Yazları babamın çalıştığı yer olan Kıbrıs'ta geçiriyorum. Son kaldığımız evimiz giriş üstüydü ve hemen yanımızda özel bir anaokulu vardı. Yemek ve uyku saatleri dışında çocuklar bütün günlerini bahçede geçirirlerdi ve ben de zevkle onları izlerdim. Kendim de eğitim fakültesi öğrencisi olduğum için etkinliklerine, oyunlarına bakardım. Orda iki şeye çok şaşırmıştım. 3-4 yaş grubu çocuklara, öğleden sonra ve hareketli bir oyundan nasıl su verdiklerini gördüm. Kıbrıs nasıl sıcak olur, Akdeniz in yaz sıcağını bilen bilir. Suyu çocukların erişemeyeceği yükseklikte bir yerde tutuyorlardı, bir cam sürahi ve BİR plastik bardak şeklinde. Böyle koşuşturmalı bir oyun sonrası çocuklar suyun bulunduğu yere toplaştılar, başlarında bir yardımcı ablaları vardı. Abla, 10-12 kadar 3-4 yaş çocuğuna tek bir plastik bardakla su verdi... Nasıl yanmışlar o çocuklar susuzluktan, nasıl içmişlerdi o bir bardak suyu sıralarını bekleyerek.. Bu sahne hiç gitmez gözümün önünden... Bir de anaokulunun yemeklerini yapan hanım üst kat komşumuz olduğu için o anlatmıştı, sonradan ben de çocuğu gördüm, 1,5 yaşında bir bebek anaokuluna veriliyordu tam gün olarak. Bu bebeğin annesi de çalışmıyordu biliyor musunuz, annesi bebeğin yemek yemeyi, konuşmayı, yürümeyi öğrenmesi için anaokuluna verdiğini söylermiş. Okulun en küçüğüydü, bu kadar minik bir çocuğun eğitim amaçlı anaokuluna verilmesini de çok şaşırmıştım. Neyse ki bakıcılar küçük diye hep kollarlardı onu.. Bu konuyu okuyunca bu iki gözlemimi paylaşmak istedim.
Annem çalıştığı için ben de kreşte büyüdüm, annem bir devlet hastanesinde çalışıyordu, ben çocuk olarak ne susuz ne aç kaldığımı hiç hatırlamıyorum, benim öğretmenim ve bakıcılarım çok iyiydi, hala görüşüyoruz kreş öğretmenimle a.s ben 6 yaşındayken kardeşim 2 yaşındaydı, o benim kadar şanslı değildi, anlatmayı ve sizi üzmeyi hiç istemem ama sadece aklınızda olsun, çocuğunuzu takip etmeyi bırakmayın diye anlatayım. Nasıl içim yanıyor yazarken.. Annem kardeşimin dilinin renginin koyulaştığını ve hem görmeye hem almaya gittiğinde kardeşimin hep ağladığını görüyor.. Diğer annelerle görüşüyor ve olay ortaya çıkıyor. 2 yaş grubu çocuklara yemekleri sıcak yediriyorlarmış, benim kardeşimin dili, ağzı hep yanıyormuş, dili ondan mormuş.. Ve ceza olarak çocukları karanlık odaya kapatıyorlarmış, çocuk ağlamaktan helak oluyor tabii içerde.. Çocuklara böyle davranan kadın artık hayatta değil, kanserden öldü.. Annem de işten ayrılmak zorunda kaldı, çocuklarına kendisi baktı misler gibi..