• Merhaba, Kadınlar Kulübü'ne ÜCRETSİZ üye olarak yorumlar ile katkıda bulunabilir veya aklınıza takılan soruları sorabilirsiniz.

Kiskaniyorum, napiyim

Fesatlik baska gipta etmek baska sey.. ikisi icinde kiskanma kelimesini kullanabilir belki.. haklisin ama herkes birseyler yasiyor ve o mukkemmel gorunen hayatlar altinda cok kusurlar var..
 
Seni sen yapan bu acıların değil mi? Gözünü açan, seni daha temkinli yapan, yaşayacağın mutluluklara sıkı sıkı sarılmanı sağlayacak şeyler bunlar değil mi? Her şerde bir hayır vardır, inanıyorum.

Kıskanmak ayıp değil. Ama kıskanarak, imrenerek ömür geçmez. Mutluluk sana gelmiyorsa sen mutluluğa git. Bir süre sadece kendini sev, kendine bak, kendini düşün. Sadece kendin için yaşa. Güzel gözüken nice hayatlar var; içi beni dışı seni yakar denecek cinsten.
Cok guzel soylediniz, beni ben yapan yasadiklarim. Ama kendime uzuluyorum, icim aciyor. Hayatimda o kadar kotu seyler varki, olduki. Bu acilardan kurtulup devam etmek cok zor geliyor
 
Yapmak zorunda degilsiniz elbette. Ama o zaman karsinizdaki insan da sizin kiskancliklarinizi ve suratsizliginizi cekmek zorunda olmaz.
Ayrica sizin yasadiginiz kotu olaylarin sorumlusu mutlu insanlar da degil. Adaletle ne ilgisi var bu konunun? Siz mutsuz oldunuz diye hepimiz mutsuz olursak adil bir dünyada mi yaşamış oluruz?
Bencil ve kıskanç olabilirsiniz, o zaman bunun karşılığını da yasamaya hazir olun.
Adalet dedigim sey su; birisi iyi bir ailede dogar, ona sahip cikarlar, korurlar, iyi egitim verirler, sonrasinin iyi olmasi sansi yuksek olur (bana bunlarin hicbiri verilmedi ve akilsiz sekilde koru-korune evlendim)
birisi cok guzel dogar, guzel bir kiz veya erkek olur - avantajlarini demeye gerek yok
benim mesela genetik sac dokulmem var. bildiginiz kelim, tepem ortada. sacimi normal insanlar gibi toplayamam, uzatamam ve allahin her gunu yikarim. insanlarin bakislarinda hep bir acima gorurum, birde sorarlar "ya senin saclarina ne oldu boyle?". Ama diger insanlarin orman gibi saclari olur. Hayat adaletsiz, bunu biliyorum artik
 
Size tüm samimiyetimle söylüyorum ki bu yaşadığınız duyguyu sürdürdüğünüz sürece, sizden gitmeye ve izlediğiniz kişilerin mutlulukları, gözünüzde büyümeye devam edecek.

Ben ki kıskançlık huyum değil; mutluluk kıskanmak hele, alakam olmaz... İşte bazı bazı iyi resimleri kıskanırım (Şimdilerde oluyor bu da) çizilmiş, bundan ibaret, delirmem yani oturup önüne. Ancak bu duyguyu biliyorum, bahsettiğiniz şey salt bir kıskançlık değil "Gücenme ve öfke"

İyi hissedin kendinizi diye yazıyorum; dillendirmekten nefret ettiğim bir şeydir:
Vaktinde, ismi lazım değil berbat bir hastalık ve kabullenme dönemi yaşadım, çok açmayayım ancak şöyle özetleyeyim, senelerimi çaldı, gençliğimden yedi, beni kopardı, götürdü...Zorla işe gider, zorla yürür, yer, zorla yıkanır haldeydim.
3-4 ay kekeledim, konuşamadım, konuşmayı unuttum. İnsanların neye güldüğünü düşünürdüm oturup. Vallahi billahi "Bu insanlar ne yapıyor, gülüyor mu? Gülünmeli mi? Neden gülemiyorum, hep böyle mi kalacağım?" dedim an geldi.

Ve inanılmaz bir öfke ile yüklendim "Neden ben?" sorgusu ile ve çok sevdiğim, bana hiçbir zararı olmamış, aksine halimi hatırımı sürekli soran dünya tatlısı kuzenimi "Kıskanıyorum lanet olsun!" diye ağlayarak anneme anlattım. Nasıl kuş gibi sekiyor, nasıl cıvıl cıvıl, gülüyor, şıkır şıkır giyiniyor, saçlarının dalgalanışı bile mutlu bir ahenk...
Çok mutluydu (Ya da öyle görünüyordu) ve ben deli gibi mutsuzdum. Kuzenim değil, başkası olsa o an görebileceğim, oturur "Ben neden böyle değilim, neden sağlığım gitti" diye ona ağlardım herhalde o ara.

Hak etmiyor muydu o mutluluğu? Onda olmasın mı istedim? Hayır.
"Neden o değil de ben? Neden şu değil de ben?" dedim.
Ve nedenini anladım. Ben bu hastalığı taşıyabilecek güçte biriyim ve bu yüzden ben.
Ben bu hastalıkla bile kahkaha atabilecek biriyim, bu yüzden ben.

Ve siz de, tüm bu olumsuzluklara rağmen, mutluluğu yakalayabilecek birisiniz, bu yüzden siz.
Sadece burada takılı kalmayın lütfen, bunu alın ve daha derin gülüşler çıkarın içinden, daha sahici.
Angel-a diye bi film var, severim ve hüzünü hissetsem arada açar izlerim, iyi gelir.
Siz de bir izleyin, havanızı değiştirir.

Buradan çıkarsınız, siz çıkar aşarsınız. Yeter ki o potansiyelde olduğunuzu unutmayın ve başkalarına bakarak defterinizi yırtmak yerine, yeni bir sayfa açarak kendi hayatınızı yeniden yazın.

Cok duygulandim okuyunca. Tesekkur ederim.
 
Hayatin adaletsizligi degil yasadiklarimiz bizim secimlerimiz.
Kendi secimlerimizi yasarken kimi neyle suclayabiliriz?
Haklisiniz, kendi secimlerimiz. Ama insan hicbir zaman kendisine kotu sey secmez, degil mi? Mantigi yetmez, elinden gelecek birsey olmaz, o an onu dogru ve iyi secim bilir ve yapar, kotu olmus olmur.
Ben hicbir zaman kimseyi incitmek istememistim, en basta kendimi. Kendini suclamakta kendine haksizlik oluyor
 
5 yil oldu. Hala bile yasadiklarimin acisi dinmiyor. Hatta gittikce artiyor sanki. Dun mesela kabus gordum, eski kocami...

Baya zaman geçmiş evet. Benimde kabuslarıma giriyor. Devamlı beni kovalıyor.
Bir paikologla görüştünüz mü? Ben ilk aşamalarda yardım aldım çok iyi geldi gerçekten.
 
Ben bu kadar gucsuz olmayi anlamiyorum. Ne demek zorla kurtaja goturdu. Siz doktora dediniz mi ben istemiyorum kurtaja zorlaniyorum diye. Cunku sanmiyorum herhangi bir doktor annenin rizasi yokken kurtaj yapsın. Sonra vay efendim kiskaniyorum..
Kiskanacaksaniz bence hamile kadinlari degilde bedeni ve hayati uzerinde ki kararlari alabilecek kadinlari kiskanin.
Belki bosuna kiziyorumdur.bilmiyorum.neticede nasil bir hayatiniz var onuda bilmiyorum. Sadece kendimi dusunuyorum. Biri bana diyecek ki kurtaj olacaksin. Ve beni buna zorlayacak ustelik ben isterken. Hatta zorla doktora goturmeye tesebbus edecek Afedersin kafasini bir tarafina monte ederim. Kendi pisliginde bogulur..
Simdi bende oyle yaparim. O seyler simdi basima gelse degil monte etmek, kim bilir neler yaparim. Ama o zamanlar cok gucsuzdum. Sanki baska bir insandim. Birde daha dogmamis yavruma kufur edince, cocuga haksizlik olmasin, boyle babaya sahip olmaktansa hic dogmasin istedim. "Istedim" ama istedigim sey bu degildi tabiki...
 
Cok guzel soylediniz, beni ben yapan yasadiklarim. Ama kendime uzuluyorum, icim aciyor. Hayatimda o kadar kotu seyler varki, olduki. Bu acilardan kurtulup devam etmek cok zor geliyor
Huzur verecek şeyleri daha çok yapmaya çalış. Bulunduğun yerde deniz varsa daha çok denizi izle. Havuz varsa daha çok yüz. Suyun bence her şeyi temizleyebilme etkisi var, zihnimizde dahil.

Daha çok oku. Daha çok yaz. Daha çok anlat. Gel burda anlat. Hatta bana anlat :)

Acıların geçti. Şuan var olanlarda geçecek. Ama hayatında geçiyor. Niye geçmişe takılı kalıp bugününü kaçırasın ki? Bi insanın mutlaka bir yoldaşa ihtiyacı var. Arkadaştan, sevgiliden, aileden yüzün gülmediyse bi hayvan sahiplen. Herkesten daha sadık, herkesten daha anlayışlı, herkesten daha sevgi dolu. Çok iyi gelecektir.
 
Huzur verecek şeyleri daha çok yapmaya çalış. Bulunduğun yerde deniz varsa daha çok denizi izle. Havuz varsa daha çok yüz. Suyun bence her şeyi temizleyebilme etkisi var, zihnimizde dahil.

Daha çok oku. Daha çok yaz. Daha çok anlat. Gel burda anlat. Hatta bana anlat :)

Acıların geçti. Şuan var olanlarda geçecek. Ama hayatında geçiyor. Niye geçmişe takılı kalıp bugününü kaçırasın ki? Bi insanın mutlaka bir yoldaşa ihtiyacı var. Arkadaştan, sevgiliden, aileden yüzün gülmediyse bi hayvan sahiplen. Herkesten daha sadık, herkesten daha anlayışlı, herkesten daha sevgi dolu. Çok iyi gelecektir.

Iyiki burayi kesfettimde sizin gibi insanlari gorup kendi yapayalniz dunyamdan ciktim, kendi-kendime konusmaktan, teselli vermektende... Haklisiniz. Cok tesekkur ederim :KK200:
 
Baya zaman geçmiş evet. Benimde kabuslarıma giriyor. Devamlı beni kovalıyor.
Bir paikologla görüştünüz mü? Ben ilk aşamalarda yardım aldım çok iyi geldi gerçekten.
Psikologla ilk bosanma surecimde gorusmustum, banada iyi gelmisti, ama maddi acidan devam ettiremedim malesef. Simdi belki yeniden dusunebilirim psikologa gitmeyi
 
Simdi bende oyle yaparim. O seyler simdi basima gelse degil monte etmek, kim bilir neler yaparim. Ama o zamanlar cok gucsuzdum. Sanki baska bir insandim. Birde daha dogmamis yavruma kufur edince, cocuga haksizlik olmasin, boyle babaya sahip olmaktansa hic dogmasin istedim. "Istedim" ama istedigim sey bu degildi tabiki...
Sonraki mesajlari okudumda. Anladigim kadariyla bütün bunlar 5 sene once olmus. Evet bazi acilari zaman gecirmiyor. Hafifletmiyor bile. Ama yapacak bir sey de yok. Sadece bir daha kimsenin size boyle davranmasina izin vermeyin yeter. Gerisi zamanla illaki olur..
 
Haklisiniz, kendi secimlerimiz. Ama insan hicbir zaman kendisine kotu sey secmez, degil mi? Mantigi yetmez, elinden gelecek birsey olmaz, o an onu dogru ve iyi secim bilir ve yapar, kotu olmus olmur.
Ben hicbir zaman kimseyi incitmek istememistim, en basta kendimi. Kendini suclamakta kendine haksizlik oluyor
Hayir kendini ya da baskasini suclamak kacmaktir. Ders almamaktir. Basini kuma gommektir. Bence.
Kendimize kotuyu tercih tabi ki etmeyiz. Secimlerimiz zaman icinde bize uygunlugunu yitirebilir. Dogru zamanda dogru karar vermek o donemde bize kalmistir. Yine kalmak ya da gitmeyi biz seceriz. Ya da baska bir seyi. Yani her turlu secim bize ait. Malesef hayat bu. Secimleeimizden dolayi yasadiklarimizdan ders alip daha guclu kararli bi sekilde hayata devam etmeliyiz. Inan kimsenin hayati kolay degil ve baskasini suckamak işin en kolay kismi.
 
Kıskanıyor olabilirsiniz çok normal yalnız kıskançlık sadece size zarar verir. Dilinizi tutup insanların anneliğini,hamileliğini zehir etmediğiniz sürece tabi..
Yaşadıklarınızdan kimse sorumlu değil,siz dışında!
Sakin olun ve psikolojik destek alın yoksa siz üzülmeye devam edersiniz.
 
Size tüm samimiyetimle söylüyorum ki bu yaşadığınız duyguyu sürdürdüğünüz sürece, sizden gitmeye ve izlediğiniz kişilerin mutlulukları, gözünüzde büyümeye devam edecek.

Ben ki kıskançlık huyum değil; mutluluk kıskanmak hele, alakam olmaz... İşte bazı bazı iyi resimleri kıskanırım (Şimdilerde oluyor bu da) çizilmiş, bundan ibaret, delirmem yani oturup önüne. Ancak bu duyguyu biliyorum, bahsettiğiniz şey salt bir kıskançlık değil "Gücenme ve öfke"

İyi hissedin kendinizi diye yazıyorum; dillendirmekten nefret ettiğim bir şeydir:
Vaktinde, ismi lazım değil berbat bir hastalık ve kabullenme dönemi yaşadım, çok açmayayım ancak şöyle özetleyeyim, senelerimi çaldı, gençliğimden yedi, beni kopardı, götürdü...Zorla işe gider, zorla yürür, yer, zorla yıkanır haldeydim.
3-4 ay kekeledim, konuşamadım, konuşmayı unuttum. İnsanların neye güldüğünü düşünürdüm oturup. Vallahi billahi "Bu insanlar ne yapıyor, gülüyor mu? Gülünmeli mi? Neden gülemiyorum, hep böyle mi kalacağım?" dedim an geldi.

Ve inanılmaz bir öfke ile yüklendim "Neden ben?" sorgusu ile ve çok sevdiğim, bana hiçbir zararı olmamış, aksine halimi hatırımı sürekli soran dünya tatlısı kuzenimi "Kıskanıyorum lanet olsun!" diye ağlayarak anneme anlattım. Nasıl kuş gibi sekiyor, nasıl cıvıl cıvıl, gülüyor, şıkır şıkır giyiniyor, saçlarının dalgalanışı bile mutlu bir ahenk...
Çok mutluydu (Ya da öyle görünüyordu) ve ben deli gibi mutsuzdum. Kuzenim değil, başkası olsa o an görebileceğim, oturur "Ben neden böyle değilim, neden sağlığım gitti" diye ona ağlardım herhalde o ara.

Hak etmiyor muydu o mutluluğu? Onda olmasın mı istedim? Hayır.
"Neden o değil de ben? Neden şu değil de ben?" dedim.
Ve nedenini anladım. Ben bu hastalığı taşıyabilecek güçte biriyim ve bu yüzden ben.
Ben bu hastalıkla bile kahkaha atabilecek biriyim, bu yüzden ben.

Ve siz de, tüm bu olumsuzluklara rağmen, mutluluğu yakalayabilecek birisiniz, bu yüzden siz.
Sadece burada takılı kalmayın lütfen, bunu alın ve daha derin gülüşler çıkarın içinden, daha sahici.
Angel-a diye bi film var, severim ve hüzünü hissetsem arada açar izlerim, iyi gelir.
Siz de bir izleyin, havanızı değiştirir.

Buradan çıkarsınız, siz çıkar aşarsınız. Yeter ki o potansiyelde olduğunuzu unutmayın ve başkalarına bakarak defterinizi yırtmak yerine, yeni bir sayfa açarak kendi hayatınızı yeniden yazın.
:KK52::KK9::KK9:o kadar güzel yazmışsınız ki, özelliklede ''neden ben'' düşüncenize bulduğunuz yanıt çok güzel, sizi tebrik ediyorum, en kısa zamanda sağlığınıza kavuşmanız dileğimle...
 
Back