Nagehan Alçı hmmmm bilemedim şimdide böyle şarkı marş deyince çağrışım yaptı aklıma geldi, hani Demir ağlarla örmüş, siz mi ördünüz biz ördük biz söylemi sonrası Atatürk kadar Demir ağ örülemediği çıkmıştı ortaya, acaba şarkılarda birşey mi var ki
http://www.radikal.com.tr/ekonomi/demir-aglarda-rekor-hl-ataturk-doneminde-1101053/
Duble yollarla ördükneyi örmüş, bence de o yüzden 10. yıl marşı yasaklanmalı, çocukların beynini yıkıyor demir ağlarla ördük diye, halbuse yeni bir marş yazılsa duble yollarla ördük diye daha güzel daha şık
yeni savaştan çıkmış bir ülke ve liderle şimdiki zamanda kendini kıyaslaması... aman neyse
Hangi Üyelikler mis onlar yaz bari bende kamuoyunu bilgilendireyim : pefide cim en son banlandiginda hem tahrik edici konustugun icin hem de üç uyelik aldigin icin ban yemistin degil mi goruyorum ki uslanmamissin israrla tahrik etmeye devam ediyorsun bak dördüncü uyelik de almak istersen ismini ben buldum bayan tahrik olsun cnm tamam mi
Kadın haklı dağılın hanımlar..Nagehan Alçı 23 Nisan şarkısını Milli Eğitim'e şikayet etti
FacebookTwitterGoogle+LinkedInWhatsAppEmailPrint
25.04.2016 11:21
Yandaş Nagehan Alçı, "Bu gün 23 Nisan / Hep neşeyle doluyor insan..." sözleriyle hatırlanan çocuk şarkısını Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı’ya şikayet etti.
Milliyet gazetesi yazarı Nagehan Alçı, "Bu şarkı sözleri bize yakışıyor mu?" başlıklı yazısında çocuklarını okula götürdüğü ve orada 23 Nisan şarkısını dinlediğini söyleyerek şunları yazdı:
“Doğrusu ilk kez sözlerini dikkatle dinledim. Hepiniz bilirsiniz aslında bu şarkıyı, şöyle başlar: ‘Sanki her tarafta var bir düğün / Çünkü en şerefli, en mutlu gün / Bu gün 23 Nisan / Hep neşeyle doluyor insan...’ Şarkının devamında ise şunlar var: ‘İşte bu gün bir meclis kuruldu / Sonra hemen padişah kovuldu / Bugün 23 Nisan / Neşe doluyor insan...’ 23 Nisan hakikaten güzel bir gün. Bir milletin farklı görüşlerden vekillerle meclis kurması, işgal altındaki vatanına sahip çıkan direnişi taçlandırması, bu günün daha sonra Atatürk tarafından çocuklara armağan edilmesi... Son derece olumlu, mutlu bir gün 23 Nisan. Böyle bir günü anlatırken ‘padişah kovuldu’ ifadesi kullanmak, üstelik bunu minicik çocuklara söyletmek büyük bir yanlış değil mi?”
'BÖYLE ŞARKILAR NEDEN HÂLÂ SÖYLETİLİYOR?'
23 Nisan şarkısındaki “Padişah kovuldu” sözlerinin “hatalı” olduğunu savunan Nagehan Alçı, şöyle devam etti:
“Padişah Vahdettin hemen yani 1920’de ‘kovulmadı’ ki. (Büyük bir imparatorluğun temsilcilerine yönelik bu yanlış üslubu aynen göstermek için bu kelimeyi kullanıyorum) 1922’de bir gemiye bindirilerek Malta’ya gitti. Geri kalan saltanat üyeleri de 24’te gönderildi. Bu gün bu hamaset dilinin yanlış olduğundan bahseden, yeni Türkiye’ye işaret eden, Osmanlı saltanatının hayattaki üyelerini yeniden kazanmak isteyen Ak Parti iktidarının Milli Eğitim Bakanlığı bu şarkının sözlerinin farkında değil mi? Böyle şarkılar neden hâlâ söyletiliyor? Neden bir müfredat değişikliğine gidilmiyor?”
http://www.birgun.net/haber-detay/n...isini-milli-egitim-e-sikayet-etti-110040.html
Sistacım. Haklısın. Esasında çocukların doğrudan militarist yetişmemesi lazım, bu marşlar, antlar falan bunlar diktatör ülkelere yakışan şeyler bence. Hani benim aklıma Marş söyleyen çocuk dediğinde Kim abinin önünde hazır olda duran zavallı minicik bir Kuzey Koreli bebe geliyor, aslında.Eşi ve kendisi itici ama evet bu konuda haklı. Şöyle sistematik akılcı bir şekilde tarih anlatılsa ve şiirlerde, şarkılarda daha naif olunsa ne güzel olur. "nasıl da kovduk zaa" yerine...En azından rejim değişikliğini mantıklı ve geçerli sebepleriyle öğrenmiş olur direkt Osmanlı Devlet'ini küçümseyici tü kaka bilinci ile yetiştirilmeleri yerine... Bir de tarih derslerinde sürekli antlaşma-savaş ekseninde anlatmaktan ne zaman kurtulacağız. Bunun yerine padişahların,yöneticilerin vs. entelektüel yönleri anlatılsa. Mesela ben Fatih'in bu kadar entelektüel olduğundan habersizdim. Bir taraf yerin dibine sokarken diğer taraf din islam ekseninde sıkıştıran bir profille bahsediyor kendisinden misal.
Çok güzel bir cevap olmuş. Geçen haberlerde gördüm neden şehit marşı Itri'den değil de Frédéric Chopin'denmiş. İşte bunu tartışıyorlardı.Ben mutluyum şiirimden, marşımdan.
Osmanlıcılıktan da nefret ediyorum. Osmanlı' dan değil, dikkat edelim.
Şu anda da kralcı olanlardan nefret ediyorum.
Olduğu gibi yaklaşmak varken neden aşırı bir fanatiklik sergileniyor anlamıyorum. O marşları bende söyledim hala da söylüyorum. Ama ne militaristim ne de başka bir şey oldum. En sevdiğim marş da İzmir Marşı' dır.
Her şeyi o kadar abartıyoruz ki, en küçük gündem meselesi bile en büyüklerin yerine oynuyor. Tek derdimiz bu mu sanki?
Ben ülkede ölen çocukları dert ediniyorum. Şehit neden geliyor diye düşünmek yerine tekbirini düşünüyorlar. Baştan aşağı korkudan büyük tabloya bakamamak bu bence. Çözemeyecekler çünkü asıl meseleyi. Böyle şeyleri söyleyip topluma da uygun hale getirip(!) sonra çözdük diye çıkıyorlar biz de bir şey becermişler sanıyoruz. Güzel strateji.
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?