Müge Anlı'yla Tatlı Sert - Atv

tabii ki kişisel yorumlar için diyecek bişiy yok... zaten belli olan şeyler var dikkatle bizim gibi izleyen insanlarla aynı düşünmemiz kaçınılmaz a.s.
 
tabii ki kişisel yorumlar için diyecek bişiy yok... zaten belli olan şeyler var dikkatle bizim gibi izleyen insanlarla aynı düşünmemiz kaçınılmaz a.s.

evt canım öle tabi...gerçekten bu yorumları müge de okuyo ve söyleyemiyo tabi ama o biliyo yani artık
 
valla bende ondan şüpheleniyorum kadınlardan çok deli gibi ağlıyodu yerlerde sürünüyoduboshayallersmileboshayallersmileboshayallersmile

Bugün programa telefonla katılan bi seyircide Ferhat'tan şüphelendiğini ima etti... Ve Müge Anlı'ya sizinle aynı kişiden şüphelendiğimizi hissedebiliyorum dedi...
Hekesin dikkatini çekmiş demekki
 
Bugün programa telefonla katılan bi seyircide Ferhat'tan şüphelendiğini ima etti... Ve Müge Anlı'ya sizinle aynı kişiden şüphelendiğimizi hissedebiliyorum dedi...
Hekesin dikkatini çekmiş demekki

kaydirigubbakcemile5 bi çok kişi biliyo mügeninde bildiğini hissettiğini düşünüyo
ay kendimi paraladım sabahtan beri sinir oldum valla
 
6/5/2010 SÖZCÜ GAZETESİNİN DERLEMESİ

Bundan tam 102 gün önce, Keçiören - Çaldıran Mahallesi Gözüpek Sokak No. 1'deki Gül Apartmanının zemin kat dairesinde vücuduna saplanan yaklaşık 20 bıçak darbesi ile feci şekilde öldürülen Sevgi Aslan'ın katil ya da katillerin aramızda dolaşıyor olması hayli düşündürücü. Hafta başından itibaren "Sevgi Aslan cinayeti" ile ilgili bugüne kadar yayımlanmış haberleri ve son iki gündür ATV ekranlarından ülke insanına aktarılan "bilgileri" masamızda topladım. Bakın ortaya neler çıktı?

BAZI OLAYLARI KIZININ
DUYMASINI İSTEMEYEN BİR ANNE!
Sevgi Aslan... Kırk yaşında... Katil ya da katiller tarafından 20 yerinden bıçaklanarak vahşice öldürülmüş bir kadın. Ve kızı Sevilay Aslan... Henüz 19 yaşında... Okumak istiyor... Kariyer yapmak istiyor... Ve annesinin ısrarları ile Adem Çalışkan ile evlendiriliyor...

Adem Çalışkan! Sevilay Aslan'dan yaşça çok büyük! Arada yaklaşık 15 yaş fark var. Ve anne Sevgi Aslan kızı Sevilay Aslan'ın "ben evlenmek istemiyorum" feryatlarına karşılık olarak "Erkeğin senden büyük olması avantaj. Sana sahip çıkar. Bunun gocunulacak bir tarafı yok" diyerek evlilik yolunda güçlük çıkartmasını bir şekilde engelliyor.

Oysa Adem Çalışkan, daha önce yaklaşık 3 yıl süreyle resmi nikahlı olarak bir "evlilik" yaşamış! İstanbul'da çalıştığı temizlik şirketinde "kendisinden yaşça büyük" ve daha önce evlenip boşanmış bir kadınla (ne tesadüf o kadın da Çankırılı) ailesinin karşı çıkmasına karşı nikahlanmış! İlk nikahlı eş TV ekranında konuşuyor: "Ben Adem'in ailesi karşı çıkınca, birlikteliğime son vermek istedim ama Adem, kendini yerlere attı! Ben de 'bu adam beni gerçekten seviyor' diyerek nikahlı evlilik yaptım" (!) diyor.

Ve evlilik "boşanma" ile sonuçlanıyor!

SEVGİ ASLAN'IN "AİLESİNİN BİLMEDİĞİ"
AMA KULLANDIĞI BİR TELEFON VAR!
Bugüne kadar ortaya konulan deliller arasında, evinde bıçaklanarak öldürülen Sevgi Aslan'ın "kendisine ait" bir özel gsm telefonu var! Bu telefondan aile bireylerinin haberi yok!

Polisin de bilgisi dahilinde olan gsm numarasından geçmişe dönük konuşma kayıtları ve hangi numaralarla "çok daha sık" görüşüldüğünün öğrenilmesi işten değil.

