- 21 Nisan 2018
- 8.130
- 30.222
- 548
- 36
- Konu Sahibi Less-is-More
- #1
Bebeğim dokuz aylık ve doğduğu günden beri KV ile beraberiz. KV her şeye karışan, her şeyin en doğrusunu kendisi bilen, kendini ya da başkalarını sürekli övüp duran karakterde biri. Ev işlerinde ya da bebeğin ihtiyaçlarında çok yardımı oldu ama bunları hep kendisinin en güzelini ve en doğrusunu yaptığını düşündüğü için yaptığına eminim. Önceden beni düşündüğünden sanırdim ama artık öyle olmadığına inanıyorum.
Ben öğretmenim ve oğlum beş ayına girdikten bir hafta sonra ise basladim. O zaman yavaş yavaş ek gıdaya başladık ama ben çoğunlukla iki ogunluk süt sagip bırakıyordum. Altı ayı dolunca tamamen ek gıdaları vermeye başladık ve sorunların çoğu burdan sonra patlak vermeye başladı. KV asla çocuğun doyduguna inanmayan bir insan. Saat başı çocuğun ağzına birşeyler tıkıyor ve çocuk artık bıktı yemek yemekten. Sonra da bu çocuğun iştahı yok bugün hiçbir şey yemedi diye söylenmeye başlıyor. Çocuğumun boyu da kilosu da olması gereken seviyede ama gel de anlat. Güzellikle anlatıyorum, arkadaşlarının yanında laf vuruyorum ama yok. Kadın kendi bildiğini okumaktan vaz geçmiyor ve ben artık sabır noktasını çoktan geçtim. Ona laf anlatamayinca eşime sariyorum. O da bana hak veriyor, konuşuyor ama yok kadın çocuğa büyük adam muamelesi yapmaktan vazgeçin geçmiyor. Dünkü olayı anlatayım.
Okuldan geldim sınav işlerimi hallediyorum. Saat 11.30 gibi geldiğimde birşeyler yedirmişti. 12 gibi aldım uyutmaya götürdüm ama ezan sesine uyandı ve saat bir gibi kalktı. Yoğurt çıkardım, saat 2 gibi yoğurt yedi. Ben bilgisayarın başına döndüm. Baktım çocuk ağlıyor. Meyve püresi hazırlamış daha üzerinden bir saat geçmiş onu yedirmeye calisiyor. Ağladıkça ağzına tepiyor. Artık kavga edecektim ama kendimi nasıl tuttum hayret ediyorum. Mesaj attım eşime ben ücretsiz izine ayrılıyorum annen evine dönsün artık diye. Kavgasız gürültüsüz gitsin yeter ben ilgilenirim çocuğumla dedim. Şu okul işlerimi bitirip ayrılacağım izne.
Sonra çocuk dört gibi uyudu. Uyandığında saat altı falandı sanırım. Uyanır uyanmaz şehriye çorbası yedirmeye calisiyor. Çocuk yine ağladı, istemiyor çünkü. Aç da olsa yemek yeme fikrinden soğudu yavrum. Kadındaki mantık su, hic ağzı boş kalmasın, sürekli bağırsakları çalışsın, ne bulursan ağzına tep. Aldım oğlumu giydirdim, dışarı çıktık. Eşim de spora girdi o arada. Biraz parkta gezdirdim, sonra marketten meyve püresi aldım, bı cafede oturdum onu yedirdim ve yavrum seve seve yedi hiç aglamadan. Eve geldik, zaten surat beş karış bu hiç birşey yemeyecek mı diye sordu. Ben de meyve püresi aldım yedirdim dedim. Öyle olur mu, bu çocuk yemek yemeyecek mı, günde bir kere yemesi gerekiyor onu ( biliyorum ve bu hazır alıp yedirdigim ikinci meyve püresi, kendim evde hazırlar veririm hep) diye söyleniyor. Ben de gördün yemek istemedi dedim her gün mü yediriyorum ben bunu dedim. Ki zaten ne istersem yediririm sanane diyeceğim kavga başlayacak. İçimden sabrediyorum az kaldı gidecek diye. Şimdi arkadaşlar ben mi çok abartıyorum sizce? Uzun olmuş olabilir. Daha çok şey var anlatmadigim ama en büyük sorunum bu. Yani bir bebek bu kadar sık beslenir mı? Sinir olmakta haksız mıyım?
