Kıbrıs tüp bebek uzmanı Jin.Op.Dr. Mürüde Çakartaş Dağdelen ile tüp bebek hakkında herşey

13555824_1118350034890207_1132772086_o.jpg
 
Erken Menopoz Kimlerde Görülür Nasıl Tedavi Edilir?


Kadınlarda adet kanamalarının başlayıp düzenli bir düzeye geldikten sonra 40 yaşına ulaşılmasından önce kalıcı olarak kesilmesi erken menopoz’u ifade eder. Menopoz yaş aralığı genel olarak; 45-47 olup 40-50 yaş arasında erken menopoz ifade etmez. Erken menopoz doğal bir durum değildir.

17_201541181841-jpg.2048695


Erken menopoz’a girilmesi noktasında çeşitli hastalıklardan söz etmek mümkün. Yumurtalıkların erken yaşta tükenmesine sebebiyet veren birtakım hastalıklar vardır. Bağışıklık sistemini olumsuz yönde etkileyerek yumurtalıklara etki gösteren otoimmun hastalıklar bunlardan bir kısmını ifade eder. Bunun yanı sıra; jinekolojik hastalıklardan dolayı cerrahi işleme maruz kalmış ve bunun neticesinde yumurtalıkları zarar görmüş olabilir. Kanser tedavisinde uygulaması yapılan kemoterapi ve radyoterapi sürecinde yumurtalıkların hasara uğraması da erken menopoz nedenlerindendir.

Bunların dışında meslek seçimi, sigara-alkol gibi kötü alışkanlıklar, yaşam tarzı, aşırı stres gibi durumlar yumurtalıkları zaman içerisinde tüketerek erken menopoz oluşumunu tetikleyebilmekte. Aşırı stresin hormonal bozukluklara, adet düzensizliklerine dolayısıyla yumurtalıkların erken tükenmesine neden olabildiği gibi birçok hastalığın ortaya çıkmasına neden olabildiği unutulmamalıdır. Beslenme noktasında yapılan yanlışların hormonal hastalıkların oluşumuna yol açması erken menopozun diğer nedenlerindendir.

17-07-17-jpg.2048696
 
EMBRİYO DONASYONU

Embriyo donasyonu; kadının herhangi bir sebepten dolayı kendi yumurtaları ile gebe kalamayacağı tanısı konulmuş olan çiftlerde önerilen bir tüp bebek tedavi yöntemdir.
Embriyo nakli (bağışı) sırasında çiftin (göz, saç, ten rengi, ırk ve kan grubu gibi) fiziksel özellikleri ile uyumlu olan, tüm gerekli testleri yapılmış sperm bankasından alınan sperm ve donor yumurtasından mikroenjeksiyon (ICSI) yöntemi ile elde edilen embriyo alıcı bayana transfer edilir.
Bu işlem % 75 civarında bir başarıya sahiptir . İşlemde kullanılan yumurta ve sperm kişilerin kendi özelliklerine uyan farklı kişi ve bankalardan alınır.
Uygulamanın neden gerektiği tüm detaylarla birlikte çifte anlatıldıktan sonra eğer çiftler embriyo donasyonuna karar verdiyse alıcı çıft değerlendirilir. Alıcı bayana yönelik testler yapıldıktan sonra kullanacağı ilaçlar anlatılır, ultrason takipleri yapılır ve bu takiplere göre embriyo transferinin zamanı çifte bildiriliyor.

280-x-150-1-jpg.2048689


Embriyo Donasyonu Kimlere Uygulanır?
Hem erkek hem de bayanda kısırlık problemi olan durumlarda tercih edilir.