NAFAKA ÖDEME KONUSUNDA
ADEM ÇALIŞKAN SIKINTI YAŞIYORMUŞ!
Öldürülen Sevgi Aslan'ın erkek kardeşi Şaban Aslan'ın ifadesine göre "Adem Çalışkan'a maddi olarak çok yardım ettim. Olaylardan sonra anlıyorum ki, benden aldığı paralarla daha önce ayrıldığı eşine nafaka ödüyormuş" (!) şeklinde bilgi veriyor.

Şaban Aslan başka bilgiler de veriyor. Adem Çalışkan'ın "Sen katil falan olamazsın! Ağzında bir şey saklanmıyor! Biraz ağzın sıkı olacak. Bilsen de söylemeyeceksin" tarzında ifadeler sarfettiğini söylüyor. Ve Şaban Aslan'ın ağzından laf almak için yaklaşık 3 aydır onunla birlikte zaman geçirdiğini sözlerine ilave ediyor.

VE CİNAYET SONRASI
SEVİLAY ÇALIŞKAN'IN YAŞADIKLARI!
Anne Sevgi Aslan'ın öldürülmesinden sonra, Adem Çalışkan, eşi Sevilay'a büyük baskılar yapıyor. Evden çıkmasına izin vermiyor. Hatta hatta çoğu zaman eve kilitliyor. Bugün için "Evliliğim bitti. Ben o eve dönmem" diyen Sevilay Çalışkan'ın cinayet sonrasında yaşadıklarını gelin onun ağzından dinleyelim:

"Abim eve gelirdi ben kapıyı açamazdım. Yeri geldi ben o evde kilitlendim. Eğer abim benim yaşadıklarımı bilseydi hiç iyi olmazdı. Beni eşim dövdü hastanelik etti. Her tarafım şişti. Boynum bile şişti. Abim görmesin diye çok mücadele verdim. Hastaneye gittik. Polis, 'sen dağ başında mı yaşıyorsun', dedi. 'Şikayetçi ol' dedi ama ben şikayetçi olmadım."

Dayakların nedeni sorulduğunda Sevilay Çalışkan; "Sebep yok. Sebebini de bilmiyorum. Ailesi ile ilgilenmiyormuşum. Ben annemin acısından bir şey görmüyorum. Ben o evde neler yaşadım. Onun bir huyu vardı. Beni dövüyordu ondan sonra da oturup dizimin dibinde ağlıyordu. Tek tesellim Rabbimin bana verdiği tek şey sabır. Bütün bu yaşadıklarıma karşın, yine demedim ki aileme, bana böyle şeyler yapıyorlar demedim. Yuvam yıkılmasın diye. Annem öldü öleli dört duvar arasındayım. Perdeyi açsam suç."

CİNAYETİN
İŞLENDİĞİ GÜN
ADEM ÇALIŞKAN
ORTADA YOK!
Cinayetin işlendiği 25 Ocak 2010 Pazartesi günü, Adem Çalışkan'a öğle saatleri öncesinde ulaşılamıyor. Bu konuyu da yeğen Ferhat Aslan açıklıyor:

"Adem orada çalışan bir elektrik teknisyeni. Adem bizim işe girmemize vesile oldu. Benim elektrik şefimdi. İşler sıkı olduğu için, ehliyet kursum var diye, o gün (25 Ocak) öğlene doğru, saat 11 gibiydi. Yazıhaneye gittim. Yerine baktım ama yerinde yoktu. Her tarafı aradık, bulamadık. Ondan sonra tekrar işyerime döndüm. Akşam servisle beraber gittim. Mühendislerle tanışıklığım olmadığı için, Adem’den rica edecektim. Ama bulamayınca izin alamadım. Emniyet bana sordu ‘spor ayakkabı giyen kim’ diye ben de Adem giyiyor dedim."

BÜTÜN BUNLARDAN SONRA!
Bütün bu anlatılanlardan ve yaşanılanlardan sonra ortaya çıkan resim bizlere hiç de hoş olmayan bir fotoğraf veriyor. Şöyle ki; Öncelikle karşımızda psikolojik sorunları ile beraber 'kendisinden büyük kadınlardan' hoşlanan bir profil var: Adem Çalışkan!

Bugün itibari ile 6 ayı biraz aşmış bir süredir evli olduğu eşi Sevilay'a, özellikle annesinin ölümünden sonra uyguladığı şiddet anlaşılır boyutta değil! Ve aynı Adem Çalışkan, kendisinden yaşça büyük kadınlarla beraber olmaktan bir şekilde mutluluk duyuyor!

