Gerçek komşuluğun artık eskide kaldığına inanıyorum.Etrafınızda ,apartmanınızda yada mahalleniz de komşuluk
ilişkilerine hiç dikkat ettiniz mi? Ya da komşularınızdan ne kadar memnunsunuz veya değilsiniz?
Benim düşünceme göre bir çok yerde komşuluk,artık kimsenin birbirini takmadığı ,saygı göstermediği bir şey olmuş.Herkes mutlaka apartmanda yaşam kurallarını şu yada bu şekilde duymuştur.Ve bunların da bir çoğunun malesef gözardı edilerek uygulanmadığını görmüştür.
Mesela apartmanlar da kapı önlerine terlik,ayakkabı ve eşya bırakmak yasaktır.Ama bizim milletimiz sağolsun bayılır böyle şeylere.Kapı önünde her çeşit terlik,ayakkabı,ayakkabılık,bisiklet vs. Sanki bunlar bulunmazsa olmazmış gibi sıralanır gider.Görüntü kirliliği mi dersiniz,ayakkabılardan gelen kokular mı dersiniz. Söylediğiniz zamanda sanki siz suçluymuşsunuz gibi bir tavırlar üste çıkmalar.
Bir de bizim milletçe hastalığımız olan ,özellikle de bayanların olmazsa olmazı silkelenmek.Bu nasıl bir adettir.? Çözemedim gitti.Kazağını silkeler,çarşafını silkeler,halı silkeler,sofra bezi silkeler yani kısaca ne bulursa silkeler böyle tipler.
Bir de balkonlarından ne bulursa salkıtan tipler var.Aşağıda baskası oturuyormuş, böyleleri için kesinlikle önemli değildir.Milletin ağzının içine girer nerdeyse çarşaflar ,halılar....
Ha bide kendini müstakil evde yaşıyormuş zanneden tipler var.Onları da unutmayalım.Tv açarlar sanki bütün apartman onun dinlediği programı dinlemek zorunda gibi.Müzik dinlerler o da aynı şekilde .Bir de bu tipler için sabah ,öğle aksam farketmez onlar kalktımı herkes kalkmak zorunda ya, yada onlar yatmadan sanki kimse uyumuyor.
Bir de kavgasını gürültüsünü her daim yüksek volümden yapanlar var.Onlar içinde saat önemli bir olay değildir.Hani arada bir olabilir dersiniz.Ama hergün de oluyorsa işte o zaman çekilmiyor.Bir yüksek seste milletin özelinden gelen seslerdir.Adı üzerinde özel.Bazı tipler için de bunun da önemi yoktur tabi.Zevk onun zevki değil mi,kimene derler...
Yani bu konu uzar gider,tartışma bitmez.Her insan hata yapabilir .Bir kere söylersin,ikaz edersin.İnsansa özür diler ,bir daha tekrarlatmaz. Kısaca diyorum ki "Anlayana sivri sinek saz,anlamayana davul zurna az.
Yazan:Misey'in orjinal düşünceleridir.:)