herkes artık konumu biliyor olsada ben yinede kısaca açıklayacağım;
Benim çok sevdiğim bir insan vardı. o kadar sevdim ki herşeye göze alıp yanına gittim ve döndüğüm zaman ailemin çok sert bir tepkisiyle karşılaştım ki bu iş evlatlıktan red ettirmeye kadar gitti. bu sürede ailemin herşeyini yuttum. herşeyine göğüs germek durumundaydım. sevdiğim insan yani o zamanlar sevgilimdi.bu durumda pek anlayamadan kırılmıştı ve kabullenememişti.
ben kendimce çabalamaya çalışırken bu çabalarıma ailem dahil çevremden herkes dalga geçti. buna rağmen kendimce çırpınıp durdum. sevdiğim insan beni daha tanımadan bu kadar yükün ona ağır geldiğini sanmış ve kırgınlığın ağır yükü ona ağır gelmiş olsada.bana yinede sırtını çevirmek yerine beni dinler olmuş ve birşey en ufak kırıcı bir söz çıkmamıştı ağzından. ben herşeyi düzelteyim diye düşünürken. ailemden ablamlar salak olduğumu sanıp açık kalan mailimden aynen şöyle bir mail yazmışlar:
oda arkadaşımla yaptığım bir konuşma sonrasında sana gönderilen bir maili öğrendim ve bu doğrultuda da açtım yazılanların üslubunu kullanılan arabesk cümlelerin bana ait olmadığını anlamışsınıdır(biraz beni tanımışsan) böylesi bir üslup bana yakışmaz. ben odada yokken yazılmış olan bir mail oda arkadaşımla paylaştığım bir takımşeylerin bu kadar çarpıtılarak gerçeğe uygun olmadan yakışıksız yazılması beni çok rahatsız etti. bu mailide bundan ötürü yazdım.
ne olduysa bu mailden sonra oldu.ben kendim yazamadım diyemedim. düşündüm ve insan ailesini ne atabilir ne de başka birşey yapabilir. uzun zaman geçti. ve ben geçen sürede hep aradım.bu sürede erkek arkadaşım ise hep dinledi.
sonra birgün göndermeler yapmaya başladı.şarkılar ve öyküler ile göndermelerinde hep sitem ediyordu. beni sevdiğini söylüyordu.ve ayrılığımz ile ilgili suçlayan şarkılar ve öyküler.nasıl kahroldum tahmin edersiniz.içim bu denli hiç yanmamıştı. seven iki kalp var ama ayrı.
babamın akrabası hiç olmamıştı süt halam vardı. kuzenimden rica ettim. ailemle sorunlarım var lütfen sen konuş araya gir. beni kırmadı sevdiği için kabul etti. ama kabul ederken unutturmaya çalıştığını anladım sebebi neydi bilemedim?
tabi bu sürede çektiklerim hiç bitmedi. ablamın sıkıntısı olurdu benim yüzüğümden çıkarırcasına tokat atardı. neden takıyorsun diye.
sevdiğim insan ise kuzenimle konuşurken benden hep bahsetmiş. çok güzel şeyler söylemiş. ama gelgelelim ki ben yaşadığım sıkıntıları unutmaya çalışırken. kuzenimde unutturmak için her yolu denedi. ama ne unutturabildi nede birşey yapabildi.
aşk dediğimiz; hani şu 5 dakikalıkta olsa yetiyor dediğimiz durumları herkes yaşamıştır. öyle sanıyorum. o yokken ben hep onu yaşatırken.hiç birşeyin ölçüsü malesef ki benim elimde olamadı.sorgusuz sevdim. mutsuz olacağını bile bile,hep daha iyisini nasıl yaparım. onu nasıl mutlu ederim diye çok düşündüm. ve bunun için yaşadım.
ve yine bu sürede ben hep aşkımıı çağırdım. gelemeyen, uzaklaşmak ve kaçmak için yol arayan birini sevdiğimi geçte olsa anladım. kahroldum tabiki.ama insan mutsuz olacağını bile bile bazen yinede dayanırım seviyorum diyor.
dolduramazsın asla yerini.etrafında gezerken,bakarken, elini uzattığında o asla gelmeyecektir zaten. sensziliği seçmiştir.