Kadında;
– Rahmi olupta erken menapoza girmiş kadınlara,
– Menapozdaki kadınlara,
– Herhangi bir nedenden dolayı yumurtalıkları alınan kadınlara,
– Radyoterapi veya kemoterapi nedeniyle yumurtalık etkinliğini yitirmiş kadınlara,
– Yumurta sayısı azlığı ve düşük kaliteli yumurtaya sahip kadınlara,
– Devamlı suretle düşük yapan kadınlara,
– Genetik hastalığı olan ve bu hastalığını çocuklarına bulaştırma riski olan kadınlara,

Erkekte;
Sperm örneğinde sperm olmayan (azospermi) erkeklere uygulanır. (Bu erkeklere embriyo donasyonu öncesinde başka tedaviler de deneniliyor.)
– PESA (kanalların içinden ince bir iğne ile sperm aranmasıdır)
– PTSA (yumurtalığın çeşitli bölümlerinden iğne parça alınarak sperm aranmasıdır)
– TESE (yumurtalığın çeşitli bölümlerinden açık cerrahi parça alınarak sperm aranmasıdır) Bu tekniklerle hastaların yaklaşık % 60 ında sperm bulunabilmektedir. Eğer bu durumda da sperm bulunamıyorsa bu durumdaki erkekler embriyo donasyonu uygulanır.

Genetik hastalık taşıyan ve bunu çocuklarına geçirme riski olan çiftler:
– Huntington’s koreası,
– Hemofili,
– Duchenne’s muscular distrofisi gibi hastalıkları taşıyan çiftler,
– Kromozomal anormalliklere bağlı tekrarlayan düşükleri olan çiftler embriyo donasyonuna başvurabilirler.

www.tupbebekmerkezlerikibris.com

baby-and-mother-hug-and-love-jpg.2048692
 
RAHİM ÇİZİLMESİ

Rahmin çizilmesi, tüp bebek tedavisinden ortalama bir ay önce uygulanılır.

Rahmin içerisinde ince bir aletle girilir ve rahim zarı olan endometrium çizilir.

Bu yöntem; rahim zarını uyarmaktadır. Bu sayede embriyonun tutunmasına yardımcı olur.
Özellikle rahim inceliği olan kadınlara uygulanmaktadır.


Rahim çizilmesi kimlere uygulanır?

· Tüp bebek tedavisinde kullanılan ilaçlara yanıtı iyi olmayan kadınlara,

· Yumurta kapasitesi yeterli ancak embriyonun tutunamadığı hastalarda,

· Rahminde belirgin bir sorunu olmayan kadınlara,

· Tekrarlayan tüp bebek başarısızlıklarında,

· Rahim inceliği olan kadınlara uygulanmaktadır
 
Zaman Kaybetmemek İçin Doktorunuza Güvenin!

Aşılama ya da tüp bebek tedavisi seçenekleri içerisinde hangi yöntemin çiftler için en uygun yöntem olduğuna karar verilmesi doktor ve ekibi tarafından gerçekleştirilecek bir muhakemedir.

Yapacakları test ve tetkikler ile elde ettikleri verilere dayanarak hangi yöntemin sizler için en güzel sonuçlarla karşılaştıracağını doktor ve ekibi belirleyecektir.

Anne adayının tüplerinin her ikisinin de tıkalı olması, şiddetli erkek kaynaklı kısırlık durumu, tekrarlayan düşük problemleri aşılama tedavisinin başarı şansını diplere çeken faktörlerden.

logo-k-jpg.2047202
 
  1. FSH Hormonu

    Kadınlarda FSH hormonu beyinde yer alan hipofiz bezinden salgılanan bir hormon türüdür. İsminden de anlaşılacağı üzere kadınlarda yumurtalıklarda folikülleri uyarıcı görevi üstlenerek foliküllerin kaliteli ve sağlıklı bir şekilde büyümesini sağlar.

    Yumurtalıklarda yer alan foliküller yumurtayı taşıyan ufak keseciklere verilen isimdir.

    FSH hormonu etkisiyle foliküllerde büyüme ortaya çıkar ve adetin orta dönemlerinde LH (Luteinizan Hormon) hormonunun etkisiyle çatlamanın gerçekleşmesi sonucu yumurtlama meydana gelir.

