Bakıcı, Kreş, Oyun Ablası Kreşli Günlerde İrem...

Çocuğunuzun bakıcı veya kreş deneyimleri, önerirler, tavsiyeler, karşılaşılan problemler, oyun ablaları ve oyun grupları

irem-ozge

:)
Kayıtlı Üye
4 Mart 2008
5.435
342
398
Kızım İrem 35 aylık ve 13 Eylül'de annesinin doğumgününde okullu oldu.

Daha 3 yaşındayken hayatı öğrenmeye başladı. Ve tabi bu hayat yükü birden çok ağır geldi. Anneanne - dede elinde, herşeye hakim ve özgür olan kızım; kreşte başka çocuklarla, kurallarla karşılaşınca afalladı.

İlk gün çok güzeldi tabi. Heyecanla kreşe gittik, ağlamadan zırlamadan girdi içeri. Bana hoşçakal demek için bile geri gelme zahmetinde bulunmadı hanfendi.
Bir bilseniz nasıl zor geldi. Ne kadar rahatmış onu anneme emanet edip işe gitmek. Kapıdan çıktığım anda boşaldı yaşlar gözümden. Bir süre ayrılamadım kreşin önünden ve sonra çaresiz ve güvenmek zorunda olduğumu kendime tekrarlayarak işe geldim. Gün içinde bikaç kez aradım. Hiç sorun çıkarmamış kızım. Akşam eve geldiğimizde ilk şarkımızı öğrenmişti bile.

Şapkamı takıp, düdüğümü çalıp, yolları açacağım. Kim hata yaparsa, kurallara uymazsa onlara ceza yazacağım…
Hayatımda duyduğum en güzel şarkıydı, en güzel sesten dinlediğim.

Ertesi gün yine güzelce gittik kreşimize. Sorunsuz geçti çok şükür yine. O akşam bi iş yemeği için kızımı annemde bırakmak zorunda kaldım. Ve çok büyük hata yaptım. Tekrar anneannesinde kalacağı mesajı verdim ona yanlışlıkla. Ertesi sabah kreşe anneannesi bırakacaktı. Ve o sabah çok ağlamış kızım. Beni bırakma anneanne sende gel içeri diye. Annem mecbur bırakmış ve bir süre beklemiş bahçede. Kısa süre sonra susmuş kuzum ve dalmış oyunlara. Gün içinde sorun çıkarmamış.

Perşembe sabahı yine ağlamalar zırlamalar inatlaşmalar. Kreş kapısına geldiğinde değişen bir çocuk. Tamamen uyumlu, sevinçle okuluna giren bir İrem vardı karşımızda.

Ama Cuma sabahı hayatımın en zor sabahlarından biriydi diyebilirim. Kreşe gitmek istemiyorum diyerek uyandı. Konuştum, sarıldım vs. Başladı ağlamaya elbette. O ağladıkça içim ezildi ezildi ezildi. Ama belli etmedim elbette. Beni elde ettiğini düşünürse ve en ufak bir açık yakalarsa mümkün değil geri dönüşümüz olmayacaktı çünkü. Neyse baktı kararlıyım sustu ve evden çıktık. Kreş kapısına geldiğinde yine başladı ağlamaya ama nasıl bir ağlama anlatamam. Öğretmeni içeri aldı kucağında. O an bana bir bakışı vardı meleğimin “anne yalvarırım beni burada bırakma” diyordu resmen. Girdiler içeri ve kapı kapandı. Bahçe de beklerken kızım içerde ben dışarıda gözyaşlarıyla oturuyorduk.
Beş dakika sonra sustu şükür. Ama beni susturmak ne mümkün. Öğretmenler geliyor yanıma teselli veriyor yok. Beynimde acabalar dönüp duruyor. Acaba erken mi? Acaba kötü bir şey mi yapıyorlar? Acaba kötü bir anne miyim? Acaba? Acaba? Acaba? O sırada eşim aradı elbette klasik baba tavrı “ al okuldan, ne ağlatıyorsun çocuğu, gitmesin kreşe vs vs” İrem susunca kreşimizin kurucusu Nilgün babaanne içeri aldı beni “gel bak nasıl uyumlu oynuyor” diyerek. Girdim ve camdan izledim kızımı gizlice. Keyfi yerinde maşallah. Kahvaltıya indiler bizde birer çay içtik Nilgün babaanneyle. Sonra çıktılar yine sınıfa ve sabah sporu başladı. Sabah kıyamet koparan o çocuk değil sanki.
Ve akşam alış saati… Sarılmalar, seni çok özledimler, seni çok seviyorumlar…
İnanın çok ama çok ama çok ve çoooookkkkk zor bir dönem. Hele ki İrem gibi kreşe gitmek için hevesli, deli gibi istekli bir çocuk varsa karşınızda. Siz her şeyin sorunsuz bir şekilde başlayıp devam edeceğini düşünürken farklı şeylerle karşılaşmak büyük bir hayal kırıklığı yaratıyor.