ne zordur.dokunamazsın,bakamazsın,göremezsin,soğuk gecelerde kalakalırsın.bitmeyen gecelerin sabahında kalırken. kimsenin göremediği,çığlığını duyamadığı,ağlama nöbetlerinde bir yardım göremediğin.birini hep taşır durursun. ve o asla bilmez. bilemez neden gözyaşı döktüğünü. güzelliklerin farkında olmadan yaşarsın.anlamsızlaşır herşey.tadını asla bulamazsın.farkedersin imkansızca sevdiğini. imkansızı istediğini.kendini,çevreni suçlarsın,kızarsın,ararsın yanayana.
ve yine ardı arkasına gelen boşuna.sevmedim diyerek kendini inkarlara sürüklersin ama boşuna. sana ne derse desin birşey diyemezsin asla. kırılan birşey bulamazsın.kırıldığın tekşey ayrıldığın mutluluğun bıraktığı ve bulamadığın,elini uzatıpta asla tutamayacağın.imkansız aşkındır.gerisinin bir önemi yoktur asla.
herşey geçer gider,biter yada kalır ama birtek atamadığın o duygu asla gitmez. kaçmaya çalışmak bile boşunadır. o zaten hiç yanında olmamıştır.elini uzatıp dokunamamışsındır.kokusunu hissedememişsindir.başını omzuna koyupta kaybettiğin güveni bulmamışsındır. ben hep yaralarımla savaştım ve hep altında kaldım.
ben tüm ömrümü verirdim bir canım lafı için. onun için her ayrıntı benim için önemli olmuşken. birgün farkedilirim umuduyla bir elin özlemiyle beklerken. nefesini kaybetmek ve yaşayamamak.
bu duygunun ağırlığı ile bırakıp git diyenler oldu. .inat edercesine yapamadım. her an dönüp aradım. zaman içinde dönüp aynaya baktığımda ben değildim.çok yıpranmıştım.
sevgimin altında kalıp bedel öderken geçen zaman içinde terkeden ben olmadım. olamazdım. çünkü çok seviyordum.
herkese göre mutsuzluk getiren aşk denilsede. kendi içimde çırpındığım.herşeyin en iyisini düşündüğüm aşkım diyebildiğim tek insandı. yine kalbimin en sıcak yerinde taşıyorum ve taşıyor olacağım.
bu mutsuzluğun sebebi arkadaşlar ;evlilik haberin geç olsada duymam ve bu sürede bu durumdan haberim olmadan onunla konuşmuş olmam. biliyorum ki yaşadığım durum ağır ve acı. ve haberin olmadan o saf duygunu hep taşırsın ya dolu dizgin. hala eski sıcaklığıyla duruyor.
beni günah keçisi sanıp bu durumdan faydalanmayı isteyen insanlar gördüm. ama boş olduklarını anladım. sonuçta haberim yokken yaşanmış olayın asla sorumlusu ben olamazdım. ki bunu kendime olan saygımdan ve karşı hem cinsim ne olursa olsun. hem cinsimede yapmazdım.
mutsuz olduğunu söylediler.kendi mutszulğunu yaşarken.böyle bir mutsuzluğun onun canını yakmasıda insanı üzüyor. ben bu durumda ne yapabilirdim? hiçbirşey....
ben bu durumda napabilirm ki? ve ailem nasıl onu unutmamı bekler yada diğer insanlar?? ve onu hala seviyor olmam günah mı?
beni arıyordu olabildiğince kötüledim kendimi eşine dönsün diye. buda günah mı? seviyorum ama mecburdum kötülemeye(
herkes ne derse desin. bu forumda yazdıklarımı herkes bilir. asla evli olduğunu bilmedim. bilsem bir dakika bile konuşmazdım. bunu öncelikle hem cinsim için yapamam. empati yapıyorum böyle bir durumu asla kabullenemezdim.
asla bakmayacağım telefonlarına. ama sevmenin lütfen kızlar günah olmadığını söyleyin. inanın kimsenin yuvasını yıkmak gibi bir düşüncem asla yok. olamazda. yuva yıkanın asla yuvası olmazmış buna çok inanırım. benim tek sorunum biz hiç yüzünden ayırıyız. ve birini bu derece sevmek günah mı??
