Nöroloji - Beyin ve Sinir Hastalıkları MS hastası olmak ya da olmamak.?

slm canım bana da bu teşhis konulmuştu ama değilmişim.ama bununla yaşamak ne demek inan çok ii anladım.araştırdım.ne öğrenmek istiyorsun.senin kesin değil sanırım değilmi.tomografi çekldmi.
 
boyun mr çekilmedi ama beyinde birkaçtane 1 cmden küçük hiperintens lezyon yazıyor raporda ayrıca ms? diye not geçmişler en kısa zamanda bir nöroloğa gidip mr mı göstericem bakalım nolcak?
 
evet cnm nöroloğa gitmen gerekiyor.doktorun vereceği bir karar.ben de bacak ağrısı ve his kaybı oldu bir dönem.bende plak çıkmadı ama,bütün belirtiler uydu.plak çıkmayabiliyormuş çoğu zaman da.benim tekrar gitmem gerekiyor du tabi ihmal ettik.ms li dostlar diye bir site var bak oraya üye olursan çok faydası olur sana.canın sıkma.her şey biz insanlar için.her şeyin çaresi var.allah yardımcın olsun umarım yoktur..
 
Türkiye'de yaklaşık 30 bin MS hastası var!"

Bu sinsi hastalığı tanıyor musunuz?!...


Merkezi sinir sistemini oluşturan beyin, beyincik ve omurilik gibi yapıları etkileyen ve genç erişkinlerde görülen Multipl Skleroz (MS); aslında, ‘bir hastalık’ değil, ‘hastalıklar grubu’dur. MS’in, gelişim süreci içerisinde çok farklı seyreden ya da hastadan hastaya büyük farkların görülebileceği değişik tipleri bulunmaktadır.


MS, hastaların bir bölümünde kısmi de olsa özüre neden olduğu için özellikle gençler arasında kazalar dışında nörolojik özüre en fazla sebep olan sinir sistemi hastalığı olarak kabul edilmektedir. Öldürücü bir hastalık olmayan MS, bulaşıcı da değildir. MS için kalıtsal bir hastalık demek doğru değildir.


MS’in nedeni veya seyrini etkileyen faktörler kesin olarak belli olmayıp; bugüne kadar virüsler, bakteriler ve toksik gibi bazı etkenler öne sürülmüş, ancak bu etkenlerin hiçbiri kanıtlanmamıştır.


Nörolojik belirtiler ile gelişen ve daha sonra duraklayıp; düzelme sürecine giren hastalık dönemlerine atak denilmektedir. MS’li hastaların çoğunda -%85, hatta %90’ında- hastalık; bu ataklar ile başlamaktadır. Hastaların %10-15 kadarında ise MS, başlangıçtan itibaren, uzun yıllar boyunca ilerleyerek seyretmektedir. MS’in ataklar ile seyrettiği durumlarda da hastalık aynı şekilde ilerleyici hale dönüşebilmektedir.


Hastalığın görülme sıklığı


Sıcak bölgelerde çok daha az rastlanılan MS, ekvator kuşağında neredeyse hiç görülmez. Buna karşılık hem kuzey, hem de güney yarım kürede; kutuplara yaklaştıkça hastalık oranının giderek arttığı görülmektedir. Örneğin Akdeniz Bölgesi’nde İtalya’da ve İspanya’da 100.000 kişi içerisinde 50 ilâ 60 kişide MS görünürken; bu oran Almanya’da 100.000’de 80’e, İngiltere ya da İskandinav ülkelerinde ise 100.000’de 100-120 gibi rakamlara yükselmektedir. ABD’nin kuzey kesimleri ile Kanada’nın bazı yerlerinde MS hastalığının görülme sıklığı 100.000’de 200’e kadar ulaşabilmektedir. Coğrafi yerleşimden bağımsız olarak, bazı ırklarda -özellikle sarı ırktan olanlarda-, daha az MS’li vaka görülmektedir.


MS,
• Kadınlarda
• 20-40 yaşları arasındaki genç erişkinlerde
• Beyaz ırktan olanlarda
• Ilıman ve soğuk iklim kuşağında yaşayanlarda (Kuzey ülkelerinde daha sık görülür ve ekvator kuşağına yaklaştıkça azalır.)
• Ailesinde MS olanlarda
• Sosyo-kültürel ve ekonomik düzeyi yüksek olanlarda
daha sık görülmektedir.



“Genç yaşlarda MS ile tanışmak psikolojik desteği gerekli kılabilir!”


TEŞHİS


MS nasıl ortaya çıkar?