Şimdi bu yazıyı okuyan ve bebeğini kreşe vermeyi düşünen annelere öneriler.

• Çocuğu her zaman kim okula bırakacaksa ilk günden itibaren o bıraksın. Düzen ne olacaksa o şekilde başlayın (Bizde normalde baba bırakacak ama ilk 3 gün ben bıraktım ve sanki hep öyle olacak sandığında babanın bırakmasına itiraz etti).
• Biliyorum çok merak ediyorsunuz ama çocuğa akşam eve gelince çok fazla soru sormayın. Çok soru çocuğun kendince “bu kadar sorduklarına göre var bunda bişiy” diye düşünmesine sebep oluyor.
• Asla ve asla ağladığında “peki tamam bugün gitme” diyerek okula yollamamazlık yapmayın. Bir kere bunu yapmanız her seferinde ağlamasına ve her ağladığında okula gitmeyeceğine inanmasına sebep olur.
• Eğer çocuğunuz bir sorundan bahsediyorsa onu ciddiye alın. Örneğin İrem kreşte Ekim diye bir çocuğun kendisini sık sık öptüğünden şikayetçiydi. Tensal temastan hiç hoşlanmaz çünkü o yönde yetiştirdim özellikle. Öğretmeniyle görüştüm ve bir süre İrem alışana kadar pek yan yana getirmeseniz dedim. Ve bu konuya dikkat ettiler. En azından ağlama süreleri kısa oldu, öğretmenlerine güven kazandı.
• Kreşe gitmek istemiyorum dediğinde uzun uzun konuşmayın. Bazen duymamazlıktan gelin ve arada “anne baba işe çocuklar kreşe gider” gibi kısa ve basit cümleler kurun.
• Sakın ama sakın yanında ağlamayın.
• İlk günlerde kısa süre kreşte tutun yada erkan alın. Ben bunu yapmadım. Birden bire tam gün kreş ağır geldi.
• Ona o zamana bakan kişi kimse ona hayali bir iş bulun. Bankacı olsun mesela.
• Küçük sürpriz hediyelerle onu teşvik edin. “Bugün kreşine ağlamadan gittiğin ve orada çok uslu durduğun için bu sulu boya senin. Haydi onunla bir resim yapalım ve yarın sabah öğretmenine götür. “ dediğinizde hem takdir hem teşvik etmiş olacaksınız.
• Kıyafetlerini, nevresim takımını, hatta giyeceği iç çamaşırını bile kendisinin seçmesine bir süre izin verin. “Yarın sabah öğretmenine hangi tokanı göstermek istersen onu bana getir saçına takalım” gibi cümleler kullanın.

Bu hafta ikinci haftadayız. Bu haftanın özetini de yazacağım daha sonra. Umarım faydalı olur herkese.
 
Biran geçen seneki halimi gördüm yazdıklarınızda.

