Tartışmayı becerememişiz yine.
Empatiden bahseden arkadaşa gayet açıkyüreklilikle söylüyorum. Ben aynı durumda olsam benim gibi düşünen insanları hayatıma alırdım. Yaptığımın da yapmadığımın da arkasında olurdum. Bunu bir suç gibi saklamazdım, kimseyi kandırmaya çalışmazdım. Bunu önemseyen kişiye saygısızlık etmezdim, önemsemeyen kişilerle, ki bu çağda onların sayısı oldukça fazla, onlarla beraber olurdum. Konuyu saptırmaktaki amacınızı anlıyorum, bekaretini kaybedene kimse o... demedi, diyemez, bu zihniyetin karşısında ilk ben varım. Bu şekilde, dediklerimiz farklı yöne çekilerek, diktirmeye karşı olanlar yobazmış gibi bir algı oyunu yapılmış. Yapılmış ki vicdan rahatlatılsın. Onlar zaten yobaz, ne önemi var söylediklerinin densin. Kazın ayağı öyle değil sevgili arkadaş.
Din adamlarından bile zinanın aşksız muhabbetsiz seks anlamına geldiğini söyleyen varken ben bunun dinen yanlış olup olmadığından çok emin değilim. Ama yine de bekarete önem veriyorum, böyle gelmiş böyle gider. Bir gün aşık olduğum insanla birliktelik yaşarsam veya yaşamış olsaydım da kimseyi kandırma yoluna gitmezdim, çünkü nasıl ki ben doğruları hakediyorsam karşımdaki de hakediyordur.
Psikolojiyle ilgili bir çok yorum okudum burada, peki zarı diktiren kişinin psikolojisi nasıl bir psikolojidir acaba buna da bilimsel bir açıklama yapabilir misiniz? Hem zar parçası diyorsunuz, yani önemsiz diyorsunuz, hem de diktiriyorsunuz, bu nasıl bir tezatlık? İnanmadığınız doğrunun yanlışını neden örtbas etmeye çalışıyorsunuz o zaman? Sizce sorunun doğru cevabı a değil b, öyleyse neden b şıkkını işaretlediğinizi saklıyorsunuz?