Bağışıklık sisteminin bir şaşkınlığı sonucu oluşan ve merkezi sinir sistemini etkileyen MS hastalığında; beyin, beyincik ve omurilikte seyreden sinir lifleri ve onların etrafındaki kılıflar etkilenmektedir. Vücut kendinden olan dokuyu yabancı gibi algılayıp, ona karşı bir reaksiyon oluşturmakta ve söz konusu dokuda hasar ortaya çıkarmaktadır. Bu dokular sinir lifleri ve kılıfları oluşturduğu için kola, göze, bacağa giden iletilerde aksama meydana gelmektedir. Bu aksama sonucunda ise görme kaybı veya bulanıklık; kol, el ve bazen hem kol hem de bacakta güçsüzlük; yürüyüşte bozulmalar ve dengesizlik ile konuşmada ağırlaşma ve peltekleşme ortaya çıkabilmektedir. Bağışıklık sistemindeki şaşkınlık sonucu vücut kendi dokusuna bir zarar verdiği için MS’e ait belirtiler genellikle geçicidir. Çünkü vücut bir süre sonra bu yanlışlığı fark ederek, kendini düzeltilmeye çalışmakta ve sonuçta iyileşme sürecine girilmektedir.


Hastalığın belirtileri


Hastalığın ilk belirtileri; gözde görme kaybı veya bulanıklığı, çift görme, konuşmada zorluk, kol ve/veya bacakta güçsüzlük ve uyuşukluk, ellerde titreme, yürüme güçlüğü veya dengesizlik, ince hareketlerde beceri kaybı şeklinde olabilmektedir. Ancak bu belirtilerin, tek başlarına MS hastalığına özgü olmayıp; nörolojik kökenli veya diğer birçok hastalıkta da görülebileceği unutulmamalıdır.


Sözü edilen belirtilerin hiçbiri aslında MS hastalığına özgü değildir. Bu belirtiler sık görülebilen ve farklı nedenlerle ortaya çıkabilen belirtilerdir. Görme bozukluğunun ortaya çıkması göze ait bir neden yüzünden de, başka nörolojik bir neden yüzünden de olabilir. Aynı şekilde kol ve bacakta güçsüzlük, yürümede dengesizlik gibi belirtilerin hepsi çok çeşitli nörolojik hastalıklarda görülebilmektedir. Bu nedenle özellikle kişinin günlük yaşamını etkileyecek boyutta nörolojik belirtiler ile karşılaşıldığı zaman, bu durum bir nörolog tarafından değerlendirilmelidir.


Bir nörolog MS’ten şüphelendiğinde genellikle ilk başvurduğu inceleme yöntemi Magnetik Rezonans Görüntüleme’dir (MRG). MRG incelemesi sonucunda; beyin veya omurilikteki değişikliklerin %95-100 oranında hastalıkla uyumlu olması durumunda, MS tanısı konulabilmektedir. Tanıyı doğrulamak, güçlendirmek ve hastalık ile ilgili bazı ayrıntılı bilgileri almak söz konusu olduğunda; belden su alma yoluna da gidilebilmektedir. ‘Uyarılmış potansiyeller’ denen elektrofizyolojik yöntemler ise hastalığın, sinir sistemindeki bazı yapıları ne denli etkilediğini göstermektedir.


“MS’in tedavisi bir ekip işi olarak algılanmalıdır!”


TEDAVİ
Atak tedavisi


Tedavi yöntemlerinden biri olan atakların tedavisinde; yüksek doz kortizon (günde 1.000 mg methylprednisolone, 100 cc serum içinde) kullanılmaktadır. Ancak uygulama süresi ve doz miktarı sağlık merkezine göre 3-10 gün arasında değişiklik gösterebilmektedir. Serum tedavisinden sonra ağızdan kortizon uygulaması şart değildir. Serum ile verilen yüksek doz kortizon, sanılanın aksine genellikle ciddi bir yan etkiye yol açmaz. Ancak tedavi sırasında hastanın tuzsuz yemesine ve tatlı yememesine dikkat edilmesi gerekmektedir. Bunun yanında bazen ‘ACTH’ içeren ve gene vücudun kortizon salgılamasını düzenleyen bir diğer tedavi seçeneği de uygulanabilmektedir.


Atak tedavisinde tüm MS ataklarının tedavi edilmesine gerek duyulmayabilir. Hafif geçirilen ataklar ya da başka bir deyişle kişinin günlük yaşam aktivitelerini engellemeyen, çok rahatsızlık vermeyen atakların tedavi edilmesi her zaman gerekmeyebilir. Bazı ataklar tedavi edilmeden kendiliğinden düzelme gösterebilir. Bununla birlikte kortizon tedavisi, atakların daha çabuk sürede düzelmesini sağlamaktadır. Çok ağır ve başka hiçbir tedaviye yanıt vermeyen nadir ataklarda ise plazmaferez denilen özel bir tedavi şekli uygulanabilmektedir.