Kızının "daha önce evlenmiş ve ayrılmış" bir adamla evlenmesi için "baskılar" yapan, "söylenilenleri duymazdan gelen" bir anne Sevgi Aslan ile, Adem Çalışkan arasında bir ilişki yaşanmış olabilir mi!

Ve bu ilişkiyle birlikte Adem Çalışkan'ın yaşamış olduğu "ekonomik sıkıntı" öldürülen Sevgi Aslan'ın kendisine ait olan "altınlara" ulaşma hayalleri başarıya ulaşmayınca, ortaya çıkan durum "şiddet yanlısı" Adem Çalışkan'ı "cinayet işlemeye" sevk edebilir! Hatta hatta sevk etmiş olma ihtimali de doğabilir!

Sevgi Aslan'ın aile bireylerinden "gizlediği özel telefonu" ile damat Adem Çalışkan'a ait gsm telefonun geçmişe dönük konuşma dokümanları, bugüne kadar bilinmeyen bir çok ayrıntıyı da ortaya çıkaracağı düşüncesindeyiz.

Tabii ki bütün bu kaleme aldıklarımız, elimizde var olan ve belirttiğimiz isimlerin ATV ekranlarında "izleyicilere" söylediklerinden yola çıkılarak kaleme alınmış bir yazı! Burada amacımız sadece ve sadece 102 gündür çözülemeyen "Sevgi Aslan cinayetini" masaya yatırmak.
 
birde bugün müge programın sonuna doğru inşşlh aileden biri çıkmaz dediÇok üzgünüm çoook
onun üstünde şüpheler yoğunlaşıyo ama delil yok sengözlerimebaksanab
 
Bugün programa telefonla katılan bi seyirciden Ferhat'tan şüphelendiğini ima etti... Ve Müge Anlı'ya sizinle aynı kişiden şüphelendiğimizi hissedebiliyorum dedi...
Hekesin dikkatini çekmiş demekki

çünkü şundan anladım ya da seziyorum bizim mahallede bebeklikten taaaa 20 25 yaşlarına kadar büyüyen iki genç vardı çok samimiydiler ne de olsa çocukluk arkadaşıydılar bigün bunlardan biri evlendi kuyumcuda çalışıyodu baba mesleği öteki de aylak aylak geziyodu bekar sonra bigün istanbula gittim ertesi gün duydukki kenanın oğlunu vurmuşlar hemde çok feci bi şekilde bu çocuk iş için şehir dışına çıkmış kuyumcuya altın götürüyomuş sonra bunun cenazesini kaldırıyolar ama bunun çocukluk arkadaşı nasıl ağlıyo tabuta sarılarak ayyyyy hemde nasıl rol yapmış öyle kimse ummadı bu pislikten aradan bi hafta geçti bunu gözaltına almışlar çünkü önce arkadaşını öldürüp arabasınıda ateşe vermişler öküzl arabayı yakarken de saçı da yanmış az bişey bu kuaföre gitmiş saçı için ama küaför nasıl şüphelenmiş bundan allah işte kuaför de sonra hemen polisi aramış bunu tutuklamışlar itiraf etmiş suçunu biraz uzun oldu yaaa bilmiyorumkismilebilmiyorumkismilebilmiyorumkismile
 
6/5/2010 SÖZCÜ GAZETESıNıN DERLEMESı

Bundan tam 102 gün önce, Keçiören - Çaldıran Mahallesi Gözüpek Sokak No. 1'deki Gül Apartmanının zemin kat dairesinde vücuduna saplanan yaklaşık 20 bıçak darbesi ile feci şekilde öldürülen Sevgi Aslan'ın katil ya da katillerin aramızda dolaşıyor olması hayli düşündürücü. Hafta başından itibaren "Sevgi Aslan cinayeti" ile ilgili bugüne kadar yayımlanmış haberleri ve son iki gündür ATV ekranlarından ülke insanına aktarılan "bilgileri" masamızda topladım. Bakın ortaya neler çıktı?

BAZI OLAYLARI KIZININ
DUYMASINI ıSTEMEYEN BıR ANNE!
Sevgi Aslan... Kırk yaşında... Katil ya da katiller tarafından 20 yerinden bıçaklanarak vahşice öldürülmüş bir kadın. Ve kızı Sevilay Aslan... Henüz 19 yaşında... Okumak istiyor... Kariyer yapmak istiyor... Ve annesinin ısrarları ile Adem Çalışkan ile evlendiriliyor...

