MENAPOZ
Menapozun tam olarak kelime karşılığı ''adetten kesilme''dir. Kadınlarda menapoza bağlı adetten kesilme, yumurtalıkların işlevlerinin sona erdiğini ve artık kadınlık hormonlarının salgılanamadığını işaret eder. Menapoz, rahmin değil yumurtalıkların işlevinin sona ermesidir. Yumurtalıklarda yeni yumurta oluşumu gerçekleşememekte ve hormon üretimi yapılamamaktadır. Yeterince östrojen ve progesteron hormonları üretiminin olmamasına bağlı olarak adetten kesilme gerçekleşmektedir.
Menapoza Girildiği Nasıl Tespit Edilir ?
Menapoz öncesi dönemde yaşanabilecek bir önemli durum da geç farkedilen gebeliklerdir. Adet gecikmeleri her zaman menapozun işareti olmayabilir. Bu nedenle menapoza tam olarak girene kadar etkin bir doğum kontrolü yöntemi uygulanmaya devam edilmelidir.
Kural olarak adet gören her kadın, gebe kalma potansiyeline sahiptir. Yaşa bağlı bu olasılık gittikçe azalsa da teorik olarak hiçbir zaman sıfır değildir.
40 yaşını aşmış her kadında, adet gecikmelerinin olması durumunda öncelikle bir gebelik testi yapılmalıdır. Eğer gebelik yoksa menopoza geçiş durumu düşünülerek yumurtalık fonksiyonlarını ölçen bir takım hormon testleri yapılır ve bu şekilde bir menopoz durumunun olup olmadığı anlaşılabilir. Böyle bir kadın en az 6 ay boyunca adet görmemişse bu durum menapoz olarak kabul edilebilir.
Yani, kesin olarak menapoza girildiğini görmek açısından en azından 6 aylık adet kesilmesi şeklinde bir dönemin geçmesi gerekir.
Menapoz Teşhisinde Laboratuvar Testleri Nelerdir ?
Menapozun laboratuvar yönünden tanımlanması için kanda FSH, LH ve Estrojen hormonları (E2) değerlerine bakılır.
FSH ve LH artmış, Estrojen azalmışsa bu durum yumurtalıkların (overlerin) tükendiğini göstererek menopoz tanısını koydurur.
Overlerin (yumurtalıkların) yalnızca estrojen ve progesteron hormonlarını salgılamakla kalmadığı ve daha pek çok madde üretimi ile kadın fizyolojisinde yer aldığı son yıllarda yapılan bilimsel çalışmalarda gözlemlenmiştir. Bir kadın için düzgün olarak çalışan yumurtalıklar en önemli organlardandır.