Semptomatik tedavi yöntemleri
Hastalığa bağlı olarak gelişen bazı belirtilere ve sekellere yönelik atak tedavisi dışında ‘semptomatik tedavi’ denilen yöntemler kullanılmaktadır. Örneğin, zaman zaman bacaklarda görülen kasılmalar ve sertlikler, ilaçlar ve özellikle fizyoterapi tedavi yöntemleri ile tedavi edilebilmektedir. ‘Fatigue’ olarak adlandırılan ve kolay yorulabilme veya halsizlik halleri belirtisi veren MS’li hastalarının bir kısmında yine birtakım ilaçlar kullanılabilmektedir. Rehabilitasyon uygulamaları MS ile ilgili bazı hareket kısıtlılıklarında çok yararlı sonuçlar verebilmektedir. Mesane fonksiyon bozuklukları ile diğer belirtilere yönelik başka ilaçlar ve yaklaşımlar da bulunmaktadır.


Koruyucu tedaviler
Koruyucu (immunmodulatör-bağışıklık sistemini düzenleyen) ilaçların kullanımı, MS tedavisindeki en önemli gelişmelerden biridir. Günümüzde MS’in ilerlemesini yavaşlatmak ya da atakların sıklığını ve şiddetini azaltmak için dört ilaç kullanılmaktadır. Bu ilaçların üçü ‘interferon beta’ grubu ilaçlar olup, bunlar ilacın özelliğine göre gün aşırı (cilt-altı) veya haftada bir (kas-içi) uygulama yapılmaktadır.


Glatiremar asetat adını verilen diğer bir grup ilaç ise her gün (cilt-altı) uygulanmaktadır. Bu ilaçların her MS’lide aynı etkiyi göstereceği ya da her MS’liye verilmesi gerektiği söylenememekle birlikte; MS’li kişilerin bir kısmında hastalığı bu tedavilerle kontrol altına almak mümkün olmaktadır. Bu ilaçların yanında hastalığın yavaşlatılmasına veya durdurulmasına yönelik yeni ilaçlarla ilgili çalışmalar da sürdürülmektedir. Koruyucu ilaçların son derece pahalı oldukları ve kullanımına başlama kararı verildikten sonra kullanımın yıllarca sürdürülmesi gerekeceği unutulmamalıdır.


Diğer tedaviler
Hastalığın sık ataklı ve ilerleyici şekillerinde ‘immunsupressif’ denilen bağışıklık sistemini baskılayarak etki gösteren ilaçlar kullanılabilmektedir. Bu grup ilaçların bağışıklık sistemini düzenleyici etkileri de olduğu varsayılmaktadır.


KAYNAK : Vehbi Koç Vakfı Amerikan Hastanesi Nöroloji Kliniği​
 
bilgilerin için teşekkürler gerçe bunları okumuştum bir sitede ayrıca msli dostlar'a çoktan üye oldum bile ama burda yani kadınlar kulübünde de paylaşmak istedim bundan sonra ms teşhisim kesin konsun konmasın tüm msli arkadaşların yanındayım
 
merhaba canım bende nörloji prfesörüne denge kayıplarımdan dolayı(yüreyemiyordum dengem kayboluyor dusuyordum) giiiğimde mr istedi nedenini söylemeden baktık sağlık karnesinde ms? yazıyordu doktorum benden mr msten şüphelendği içi istemiş... mr çektirlee kadar ms hakkında okadar cok şey okudukku eşimle belirtilerini her okuyusşumda buda bende var diye 1 haftamız nasıl geçti anlatamam çok şükür değilmişim umarım sende değilsindir canım çok geçmiş olsun haberlerni bekliyorum
 
Son düzenleme:

peki canım mr'ında yani beyinde hiç lezyon denilen leke ya da plak çıktımı hatırlıyor musun? ms çıkmamana ayrıca sevindim ama gezdiğim bu sitelerden sonra ms çıkmazsam üzülecekmişim gibi geliyo ,öyle bir dayanışma var ki aralarında süperler beni de hemen aralarına aldılar çok sıcaklar.:1hug:
 
geçen sene mezun olan bir öğrencim vardı. MS hastasıydı. 4 senedir falandı. gün aşırı vurulduğu bir iğne vardı. daha doğrusu kendi bir cihazı vardı , onunla vuruluyordu. kendisinden bildiğim kadarıyla beyinde plaklar oluşuyormuş. ilk farkettiğinde ayakları kilitlenmiş ve merdivenlerde öylece takılıp kalmış hareket edememiş... sonrasında el ve ayaklarda uyuşmalarla mr sonucu bu teşhis konulmuş. ne yazık ki kesin tedavisi yok ama ilerlemesi durduruluyor. bu arada günlük yaşantınıza bir engel teşkil etmiyor sanırım çünkü öğrencimizin öğrenim hayatı devam etti ve başarıyla mezun oldu. şu anda devlet kadrosuyla öğretmenlik yapıyor ve evlendi.


