları, kelime duvarları, çalışma kağıtları vs. hazırlıyoruz biz. :KK70: Off offf
Atanabilsen atanabilsek özele göre biraz daha farklı olur sanki?

Kpss ye girdim puanım iyi geldi. Ancak en az atamanın yapıldığı yıllardan birine denk geldim:KK16: Malum mülakat var, torpilim yok.

Kısaca kader..
 
Haklısınız. O kadar güzel hayallerle okuyoruz. Mezun olunca o acı gerçek tokat gibi..
Hep mi böyleydi ? Biz hayatın gerçekleriyle yeni tanıştığımız için mi böyle ?
Zamanla her şey kötüye gidiyor gibi.

İhiyacin 100 katı kadar öğrenci alınırsa olacağı bu.Ama insanların umrunda değil tabi.
 
Ben iletişimciyim ve inanır mısın o bölüme başladığım an bütün hevesim kayboldu.
Bu sebeple zaten uzata uzata bitirdim.
Çünkü daha ilk gün bütün hocalarımız acı gerçekle yüzleştirdi bizi.
Mesleğimizde dönen pis oyunları, torpil cilvesini, bedenen ve ruhen yaşayabileceğimiz zorlukları anlattıklarında ağladım ülkenin haline.
Biz hala ekranlarda sübyancı olan haber spikerlerinden dünyada ne olup bitiyor dinleriz, başkalarına bedenlerini sunarak bir yere gelen oyuncu-sunucu ve haber muhabirlerini izleriz.
Para uğruna atılan taklaları, yandaşlıkları ve başka ideolojilerin maşasını olmayı saymıyorum bile.
Basılı medyaya hiç değinmiyorum, gerek yok.
Yani benim mesleğimi özetleyen şu 'taraf olmayan bertaraf olur' sözü.
Bu taraflığınızı da bazen bedenen bazen ruhen bazen de madden göstermeniz lazım.
İşte bunları öğrendiğim gün, ben de büyümüştüm ve gerçekten büyümek hiç güzel değil dediğin gibi.
İnşallah senin gibi güzel eğitimcilerle önümüz açılacak, genç nesiller farklı olacak.

Bu gerçeklerle yüzleşmek çok acı. Keşke bu yazdığınızı daha çok kişi okuyabilse. İnsanlarımız okumuyor, bilmiyor. Umarım her şey zamanla yoluna girer.
 
Canim merhaba,
Uzun ama senin gibi cok cekmis bir ogretmen olarak hayat hikayemi duymani isterim.

Oncelikle malesef bizim ulkemizde oturmus bir egitim sistemi yok. Bunu ABD de egitim fakultesinde doktora yapan birisi olarak soyluyorum. Bu sistemsizlik yuzunden egitim fakultesi mezunlari cok cekti, sen de ilk degilsin.
Mesela iki yillik bir bolum okuyan birisi iyi bir ile, cok iyi bir maasla atanabiliyor. Gectim iki yili, lise mezunu olsun yeter. Ben de 4 yillik egitim fakultesi mezunuyum, 2009 da mezun oldum. Bizim zamanimizda kpss atama puani bizim bolum icin cok yuksekti. (en iyi ihtimalle 86 alan 26 yi tercih ederek ataniyordu, sirnak, hakkari neresi denk gelirse)
Ben mezun oldum, kpss calisirken kardesim lise kpss ile evimize iki durak uzakta bir kurumda memur oldu. Yine ben kpss calisirken cocukluk arkadasim, hemsire olarak evinin yanindaki hastaneye atandi. Kuzenim saglik lisesi mezunu olarak akdenizde bir ile hemsire olarak atandi. Aldiklari kpss puanlari da en yuksegi 70li birseydi. Atansinlar tabi, Allah herkese is guc versin ama ben egitimci olarak mezun oldugum yil dahil 4 defa kpss ye girip hicbirinde 90 kusurlu puanlar alamadigim icin 26 yi bile tercih edemedim. 90li puanlar alip atanan arkadaslarim oldu tabi ama cok buyuk bir basariydi bu, bana nasip olmadi. Ustelik ben okudugum bolume 2005 OSS ile cok iyi bir puan ve siralama ile girmistim. Gerci simdiki sisteme baktikca o gunlere rahmet okuyorum, Allah yardimciniz olsun.