Okul bahçesinde ağlayan bir anne, içeride ağlayan hatta kıyametleri koparan bir oğlan çocuğu. İrem'le, Kıvanç arasındaki tek fark Kıvanç hiç istemedi kreşe gitmeyi. Gitmiycem diye tutturdu. İlk 2 hafta tabiri caizse anamdan emdiğim süt burnumdan geldi. Tam bir sinir harbi. Ama hep kararlıydık onun karşısında. Aynen dediğiniz gibi "anne baba işe, çocuklar okula akşam hep birlikte evdeyiz" dedik.

Bu sene yine aynı kreşe gidiyor ve o kadar rahatız ki çok şükür. Aslında tedirgindir biraz öğretmeni değişecekti, ama sonradan öğrendikki öğretmenimiz geçen seneki öğretmenimiz. Kıvanç'ın keyfine diyecek yok tabi, bayıla bayıla gidiyor okula. Öğretmenin değişme ihtimali hala var, işte o zaman naparız bilmembilmiyorumkismile
 
Birçok anneden benzer şeyler duyuyorum. Halbuki ilk başta bir tek ben yaşıyormuşum yada yanlış bişeyler yapmışım gibi geliyordu.
Zamanla Kıvanç gibi İrem de sorunsuz gitmeye başlar umarım.
Çocuklarımız için herşey.
 
Evet.... Yazınızı dikkatle gözlerimi sonuna kadar açarak okudum...

Kızım 3 yaşında ve 10 gün önce kreşe başladı...

İlk gün ne babası ne de ben götürdük serviste öğretmeni ve diğer arkadaşlarıyla gitti... 2gün herşey normal ve çok memnundu ne ağlama ne ortalığı yıkma sorunu yaşadık...

3. gün olan oldu sabah çığlık çığlığa!!! Gitmeyeceğimmmmm!!! Söylediği tek kelime bu... Tabi biz tedbirliyiz ve kararlıyız... İstemezse gitmeyeceğini ama (bana daha düşkün) benim işe gitmem gerektiğini söyledim montumu giydim tam kapıdan çıkarken -Anne!!! dedi sadece sonrasını ben anladım. Giydirip servise indirdim gözleri dolu dudağı sarkık.... Servise binince ağladı ilk hafta hergünümüz böyleydi... Bizi tek rahatlatan oraya gittiğinde mutlu olmasıydı... Süpriz ve ani gidişlerle buna da şahit olduk...

Bugün 2. haftası gidişlerimiz aynı ama biz kararlıyız alışması gerek... Çabamız bu yönde onu üzmeden, psikolojisini yıkmadan....

Çok kısa deneyimimiz ama yine de paylaşmak istediklerim var...

Bir kere çocuğunuzu emanet edeceğiniz, kreş, anaokulu tüm personel önemli benim için, sadece eğitmenlerle iş bitmiyor... Onları tuvalete götüren yardımcı ablalar işte en büyük görev onların aslında çocuğun gidişinden oradan titizlikle, hijyenle çıkarılmasına kadar....

Eğitmenler her an bilgi alabileceğiniz ve düşüncelerinizi önemseyen olması gereklidir ki biz her akşam rapor alıyoruz güne dair...

Kreş kurucuları onlarda en az eğitmenleri kadar çocuğu takip etmeli ve gerektiğinde almak istediğimiz soruların cevabını anne babalara verebilmeli... Yani zaman bir yerde yanlış ya da doğru olabilir ama doğru kreş daha önemlidir....

Artık sabahları çıkarken kızıma ısrar etmiyorum evde kalmak stiyorsa kalabileceğini ama benim işe gitmem gerektiğini kararlılıkla ifade ediyorum ve arkamdan geliyor....

Başlarda benimde inanılmaz acabalarım vardı her anne gibi... Küçük mü verdim? Yanlış yere mi gönderiyorum? Psikolojisi ne olur? daha neler neler... Şimdi rahatlamaya başladım nasılsa bir gün eğitimleri başlayacak ve ayrılacağız önceden görebilmesi gerekenleri görmesi daha mantıklı geliyor bana....