size geçmiş olsun ve acil şifalar diliyorum. unutmayın her hastalıkta olduğu gibi bunda da moral çok önemli, stresten uzak durmaya çalışın. sevgiler:))
 
beynimde öyle bir bulguya rastlanmadı denge kayıplarımın kulaktaki bir problmden ve kansızlıkta olabileceğini söylemişti... inşşah olmazsın canım sonuclarını banada bildirrsen sevinirim:teselli:
 
selam arkadaslar ms hastaligini 1 ayda cok iyi taniyan ögrenen birisi oldum.yaklasik 1 ay önce 17 yasinda ki kardesime ms teshisi kondu. öyle bir hastalik ki tedavisi kesinlikle yok sadece kortizon ile hastaligi durdura biliyorlar.kardesimde siddetli bas agrilari ile kendini gösteren bu hastalik bazilarinda ataklar veya el,kol,bacak,ayak uyusmasi uykusuzluk halsizlik görme bozuklugu agir isitme ile kendisini gösteriyormus.
Hastaligi bi ay önce ögrendigimize ragmen cok hizli bir sekilde beyinde ilerledigi icin 3 gün boyunca agir dozda kortizon tedavisi görmesine ragmen gözlerinde cift görme ve görme bozuklugu olustu suan gözleri sadece % 20 görüyormus.
3 ay sonra hastaligin kontrolü icin tekrar kan tahlilleri beyinden MRT cekilicek ilerleme durumunda tekrar kortizon tedavisi ve igneye basliyacak.
Bu hastaligi doktorlarin bize demesi ile ayni seker hastasi gibi düsünün demesi yediklerini ictiklerine cok dikkat etmesi gerekiyormus bol bol kirmizi et ve somon baligi fakat kardesim ne et yer ne de balik o yüzden balik yagi kapsülü ve kirmizi et kapsülleri aliyor balik yagi kapsülleri insan vücüdunda ki iltihaplarla savasin bir vitaminmis ve beyinde ki hücreleri yeniliyormus.
bahsettigim igne seker hastalarin kullandigi gibi kendi kendisine yapicakmis yanliz haftada 3 kez hergün degilmis.eger hastaligin cok cok ilerleme durumunda sonucu tekerlekli sandalye,kismi felc, bagirsak görevini yerine getirmemesi gecici körlük,agir isitme vs.........
bugun günümüzde kanserin bile caresi bulunmusken MS hastaligin caresi bulunamamis cok lanet bir hastalik MS hastaligin 1001 yüzü varmis arkadaslar bazilarinda hastalik birden bire yok oluyormus bazialrinda duruyormus ve bazilarinda ise tamamen kötülesip insani tekerlekli sandalyeye mahkum ediyor.
ALLAHIM INSALLAH bir an önce herkese acil sifalar verir:çok üzgünüm:
 
Hepinize çok geçmiş olsun annemde ms hastası ilk başta çok atak geçiriyordu gözleri görmedi eli kolu tutmadı sürekli halsiz ve yorgundu güneşe çıkamıyor idrar kaçırma gibi problemleri vardı çok şükür tedaviye başladık başlayalı atakları daha nadir geliyor ve tüm sorunları ortadan kalktı sadece güneşte kalırsa hastalanıyor zaten 40 yaştan sonra eskisi kadar etkilemiyormuş annemde 40'ını geçti öyle hafifledi atakları
 
selm kıslar bu başlığı yeni farkettim öncelikle geçmiş olsun arkadaşlar hayatın bize ne getiriceği bazen hiç belli olmuyo malesef bende prolaktnle ilgili mr çektirdim ama onuç ön beynde çok fazla beyaz lekeler yani lezyonlar görüldü doktor pek ciddiye almadı herkesde olabilio bu dedi ama bnm kndi doktorum ms olabilir detaylı bi inceleme gerek dedi çok morelim bozzuldu ms alakalı hiç bi belirtim yok sadece yılardır kronkleşmiş baş ağrım vardı şimdi gözlük kulanıorum ve ağrılarım geçti ne yapmam lazım sizde daha büük bi araştırma hastanesine gitsemmi kötü bi sonuç çıkmasındanda korkuorum...
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…