    FSH hormon ölçümü genellikle adet düzensizliği ve kısırlık problemi olan hastalarda yaygın bir şekilde tercih edilen ölçüm türlerindendir. Kanda FSH hormonu değeri adetin 3.günü gerçekleştirilir.

    FSH hormonu, kadınlarda yumurtalıkları erkeklerde ise; testisleri uyaran bir hormon olma niteliği taşımaktadır. FSH hormonu Lutein üretimi yapan hormonla birlikte hareket ederek yumurtalıkların çalışması ve yumurtaların gelişmesine yardımcı olur.

    FSH hormonu yüksekliği kadınlarda gebe kalma oranını düşüren bir durumdur.

    FSH Hormonu değeri 10’dan düşük ise; normal değerlerde olduğu anlaşılabilir.
    10’dan yüksek ise; kadınlarda hamile kalabilme şansı düşer.
    25’den yüksek ise; normal yollarla gebe kalma ihtimali yok denecek kadar azdır. Menapoz durumu görülebilir. Ve çocuk sahibi olmak için yumurta donasyonuna başvurulması gerekebilir.

    Bazı kadınlarda yapılan tahliller göstermiştir ki, FSH hormonu değerleri her ay farklı değer aralıklarında çıkabilmekte. Bu değerler içerisinde en yükseği baz alınarak hareket edilir.

    DrMurudeCakartasDagdelen, 21 Eylül 2017Şikayet EtFavorilere Ekle
    #515+ Çoklu AlıntıCevapla



  2. 21 Eylül 2017
    Konu Sahibi : DrMurudeCakartasDagdelen

  3. DrMurudeCakartasDagdelenÜyePro Üye
    Katılım:
    4 Mayıs 2017
    Mesajlar:
    592
    Beğenildi:
    531
    Ödül Puanları:
    18
    12645183_514805558701894_5909681164277920294_n-jpg.2047252
 
Blastokist (5.Gün) Transferi

Laboratuar ortamında 5 gün boyunca takip edilip geliştirilen embriyolara blastosist adı verilir. Yani 5. günde yapılan embriyo transferine denir.

Blastosist embriyolar, laboratuar ortamındaki döllenmeden sonrası 5. veya 6. gün elde edilmektedir.

Bu dönemden sonra embriyoların laboratuar ortamında kültüre edilmesi mümkün değildir. Anne rahmine transfer edilmesi gerekmektedir. Embriyo transfer sonrasında 6-7 günlerde koruyucu tabakası olan zona pellüsidadan kurtulur ve rahim dokusuna tutunmaya başlar.

Blasosist dönemi embriyoları fetusu (bebeği) oluşturan iç hücre kitlesinde ve plesantayı oluşturan trofoektoderm hücrelerinden müştekil çok hüçreli (100-120) bir yapıya sahiptir. Bu döneme ulaşmış embriyolar iç hücre kitlesinin ve trofoektoderm yapısının kalitesine gore sınırlandırlır. Her ikisininde kaliteli olduğu embriyoların transferi ile çok daha yüksek gebelik oranları elde etmek mümkündür. Ayrica blastosist dönemine ulaşmış embriyolar ultra hızlı dondurma yöntemi olan vitrfikasyon ile başarılı şekilde dondurulabilmekte ve ihtiyaç duyulduğunda başarıyla çözülebilmektedir.
 
Yumurta Donasyonunun Önemi

Normal şartlar altında çiftlerin birleşimi neticesinde kanaldan ilerleyerek rahime tutunan sperm hücrelerinin herhangi bir problem yaşamaması halinde dölleme sağlayarak gebeliği ortaya çıkardığı bilinmekte. Fakat; anne adayının yumurta hücrelerinde bir problemin olması durumunda problem çözülemiyor ise; yumurta donasyonu akıllara gelir. Yumurta hücresi üretimi bulunmayan kadınlarda tercih edilecek bir yöntem olduğunun altını çizelim.