Ben baktim ogretmen olarak atanamiyorum, ee gencim hayat devam ediyor, agla sizla, mutsuz ol, depresyona gir nereye kadar dedim kendime yeni yollar cizmeye calistim.
- 2010 yilinda bir yil dersanede calistim, cok yogun, cok yorucuydu, aldigim maas once 700 tl idi sonra 1000 tl ye yukseldi. Iki vesait ise gidiyordum, aylik yol param 200 tl tutuyordu o zamanlar dusun yani. Baktim dersane olmuyor, zor ve yogun is, isi biraktim.
-2011 yilinda ilce meb e ucretli ogrt basvurusu yaptim, o bile cikmadi, cunku torpille cikiyormus (bizzat torpille yerlestiren kisiler anlattilar bana, ah be kizim neden onceden bana gelmedin iki yillik mezunlari bile yerlestirdim, bilsem seni de yerlestirirdim dedi bizim muhtar :)) Okullar acildi ama ben evde sadece kpss calisarak cok sıkılyordum. Muftuden, muhtara kadar herkesle gorustum ucrt.ogrt. icin, isin pesini birakmadim ve sonunda kasim ayinda hem de kendi mezun oldugum okulda ucrt.ogrt olarak ise basladim. Ayni zamanda kpss ye de cok calistim ama olmadi, o puani alip atanamadim. Bu sefer gercekten cok uzuldum, depresyona girdim, kendimden nefret ettim, olmek istedim vs vs. Ama yok yani hayat devam ediyordu. Ee ben bu kadar cok calisarak atanamadiysam yine calissam yine atanmazdim ki, belki de ogrt.likte nasibim yoktur dedim. E o zaman kendime yeni is yollari arayayim dedim. O ara bir de nisanliydim. Once dedim ki onume gelen sinava gireyim onume gelen ise basvurayim. Bir kapi acar elbet Yaradan dedim. Sonbahar ALES e girdim, sayisal 94 aldim. KPDS ve UDS ye (o zamanlar bunlar dil sinaviydi, simdi kalkmis YDS olmus) girdim, 42,5 aldim (biliyorum cok dusuk). Bu puanlarla Gazi Universitesine yuksek lisans basvurusu yaptim, mulakata da girdikten sonra yl kabulunu aldim.
-Sonra bir onceki KPSS puanimla evime yakin bir adliyeye zabit katipligi basvurusu yaptim. Basvuru sartlarini sagliyordum. Basvurdum sonra bir haftasonu klavye sinavi vardi ona gittim. Saatlerce sogukta bekledik bahcede, ellerim donuk bir halde uc dk da 90 kelime sartini sagladim ve mulakata cagrildim. Ben boyle bir mulakat gormedim yalniz. 300 kusur kisi tum gun sogukta bekle, sonra aksama dogru iceriye alindik, gece 10-11 e kadar da icerde bekledikten sonra sira gelmedi ertesi gun gelin diye yollandik. Ertesi gun gittim, yine birkac saat icerde bekledikten sonra bassavci, komisyon baskani ve adliye muduru (insallah dogru hatirliyorumdur) beni mulakata aldilar. Bassavci onunde bilgiler var tabi. Otur bakalim dedi. Demek sen ogretmensin dedi. Evet ogretmenim ama atanamiyorum dedim. Sen yarin obur gun ataninca bizi birakip gideceksin dedi. Yillardir calisiyorum atanamiyorum, o yuzden bu isi cok istiyorum dedim. Cok duyduk boyle diyenleri dedi. Sonra bana sirasiyla Moliere in en unlu tiyatro eserini, Vadideki Zambak kitabinin yazarini ve Fyodor Dostoyevsky i sordu. Ben tabi saskinliktan bilemedim (ki vadideki zambak eserini okumus biriyim). Zaten amaci beni elemekti, zaten ogrt.ler eleniyor demisti daha once mulakat olanlar. Kadere bak hem ogretmen olarak atanamiyorum hem de ogretmen oldugum icin is bulamiyorum.
- O yil KPSS ile acilan tum memurluklara basvurdum. Sosyal Hizmetler ogretmen alimina, bakanliklarin, kurumlarin memur alimlarina hepsine. Atanamadim yine.
- YGS ye de girdim. Bari bu bolumden atanamiyorum ben de atanan bir bolum okurum dedim. Gazi Univ. okul oncesi ogrt. bolumunu kazanacak puan aldim. (Hep Ankara uzerinden tercih yapiyorum cunku nisanlim Ankaradaydi, evlenince Ankara da olacaktim) Tabi tercih yapmadim, gerek kalmadi.
- Son gayret yine KPSS ye girdim. Yine atanamadim. Cok calismadim cunku evlenip ABD ye gelecegim belli olmustu, nisanlim (simdiki esim) ABD de bir univ.den doktora kabulu almisti.