Adem Çalışkan! Sevilay Aslan'dan yaşça çok büyük! Arada yaklaşık 15 yaş fark var. Ve anne Sevgi Aslan kızı Sevilay Aslan'ın "ben evlenmek istemiyorum" feryatlarına karşılık olarak "Erkeğin senden büyük olması avantaj. Sana sahip çıkar. Bunun gocunulacak bir tarafı yok" diyerek evlilik yolunda güçlük çıkartmasını bir şekilde engelliyor.

Oysa Adem Çalışkan, daha önce yaklaşık 3 yıl süreyle resmi nikahlı olarak bir "evlilik" yaşamış! ıstanbul'da çalıştığı temizlik şirketinde "kendisinden yaşça büyük" ve daha önce evlenip boşanmış bir kadınla (ne tesadüf o kadın da Çankırılı) ailesinin karşı çıkmasına karşı nikahlanmış! ılk nikahlı eş TV ekranında konuşuyor: "Ben Adem'in ailesi karşı çıkınca, birlikteliğime son vermek istedim ama Adem, kendini yerlere attı! Ben de 'bu adam beni gerçekten seviyor' diyerek nikahlı evlilik yaptım" (!) diyor.

Ve evlilik "boşanma" ile sonuçlanıyor!

SEVGı ASLAN'IN "AıLESıNıN BıLMEDıĞı"
AMA KULLANDIĞI BıR TELEFON VAR!
Bugüne kadar ortaya konulan deliller arasında, evinde bıçaklanarak öldürülen Sevgi Aslan'ın "kendisine ait" bir özel gsm telefonu var! Bu telefondan aile bireylerinin haberi yok!

Polisin de bilgisi dahilinde olan gsm numarasından geçmişe dönük konuşma kayıtları ve hangi numaralarla "çok daha sık" görüşüldüğünün öğrenilmesi işten değil.

NAFAKA ÖDEME KONUSUNDA
ADEM ÇALIŞKAN SIKINTI YAŞIYORMUŞ!
Öldürülen Sevgi Aslan'ın erkek kardeşi Şaban Aslan'ın ifadesine göre "Adem Çalışkan'a maddi olarak çok yardım ettim. Olaylardan sonra anlıyorum ki, benden aldığı paralarla daha önce ayrıldığı eşine nafaka ödüyormuş" (!) şeklinde bilgi veriyor.

Şaban Aslan başka bilgiler de veriyor. Adem Çalışkan'ın "Sen katil falan olamazsın! Ağzında bir şey saklanmıyor! Biraz ağzın sıkı olacak. Bilsen de söylemeyeceksin" tarzında ifadeler sarfettiğini söylüyor. Ve Şaban Aslan'ın ağzından laf almak için yaklaşık 3 aydır onunla birlikte zaman geçirdiğini sözlerine ilave ediyor.

VE CıNAYET SONRASI
SEVıLAY ÇALIŞKAN'IN YAŞADIKLARI!
Anne Sevgi Aslan'ın öldürülmesinden sonra, Adem Çalışkan, eşi Sevilay'a büyük baskılar yapıyor. Evden çıkmasına izin vermiyor. Hatta hatta çoğu zaman eve kilitliyor. Bugün için "Evliliğim bitti. Ben o eve dönmem" diyen Sevilay Çalışkan'ın cinayet sonrasında yaşadıklarını gelin onun ağzından dinleyelim:

"Abim eve gelirdi ben kapıyı açamazdım. Yeri geldi ben o evde kilitlendim. Eğer abim benim yaşadıklarımı bilseydi hiç iyi olmazdı. Beni eşim dövdü hastanelik etti. Her tarafım şişti. Boynum bile şişti. Abim görmesin diye çok mücadele verdim. Hastaneye gittik. Polis, 'sen dağ başında mı yaşıyorsun', dedi. 'Şikayetçi ol' dedi ama ben şikayetçi olmadım."

Dayakların nedeni sorulduğunda Sevilay Çalışkan; "Sebep yok. Sebebini de bilmiyorum. Ailesi ile ilgilenmiyormuşum. Ben annemin acısından bir şey görmüyorum. Ben o evde neler yaşadım. Onun bir huyu vardı. Beni dövüyordu ondan sonra da oturup dizimin dibinde ağlıyordu. Tek tesellim Rabbimin bana verdiği tek şey sabır. Bütün bu yaşadıklarıma karşın, yine demedim ki aileme, bana böyle şeyler yapıyorlar demedim. Yuvam yıkılmasın diye. Annem öldü öleli dört duvar arasındayım. Perdeyi açsam suç."