Yaş faktörünü dahi devre dışı bırakacak kadar etkili bir yöntem olan donasyonun ileri yaşta bile anne olabilmeyi vaat ettiğini söylemek mümkün. Nakil denince ilk akla gelen sorunlardan biri genetik ya da bulaşıcı hastalıkların bulunup bulunmadığıdır. Bu tarz hastalıkların yumurta hücrelerine bulaşmıyor oluşu da işin en güzel yanlarından birtanesi. Yani; bağışçı olarak yumurta bağışı yapacak kişinin taşımış olduğu birtakım geçişsel hastalıkların bebeğinizde yer almayacak olması sağlıklı bir bebek sahibi olma yolunda önemli bir adım olacaktır. Yumurta bağışında bulunmak isteyen kadınlar ince elenip sık dokunuyor. 20-27 yaş aralığında olması, genetik bir hastalığa sahip olmaması, psikolojik bir soruna sahip olmaması, kan grubunun bilinmesi, uyuşturucu kullanmaması gibi birçok kriter bakımından incelenerek donör olarak kabul ediliyor. Bunlardan birinde ya da birkaçında problem olması halinde donörlüğü reddediliyor. Böylelikle sağlıklı gebelikler neticesinde sağlıklı bebekler dünyaya getiriliyor.
 
Sperm Donasyonu

Amerika, Danimarka gibi ülkelerde yer alan sperm bankalarından temin edilen spermlerin tüm tarama testlerinin yapılmasının ardından işleme tabi tutulması mantığına dayanan sperm donasyonu yöntemi erkeklerin menisinde hiç sperm hücresinin yer almaması ya da yeterli miktarda bulunmaması durumlarında gündeme geliyor.

Sperm bankalarına kabul edilen sağlıklı olduğu tespit edilmiş donörlerin sperm hücreleri belirli fiziksel, eğitimsel ve kültürel özellikleri de kayda alınarak uygun noktalarda muhafaza ediliyor. Dünya genelinde faaliyetlerini sürdüren tüp bebek merkezlerinden talepler gören ve aldığı talepler neticesinde de sperm hücrelerini yerlerine ulaştıran banka aracılığıyla bebek sahibi olma hayalleri yeniden yeşeriyor. Erkek kaynaklı bir problem için son derece başarılı sonuçlarla karşılaştıran donasyon yönteminin kadın kaynaklı olması halinde de yumurta donasyonu akıllara geliyor. Hangi tarafın problem taşıdığının tespit edilmesinin ardından süreç başlıyor. Hatalı tespit edilmesi halinde geçen süre, harcanan emek ve verilen çaba baştan sona boşa gidecektir. Bu yüzden; en başından başarılı bir merkezle işe başlamak yerinde olacaktır. Ne yaptığını bilen uzmanların teknolojik, steril merkezlerde sorunun ne olduğunu anlamaya başlamaları gerekmekte. Bunun için de her şeyden evvel çiftlerin belirli bir bilinç düzeyinde araştırmalar yaparak hareket etmesi gerekmekte.

Rastgele yapılan merkez seçimlerinde geri dönüşü mümkün olmayan sağlık problemlerinden tutun da birçok problemle karşılaşılabiliyor. Kıbrıs Yumurta Donasyonu ile hareket eden hanımların yumurta rezervlerinde genel anlamda bir sıkıntı, problem oluyor. Problemin çözülemeyeceği durumlarda da donasyon doğrudan akıllara geliyor. Yıllar geçmesine gerek kalmadan çok hızlı bir şekilde gebeliği sağlama ve bir an evvel bebek sahibi olmak isteyen çiftler için son derece uygun bir yöntemden bahsetmekteyiz.
 
Tüp Bebek Hangi Durumlarda Yapılır?

İnsanlığın ilk yıllarından bu yana insanların çeşitli hastalık ve rahatsızlıklar ile mücadele verdiği ve çeşitli tedavi yöntemleri geliştirmeye çalıştığı az çok bilinir. Genel hatlarıyla bakıldığında; kısırlık problemi de ciddi problemlerden ancak; çözümü olmayan problemlerden olmadığını söylemek mümkün. Doğal yollarla bebek sahibi olmayı başaramamış çiftlerin tüp bebekyöntemine başvurduğu dikkat çekmekte. Bu yöntemle yoluna devam etmeyi düşünen çiftlerin merkez ve doktor seçimi noktasında son derece titiz olması gerektiği akıllardan çıkarılmaması gereken konulardan.