Sinavlarla, is basvurulariyla dolu 2012 yilinin yazinda evlenip ABD ye geldim. Burada da pes etmedim ilk yil. Oncelikle yine KPSS ogretmen atamalarina basvurdum ve yemin ederek soyluyorum 0.4 puan ile kacirdim. Ve hic unutmam ilk defa o yil subat atamasi olmadi. O zamanki bakan Omer Dincer bundan sonra tek atama yapacagiz demisti o da benim 0.4 puanda kaldigim sinira denk gelmisti. Napalim nasibim yokmus. Madem ABD deyim hem dilimi gelistireyim hem de master yapayim dedim. Esimin universitesindeki bolumleri ve prof.lari arastirdim. Birkac prof ile maillestim, birkaciyla gorustum. Master kabulu alacaktim ama en onemli sorun para idi. Master icin burs yoktu. (30 kredi master yaklasik 40.000$ idi) Esim sen basvur bir sekilde borc harc buluruz dedi. Ben TOEFL calistim o yil ama yine de umutsuzdum. Esim de surekli burs ariyordu. ABD deki zengin bir tanidiktan borc istedi, kem kum etmis burun kivirmis. Esim cok uzulmustu. O aralar MEB bursu (2013 YLSY) basvurulari basladi. Bu bursu bilen bilir, yurtdisinda dil okulu+master+doktora tum okul harclarinizi ve yasam masraflarinizi karsiliyor devlet. Karsiliginda doktora bitince TR ye donup calismaniz gerekiyor. Basvuru sartlari en az 2,50 lisans ortalamasi, ALES puani ve sanirim 30 u gecmeyecek yas. Bildiginiz uzere 2011 yilinda ALES e girmistim ve ALES gecerliligi 3 yil olan bir sinav. Basvurular ve tercihler online olarak yapiliyor. ABD de iken YLSY ye basvurdum ve mulakata gitme hakki kazandim. Ordan hemen alel acele bir ucak bileti alip TR ye gittim ve Ankara ogrt. evinde mulakata girdim. Onceki zabit katipligi mulakati tecrubemden dolayi korkuyordum ama bu seferki mulakat heyeti (3 profesor) cok daha iyi ve guleryuzlu karsiladi beni. ABD de yasiyor olmam bana ekstra bir sans sagladi. Proflar bana ABD yi vs sordular. Ayrica egitimle ilgili cevap verebilecegim sorular yonelttiler. Mulakati basariyla gectim cok sukur ve YLSY bursunu kazandim. Bursu kazandim ama hayatim gozumun onunden film seridi gibi gecti. Cunku bu burs ile ABD de master ve doktora yapip, donuste MEB te uzman olacaktim. Yani ogrt olamadigim MEB te uzman olacaktim. Hayat ne garip ve suprizlerle doluydu.

E tamam bursu kazandim, maasim, isim, hedeflerim vardi artik ama nerde o yeni mezun taze ogretmen adayi? Dil okuluna giderken hamileydim ve hamileligim cok agir gecti. Hic dogru duzgun TOEFL calisamadim ve 5 kere girmeme ragmen hep dusuk aldim, moralim yerlerdeydi. O halde bir de master basvurulari yaptim, 9 unive basvurdum, 7 si reddetti. Kalan 2 si de o kadar gec acikladi ki uzuntuden yikilmak uzereydim. Hem esimin univde de benim bolumum yoktu, baska univlere basvurdum. Sonra bebegim dogdu, o 4 aylikken 4 saat uzaklikta bir sehre tasindik benim master icin. Bebekle beraber masteri bir senede bitirmeye calistim ki takdir edersiniz ki cok zor ve yogun bir donemdi. Masteri cabuk bitirmek istedim cunku esimin doktora bitecek ben doktoraya devam edecektim ve ayri kalma gibi bir sorunumuz vardi. Master yaparken bebege bakacak kimse yoktu esim ve ben donusumlu baktik. (O kutuphaneye gittiginde ben baktim, ben kutuphaneye gittigimde o bakti) E ben zaten yogunum bebek ve master ile bir de doktora basvurulari yapmam gerekiyordu, GRE ye calismam gerekiyordu vs sorma gitsin. 7 tane de doktora basvurusu yaptim, proflarla mulakatlar, GRE calisma, basvurular vs iyice bunaltti. Sonunda iki univden doktora kabulu aldim, agustos 23 te master bitti 30 unda 5 saat uzakliktaki baska bir univde doktoram basladi. 1 haftada toparlan, hazirlan, kamyon kirala, herseyi yerlestir, esim onde bebekle kamyon surer ben arkada araba derken 5 saat uzakliga tasindik. Tam tasindik ertesi gun okul acildi ki ne acildi. Doktora oyle boyle birsey degil arkadasim, ama memnun muyum, memnunum cok sukur.
Bu arada tr de olan olaylardan dolayi MEB doktorami aylarca onaylamadi, okul harcini odemedi, ben 4 ay maas almadim, esimin ve kardesimin basina gelenler vs artik oralara hic girmiyorum, hayatimin en zor donemlerini yasadim hala da yasiyorum. Ayni zamanda doktoraya da devam ediyorum-etmeye calisiyorum

Oh baya icimi doktum. Hayat boyle iste arkadasim. Demek ki bu dunya mutlu olma dunyasi degil diyorum, mutlulugumu ahirete biraktim ben. Sen daha yolun basindasin, hic uzulme, kendine yeni yollar ciz ama merak etme o yollar da cicekli bahceler icinden gecmiyor. Allah ulkemize, milletimize, devletimize feraset, guc versin insallah.
 