Benim çok sevdiğim bir insan vardı. o kadar sevdim ki herşeye göze alıp yanına gittim ve döndüğüm zaman ailemin çok sert bir tepkisiyle karşılaştım ki bu iş evlatlıktan red ettirmeye kadar gitti. bu sürede ailemin herşeyini yuttum. herşeyine göğüs germek durumundaydım. sevdiğim insan yani o zamanlar sevgilimdi.bu durumda pek anlayamadan kırılmıştı ve kabullenememişti.
ben kendimce çabalamaya çalışırken bu çabalarıma ailem dahil çevremden herkes dalga geçti. buna rağmen kendimce çırpınıp durdum. sevdiğim insan beni daha tanımadan bu kadar yükün ona ağır geldiğini sanmış ve kırgınlığın ağır yükü ona ağır gelmiş olsada.bana yinede sırtını çevirmek yerine beni dinler olmuş ve birşey en ufak kırıcı bir söz çıkmamıştı ağzından. ben herşeyi düzelteyim diye düşünürken. ailemden ablamlar salak olduğumu sanıp açık kalan mailimden aynen şöyle bir mail yazmışlar:
oda arkadaşımla yaptığım bir konuşma sonrasında sana gönderilen bir maili öğrendim ve bu doğrultuda da açtım yazılanların üslubunu kullanılan arabesk cümlelerin bana ait olmadığını anlamışsınıdır(biraz beni tanımışsan) böylesi bir üslup bana yakışmaz. ben odada yokken yazılmış olan bir mail oda arkadaşımla paylaştığım bir takımşeylerin bu kadar çarpıtılarak gerçeğe uygun olmadan yakışıksız yazılması beni çok rahatsız etti. bu mailide bundan ötürü yazdım.
ne olduysa bu mailden sonra oldu.ben kendim yazamadım diyemedim. düşündüm ve insan ailesini ne atabilir ne de başka birşey yapabilir. uzun zaman geçti. ve ben geçen sürede hep aradım.bu sürede erkek arkadaşım ise hep dinledi.
sonra birgün göndermeler yapmaya başladı.şarkılar ve öyküler ile göndermelerinde hep sitem ediyordu. beni sevdiğini söylüyordu.ve ayrılığımz ile ilgili suçlayan şarkılar ve öyküler.nasıl kahroldum tahmin edersiniz.içim bu denli hiç yanmamıştı. seven iki kalp var ama ayrı.
babamın akrabası hiç olmamıştı süt halam vardı. kuzenimden rica ettim. ailemle sorunlarım var lütfen sen konuş araya gir. beni kırmadı sevdiği için kabul etti. ama kabul ederken unutturmaya çalıştığını anladım sebebi neydi bilemedim?
tabi bu sürede çektiklerim hiç bitmedi. ablamın sıkıntısı olurdu benim yüzüğümden çıkarırcasına tokat atardı. neden takıyorsun diye.
sevdiğim insan ise kuzenimle konuşurken benden hep bahsetmiş. çok güzel şeyler söylemiş. ama gelgelelim ki ben yaşadığım sıkıntıları unutmaya çalışırken. kuzenimde unutturmak için her yolu denedi. ama ne unutturabildi nede birşey yapabildi.
aşk dediğimiz; hani şu 5 dakikalıkta olsa yetiyor dediğimiz durumları herkes yaşamıştır. öyle sanıyorum. o yokken ben hep onu yaşatırken.hiç birşeyin ölçüsü malesef ki benim elimde olamadı.sorgusuz sevdim. mutsuz olacağını bile bile,hep daha iyisini nasıl yaparım. onu nasıl mutlu ederim diye çok düşündüm. ve bunun için yaşadım.
ve yine bu sürede ben hep aşkımıı çağırdım. gelemeyen, uzaklaşmak ve kaçmak için yol arayan birini sevdiğimi geçte olsa anladım. kahroldum tabiki.ama insan mutsuz olacağını bile bile bazen yinede dayanırım seviyorum diyor.
dolduramazsın asla yerini.etrafında gezerken,bakarken, elini uzattığında o asla gelmeyecektir zaten. sensziliği seçmiştir.