Allah bizim ve çocuklarımızın yardımcısı olsun... İlerleyen günlerde paylaşırım yaşadıklarımızı....
 
Aynen bizim yaşadıklarımız.
Merak etmeyin annesi geçecek.
Bana o dönemde kurucumuz (babaannemiz. Çocuklar ona böyle gitap ediyor) bak bikaç hafta sonra haftasonları gelmek isteyecek derdi.
İnanmazdım beni susturmak (ağlarken) için söylüyor derdim.
Ama inanın şu an öyle.
20 gün en fazla sürecek. Çok zor bu dönem biliyorum ama geçecek inanın.
Belli ki sizde çok bilinçli bir annesiniz. Bu da minişinize yardımcı olacak.

Yalnız şuna hazırlıklı olun. Bizim 1.5 ay oldu. Her akşam mızırdanan, inatlaşan bir çocuk var karşımda.
Bu hafta daha iyi normale döndü. Kendince ceza veriyor bize.
Normalde hiç böyle bir çocuk değildir.
Bunun da geçeceğini söylemişlerdi ve geçiyor düzeliyor.
 
Son düzenleme:


Katılıyorum ve teşekkür ediyorum...

Bizim o ceza diye adlandırdıklarımız psikoloğumuzun söylediğine göre çocuğun savaş mekanizmamısymış, aklında bir süre annem, babam, beni sevenler beni artık sevmiyorlar ve başka yere gönderiyorlar mantığı olurmuş bir süre....

Bu dönemde mümkün olduğunca sabırlı olmak bizlere düşüyor... Hepimize kolay gelsin...
 
benım oglum malesef daha erken tanısmak zorund akaldı kreşle 17 aylıkken başladık 4 ay oldu yani.henüz konuşmadığı için bizim alışma sürecimiz daha kolay oldu bırde kademelı artırdık kreşte kalma süresini ama tabi ağlamalar filan oluyodu ben dayanamıyorum bırakmaya eşim bırakıp alıyor bazen bende alıyorum eısmın mesaı saatlerı uymadıgında.
ama kızlar ıcım ıcımı kemırıyor yanlsı mı yapıyorum dıye bır de kreste nasıl hareket edıyro nasıl muamele görüyor cok merak edıyroum gidip izleme imkanım yok kreşte ızın vermıyor kapıdan bırakıp kapıdan alınıyor o sekılde öğrenip bizi beklememesi içinmiş su kamera olayıd akaldırıldı bılıyosunuz cok merak edıyorum oglumda konusmayınca nbe yapıyor gun boyu dıye genel olarak memnunuz kresten ama genede ıcımde bı yerde bı huzursuzluk var buna engel olamıyorum eşime dedıgımde kızıyro oda bazen dedıgınız gıbı o zaman otur evde cocuguna bak madem dıye tabı soylemeıs kolay neyse allah hepımızın yardımcısı olsun en cok da mınıkelrımızın
 

Ani ziyaretlerde bulunun. Kreşler şeffaflık sağlamalı velilere.
Gün içinde siz eşiniz yada büyüklerden biri gitsin.
İçeri girip kapıdan izlemek istiyorum diyin.
Öğretmene haber verilmesin. O an ne yapıyorlar izleyin.

Bizim kreşimiz bu konuda çok iyiydi. Sınıfların kapı camları vardı. Dışardan içeriyi görüyorduk ama içerden dışarısı görünmüyordu. Yani diğer çocuklar da kendi çocuğumda beni görmüyordu. Dolayısıyla diğer çocuklar içlenmiyordu kendi anneleri olmadığı için.

Bunu talep etmek hakkınız. Siz oraya canınızı emanet ediyorsunuz. Elbette ki endişeli olmanız doğal.
Birde çocuğunuzla öğretmencilik tarzı oyunlar oynayın. O öğretmen olsun siz öğrenci. Birçok şey anlatacak bu oyunla size.
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…