Tüp bebek yöntemine başvurulduğu durumlar genelde erkek ya da kadın kaynaklı doğal yollarla gebeliğin oluşturulamayacağının tespit edildiği durumlar olarak ifade edilebilir. %40-45 oranlarında başarı oranına sahip olan yöntemin yumurtalıklardan yumurtalık toplanması ve gebeliğin sağlanabilmesi adına gerekli işlemlerin yapılmasını kapsar. Laboratuvar altında uzman doktorlar tarafından döllemenin sağlanması neticesinde ilk aşamalardan biri tamamlanmış olur. Ortaya çıkan embriyonun yerleşimi ile de son bulur. İşlemin yapıldığı gün anne ya da baba adayı normal hayatına devam eder.


Gebeliğin kolaylaştırması mantığına dayanan yöntemin anne kanallarında tıkanma olması, erkek spermlerinin gerekli yeteneklerini tam olarak gerçekleştirememesi gibi durumlarda tercih edilir. Menisinde hiç sperm hücresi bulunmayan bir erkeğin süreç içerisinde yer alması yine gebeliğin olumsuz bir şekilde sonuçlanmasına neden olacaktır. Erkek ya da kadın kaynaklı problemin çok ileri seviyelerde olmaması halinde başarıya ulaşacak bir yöntem olduğunun altını çizelim. Anne adayı taraflı bir yumurta hücresi probleminde yumurta donasyonu düşünülebilir.
 
Tüp Bebek

Çevre kirliliği, yaşam koşulları ve daha pek çok faktöre bağlı olarak çiftlerin kısırlık problemi ile karşılaşma olasılığı ciddi seviyelere ulaşmış durumdadır. Çok eski dönemlerden bu yana insanlığın ortak problemlerinden biri olsa da son yıllarda görülme olasılığı ciddi düzeylere ulaşmıştır. Bunun altında yatan en önemli faktörlerden biri de yaşamın baştan sona değişmiş olmasıdır. Zararlı alışkanlıklar, kirlenmiş doğa, hareketsiz yaşam, genetik faktörler ve çok daha fazlası çiftlerin bebek sahibi olma hayallerini suya düşürüyor. Tüp bebek yöntemi ile umutları da yeniden yeşeriyor.

Anne adayından alınan yumurta hücrelerinin baba adayından alınan sperm hücreleri ile bir araya getirilmesi ve laboratuvar ortamı kontrolünde döllenmesi neticesinde oluşturulan embriyonun anne rahmine yerleştirilmesi mantığına dayanan alternatif tedavi yöntemi sayesinde her yıl on binlerce çift bebek sahibi olmayı başarıyor. Bebek sahibi olmayı başaramamış çiftlerin ilk aklına gelen yöntem ise; tam olarak tüp bebek yöntemi oluyor.

Yumurta hücreleri ile alakalı problemler yaşayan bayanların bu durumdan kurtulmaları öncelikli olarak gerekli görünüyor çünkü; sağlıklı bir gebeliğin oluşabilmesi noktasında gerek yumurta hücrelerinde gerekse, sperm hücrelerinde bir problemin bulunmaması şart. Başka nedenlerden dolayı doğal birleşme yoluyla oluşmayan gebeliğin laboratuvar kontrolünde oluşturulması mantığı ise; gayet başarılı sonuçlarla karşılaştırabiliyor. Yumurta hücrelerinden dolayı problem yaşayan kadınlar için ise; yumurta donasyonu öneriliyor. Sağlıklı yumurta hücrelerine sahip olan kadınlardan alınan hücrelerin süreçte kullanılması mantığına dayanıyor.
 
X