CıNAYETıN
ıŞLENDıĞı GÜN
ADEM ÇALIŞKAN
ORTADA YOK!
Cinayetin işlendiği 25 Ocak 2010 Pazartesi günü, Adem Çalışkan'a öğle saatleri öncesinde ulaşılamıyor. Bu konuyu da yeğen Ferhat Aslan açıklıyor:

"Adem orada çalışan bir elektrik teknisyeni. Adem bizim işe girmemize vesile oldu. Benim elektrik şefimdi. ışler sıkı olduğu için, ehliyet kursum var diye, o gün (25 Ocak) öğlene doğru, saat 11 gibiydi. Yazıhaneye gittim. Yerine baktım ama yerinde yoktu. Her tarafı aradık, bulamadık. Ondan sonra tekrar işyerime döndüm. Akşam servisle beraber gittim. Mühendislerle tanışıklığım olmadığı için, Adem’den rica edecektim. Ama bulamayınca izin alamadım. Emniyet bana sordu ‘spor ayakkabı giyen kim’ diye ben de Adem giyiyor dedim."

BÜTÜN BUNLARDAN SONRA!
Bütün bu anlatılanlardan ve yaşanılanlardan sonra ortaya çıkan resim bizlere hiç de hoş olmayan bir fotoğraf veriyor. Şöyle ki; Öncelikle karşımızda psikolojik sorunları ile beraber 'kendisinden büyük kadınlardan' hoşlanan bir profil var: Adem Çalışkan!

Bugün itibari ile 6 ayı biraz aşmış bir süredir evli olduğu eşi Sevilay'a, özellikle annesinin ölümünden sonra uyguladığı şiddet anlaşılır boyutta değil! Ve aynı Adem Çalışkan, kendisinden yaşça büyük kadınlarla beraber olmaktan bir şekilde mutluluk duyuyor!

Kızının "daha önce evlenmiş ve ayrılmış" bir adamla evlenmesi için "baskılar" yapan, "söylenilenleri duymazdan gelen" bir anne Sevgi Aslan ile, Adem Çalışkan arasında bir ilişki yaşanmış olabilir mi!

Ve bu ilişkiyle birlikte Adem Çalışkan'ın yaşamış olduğu "ekonomik sıkıntı" öldürülen Sevgi Aslan'ın kendisine ait olan "altınlara" ulaşma hayalleri başarıya ulaşmayınca, ortaya çıkan durum "şiddet yanlısı" Adem Çalışkan'ı "cinayet işlemeye" sevk edebilir! Hatta hatta sevk etmiş olma ihtimali de doğabilir!

Sevgi Aslan'ın aile bireylerinden "gizlediği özel telefonu" ile damat Adem Çalışkan'a ait gsm telefonun geçmişe dönük konuşma dokümanları, bugüne kadar bilinmeyen bir çok ayrıntıyı da ortaya çıkaracağı düşüncesindeyiz.

Tabii ki bütün bu kaleme aldıklarımız, elimizde var olan ve belirttiğimiz isimlerin ATV ekranlarında "izleyicilere" söylediklerinden yola çıkılarak kaleme alınmış bir yazı! Burada amacımız sadece ve sadece 102 gündür çözülemeyen "Sevgi Aslan cinayetini" masaya yatırmak.


bana bu ailede hiçbirinin söyledikleri hiçbirinin anlattıklarının aslı varmış gibi gelmiyor...ilk başlarda ben de Adem'den şüphelenmiştim ama şu anda gözümde tek şüpheli Ferhat... Bu aile programa ilk çıktıklarında konu komşuyu suçlayıp durdular..Meryem dediler, komşu dediler, sucu dediler, bakkalın oğlu dediler.. Hiç biri de çıkıp birbirini suçlaşamadı ailede... Siyah spor ayakkabı dediler, Sevilay hemen yok yok ademin siyah ayakkabısı yok dedi.... Siyah mont dediler, Sevilay hemen var ama deri mont değil dedi..O gün üzerine ne giydiğini bile bilmiyordu eşinin...

Ne zaman ki Sevilay eşinin daha önce evlilik yapığını ve imam nikahlı eşlerinin de olduğunu öğrendi, o zaman Adem'e yüklendiler... O zaman başladı "beni dövüyordu,kapıyı kilitliyordu,dedemin üstüne yürüdü" demeye.........

Bunların lafıyla sözüyle yürüyecek iş değil bu...
 
Son düzenleme:
http://www.hyper.com.tr/default.asp?s=300&p=2709 sanırım anlatmaya çalıştığınız budu bende yorumlar mügeanlının kend sayfasında arıyodum
 
X