Arkadaşlar günaydın.
Babam birkaç ay önce vefat etti. Özellikle son 4 senedir kalp yetmezliği ve diğer birçok rahatsızlığı sebebiyle zor süreçler geçirdik ve tek kız evlat olarak bu süreçte hep yanındaydım. Annem de yaşlı, hasta ve bir ayağı hafif engelli bir kadın. Evin işi, alışverişi, temizliği, yemeği, hastane işleri, refakatçiliği, babamın banyosuna, şeker hastası olduğu için ayağının bakıma kadar hayatım tamamen yaşlı annem babama odaklıydı. Bu süreç beni hayatıma ara vermek zorunda bıraktı.
Tek başıma o kadar çok şeyin üstesinden geldim ki. Defalarca ameliyat olan babamın yanında refakatçilik yaptım, yaşlı da olsa bir erkeği o hâlde ayağa kaldırmak, yeri gelince yattığı yerden tuvaletini almak, yıkamak, paklamak çok zordu. Utanırdı benden ben onu temizlerken, erkek evlatlarının üstlenmesi gerekenleri de ben üstlendim kısaca, bebek gibi de baktım, hiçbir şeyini eksik etmedim. Bu zoruma gitmiyor da onlar hayatına bakarken, tek benim görevimmiş gibi görülmesi çok ağrıma gidiyordu. Kız çocuğum ya tek benim görevim ne de olsa(!).
Özellikle abimden destek görmedik. Eline göstermelik iki kilo meyve bile almadan hastaneye bir 10 dk uğrayıp giderdi. Eve gelirler, karısı da kendi de suya sabuna dokunmadan oturur, onca işin içinde ben pazarı marketi görür, yemeği yapar herkesi doyururdum. Babam bana kıyamazdı, gelmelerini bu yüzden istemezdi. Erkek kardeşim de bekarken onca işin içinde bir ütüsü yapılmasa bana bir ton hakaret ederdi. Sanki koskoca adam gömleğini ütüleyemiyor. Zaten her şey benim omuzlarında. Babama dost, arkadaş, iyi bir evlat oldum, abimin seneler içinde yaptıkları, erkek çocuklarının ilgisizliği arasında onunla Tek ilgilenen, gezdiren, dert ortağı bendim. Hep söylerdi, benim kızım olmasaydı benim bir kap yemeğimi yapan olmazdı demişti, hakkımı bir tek o teslim ederdi, nur içinde yatsın güzel babam.
Babam olabilecek yaşta bir abim var, ezelden beri sıkıntılıyız. Karısı onu çok değiştirdi. Maalesef tüm aileyi parçaladı yengem içimize girdi gireli, abimi himaye altına aldılar ailecek.
10 sene evvel babamın yaşlılığından, kulaklarının duymamasından, hasta anından faydalanıp notere götürüp imza alarak tüm mallarının satış vekaletnamesini aldı. O zamanlar da çok hasta dönemiydi, kaybetmekten korkuyorduk. Babama da inşaatlarla alakalı doğalgaz, elektrik vs işlemleri için sen yorulma demiş, bir imza alacağım demiş. Noter anlatıyor evet ama babam anlamaz, kulaklar sıkıntılı, gözler bulanık ne dedilerse he demiş titreyen ellerle imzalamış. Eve geldim lise öğrencisiydim, kağıdı görünce baba sen ne yaptın burada satış yetkisi verdiğin yazıyor dedim. Annemin de içine kurt düşürmüştü, abimle yengemin davranışları. Sorduk soruşturduk, hemen ertesi gün bozdurduk. O gün bugündür bana düşmanlar, aramızda soğuk bir savaş var. Anne hasta, baba bir ayağı çukurda, yaşlı, kardeş küçük anlamaz diyip şark kurnazlığı yapmaya kalktılar kısaca. Bir de ben kızım(!) zaten ben kimim ki değil mi, ne hakkım var baba malında, erkek kardeşlerim beni hep bu şekilde hor gördüler. Baba evinde yediğim ekmeği bile yüzüme vurdular, sanki onların parasını yedim. Her şeyde benden fazlasını aldılar, malda, altında. Babam ölmeden erkek kardeşlerime siz benim paramı yemeyi seversiniz anca diyerek yüzlerine de vurdu.
Babam öldüğü gün daha toprağa koymadan, abim utanmadan Bursa’ya gideceğim dedi, planlarından bahsetti; eşinin teyzesi yakınları vs orada. Ve burada yaşlı hasta engelli annesi varken cenaze günü bunları konuşuyordu, sustum bir şey demedim. Babamın ruhu incinsin istemedim. O kadar haklıydın ki babam…
Dün yine geldiler. Mal satacaklarmış. Çıkan tapulara hepimiz ortağız, herkes kendi tapusunu alsın diyorum, ondan sonra ne yaparsanız yapın diyorum, biz malımızı satacağız tapu için bir sürü para yatırmak gerekiyormuş, ne gerek varmış. Dün bir sürü kavga çıktı; beni öldürmekle tehdit etti abim, üzerime yürüdü, vurmaya kalktı. Babam ölünce gelmiş, arkasından sallıyordu, dayanamadım ulan sen kimsin ki yaptıklarına rağmen gelmiş babamın evinde, babamın hakkında ileri geri konuşuyorsun ki dedim diye oldu. Annem de evden kovdu üzerime yürüdüklerinde.
İyi de biz imza versek, onlar istedikleri malları satsa geriye kalana da ortak olmuş olmuyorlar mı arkadaşlar? Tapularda 1/4 yazıyor. Hem bildiğim kadarıyla miras yoluyla geçen mallarda satış yapar gibi tapu harcı ödenmiyor. Senelerdir yaptıkları katakulliler işe yaramayınca yine bir hinlik peşindeler mi sizce? Bu konularda bilgisi olanlar beni aydınlatabilir mi? Ne yapacağım? Tapu dairesine mi gitmem gerekiyor, erkek kardeşlerime güvenmiyorum.
Herkese şimdiden teşekkür ederim. Uzun oldu hakkınızı helâl edin. Biraz dertleşmek biraz işler nasıl yürüyor bilgi almak istiyorum, canım çok yanıyor