Nasil ki bir market, magaza gibi yerlerin oncelikli amaci musterilerin ihtiyacini karsilamak degil de gelir elde etmekse ozel hastane, kolej, etut merkezi gibi yerlerde ayni sekilde...

Müşterilerin ihtiyacını karşılamadan gelir etmek mi amaç nitelikli dolandırıcılığa kadar gider bu yalnız... Böyle bir amaç olamaz. Müşterilere verdiği hizmet karşılığı gelir elde etmek diyelim biz ona.
 
Insan ne kadar morali bozuk olsa da fotokopiye fotokobi
Maalesef e malesef demez ...
Fazla demagojiye gerek yok bence .
Sonra etrafta yazamayan insanlar yetisiyor
Kendini yetistirmemis ogretmenler yuzunden...
Egitim kurumlarini yererken,kendi verdiginiz egitime önem gostermeniz ve insallah dilediginiz yere gelebilmeniz umuduyla der
Yorumuma son veririm...
 
Müşterilerin ihtiyacını karşılamadan gelir etmek mi amaç nitelikli dolandırıcılığa kadar gider bu yalnız... Böyle bir amaç olamaz. Müşterilere verdiği hizmet karşılığı gelir elde etmek diyelim biz ona.
Müsterilerin ihtiyacini karsilamadan gelir elde etmek mi?? Ben boyle bisey demedim yanlis anlasildim sanirim.

Hic kimse " şu mahallenin bir markete ihtiyaci var ben buraya bir market acayim da insanlar ihtiyaclarini gidersinler." dusuncesiyle isyeri acmaz. Zaten bi ihtiyac karsilanmadan veya bi hizmet verilmeden de gelir elde edilmez ama butun firmalarin, fabrikalarin, ozel okullarin, dersanalerin, ozel hastanelerin, magazalarin, marketlerin, avm lerin akliniza hangisi gelirse hepsinin oncelikli amaci gelir elde etmektir.
 
Cevabınız için ben teşekkür ediyorum asıl.
Bir öğretmen için ciddi bir hata diye düşünüyorum.
Anlam bozuklukları da var yazınızda.
Öğretmen olmam insan olmadığım gerçeğini değiştirmiyor.
'İnsan olduğum' olacak doğrusu.
Ayrıca maalesef iki a ile.
Ben öğretmen değilim hem.
Anlam bozukluğu diye bir şey yoktur anlatım bozukluğu vardır :işsiz:
 
Ben bulundugum yerde butun egitim kurumlarina basvurdum geri dönüş yapan yok issizim ben napiyim.
 
Cevabınız için ben teşekkür ediyorum asıl.
Bir öğretmen için ciddi bir hata diye düşünüyorum.
Anlam bozuklukları da var yazınızda.
Öğretmen olmam insan olmadığım gerçeğini değiştirmiyor.
'İnsan olduğum' olacak doğrusu.
Ayrıca maalesef iki a ile.
Ben öğretmen değilim hem.
Öğretmen değilsiniz..Ego tavan valla süpersiniz
 
atamalarda da genelde şartları zor bölgeler açılıyor ve alım çok az, Allah emek harcayanların yardımcısı olsun...Beni en çok üzen öğretmenlik okumuş bir gencin eğitim haricinde iş alanının olmaması...yani ya oturup kpss yi ve mülakat sınavını geçecek ya da özel kurumlarda köle gibi çalışacak başka çare yok...
 
Ben de iki yıl atanamadım. ücretli öğretmenlik yatım. Artık polislik ya da başka bir memurluk düşünüyordum ki bazı arkadaşlar öyle yaptı zaten. Kendini öğretmenlikle kısıtlama.
 
Aslında geçim konusunda sıkıntı yaşamıyorum. Boş zamanlarım özel ders ile geçiyor. Sadece bu koşullarda ve bu tarz insanlarla çalışmak zoruma gidiyor .

canım branş nedir ..benimde branşım matematik (birkaç yıl ücretli öğretmenlik yaptım) ama mezun olduğum dönem çok fazla alım olmadığı için puanım yeterli olmadı şuan bir kurumda memurum..çok şükür halime ama yıllarca eğitimini aldığım emek verdiğim meslekle hiç alakası olmayan bir bölümdeyim.arada özel ders vs veriyorum çok şükür bir şekilde kurtardım kendimi ama öğretmen olmayı çok isterdim..
 
X