ne zordur.dokunamazsın,bakamazsın,göremezsin,soğuk gecelerde kalakalırsın.bitmeyen gecelerin sabahında kalırken. kimsenin göremediği,çığlığını duyamadığı,ağlama nöbetlerinde bir yardım göremediğin.birini hep taşır durursun. ve o asla bilmez. bilemez neden gözyaşı döktüğünü. güzelliklerin farkında olmadan yaşarsın.anlamsızlaşır herşey.tadını asla bulamazsın.farkedersin imkansızca sevdiğini. imkansızı istediğini.kendini,çevreni suçlarsın,kızarsın,ararsın yanayana.
ve yine ardı arkasına gelen boşuna.sevmedim diyerek kendini inkarlara sürüklersin ama boşuna. sana ne derse desin birşey diyemezsin asla. kırılan birşey bulamazsın.kırıldığın tekşey ayrıldığın mutluluğun bıraktığı ve bulamadığın,elini uzatıpta asla tutamayacağın.imkansız aşkındır.gerisinin bir önemi yoktur asla.
herşey geçer gider,biter yada kalır ama birtek atamadığın o duygu asla gitmez. kaçmaya çalışmak bile boşunadır. o zaten hiç yanında olmamıştır.elini uzatıp dokunamamışsındır.kokusunu hissedememişsindir.başını omzuna koyupta kaybettiğin güveni bulmamışsındır. ben hep yaralarımla savaştım ve hep altında kaldım.
ben tüm ömrümü verirdim bir canım lafı için. onun için her ayrıntı benim için önemli olmuşken. birgün farkedilirim umuduyla bir elin özlemiyle beklerken. nefesini kaybetmek ve yaşayamamak.
bu duygunun ağırlığı ile bırakıp git diyenler oldu. .inat edercesine yapamadım. her an dönüp aradım. zaman içinde dönüp aynaya baktığımda ben değildim.çok yıpranmıştım.
sevgimin altında kalıp bedel öderken geçen zaman içinde terkeden ben olmadım. olamazdım. çünkü çok seviyordum.
herkese göre mutsuzluk getiren aşk denilsede. kendi içimde çırpındığım.herşeyin en iyisini düşündüğüm aşkım diyebildiğim tek insandı. yine kalbimin en sıcak yerinde taşıyorum ve taşıyor olacağım.
bu mutsuzluğun sebebi arkadaşlar ;evlilik haberin geç olsada duymam ve bu sürede bu durumdan haberim olmadan onunla konuşmuş olmam. biliyorum ki yaşadığım durum ağır ve acı. ve haberin olmadan o saf duygunu hep taşırsın ya dolu dizgin. hala eski sıcaklığıyla duruyor.
beni günah keçisi sanıp bu durumdan faydalanmayı isteyen insanlar gördüm. ama boş olduklarını anladım. sonuçta haberim yokken yaşanmış olayın asla sorumlusu ben olamazdım. ki bunu kendime olan saygımdan ve karşı hem cinsim ne olursa olsun. hem cinsimede yapmazdım.
mutsuz olduğunu söylediler.kendi mutszulğunu yaşarken.böyle bir mutsuzluğun onun canını yakmasıda insanı üzüyor. ben bu durumda ne yapabilirdim? hiçbirşey....
ben bu durumda napabilirm ki? ve ailem nasıl onu unutmamı bekler yada diğer insanlar?? ve onu hala seviyor olmam günah mı?
beni arıyordu olabildiğince kötüledim kendimi eşine dönsün diye. buda günah mı? seviyorum ama mecburdum kötülemeye(
herkes ne derse desin. bu forumda yazdıklarımı herkes bilir. asla evli olduğunu bilmedim. bilsem bir dakika bile konuşmazdım. bunu öncelikle hem cinsim için yapamam. empati yapıyorum böyle bir durumu asla kabullenemezdim.
asla bakmayacağım telefonlarına. ama sevmenin lütfen kızlar günah olmadığını söyleyin. inanın kimsenin yuvasını yıkmak gibi bir düşüncem asla yok. olamazda. yuva yıkanın asla yuvası olmazmış buna çok inanırım. benim tek sorunum biz hiç yüzünden ayırıyız. ve birini bu derece sevmek günah mı??
Son düzenleme: