- 12 Ocak 2019
- 2.872
- 6.434
-
- Konu Sahibi kavs-i kuzah
- #1
Merhaba meslektaşım!Ben de burdayım. Okumayı, yazmayı seven,kitap kokusu aşığı biri olarak.Kocaman merhaba
Önce kendime, sonra benimle beraber yolculuğuma eşlik etmek isteyen herkese
Çocukluğumdan beri orijinal dolmakalemlerle ( evet, mürekkebi bitince kendimizin doldurduğu), elyazısıyla yazdığım günlüklerim vardı. Hala da duruyorlar.Günlüğümün adı da o dönemde etkilendiğim İpek Ongun'un Bir Genç Kızın Gizli Defteri serisinin kahramanın adı Serra'ydı. ☺ Hey gidi günler...
Uzun bir dönem yazdım.
Uzun bir dönem de bıraktım ama yazmanın bana iyi geldiğini hep biliyordum. Çantamda el kremim, mendilim olmasa da olurdu ama kalem, not defteri, cep kitabı olmasa eksiktim sanki. Şimdi bu "eksikliğe" bir dur deme vakti!
İçimden geldiği, aklımın erdiği, yüreğimin estiği, dilimin döndüğü kadarıyla...
Tekrar merhaba.
Vira bismillah
Ben üç çocuk annesi bir üniversite öğrencisiyim. Mini mini birim.
Bir dönem sınıf öğretmenliği yaptım. Şimdi mesleğimi yapmıyorum. Hayat başka mecralara sürükledi.
Burada en sevdiğim şeylerden biri olan insanlarla halleşmek, muhabbetleşmek, akıl ve gönül alışverişi yapmak amacım.
Ne demiş Yunus Emre
"Gelin tanış olalım,
İşi kolay kılalım,
Sevelim, sevilelim,
Dünya kimseye kalmaz."
Merhaba meslektaşım!Ben de burdayım. Okumayı, yazmayı seven,kitap kokusu aşığı biri olarak.
Merhaba
Çok güzel bir konu takipteyim
Öğretmenim. Bu yıl nadasa aldım kendimi görev yapmıyorum. Çok düşünmem beni yazmaya da sevk etti bir dönem. Anlık,içimden ne gelirse yazarım. Okumayı çoooook severim. Konu o kadar hoşuma gitti kiiiii koştum geldimm.Kızlar, kendinizden bahsetmek ister misiniz?
Şu yemeği halletsem paylaşım yapacağım ama işte
Ben ev hanımıyım. Daha öncelerde inşaat teknikeriydim. Evlendikten sonra veda ettim mesleğeKızlar, kendinizden bahsetmek ister misiniz?
Şu yemeği halletsem paylaşım yapacağım ama işte
Enerjin bana geçti.Öğretmenim. Bu yıl nadasa aldım kendimi görev yapmıyorum. Çok düşünmem beni yazmaya da sevk etti bir dönem. Anlık,içimden ne gelirse yazarım. Okumayı çoooook severim. Konu o kadar hoşuma gitti kiiiii koştum geldimm.
Beraber başarabilirizBen ev hanımıyım. Daha öncelerde inşaat teknikeriydim. Evlendikten sonra veda ettim mesleğeŞuan hayattaki ilk amacım anne olabilmek
Okumayı severim. Rutin olarak okuma yapamasamda başucumdan kitabım eksik olmaz. Sizler kadar okuyup yazan birisi değilim ama takip etmek istedim belki bende rutin haline getiririm
Ay benim niye aklıma gelmedi bu konu? Aklınla bin yaşa emiEnerjin bana geçti.
İyi ki geldin. Hadi beraber koşalım.
Nadasa almak da candır. Kendimden biliyorum.☺
Her evli önce "ev hanımı" oluyor bir şekilde. Çocuk da yapıyoruz, kariyer de ama neleri feda ettiğimize dönüp bakınca çok da mutlu olduğum söylenemez.Ben ev hanımıyım. Daha öncelerde inşaat teknikeriydim. Evlendikten sonra veda ettim mesleğeŞuan hayattaki ilk amacım anne olabilmek
Okumayı severim. Rutin olarak okuma yapamasamda başucumdan kitabım eksik olmaz. Sizler kadar okuyup yazan birisi değilim ama takip etmek istedim belki bende rutin haline getiririm
Çok isterimBeraber başarabiliriz
Çünkü etrafına bir kalkan çekip sana gelen tüm taşlara başın dik, yüzünde gülümsemenle karşı koymak. Ne kadar güçlü olduğunu gösterse de insana aslında içinde bir yorgunluk, bir bitkinlik.Her evli önce "ev hanımı" oluyor bir şekilde. Çocuk da yapıyoruz, kariyer de ama neleri feda ettiğimize dönüp bakınca çok da mutlu olduğum söylenemez.
Çalışma şartları, mobbingler, her ne kadar "güçlü kadın" olmamızı sağlıyorsa da "güçlü" olmayı sevemedim bu yaşımdan bakınca. Beni "erkekleştirdi." Oysa, o durumun içindeyken ne kadar da harika görünüyordu.
Şimdilerde haklı olmayı değil, mutlu olmayı seçiyorum.
Bu konuyu açma amaçlarımdan biri de, kendimde ve kendimizde eksik gördüğümüz ama popomuzu kaldırmaya üşendiğimiz yanlarımızda, birbirimizin elinden tutup kaldırmamız. Benim bu konuda desteğe ihtiyacım var.
Aynen senin gibi ben de "neydim, ne oldum" kısmına bakınca, yazma konusunda bu kadar gerilemiş olmak beni de üzdü. Yazmak beyni de geliştiriyor hem.Bir zamanlar arada bir yanımda kalem kağıt varsa yoksa telefona o an gördüğüm ve beni yazmaya iten şey ne ise onu düşünerek bir seyler karalardım. Bu konuyu okuyunca onu hatırladım, unutmuşum bile bunu yaptığımı. Üzüldüm
Yazma yeteneğimin olduğunu düşünmüyorum ama kesinlikle, sanırım bundan dolayı uzaklaştım.
Onun yerine o an halime ruhuma uyan herhangi bir şiir, bir şarkının nakaratı veya bir söz biriktirdiğim bir defter edindim kendime :)
Hayırlı olsun
Evet, bir biz var bizdeÇünkü etrafına bir kalkan çekip sana gelen tüm taşlara başın dik, yüzünde gülümsemenle karşı koymak. Ne kadar güçlü olduğunu gösterse de insana aslında içinde bir yorgunluk, bir bitkinlik.
Bence bu çoğu güçlü görünen kadınların yaşadığı şeydir.
Hepimizin bir dur noktası var olduğuna inanıyorum.
Ben zor zamanlarımda insanlardan kaçan tarafım. Yenilgimliğimi, üzüntümü, yorgunluğumu bir başıma sadece kendimle halleder kimseye tek bir kelime etmeden biryerlere buruşturur sıkıştırırım.
Ama bu davranışım da insanlarda duygusuz olduğum izlenimi yarattı. Ve benim hassasiyetlerimi göremeyen cinsten davranışları benide onlardan uzaklaştırdı.
Şimdilerde sadece kendimle kalmak ister oldum.
Yapmak isteyip yapamadığım bazı şeylerim var. Bunlar da kendimi sınırlandırmadan geliştirmek
Bu durumu ben de yaşadım. Pehlivan oldum güçlü olacağım diyeHer evli önce "ev hanımı" oluyor bir şekilde. Çocuk da yapıyoruz, kariyer de ama neleri feda ettiğimize dönüp bakınca çok da mutlu olduğum söylenemez.
Çalışma şartları, mobbingler, her ne kadar "güçlü kadın" olmamızı sağlıyorsa da "güçlü" olmayı sevemedim bu yaşımdan bakınca. Beni "erkekleştirdi." Oysa, o durumun içindeyken ne kadar da harika görünüyordu.
Şimdilerde haklı olmayı değil, mutlu olmayı seçiyorum.
Bu konuyu açma amaçlarımdan biri de, kendimde ve kendimizde eksik gördüğümüz ama popomuzu kaldırmaya üşendiğimiz yanlarımızda, birbirimizin elinden tutup kaldırmamız. Benim bu konuda desteğe ihtiyacım var.
Benden bahsetmişsiniz. Çevremdeki herkes neden konuşmuyorsun,kendini kapattın diyor. Hepsine şunu anlatmak isterdim herkesin hayatındaki yokuşlarla baş etme yöntemi farklıdır. Ben sessizliği seviyorum. Kendi halimde kendimi yenileyerek onarıyorum kırılan yanlarımı. Ama anlatamadım. Anlatmaktan da artık vazgeçtim. Bana ben lazım.Herkesten ve her şeyden önce.Çünkü etrafına bir kalkan çekip sana gelen tüm taşlara başın dik, yüzünde gülümsemenle karşı koymak. Ne kadar güçlü olduğunu gösterse de insana aslında içinde bir yorgunluk, bir bitkinlik.
Bence bu çoğu güçlü görünen kadınların yaşadığı şeydir.
Hepimizin bir dur noktası var olduğuna inanıyorum.
Ben zor zamanlarımda insanlardan kaçan tarafım. Yenilgimliğimi, üzüntümü, yorgunluğumu bir başıma sadece kendimle halleder kimseye tek bir kelime etmeden biryerlere buruşturur sıkıştırırım.
Ama bu davranışım da insanlarda duygusuz olduğum izlenimi yarattı. Ve benim hassasiyetlerimi göremeyen cinsten davranışları benide onlardan uzaklaştırdı.
Şimdilerde sadece kendimle kalmak ister oldum.
Yapmak isteyip yapamadığım bazı şeylerim var. Bunlar da kendimi sınırlandırmadan geliştirmek
Naif ve duygu yüklü hissi oluştu bende.Emeğinize sağlıkEki Görüntüle 3164666
Ben etkinlik, proje yapmayı severim.
Sanatsal yönüm var. Rabbim bu yeteneği vermiş elhamdülillah.
Küçük oğlum anasınıfında.
"Sevgi çiçekleri" adında çiçek kalıbı olan kağıt göndermiş öğretmeni.
Çiçekleri krapon kağıdına, Yaprakları evaya çizdim. Oğlum kesti. Nar ağacının dalına yapıştırdım. Sıcak silikonla. Ortaya bu çıktı.
Nasıl olmuş?
Not: Duvardaki " sanat eserleri"ne gözümüz alıştı mecbur. Aaahhh ufaklık aaahhh