Ben öğretmenim ve oğlum beş ayına girdikten bir hafta sonra ise basladim. O zaman yavaş yavaş ek gıdaya başladık ama ben çoğunlukla iki ogunluk süt sagip bırakıyordum. Altı ayı dolunca tamamen ek gıdaları vermeye başladık ve sorunların çoğu burdan sonra patlak vermeye başladı. KV asla çocuğun doyduguna inanmayan bir insan. Saat başı çocuğun ağzına birşeyler tıkıyor ve çocuk artık bıktı yemek yemekten. Sonra da bu çocuğun iştahı yok bugün hiçbir şey yemedi diye söylenmeye başlıyor. Çocuğumun boyu da kilosu da olması gereken seviyede ama gel de anlat. Güzellikle anlatıyorum, arkadaşlarının yanında laf vuruyorum ama yok. Kadın kendi bildiğini okumaktan vaz geçmiyor ve ben artık sabır noktasını çoktan geçtim. Ona laf anlatamayinca eşime sariyorum. O da bana hak veriyor, konuşuyor ama yok kadın çocuğa büyük adam muamelesi yapmaktan vazgeçin geçmiyor. Dünkü olayı anlatayım.
Okuldan geldim sınav işlerimi hallediyorum. Saat 11.30 gibi geldiğimde birşeyler yedirmişti. 12 gibi aldım uyutmaya götürdüm ama ezan sesine uyandı ve saat bir gibi kalktı. Yoğurt çıkardım, saat 2 gibi yoğurt yedi. Ben bilgisayarın başına döndüm. Baktım çocuk ağlıyor. Meyve püresi hazırlamış daha üzerinden bir saat geçmiş onu yedirmeye calisiyor. Ağladıkça ağzına tepiyor. Artık kavga edecektim ama kendimi nasıl tuttum hayret ediyorum. Mesaj attım eşime ben ücretsiz izine ayrılıyorum annen evine dönsün artık diye. Kavgasız gürültüsüz gitsin yeter ben ilgilenirim çocuğumla dedim. Şu okul işlerimi bitirip ayrılacağım izne.
Sonra çocuk dört gibi uyudu. Uyandığında saat altı falandı sanırım. Uyanır uyanmaz şehriye çorbası yedirmeye calisiyor. Çocuk yine ağladı, istemiyor çünkü. Aç da olsa yemek yeme fikrinden soğudu yavrum. Kadındaki mantık su, hic ağzı boş kalmasın, sürekli bağırsakları çalışsın, ne bulursan ağzına tep. Aldım oğlumu giydirdim, dışarı çıktık. Eşim de spora girdi o arada. Biraz parkta gezdirdim, sonra marketten meyve püresi aldım, bı cafede oturdum onu yedirdim ve yavrum seve seve yedi hiç aglamadan. Eve geldik, zaten surat beş karış bu hiç birşey yemeyecek mı diye sordu. Ben de meyve püresi aldım yedirdim dedim. Öyle olur mu, bu çocuk yemek yemeyecek mı, günde bir kere yemesi gerekiyor onu ( biliyorum ve bu hazır alıp yedirdigim ikinci meyve püresi, kendim evde hazırlar veririm hep) diye söyleniyor. Ben de gördün yemek istemedi dedim her gün mü yediriyorum ben bunu dedim. Ki zaten ne istersem yediririm sanane diyeceğim kavga başlayacak. İçimden sabrediyorum az kaldı gidecek diye. Şimdi arkadaşlar ben mi çok abartıyorum sizce? Uzun olmuş olabilir. Daha çok şey var anlatmadigim ama en büyük sorunum bu. Yani bir bebek bu kadar sık beslenir mı? Sinir olmakta haksız mıyım?